Mal rejimleri hakkında

Bugün bir mail aldım, bir arkadaşımız ilginç bir soru sordu. Bunu sizlerle paylaşıp yorumlarınızı almak istedim. Soru şöyle:

"1999 yilinda evlendim, 2001 yilinda satin aldigim ev üzerimeydi ancak 2004 yilinda esimin yogun talebiyle evi onun üzerine satis yoluyla geçirdim, su an bosanmak üzereyiz 2002 yilinda çikan yeni medeni kanuna göre bu tarihten önce alinan evi eger esimin üzerine daha sonra devretmeseydim su an bosanmamiz halinde onun evde hakki olmayacakdi simdiki durumda benim yarisi için talep hakkim olacakmi eger esim normalde 2002 yilindan sonra baskasindan bir ev almis olsaydi su an bosanirken edinilmis mallarin paylasimina göre benim yarisini telep etme hakkim oldugunu zannediyorum ancak evi esimin benden ev satin almis olmasinin bir farki varmi, tesekkür ederim."

Benim yorumum şöyle:

Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 10. maddesine göre, Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce evlenmiş olan eşler arasında bu tarihe kadar tabi oldukları mal rejimi devam eder. Eşler Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten başlayarak bir yıl içinde başka bir mal rejimi seçmedikleri takdirde, bu tarihten geçerli olmak üzere yasal mal rejimini seçmiş sayılırlar.

Soru sahibinin verdiği bilgiye göre, mal rejimi sözleşmesi yapılmamış. Bu durumda 01.01.2002 tarihinden sonra edinilen mallar, kanuni mal rejimi olan "Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi" ne göre boşanma halinde yarı yarıya paylaşıma tabi olacaktır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 219. maddesine göre edinilmiş mal, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir.

Eğer söz konusu satış işlemi tüm unsurlarıyla gerçek bir işlem ise, satın alınan ev 2002 tarihinden sonra diğer eşin karşılığını vererek elde ettiği değer olduğu için edinilmiş mal sayılacak ve yarı yarıya paylaşıma tabi olacaktır. Satan eş, evi 01.01.2002 tarihinden önce edinmiştir ve satıştan önce ev kişisel malıdır, satıştan sonra elde ettiği bedel de kişisel mallar yerine geçen değer olacağı için söz konusu bedel de kişisel malı sayılacak ve bu bedel üzerinde diğer eşin hakkı olmayacaktır. (Katkı payı hükümlerini konunun dışında bırakıyorum)

Bence burada evin satış bedeli çok düşük ise, eşine satış yapan kişi 1 yıl içinde hata veya hile nedeniyle iradesinin fesada uğratıldığını ileri sürerek gayrimenkul satış akdinin iptalini isteyebilir. Sonuçta düşük bedeli ödeyerek satış işlemini iptal ettirse, bu gayrimenkulü 01.01.2002 tarihinden önce edindiği için paylaşıma girmeyecektir.

Hata ve hile gibi iradeyi fesatlayan hallr nedeniyle dava açma süresi kaçmış. Ancak burada muvazaa iddiasının ileri sürülebileceği tartışılabilr. Ancak burada da iyiniyet kuralları ve kanıtlama yükümlülüğü devreye girmekte.
Ayrıca, evi edinilmiş mal olarak kabull ettiğimizde, satış bedeli de satan kişi lehine bi,r edinilmiş mal olarak kabul edilevbilir. Taraflardan birinin mevcudu eksilmekte diğer tarafın fazlalaşmakta. Bu dudrum ne kadar hukuki olabilir

[quote] Sn.Dilek hanım teşekkür ederim ilginize,foruma da açmşsınız..,evin satışı resmi olarak bütün unsurları taşıyor ama tabiki eşimden para almadım ancak tapu devri bağış değil satış yoluyla oldu hatta eşim bağış yolunu duyduğunda bağış olsun demişti, muvaza konusu için 1 yıllık süre doldu kasım 6 2004 de evi eşime sattım, herhalde sorun bu ev eşim için kişisel malmı edinilmiş malmı cevabına bakıyor,ayrıca sizin gibi nette danıştığım bir bayan avukat{izmir} eşimin şu durumda muvaza iddiasında bulunabileceğini bununda HUMK 290 ve 293 e göre değerlendirileceğini eşimin evi kendisine bağışladığımı yazılı ispatlamak durumunda olduğunu tanıkla ispatın olamayacağını ancak bir başka arkadaşının bu konunun 290 göre tanık ifadesiyle ispatının yeterli olacağını belirttğini söyledi, yardımlarınız için teşekkürler tekrar. quote]

Satış bedelinin satan kişi lehine edinilmiş mal olmayacağını düşünüyorum. Çünkü kanunda, kişisel mal yerine geçen değerler de kişisel mal olarak sayılmış. Kişisel mal olan evin satılmasından elde edilen bedel, kişisel mal yerine geçen değerdir ve kişisel mal olarak kalır bence.

Sayın meslektaşım görüşünüze katılıyorum eşi evi 2004 de edindiğine göre paylaşımında da yeni yasa hükümleri uygulanacaktır. evi eşinden almış olmasının bir önemi olmayacağı kanaatindeyim.

Muvazaa iddiasını, muvazaanın tarafları ancak yazılı delille, üçüncü kişiler ise her türlü delille ispatlayabilirler. Muvazaa iddiası zamanaşımı süresine tabi değildir, her zaman ileri sürülebilir.

Ancak kanaatimce, alacaklılardan mal kaçırma gibi bir durum söz konusu değilse, sadece tapuda satış olarak gösterilmek tercih edilmişse burada muvazaa sözkonusu değildir. Zira bir işlemin muvazaalı yapıldığı iddiasının doğrulanabilmesi için, muvazaalı işlemi yaptığı iddia edilen kişilerin 3. kişinin bir hakkına kavuşmasını engellemek amacıyla gerçek iradelerine uygun olmayan görünüşte bir işlem yapmaları gerekir.

[quote]Sn.Dilek hanım tekrar teşekkür ederim ilginize son yorumunuzu okudum sonuç olarak bu durum muvaaza sayılmaz diye belirtmişsiniz ve geriye ilk verdiğiniz cevaptaki şuan boşanma durumunda ev paylaştırılır yorumunuz mu kalıyor,ikincisi

daha önce sizinli paylaştığım bir başka avukat hanımın bugün verdiği son bilgiyi yine sizinle paylaşmak istedim.

"sayın levent muvaaza iddiasının yazılı belgeyle ispatı esas. ancak geçen gün arkadaş ile konuşurken bir yargıtay
kararından bahsetti ve bu evin sadece sizin katkınızla alındığını ispat ettiğiniz
takdirde bunun bağış olarak nitlendirileceğini, yani sizin eşinize evi bağışladığınız sonucu
çıkacağını ve boşanmanın kesinleşmesinden 1 yı içinde bağıştan rücu davası açarak evi geri
alabileceğinizi söyledi. ama ben bu kararı bulamadım. eğer bulabilrsem ve arkadaşımın anlattığı
gibiyse evin tamamını alma imkanınız doğar:) "

Sayın levent69,

Eğer, üçüncü kişilerden mal kacırma gibi bir kastınız yoksa, yaptığınız işlemin muvazaalı olmadığını düşünüyorum, öyle bir kastınız varsa muvazaanın unsurları oluşmuş demektir. (Netleştirmek istedim.)

Aksi, yani malın edinilmiş mal değil de kişisel mal olduğu iddia ve ispat edilinceye kadar 2002 tarihinden sonra edinilen mallar, yasal mal rejimi olan edenilmiş mallara katılma rejimine tabidir ve paylaşıma girecektir.

Bu durumda, siz evin sizin kişisel malınız olduğunu ileri sürerek ve bu iddianızı ispatlayarak, evi paylaşım dışı tutabilirsiniz.Bağıştan rücu için, rücu sebebini öğrendiğiniz tarihten itibaren 1 yıl içinde başvurmanız gerekmektedir. Sizin durumunuzda bu 1 yıllık süre boşanma davasının açılması ile başlar, kesinleşmesi ile değil, çünkü siz rücu yani bağıştan dönme sebebini boşanma davasının açılması ile vakıf oluyorsunuz.