Cevap: TCK Md 1 ve Anayasa Md 5
1982 Anayasası kazuistik(her konuyu ayrıntısıyla inceleyen ve kurallar koyan sistem)metotla hazırlanmıştır.Dolayısıyla anayasada ceza kanunu,borçlar hukuku,medeni hukuk ve diğer hukuk dallarının temelini oluşturan unsurlar ve atıflar bulunmaktadır.Anayasada sözünü ettiginiz hükümler ayrıştırıcı değil bizzat bütünleştirici niteliktedir.
Cevap: TCK Md 1 ve Anayasa Md 5
Gerçekten de ceza hukukunun amacı, devletin en üstün görevi. herkes için ortak olan toplumsal yaşamın güvence altına alınmasıdır. Ancak hukukun, daha doğrusu ceza hukukunun amacını ifade etmekte bu hüküm yetersiz kalmamış mıdır ? ( TCK Md 1 ) . Belirtmek isterimki, eleştirdiğim nokta anayasasının kazuistik metotla hazırlanması değil. Bunun farkındayım ancak medeni hukuk ve borçlar hukuku gibi özel hukuk alanına giren hukuk dallarının anayasada detaylıca belirtilmesine daha doğrusu kontrol altına alınmasına ne gerek vardır ki ? Ceza hukuku bir kamu hukuku dalıdır, bunun yanında da özel bir işlevi olduğu düşünüyorum. Bu bağlamda TCK Md 1 yetersiz kalmıştır diye düşünüyorum. Değerlendirme yapılırken ceza hukukunun özel işlevi ve Md1 in ne derece yeterli olduğu bir daha düşünülmelidir.
Yorumlarınızı bekliyorum.
Cevap: TCK Md 1 ve Anayasa Md 5
ingiltere gibi toplumsal mutabakatın olduğu dolayısıyla da yazılılı hukuk kurallarına ihtiyacın hasıl olmadığı ülkelerin aksine Türkiye gibi iktidarın kontrol altına alınmasının ve denetlenmesinin zaruri olduğu ülkelerde yazılılı hukuk metinleri ayrıntılı ve hiçbir yoruma açık olmayacak derecede ayrıntılı ve net yazılır.ceza hukuku,borçlar hukuku gibi kamu ve özel hukuk dallarının ruhu ve özü anayasada özet biçiminde bazen başlık şeklinde bazen değişik hükümlere serpiştirilmiş şekilde bulunmaktadır.borçlar hukukuku,ceza hukuku ve diğer kanunlar anayasa kadar kapsamlı olmamakla birlikte önce kendisinin konuluş gerekçesini ortaya koymuştur daha sonra da getirdiği hükümleri açıklamışlardır.bu hükümlerde kanun koyucunun iradesini a)tarihsel yorum b)amaçsal yorum c)lafzı yorum d)sözel yorum e)bilimsel yorum olarak sınıflandırarak düşünmek mümkün.özel hukuk dallarının anayasada yer alması kadar doğal bir şey olamaz çünkü anayasa özel hukuk,kamu hukuku ayrımına tabi tutmaksızın bütük hukuk dallarını kapsar,onların amaçlarını,konuluş gerekçesini hatta getirdiği bazı hükümleri kendi metnine dahil eder.bazı metinler bazen 1 kanunda bazen 2 bazen de tüm kanunlarda kendisine yer bulabildiği gibi bazen de hiç yer bulamayabılmektedir ya da dolaylı çıkarım yaparaktan ulaşılabilmektedir.bazı hükümler kendini defaatle tekrar ettiği gibi bazılarıysa kendisine eksik yer bulmuştur ancak tck 1 le anayasa md.5 arasında böyle bir uyumsuzluğun olduğunu düşünmüyorum.yeni anayasa değişikliğiyle bu hükmü bireysel başvuru yoluyla iptal ettirebilirsin:)