Türkiye Barolar Birliği Başkan Adayı Av. Güneş Gürseler'in Seçim Bildirgesi

Değerli Meslektaşım,
Türkiye Barolar Birliği’nin 12-13 Haziran 2010 Olağanüstü Genel Kurulu’nda Türkiye
Barolar Birliği başkan adayı olarak beni oylarınızla desteklemeniz durumunda gerçekleştirmeyi
düşündüklerimi, projelerimi değerlendirmelerinize sunuyorum.

Öncelikle Türkiye Barolar Birliği 30. Genel Kurulu’nda Avukatlık Yasası’nın 117/3 maddesi
kapsamında kabul edilen “Meslek Sorunlarına On Maddelik Çözüm Önerileri”nin ve diğer kararların
takipçisi olacağımı belirtmek istiyorum.

Bu kapsamda ilk olarak geçtiğimiz Genel Kurul’da alınan karar uygulanarak, Türkiye Barolar
Birliği Başkanlık Divanı üyelerinin tam zamanlı olarak görevlerinin başında olmaları sağlanacaktır.
Başkan seçilmem durumunda eylemli avukatlık yapmayacağım, bilirkişilik, hakemlik gibi faaliyet
içerisinde olmayacağım.

Ülkemizin, yargı sistemimizin, mesleğimizin ve meslek örgütümüzün karşı karşıya olduğu
sorunlar en ufak gecikmeyi kaldıramayacak kadar ağır ve çoktur. Göreve seçilmem durumunda ilk
haftadan başlayarak Yönetim Kurulumuz ile birlikte aşağıdaki program içinde çalışacağım. Türkiye
Barolar Birliği’nin; Başkan, Yönetim Kurulu, Birlik Meclisi ve Komisyonlardan oluşan dört sütun üzerine
oturan, ortak akılla idare edilen kurumsal bir yapıya kavuşmasını iki yıl içerisinde tamamlayacağım.

MESLEĞİN SAYGINLIĞININ YÜKSELTİLMESİ ÖNCELİKLİ HEDEFTİR
Ülkemizde yıllardır uygulanan ekonomik ve sosyal politikalar sonunda mesleğimiz bir saygınlık
kaybı yaşamaktadır. Ne yazık ki, yılda ortalama yirmi meslektaşımızın saldırıya uğraması bu saygınlık
kaybının en somut göstergesidir. Öncelikle yapmamız gereken bu kaybı durdurarak mesleğimizi
meslektaşlarımızın ve toplumun saygı duyduğu bir içerik ve işleve kavuşturmaktır.
Bu amaçla ilk bölümü hukuk öğrencileri ve stajyerleri, ikinci bölümü meslektaşlarımızı ve
üçüncü bölümü toplumu kapsayan üç aşamalı proje yürüteceğim:

I) Hukuk Eğitimi ve Avukatlık Mesleğine Giriş Kurallarının Düzenlenmesi:

Hukuk Eğitimi
Tamamen denetimsiz olan hukuk fakültelerine karşı kapsamlı bir inceleme başlatılacak, öğrenci
kabulü, ders geçme ölçütleri, ders veren kişilerin nicelik ve niteliği, sınıflar, kütüphaneler ve çalışma
salonları başta olmak üzere fiziki imkanlar konusunda tüm fakülteleri kapsayan bir rapor kamuoyuna
açıklanarak yetersizlikler ilan edilecek, bu durumda olan fakültelerin öğrenci kabul etmemesi için YÖK
nezdinde gerekli girişimlerde bulunulacaktır. Yetersiz oldukları tespit edilen fakültelerin mezunlarının
avukatlık stajına kabul edilmemesi için mevzuat değişikliği çalışmalarına başlanacaktır. Yabancı
fakültelerden mezun olanların denklik sürecinde farklı yöntemlerin uygulanması engellenecektir.

Avukatlık Mesleğine Giriş Kurallarının Düzenlenmesi:
Mesleğe girişin başarı değerlendirilmesine tabi tutulması (staj esnasında ve staj sonunda
yapılacak başarı değerlendirmeleri yoluyla) başta olmak üzere alınacak tedbirlerle avukatlık stajının
çok daha verimli geçmesi sağlanacaktır. Avukatlık Kanunu’nun 15. maddesinin verdiği yetki uyarınca
barolarımız ile birlikte her baronun ve baro çevresinde bulunan adliyelerin kapasitesi tespit edilerek
uygun stajyer ve avukat sayısı saptanarak bu sayı üstündeki başvuruların kabul edilmemesi
uygulamasına başlanılacaktır.

Hazırlayacağımız yönetmelikle “staj başarı değerlendirme yöntemi” olarak avukatlık stajına
girişte, stajın devamında ve sona ermesinde “başarı yoklamaları” yapılacaktır. Geçen dönem bu
konuda barolarımız ile başlatılan çalışma ele alınarak yeniden tartışmaya açılacak ve hepimizin
üzerinde anlaştığı bir yönetmelik oluşturulacaktır. Hukuk fakültesi öğrencisinin “Hiçbir şey olamazsan
avukat olursun” anlayışını ancak bu şekilde değiştirebiliriz.

II) Mesleğin Saygınlığının Yükseltilmesi Çalışmalarında Avukatlara Yönelik Düzenlemeler:
Meslek tekelinin korunması için iki ayrı alana yönelik mücadele yürütülecektir. Bunlardan ilki
mevzuatın korunması, uygulanması ve iyileştirilmesine; diğeri ise piyasaya yöneliktir. Mevzuata
ilişkin mücadelemiz iki yönlü olacaktır. Bu mücadelenin bir yüzü yeni çıkacak kanunlarda avukatların
haklarının sınırlanmasını önlemek ve diğer yüzü ise yürürlükteki mevzuatın etkin biçimde
kullanılmasını sağlayarak meslektaşların emeği üzerinden çıkar sağlayanlara geçit vermemektir.
Daha açık ifade etmek gerekirse:

1) Yeni türetilen mesleklerin avukatlığın alanına tecavüz etmemesi için bu içerikteki yasa tasarı
ve tekliflerinin engellenmesi amacıyla başta TBMM üyeleri olmak üzere sürekli etkileşim içinde
olunacaktır. Örneğin “Arabuluculuk” gibi alternatif uyuşmazlık çözümleri adı altında getirilmek istenen
yeni düzenlemelere karşı çıkışımız sürdürülecektir. Mesleki çalışmalarımızda uyuşmazlıkları sulh
yolu ile çözebilmemizde elimizdeki en önemli olanak olan Avukatlık Yasası’nın 35/a maddesini daha
etkin ve yaygın kullanabilmemiz için meslek içi yoğun eğitim programı uygulanacaktır.

2) Mevzuat alanındaki bir diğer hedefimiz, Avukatlık Kanunu’nun eksiksiz biçimde uygulanması
olacaktır. Yanında avukat çalıştıran icra simsarları, internet üzerinden sözde hizmet (!) veren
avukat simsarı web siteleri, avukat tutma yetkisini de içeren vekaletname alma yoluyla Avukatlık
Kanunu’nu dolanan marka vekilleri, özellikle çok sayıda icra takibinin alacaklısı durumunda olan
banka, telefon şirketi, elektrik şirketi gibi müvekkillerin asgari ücret tarifesini açıkça yok sayarak
yaptıkları hukuksuzlukların üzerine çok kararlı biçimde gideceğiz. Başta sürekli avukatlık hizmetlerine
ilişkin sözleşmelerin Baroya sunulması zorunluluğunu içeren yönetmelik olmak üzere, geçtiğimiz
dönemde yapılan düzenlemeler, bize bu mücadelemizi sürdürecek yasal olanakları sağlamaktadır.
Bu mücadeleyi başarıya ulaştırmak için barolarımızla birlikte kararlı bir duruş sergileyeceğiz.

3) Günlük yaşamdaki gelişmelerin ve bunların doğurduğu ekonomik gerçeklerin göz önünde
tutulduğu bir eğitimin meslektaşlarımıza kesintisiz biçimde verilmesi sağlanacaktır. Sürekli
meslek içi eğitim yoluyla özellikle ekonomik ilişiklerde gelişen yeni konular ve sorunlar hakkında
avukatların, zamanında ve hızlı biçimde eğitilmesi sağlanacak, ortaya çıkan ihtiyaçların diğer meslek
gruplarınca giderilmesi önlenerek mesleki alanımızın daraltılması engellenecektir. Meslek içi eğitim
örgütlenip, kurumlaşmasını tamamladıktan sonra diğer ülkelerde olduğu gibi zorunlu hale getirilmesi
gerekmektedir.

4) Meslek içi eğitim, önemli bir soruna dönüşen bilirkişilik konusunda da en azından rahatlatıcı bir
çözüm oluşturacaktır. Meslektaşlarımızın bilirkişi olarak görevlendirilmelerini sağlayacak donanım
kazanmalarını hedefleyerek verilecek teknik eğitim, hukukçu olmayanların hukuki konularda gittikçe
artan şekilde görüş bildirmelerini engelleyecek, böylece adil yargılanmanın gerçekleşmesinde önemli
bir adım atılacaktır.

III) Topluma Yönelik Çalışmalar:
Avukatlık mesleğinin toplumda daha iyi kavranmasını sağlayacak ve tüm ticari iş ve işlemlerin
yanı sıra, tüketicilerin gerçekleştirdiği yüksek meblağlı sözleşmelerin de; bir avukatın hukuki yardımı
ile yürütülmesinin önemini anlatacak büyük kapsamlı halkla ilişkiler projesi yürütülecektir. Mesleğin
hem toplumsal algısının iyileştirilmesi, hem de iş hacminin artması sağlanacaktır. Toplumumuzda
adalet sistemine olan güvensizlik, savunmanın temsilcilerini de kapsar durumdadır. Televizyon
dizileri başta olmak üzere medyanın yanlış yönlendirmesi de bu olumsuz algıyı gün geçtikçe
güçlendirmektedir. Bu gidişin durdurulması sağlanacak, avukatın yargılama içindeki rol ve önemi
kitle iletişim araçları ile yaygın şekilde tanıtılacaktır. En önemlisi avukatın rolünün sadece yargılama
safhasında olmadığı, ekonomik kayıplara uğramamak için avukata danışarak iş yapmanın zorunlu
olduğu bilinci topluma aşılanacaktır.

Avukatların hukuki sorunları ortaya çıkmadan önce tespit edebilme becerilerinin öneminin
topluma anlatılacağı bu kampanyalarla; avukatlara danışarak iş yapma kültürünün gelişmesi, böylece
vatandaşların uzun ve masraflı yargılama süreçlerinden korunmak için, batı ülkelerinde olduğu gibi,
hukuki danışmayı hayatlarının bir parçası haline getirmeleri hedeflenecektir. Avukatlık Yasamızın
110. maddesi Türkiye Barolar Birliği’ne bu yönde çalışmalar yapmak için gerekli yasal zemini
tanımaktadır. Bu yasal olanak kullanılarak hem toplumsal fayda sağlanacak, hem de avukatların iş
olanakları çeşitlendirilecektir.

Hukuk davalarının avukat ile takip edilmesini zorunlu kılacak düzenlemenin usul yasası
değişikliğine yeniden dahil edilmesinin takipçisi olunacaktır.

YARGI FAALİYETİNİN YÜRÜTÜLMESİNDE AVUKATLAR ETKİLİ BİÇİMDE SÖZ SAHİBİ OLMALIDIR.
“Savunma”nın Örgütünü İçermeyen “Yüksek Yargı” Tanımı Eksiktir!
Bir süredir başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere yargı uygulamalarının yarattığı tartışmaları
değerlendirmek üzere yapılan toplantılar Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay başkanları
ile yapılmakta, bu görüşmeler kamu oyuna da “yasama, yürütme ve yargı organları başkanları
ile yapılan toplantı” olarak duyurulmaktadır. Ne yazık ki yüksek yargı organlarımız da yargının
sorunlarını kendi aralarında tartışmaktadır.

Yargı erkinin sorunlarına çözüm aranırken savunma örgütünün dışarıda bırakılıp görüşlerinin
önemsenmemesi önemli bir eksikliktir.

Yaşanılan yargısal bunalıma sadece yüksek yargıçlar ile görüşülerek çözüm bulunamaz.
Bu bunalımdan doğrudan etkilenen vatandaşın kendisidir. Hakkının teslim edilmesini, adaletin
gerçekleşmesini bekleyen vatandaşın temsilcisi olarak bunalımı fiilen yaşayan da avukattır. Bu
nedenle avukatların örgütünün katkı koymadığı çözüm eksiktir.
“Savunma”nın örgütünün yani Türkiye Barolar Birliği’nin “yüksek yargı” tanımı içinde olduğunu
kabul ettireceğiz.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve adalet komisyonlarında avukat üye bulundurulması,
Yargıtay’ın avukatlık hukuku ile ilgili dairelerinin meslektaşlarımızın uygulamadaki deneyimlerinden
yararlandırılmasını sağlayacak çalışmalar yürütülecektir.

Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Avukat İşleri Bürosu başta olmak üzere Adalet Bakanlığı
bünyesinde avukat istihdamının gerektiğini, yargının sorunlarına Adalet Bakanlığı’nın sadece yargıç
ve savcı bürokratlarının gözü ile bakılmasının yanlışlığını her düzeyde ısrarla dile getirip takipçisi
olacağız.

Cumhuriyet Savcısını Olması Gerektiği Yere, Savunmanın Karşısına Geçireceğiz
Adil yargılanma için silahların eşitliği ilkesinin hayata geçmesini ısrarla savunacağız. Duruşma
salonlarında Cumhuriyet Savcısı ve Hakimin devamlı birlikte hareket etmesi sonucunu doğuran
fiziksel düzenlemelerin ortadan kalkması için kapsamlı bir kampanya yürüteceğiz. Savcıların
kürsüden inmesi sadece şekli bir düzenleme değildir. Hakimlerle sürdürdükleri yakın mesainin
yargılanan kişilerin haklarını tehdit eden önemli bir hata olduğunu vurgulayacağız. Cumhuriyet
Savcılarının çalışma odalarının öncelikle ayrı bir blokta toplanması, imkan olan her yerde de ayrı bir
binada olması için mücadele vereceğiz.

GERÇEK BİR YARGI REFORMUNUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ.
Bir türlü gerçekleştirilemeyen yargı reformunun “savunma”nın önemini kavrayan ve yargılama
içindeki çağdaş işlevini yerine getirmesine olanak tanıyan bir içerikle gerçekleştirilmesinin takipçisi
olacağız.

Yasalardaki iyileştirmelere karşın özellikle ceza yargılamasında insan haklarına aykırı farklı
uygulama ve keyfiliklerin sürmesinin adil yargılanma hakkı karşısında önemli bir engel olduğunun
bilinci ile yargıç bağımsızlığı ve tarafsızlığının sağlanmasının reformun temel koşulu olduğunu ısrarla
vurgulayacağız.

BİRLİKTE YÖNETECEĞİZ
Türkiye Barolar Birliği Meclisi Kurulacaktır
Bir danışma organı olarak Türkiye Barolar Birliği Meclisi en kısa sürede oluşturulacaktır.
Yılda en az bir kez baro başkanlarımız, tüm delegelerimiz ve komisyon başkanlarımızın katılımı
ile Meclisin toplanması sağlanacak, bu toplantının altyapısını hazırlamak üzere düzenli olarak
yapılacak bölgesel toplantılar ile Türkiye Barolar Birliği çalışmalarının, mesleki sorun ve gelişmelerin
değerlendirilmesinde delegelerimizin katkıları alınabilecektir.

Komisyonlarımızı Avukatlar Yönetecektir
Türkiye Barolar Birliği komisyonlardan beslenecek, çalışmaların ortak akılla belirlenip
yönlendirilmesi sağlanacaktır. Komisyonlar kişisel veya siyasi yakınlıklardan bağımsız olarak
alanlarında yeterliliklerini kanıtlamış meslektaşlarımızdan oluşacaktır. Komisyonlarımızın
akademisyen üyeleri de olacak ancak yönetim avukat üyelerde olacaktır.
Komisyonların görüş ve kararları Yönetim Kurulu’nun çalışmaları için yol gösterici olacak,
böylece karşılıklı etkileşim içinde çalışılması sağlanacaktır. Türkiye Barolar Birliği’nin kadrolu elemanı
olarak atanan uzmanlar komisyonların hizmetinde olacak böylelikle gönüllülük temelinde yürüyecek
olan Komisyon çalışmalarının süreklilik kazanması ve kalıcılığı güvence altına alacaktır.
Bu kapsamda bir kısmının çalışmaları durdurulmuş olan Çevre Hukuku Komisyonu, Mesleğe
Yeni Başlayan Avukatlar Komisyonu gibi komisyonlara işlerlik kazandırılacaktır.

Yasama Sürecine Sürekli Müdahil Olacağız
Kuracağımız Yasama Faaliyetlerini İzleme Komisyonu eliyle yasama faaliyetinin etkin biçimde
izlenmesi sağlanacaktır. Bu amaçla öncelikle avukat parlamenterlerimizle gerekli işbirliği ortamı
yaratılacak ve bu ortamın oluşumda parlamenterlik yapmış meslektaşlarımızın da katkıda bulunması
sağlanacaktır. Türkiye Barolar Birliği sadece görüş bildirmekle veya basın açıklaması yapmakla
yetinmeyecek, profesyonel kadrolara sahip komisyonumuz TBMM üyelerine ve gerektiğinde ilgili
bürokratlara sürekli bilgi ve belge sağlayarak yasama süreçlerini; tasarı ve teklifleri taslak aşamasından
başlayarak izleyecektir. İktidar ve muhalefet milletvekilleri ile önyargısız ilişki kurulacaktır.

Sürekli Bilgi Akışı
Türkiye Barolar Birliği web sitesinde sadece avukatların üye olacağı bir bölüm açılarak tüm
konularda avukatların görüşlerinin yönetim organlarına derhal ulaştırmaları sağlanacaktır. Yönetim
Kurulu gündemi ve alınan kararların (itiraz nedeniyle gündeme gelen disiplin kurulu kararları gibi
kişisel verileri ihlal eder nitelikte olanları hariç olmak üzere) buradan ilan edilmesi sağlanacaktır.

Avukatlık Enstitüsü
T. İş Bankası Vakfı ve Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi işbirliği ile kurulan Banka ve Ticaret
Hukuku Araştırma Enstitüsü örnek alınarak üniversite işbirliği ile orta vadede Avukatlık Enstitüsüne
dönüşecek bir Avukatlık Araştırma Uygulama Merkezi kurulacaktır. Avukatlık mesleğine yönelik
akademik çalışmalar yapılarak sorunların stratejik araştırma metotları vasıtası ile henüz doğmadan
tespit edilmesi sağlanarak önleyici politika ve çözümler üretilecektir.

Avukatın Emeğine Saygı
Emek sömürüsünün önüne geçebilmek için asıl hedef olan avukatlık ücret sözleşmesinin
baro onayından geçirilmesinin zorunlu olmasını sağlanmak üzere Barolarımızla birlikte çalışma
yürütülecektir.

“Cumuk-Cemeka Avukatlığı” Olarak İsimlendirilen Mesleğin Özüne Aykırı “Angarya”
Bitirilecektir.
Soruşturmaların kolluk safhasında sistematik işkence olduğu iddialarının çok yaygın biçimde
dile getirildiği yıllarda, kolluğun insan haklarına aykırı davranışlarını önlemek maksadıyla oluşturulan
ancak sonraları tümüyle amacından uzaklaşarak, hem avukatların haklarının sistemli biçimde
gasp edildiği, hem de dosyadan fotokopi almak için yapılan masrafa dahi ücret makbuzu kesilip
KDV ödenmesini isteyerek, yol masraflarının ödenmesinden kaçınılarak, müvekkillerin gereği gibi
savunulmasına engeller oluşturan CMK hizmetinin tümüyle yeniden yapılandırılması sağlanacaktır.
Mesleğimize verilen zarar gün geçtikçe artmaktadır. Bu sistemi ne Adalet Bakanlığı ne de
savcılıklar düzeltemez. Düzeltecek olan bizleriz, barolarımızdır. Barolarımız bünyesinde adli yardım
uygulamamızı esas alarak kolluk elindeki herkese avukat görevlendirilecek, kovuşturma aşamasında
ise yerindelik denetimi yaparak, ihtiyaç sahiplerine baro tarifesi ile ücret ödenerek avukat atanacaktır.

“Ücretli Avukat” Yerine Ortak Çalışma
Ücretli avukatlık uygulaması gittikçe artan şikayet ve haksızlıklara neden olmaktadır. Bu
durumun önde gelen nedeni, avukatların emeklerini birleştirerek ortak çalışma yollarının teşvik
edilmiyor olmasıdır. Avukatlık Yasası’nın 44. maddesi kapsamında “avukatlık bürosu” ve “avukatlık
ortaklığı” şeklinde birlikte çalışma yöntemlerini çekici kılacak olanaklar yaratılarak “ücretli avukat”
gibi mesleğin özüne aykırı çalışma yönteminin tercih edilmemesi sağlanacaktır.

Mali Kaynaklar Etkin Şekilde Kullanılacaktır.
Barolarımızın ve Türkiye Barolar Birliği’nin mali durumlarında belirgin bir iyileşme sağlanmış
ise de, bu kaynakların yeterli olmadığı ve etkin şekilde kullanılmadığı da bir gerçektir. Türkiye Barolar
Birliği’nin ve baroların mali ihtiyaçları ile yatırım planları yıl başında değerlendirilerek birlikte daha
yararlı ve etkin kullanım sağlanacaktır. Şeffaflık ilkesi ışığında bütçe disiplini ile hareket edilecektir.

Sosyal Tesisler Hizmete Alınacaktır
Türkiye Barolar Birliği Merkez Binası Sosyal Tesisleri ve yapımı süren Ayaş Sosyal Tesisinin
meslektaşlarımızın hizmetine girmesi sağlanacaktır. Kızılay Karanfil Sokak’ta bulunan eski binamız
Ankara dışından gelen meslektaşlarımızın günübirlik kullanımları için ofis ve dinlenme hizmetleri
sunacak şekilde düzenlenecektir.

SYDF Olanakları Arttırılacaktır
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu’nun daha yaygın kullanımı sağlanacak,
meslektaşlarımıza emekliliklerinde ek aylık gelir olanağı sağlanması konusundaki çalışmalar
tamamlanacaktır.

Avantajlı Kredi
Staj kredi ödemeleri banka aracılığı ile yapılarak, aynı şartlarda avukatların da uygun faizli
krediden yararlanması sağlanacaktır. Geri ödeme yapılmadığı takdirde kredinin banka kredisine
dönüşmesi ve takibinin banka eliyle yapılması koşuluyla avukatlara ve stajyer avukatlara faizsiz veya
piyasadan çok daha düşük faizle kredi verilmesi olanağı yaratılacaktır.

Tüm Avukatlara Hizmet Verecek E-Kütüphane Kurulacaktır
Avukatlık Kanunu 110. maddesinin yüklediği görev ve verdiği yetki dahilinde Türkiye Barolar
Birliği bünyesinde çok ciddi bir hukuk kütüphanesi oluşturulacak ve bu kütüphane bünyesindeki
e-kütüphane ile tüm meslektaşlarımızın hem yayınlara, hem de içtihatlara online olarak erişmesi
sağlanacaktır.

UYAP İçerisinde Avukatlara Tanınan Olanaklar Arttırılacaktır
UYAP sisteminin daha iyi çalışması için bir bilgi ağı kurulacak, sistemin tıkandığı konular ve
yavaş çalıştığı, yahut donduğu zamanların düzenli olarak Adalet Bakanlığı’na iletilmesi sağlanacaktır.
Elektronik imza sahibi meslektaşlarımızın UYAP üzerinden MERNİS, TAKBİS, POLNET ve AKS
programlarını kullanabilmeleri için gereken girişimlerde bulunulacaktır.
Baro Personeli İçin Hizmet içi Eğitim Sağlanacaktır
Barolarımızda fedakarca çalışan personel ne yazık ki pek çok işi el yordamı ile yapmak
zorunda kalmakta, avukatların özlük dosyalarında eksiklikler, disiplin dosyalarında ise bilgi ve usul
hataları oluşmaktadır. Bu durumun önüne geçmek ve tüm Baroların aynı usul ve standartlarda hizmet
vermesini sağlamak için; ulusal ölçekte, merkezi bir program dahilinde Baro personeline özel olarak
hazırlanmış hizmet içi eğitim sağlanacaktır.

YENİ AVUKATLIK YASASI ÖNERİSİ HAZIRLANACAKTIR.
Buraya kadar belirtilen hususların çoğunun barolar ve Türkiye Barolar Birliği olarak, mesleğin
daha fazla zarar görmemesi için yürürlükteki mevzuatı zorlayarak veya yönetmelik hazırlayarak
gerçekleştirebileceğimize inanıyorum. Ancak bütün bunlar dışında yasa değişikliği gerektiren
düzenlemelerin de acilen yapılması gerekiyor.
Geçen dönem, yeni bir Avukatlık Yasası Öneri Taslağı hazırlanmasında önemli yol alındı fakat 30.
Genel Kurulumuzdan sonraki süreçte bu çalışma çeşitli nedenlerle sürdürülemedi. Şimdi yapmamız
gereken, bu öneri taslağını hemen barolarımızın ve meslektaşlarımızın tartışmasına açarak, sadece
Yeni Avukatlık Yasası gündemi ile toplanacak bir olağanüstü genel kurul ile tamamlanacak yeni bir
süreci başlatmamızdır. Ardından da bu metni siyasi iktidara ve tüm siyasi partilere sunup yasalaşması
konusunda desteklerini sağlamalıyız.
Avukatlık Yasası’nın yenilenmesi ile birlikte Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın
yenilenmesi sağlanacak, geçen dönem başlatılan çalışma tamamlanacaktır.

Değerli Meslektaşım,
Aslında yeni ve ideal bir yasa için önerilerimizin dikkate alınması yukarıda belirtilenleri
başarabilmemize bağlıdır. Barolar ve Türkiye Barolar Birliği olarak yetkilerimizi cesaretle kullanarak
çözümler gerçekleştirirsek mesleğin saygınlığının artırılmasında önemli yol alır ve çok şeyin
gerçekleşmesinin önünü açabiliriz.

Geldiğimiz bu noktada ihtiyaç duyduğumuz şey iletişime ve uzlaşmaya açık ama kararlı ve
ilkeli bir yönetim anlayışıdır. Ortak akılla üretimin gücüne güvenen, yetmiş sekiz baronun, yetmiş
bine yakın avukatın ve en önemlisi mesleğimizin tarihsel güç ve ağırlığının tüm toplum tarafından
hissedilmesini sağlayacak yapıda, kurumlaşmasını tamamlamış bir Barolar Birliği’ne gereksinimimiz
vardır.

Türkiye Barolar Birliği’nin bu değişimi gerçekleştirmesini sağlayacak olan sizin desteğinizdir.
Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı gibi onurlu ve yüce bir göreve beni layık görmeniz durumunda
bu anlayış ile çalışacağım, bütün meslektaşlarım kendilerinin sadık bir temsilcisi ve meslek
sorunlarının yorulmaz bir takipçisi olduğumu görüp, inanacaklar. Hiçbir meslektaşım “Bu başkan
beni temsil etmiyor” diyemeyecek.

Üyeleri ile bütünleşmiş ve güvenlerini kazanmış bir yönetimin ülke sorunları karşısında da
görüşlerine değer verilen, eksiksiz demokrasi yolunda yol göstericiliğine güvenilen bir konumda
olacağına inanıyorum.

Cumhuriyetimizin temel ilkelerini koruyarak Büyük Atatürk’ün gösterdiği çağdaş uygarlık
düzeyinin üzerine çıkma hedefini gerçekleştirebilmemiz eksiksiz demokrasiye ulaşabilmemize
bağlıdır. Eksiksiz demokrasiye ise gerçek hukuk devletini oluşturarak ulaşabiliriz. Gerçek hukuk
devleti için ise bağımsız ve tarafsız yargının, adil yargılanmanın güvencesi bağımsız savunmanın
meslek örgütü barolar ve Türkiye Barolar Birliği’ni daha da güçlendirmemiz gerekmektedir. 25.5.2010

Saygılarımla.
Avukat İ. Güneş Gürseler
Türkiye Barolar Birliği Başkan Adayı

Av. İ. GÜNEŞ GÜRSELER’İN
MESLEKİ SORUNLAR KONUSUNDA
YAYINLANMIŞ ÇALIŞMALARI

- TÜRKİYE’DE HUKUK EĞİTİMİ VE SORUNLARI
Yeni Ortam Gazetesi, 19, 20, 21, 22 Nisan 1973

- MÜDAFİ TAYİNİ,
Yasa Hukuk Dergisi, İstanbul 1996, Temmuz 1996, Sayı:175 sayfa: 997-1003.
(http://www.gurselertufan.av.tr/?act=7&lang=l&textid=26)

- BAROLARIN BAĞIMSIZLIĞI
Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Eylül-Ekim 2004, Sayı:54 Sayfa:303

- BEDAVA CEZA AVUKATLIĞI
(http://www.barobirlik.org.tr/calisma...avukatligi.doc)
(http://www.gurselertufan.av.tr/?act=7&lang=l&textid=25)

- AVUKAT STAJYERİ SAYISININ SINIRLANMASI
Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Kasım-Aralık 2005, Sayı: 55 Sayfa: 11-14

- BİR AVUKAT YANINDA AYLIKLI OLARAK ÇALIŞAN AVUKATIN DURUMUNUN
AVUKATLIK YASASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ,
Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Mart-Nisan 2006, Sayı: 63 Sayfa: 67-71

- KİŞİ YA DA KURULUŞLARDA AYLIK ÜCRET KARŞILIĞI, SERBEST YA DA SADECE BU
KİŞİ/KURULUŞUN VEKİLİ OLARAK AVUKATLIK GÖREVİNİ YÜRÜTEN AVUKATLARIN
TARAF OLDUKLARI SÖZLEŞMELERDEKİ FARKLILIKLARIN YARATTIĞI SORUNLAR VE
ÇÖZÜMLERİ ÜZERİNE DEĞERLENDİRME.
Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Mart/Nisan 2006 sayı:63 sayfa:67-72)

- AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİNİN TBB TARAFINDAN HAZIRLANMASI
ANAYASAYA AYKIRI DEĞİLDİR.
Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Mart-Nisan 2007, Sayı: 69 Sayfa: 393-398

- ÜCRETLİ AVUKATLIK
Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Temmuz-Ağustos 2007, Sayı:71 Sayfa:227-238

- MÜDAFİ TAYİNİNDE NEREDEN NEREYE
Ağustos 2007

- MÜDAFİ TAYİNİ III
Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Eylül-Ekim 2007, Sayı:72 Sayfa: 121-133

- SAVUNMA’NIN SORUNLARINA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ:
MESLEĞİMİZİN SORUNLARINA ÇÖZÜMÜ BAŞKA YERDE ARAMAYALIM, ÇÖZÜM
BİZDE.
Ocak 2008

- ADALET BAKANLIĞI YARGI REFORMU STRATEJİ TASLAĞI GÖLGESİNDE
SAVUNMA REFORMU
20.6.2008

- SAVUNMA’NIN SORUNLARINA ÇÖZÜM İÇİN BARO GENEL KURULLARINA
GÜNDEM ÖNERİLERİM.
Temmuz 2008

- AVUKATLIK KANUNU YÖNETMELİĞİ DEĞİŞİKLİĞİ ÜZERİNE GÖRÜŞLER.
Ekim 2008.

- 6-8 Kasım 2008 TARİHLERİNDE ROMA’DA YAPILAN “AVRUPALI AVUKATLARIN
MESLEK İÇİ EĞİTİMİ TOPLANTISI” RAPORU.

- AVUKATLAR VE “ALTERNATİF UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YOLLARI” BAĞLAMINDA
“HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU TASARISI” ÜZERİNDE
BİR ÖN DEĞERLENDİRME
Ocak 2009

- “SULH SÜRECİNDE AVUKATLARIN ROLÜ”
Ekim 2009

- TÜRKİYE’DE HUKUK ÖĞRETİMİNİN SORUNLARINA ÖNERİLER.
Kasım 2009

- “ANAYASA MAHKEMESİ’NİN AVUKATLIK MESLEĞİNE BAKIŞI”
Tekirdağ Barosu Bülteni, Ocak 2010 Sayı:18 Sayfa:16-17
Güncel Hukuk Dergisi, Şubat 2010 Sayı:2-74 Sayfa:64-65
http://www.yeniyaklasimlar.org/?p=693

- “SAVUNMA”NIN ÖRGÜTÜNÜ İÇERMEYEN “YÜKSEK YARGI” TANIMI EKSİKTİR.”
Tekirdağ Barosu Bülteni, Nisan 2010 Sayı:19 Sayfa:6
Güncel Hukuk Dergisi, Nisan 2010 Sayı:4-76 Sayfa:9
http://www.yeniyaklasimlar.org/?p=1315

- “BİR ÖZELEŞTİRİ; BİZ AVUKATLAR, SORUNLARIMIZI NEDEN ÇÖZEMİYORUZ?”
Tekirdağ Barosu Bülteni, Nisan 2010 Sayı:19 Sayfa:11-12
https://www.hukuki.net/blog.php?148877-güneş-gürseler
http://www.yeniyaklasimlar.org/?p=1516

- ANAYASA MAHKEMESİ AVUKATLIK MESLEĞİNE GİRİŞİN KİMİ KOŞUL VE
KAYITLAMALARA BAĞLI KILINMASININ HUKUK DEVLETİNİN VE ADİL YARGILANMA
HAKKININ GEREĞİ OLDUĞUNA KARAR VERDİ.
AVUKATLAR VE MESLEK ÖRGÜTLERİ ŞİMDİ NE YAPACAK?
Çorum Barosu Dergisi, Şubat 2010
Antalya Barosu Dergisi, Ocak/Şubat/Mart 2010, Sayı:71 Sayfa:176-178

Avukat
İ. GÜNEŞ GÜRSELER’İN
ÖZGEÇMİŞİ

1952’de İstanbul’da doğdu.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi.
1974’de Tekirdağ’da serbest avukatlığa başladı.
1987’de Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) Tekirdağ Milletvekili seçildi. Bu tarihe
kadar Tekirdağ Barosu Genel Sekreteri idi.
1992 - 1994 “Büyükelçi” unvanlı Başbakan Başdanışmanı olarak görev yaptı.
1995’de Tekirdağ’da serbest avukatlığa döndü.
1996, 2000 ve 2002 yıllarında üç kez seçildiği Tekirdağ Barosu Başkanlığını 9.10.2004
tarihine kadar sürdürdü.
2005 - 2009 dönemi Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri olarak görev yaptı.
“DİKKAT DÜNYA TEKTİR.” isimli çevre sorunları konulu kitabı ile çevre, hukuk,
avukatlık mesleği ve siyaset konularında yayınlanmış makaleleri bulunmaktadır.
Evli ve iki çocuk babasıdır.

Avukat
İ. Güneş Gürseler
Gürseler&Tufan Avukatlık Bürosu
Adliye Karşısı Adalet Han Kat:1 No:11 Tekirdağ
0.282.262 62 44 - 261 25 85
0.532.363 15 73
www.gurselertufan.av.tr