Karşılıklı Açılan Boşanma Davamız!..
Merhaba,
İlk öncelikle sorumu yazmadan önce şuan hala aktif olarak Ekim 2009' dan beri devam eden bir boşanma davamız mevcuttur. Boşanma davamızı ilk açan eşimdir ve arkasından karşı davada ben açmışımdır. Davaya karşı dava açmam ortalama 10 gün sonra olmuştur.
Evliliğimiz 1,5 YIL sürmüştür ve şuan da ortak bir çocuğumuz (20 Aylık) bir kızımız var!...
Eşimin; Davada Talep Ettikleri
- Boşanmak İstiyor.
- Çocuğumuzun Velayetini İstiyor.
- Tazminat Talep Ediyor.
- Nafaka Talep Ediyor.
Benim; Davada Talep Ettiklerim
- Boşanmak İstiyorum.
- Çocuğumuzun Velayetini İstiyorum.
- Tazminat Talep Ediyorum.
Bu zamana kadar toplam 3 duruşma yapıldı. 1. Duruşma dava gerekçeleri ve değerlendirmeydi. 2. Duruşma eşimin tanıklarının dinlenmesiydi. 3. Duruşma benim tanıklarımın dinlenmesiydi. Şimdi 4. Duruşma Eylül ayında.
Her iki tarafta boşanmak istiyor ve şuan kızım annesi ile birlikte benim sadece görüş günlerim var ve görüş günlerimde görüyorum. Aylık nafakasını untazam ödüyorum. Hakim ne karar verirse aynen uyguluyorum.
Benim ilk öncelikle tek istediğim kısa sürede boşanmak ve bu evlilikten kurtulmaktır.
Sorum: Acaba boşanma kararımız bu duruşma çıkarmı? Yoksa tahmini olarak ne zamana biter? Hakim son duruşmada bu duruşmanın karar olacağından bahsetti. Birde boşanma kararına temyiz isteme hakları varmıdır?
Bu konuda acil bir bilgilendirme verebilirseniz çok sevinirim!...
Şimdiden ilgilerinize çok teşekkür ederim,
Cevap: Karşılıklı Açılan Boşanma Davamız!...
Öncelikle boşanma davanızın TMK 161/166. mdleri arasında hangi sebebe dayanılarak açılıdğı yani davanın hangi hukuki gerekçelere dayalı olarak açıldığını belirtmemişsiniz.Dolayısıyla dayandığınız boşanma sebebinin yargısal sürecin işleyişine etkisi büyüktür.Bu yüzden süre hususunda bir öngörü yapamıyorum.Ancak size şunu söylemeliyim ki velayet hakkı isteminiz tahminimce eşiniz lehine sonuçlanır.Çünkü hakim çocuğun yaşı itibariyle maddi ve manevi gelişimini en iyi şekilde annesinin yanında kazanacağı ve çocuğun anne şefkatine ihtiyaç duyacağına hükmedebilir ve bu alanda çeşitli tezler ileri sürebilir örn:BM Çocuk Sözleşmesi Gibi.Ayrıca hakimi velayet hakkının aidiyeti hususunda belirlerken bağlayıcı olan tek unsur çocuğun menfaatidir.Eğer annenin psikolijik bunalım geçirdiğine çocuğun gelişimine engel olacak derecede depresif davranışlar sergilediğini ispatlarsanız durum değişebilir.Tazminat/Nafaka talebine gelince dava devamı süresine MK md.169 a dayanarak anne ve çocuğun barınması ve geçimi için tedbir nafakasına hükmedilebilmesi mümkündür,hakim re'sen belirleyebilir.TMK md.175 e göre yoksulluk nafakası isteminin ileri sürülebilmesi için eşinizin boşanma sebebiyle geçinemediğini kusursuz veya daha az kusurlu olduğunu ispatlaması gerekir.Tarafların maddi/manevi tazminat hususunda sorumluluk hukukuna tabi olmasında temel etken kusursuz yada daha az kusurlu olma şartıdır.Manevi tazminat istemine ilişkin olarak eşinizin boşanma sebebiyle kişilik hakkının zedelendiğini ispatlaması ve kusursuzluk veya daha az kusur şartı önem taşır.
Cevap: Karşılıklı Açılan Boşanma Davamız!..
Hakim son duruşmada diğer duruşmanın karar duruşması olacağını söylemiş. Yani hakim iddialarınızın ispat edilip edilmediğini tekrar gözden geçirip kusur durumlarınıza bakacaktır. Eğer eşit kusurlu bulursa her ikinizi de her ikinizin de birbirine tazminat vermez. Eğer hangi tarafı kusurlu ya da ağır kusurlu bulursa tarafların ekonomik durumuna göre tazminat kararı verir.
Eğer hakim şahitlerin beyanlarına bakıp geçimsizliğinizi ispat edememiş olursanız hakim her ikinizin davasını da rededer. Boşanamazsınız.
Bu durumda 3 yıllık fiili ayrılık süreniz olur. 3 yıllık fiili ayrılık süresi de boşanmanın reddinin kesinleştiği tarihte başlar. İşte o kesinleşme konusu önemli. Eğer hakim boşanmanın reddine karar verir ve temyiz etmezseniz her ikinizde kararı karar kesinleşmiş olur ve 3 yıllık fiili ayrılık süreniz başlar.
Ancak, boşanmanın reddini siz ya da eşiniz ya da her ikiniz de temyiz ederseniz boşanmanın reddi kesinleşmez. Temyizden onanıp dönmesi ile kesinleşir. Temyizden dönmesi de ortalama 1,5 sene sürer. Yani boşanmanın reddinin kesinleşmesini 1.5 yıl ertelemiş olursunuz. 3 yıllık fiili ayrılık süreniz 1,5 yıl sonra temyizden onanıp döndükten sonra başlar.
Davanın rededilmesi ile tekrar o sebepten dava açamazsınız her ikinizde. Ancak başka sebepten açabilirsiniz her ikinizde.
MK 166- Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.
Sürenin bitiminde boşanma davası acar ve bosanırsınız. Ancak bu gecen sürede taraflar halen evli sayıldıkları için evlilikten kaynaklı yükümlülükleri vardır. Hayatınıza üçüncü bir kişi girer ve bunu eşiniz ispatlarsa maddi-manevi tazmanat isteyebilir.Bu durum eşiniz içinde geçerli. Onunda hayatına birisi girerse sizde aynı şekilde dava açabilirsiniz.[/
20 aylık kızınızın velayeti annede kalır büyük ihtimal. Boşanma kararı çıkmasa bile annede kalır.
Ayrıca boşanma kararı çıkarsa ve tazminat kararı çıkarsa, temyiz edilirse tüm karar tazminatları temyizden dönene dek ödemezsiniz.
Cevap: Karşılıklı Açılan Boşanma Davamız!..
İlk öncelikle cevaplarınız için çok teşekkür ederim,
Şimdi bizim boşanma davamızın (Her İkimizinde) şiddetli geçimsizliktir. Birgün evde eşimle tartışırken eşimin ailesi tarafından doldurulması ve bilgilendirilmesi üzerine; Eşim benim kendisine şiddet uyguladığımı söyleyerek ilgili semt karakoluna ihbarda bulunuyor veya ailesi bulunuyor. Kapıya gelen polislerle ben ilgili karakola gittiğimde durumu anlamak için eşimin ve abisinin ifadesini okudular. Eşim kendisine şiddet uyguladığımı ve evden attığımı beyan etmiş. Karakoldaki polisde varsa bu şekilde birşey bunu adli tıpa veya devlet hastanesine giderek hemen raporla demiş. (Tabiki böle birşey olmadığı için) eşimde, abiside hastaneye gidemiyorlar ve rapor alamıyorlar. Bende bunlarla karşılaştığım için şok oluyorum ve eşim eve döndüğünde çocuğumuda alıp ailesinin yanına gidiyor. (Bu gibi çirkin şuçlamayı yapan birisi artık eşim olamayacağını da anlamış oluyorum o an. Ben boşmayı kafamda gerçekleştiriyorum!...)
Aradan birkaç gün sonra boşanma davası açıyor bunun üzerine oluyor. Bende aradan zaman geçtikten ve bana tebligat geldikten sonra karşı dava açıyorum ve benim yaşadıklarımı aynen davama iletiyorum. Bunlarıda kanıtlarımla belgeleyebilir durumdayım.
Şimdi yukarıda da yazdığım gibi aynen 3. duruşma yapıldı ve şimdi 4. duruşma eylül ayındadır. Bana karşı tarafın akrabasından birisi şahitlik yapmış durumda ve benim yaşadıklarımı bildiği için aynen durumu mahkemede beyan etmiştir. Şimdi kararı beklemekteyiz.
Eşim tarafının şahitleri tamamen ailesi olmuştur. Dışarıdan yeminli birisi şahitlik yapmamıştır.
*** Not: Eşimle çocuk görüşünde devamlı boşanmak istediğimi ve elimden geleni her zaman yapacağımı beyan ettim ve boşanmak için bu kadar zorlamaya gerek yok. Sonuçta er yada geç boşanılacak ve biz her zaman arada bir çocuk olduğu için istesekde, istemesekde bir araya geleceğimiz zamanlar olacak. Bunun için yüzyüze bakacak durumumuz olsun dedim. (Birçok isteğinide yapmaya hazırım halbuki boşanması için.) Fakat bu şekilde de sonuç alamadım.
Kısacası, Artık bu durum benim morelimi bozuyor. Bir an önce ayrılmak için elimden geleni yapıyorum ve fazlası varsa yapmaya hazırım!...
İlginiz için tekrar çok teşekkürler,
Cevap: Karşılıklı Açılan Boşanma Davamız!..
Son duruşmanızda umarım karar istediğiniz gibi çıkar.
Siz moralim bozuluyor diyorsunuz peki ya çocuğunuzun psikolojisi. bir de onu düşünün. 20 aylık olması onun psikolojisinin bozulmayacağı anlamına gelmez. Çünkü diğer çocuklar gibi anne-baba ortamında büyümeyecek.
Boşansanız da boşanmasanız da çocuğunuzla olduğunuzda onunla iken asla annesini kötülemeyin. Kızınız büyüyecek, okula gidecek. Başarılı bir okul hayatı olmalı. Babası ile güzel vakit geçirsin, sizinle iken hep huzurlu-mutlu olsun. Kızınız sizde iken annesinin akrabalarını görürse onların yanına gitmesini ve selamlaşmasını sağlayın. Buna çok özen gösterin. Çünkü en masum olan o. Gerekirse bir pedagogla da zaman zaman ihtiyaç halinde görüşüp görüş alın derim.
Çok geçmiş olsun. Hayat devam ediyor. Boşanmak hayatın sonu değil. Allah büyük felaketlerden korusun yeter ki.
Cevap: Karşılıklı Açılan Boşanma Davamız!..
İlk öncelikle cevabınız için teşekkür ederim,
Bende zaten morelim bozuluyor derken; İlk önce velayetini istediğim kızımın psikolojisini düşünerek onu söylüyorum. Zaten çocuğumun durumunu düşünmüyor olan bir baba olsam zaten velayetini istemezdim. Şimdi boşanmak istiyorum evet hemde çok istiyorum. (Çünkü boşanmak veya boşanmamak için çok düşündüm ve karşı davamı ondan 10 gün sonra açtım) Çünkü boşanmazsam çocuk anne baba yanında büyüyecek ama bizim sorunlarımız ona yansıyacaktı. Şimdi boşanmayı tercih ederken anlaşamayan bir aile içinde büyüyeceğine anne ve baba bir ortamda olmayan şekilde yaşaması onun için daha hayırlı olacağını düşündüğüm için bu kararı verdim.
Çocuğumun sağlığı, gelişimi vs. menfaati için istiyorum ne istiyor isem,
Siz ne kadar güzel söylemişsiniz. (Anneyi kötülemeyin ve lans etmeyin şeklinde)
Şimdi bulunmuş olduğum durum şu şekilde; Çocuğum hiç bir şekilde gösterilmek bile istenmiyor bana ve benim yorumum silah olarak kullanılıyor. Ben annesi her ne kadar kötü de olsa da bunu kendisine lans etmem ve etmeyi düşünmem bile. Ben kötü bir evlilik yaşamış olsamda o yavrum o evliliktendir bunu biliyorum ve annesi o olduğu için kötü bile olsa onu kötüleyemem.
Ben ne kötü ve yakışıksız durumlar yaşadığım halde bunu hala bu şekilde düşüyor ve uyguluyorsam buda o masum kızım içindir. Bunu karşı tarafada anlatmak istedim ama anlamadılar. Tek sorun bu yoksa işin içinden çıkılmayacak bir durum yok.
*** Fakat durum karşı taraf için aynı değil.
Problem değil dediğim gibi sonuçta türkiye bir hukuk devleti ve mutlaka adalet yerini bulacaktır. Buna en içten şekilde inanıyorum.
Tekrar tekrar cevaplarınız ve o değerli vaktiniz için çok teşekkür ederim.
Saygılarımla,