Evden ayrılmak zorunda bırakıldım. Geri nasıl dönebilirim?

Merhaba, 4-5 aylık evliyim ve eşim (karım) boşanmak istiyor ancak ortada boşanmaya sebep olacak hukuki bir neden de yok. Eşimin evi var ve iyi denilebilecek bir maaş ile çalışan devlet memuru. Ev kendisinin olduğu için beni 1 aydır eve almıyor. Sadece eşyalarımı almama izin verdi ve bende eşyalarımı alarak evden ayrılmak zorunda kalmıştım. Sigortasız olarak asgari ücretten bir kazancım var. Ayrı bir evde kalmanın mali yükünü kaldıramıyorum. Bir ay daha kira ve diğer giderlerimi karşılayabilirim. Eşim ile bir arada kalmaya devam edebilirsem evliliğimi yürütmek için şansımın olabileceğini de düşünerek ve maddi imkanlarımın da beni zorladığı durumdan ötürü;

- Eşimin yanına tekrar dönmek için mahkemeye dilekçe versem en fazla ne kadar sürede dönebilirim?
- Mahkeme dönmemi sağlasa bile eve tekrar girmeme engel olunmasını sağlayacak bir yaptırımı olurmu?
- Eve dönmem üzerine hemen boşanma davası açarsa evden çıkmam zorunlumu?
- Bu yollardan sonuç alamazsam tedbir nafakası alabilirmiyim? En azından daha iyi bir iş bulana kadar.

Şimdiden çok teşekkür ederim.

Alıntı:

---

Meh06 rumuzlu üyeden alıntı

Merhaba, 4-5 aylık evliyim ve eşim (karım) boşanmak istiyor ancak ortada boşanmaya sebep olacak hukuki bir neden de yok. Eşimin evi var ve iyi denilebilecek bir maaş ile çalışan devlet memuru. Ev kendisinin olduğu için beni 1 aydır eve almıyor. Sadece eşyalarımı almama izin verdi ve bende eşyalarımı alarak evden ayrılmak zorunda kalmıştım. Sigortasız olarak asgari ücretten bir kazancım var. Ayrı bir evde kalmanın mali yükünü kaldıramıyorum. Bir ay daha kira ve diğer giderlerimi karşılayabilirim. Eşim ile bir arada kalmaya devam edebilirsem evliliğimi yürütmek için şansımın olabileceğini de düşünerek ve maddi imkanlarımın da beni zorladığı durumdan ötürü;

- Eşimin yanına tekrar dönmek için mahkemeye dilekçe versem en fazla ne kadar sürede dönebilirim?
- Mahkeme dönmemi sağlasa bile eve tekrar girmeme engel olunmasını sağlayacak bir yaptırımı olurmu?
- Eve dönmem üzerine hemen boşanma davası açarsa evden çıkmam zorunlumu?
- Bu yollardan sonuç alamazsam tedbir nafakası alabilirmiyim? En azından daha iyi bir iş bulana kadar.

Şimdiden çok teşekkür ederim.

---

- Savcılık ve aile mahkemesi vasıtasıyla "evden uzaklaştırma" cezası almamışsanız dilekçeye gerek yoktur...ne yazık ki bu meselede anlaşma olmazsa ya karakol yada çilingir çalışır....
-Birinci sırada yazdığım yaptırım olabilir...
-Zorunlu değil...
-hakimi ikna edersen alırsın...

Verdiğin bilgi için çok teşekkür ederim. Çok önemli bir soru sormak istiyorum. Bütün gün cevabını aradığım bir soru bu. Niyetim kesinlikle bir tartışma yaratmak yada polemik oluşturmak değil. Dün karakoldan aranmışım ama iş yerimde değildim. Bu sabah bana ilettiler ve hemen karakola gittim. İlgili memur olmadığı için rica ile başka bir memurdan kabaca durumu öğrendim. "Ölümle tehdit " suçlaması ile savcılığa verildiğimi söyledi. Öfke anımda böyle bir cümle sarf etmiş olabilirim. Hatırlamıyorum ama kendimi de biliyorum, dememişimdir diyemem. Çünkü onurumun çok kırıldığı bir durum vardı. Forumlardaki bir çok konuyu okudum adaletin yerini bulmadığı durumlarda var, çevremdeki insanların gördüğü adaletsiz kararlar var, azınlık dahi olsa adaleti sorgulayan insanlar var. Konu boşanma olunca anladığım kadarıyla hakim kararının %80'ini vicdanı ile veriyor (Şahitsiz yada iki taraflı kusurlarda). En azından ben böyle bir izlenimine sahip oldum.

Sorum şu. Üstteki yanıtta geçen "HAKİMİ İKNA EDERSEN" cümlesi düşünüldüğünde aleyhime dönebilme ihtimali olan bu itirafı yapmalımıyım? Muhtemelen karşımda akrabalarından yalancı şahit de olacaktır ki benim hiç şahitim yok çünkü yaşanmamış şeylere şahit bulamam. Hangi evlilikte öfkeyle sarf edilmemiştirki bu tür sözler. Sizce doğru olan hangisi? İtiraf mı? İnkar mı? Vereceğimiz yanıt tüm bu uzun boşanma süreci boyunca takınacağımız tavır demek aslında. 3-4 yıl boyunca her duruşmada yalanımı destekleyecek açık verdirmeyecek yeni yalanlar üreteceğim. Sonucunda iğrenç bir boşanma yaşayacağım. İlk evliliğimden biliyorum. Bu benim ikinci evliliğimdi. Acaba hakimi dürüstlük ikna edermi?

Alıntı:

---

Meh06 rumuzlu üyeden alıntı

Verdiğin bilgi için çok teşekkür ederim. Çok önemli bir soru sormak istiyorum. Bütün gün cevabını aradığım bir soru bu. Niyetim kesinlikle bir tartışma yaratmak yada polemik oluşturmak değil. Dün karakoldan aranmışım ama iş yerimde değildim. Bu sabah bana ilettiler ve hemen karakola gittim. İlgili memur olmadığı için rica ile başka bir memurdan kabaca durumu öğrendim. "Ölümle tehdit " suçlaması ile savcılığa verildiğimi söyledi. Öfke anımda böyle bir cümle sarf etmiş olabilirim. Hatırlamıyorum ama kendimi de biliyorum, dememişimdir diyemem. Çünkü onurumun çok kırıldığı bir durum vardı. Forumlardaki bir çok konuyu okudum adaletin yerini bulmadığı durumlarda var, çevremdeki insanların gördüğü adaletsiz kararlar var, azınlık dahi olsa adaleti sorgulayan insanlar var. Konu boşanma olunca anladığım kadarıyla hakim kararının %80'ini vicdanı ile veriyor (Şahitsiz yada iki taraflı kusurlarda). En azından ben böyle bir izlenimine sahip oldum.

Sorum şu. Üstteki yanıtta geçen "HAKİMİ İKNA EDERSEN" cümlesi düşünüldüğünde aleyhime dönebilme ihtimali olan bu itirafı yapmalımıyım? Muhtemelen karşımda akrabalarından yalancı şahit de olacaktır ki benim hiç şahitim yok çünkü yaşanmamış şeylere şahit bulamam. Hangi evlilikte öfkeyle sarf edilmemiştirki bu tür sözler. Sizce doğru olan hangisi? İtiraf mı? İnkar mı? Vereceğimiz yanıt tüm bu uzun boşanma süreci boyunca takınacağımız tavır demek aslında. 3-4 yıl boyunca her duruşmada yalanımı destekleyecek açık verdirmeyecek yeni yalanlar üreteceğim. Sonucunda iğrenç bir boşanma yaşayacağım. İlk evliliğimden biliyorum. Bu benim ikinci evliliğimdi. Acaba hakimi dürüstlük ikna edermi?

---

Halihazırda çalıştığım kurumda bir cep telefonu hırsızlığı olmuştu....yapan da aynı kurumda çalışan bir arkadaşımızın oğluydu....beni de şahit yazmışlardı....dava günü hakim "telefonu sen mi aldın?" yerine "telefonu habersiz masanın üzerinden mi aldın" dedi...."evet" cevabı 1 yıl ceza aldırmıştı...dürüstlük ve erkek saflığı...
Yüksek binalarda al yeşil perde....
Canım kurban olsun mert oğlu merde....

Alıntı:

---

Meh06 rumuzlu üyeden alıntı

Merhaba, 4-5 aylık evliyim ve eşim (karım) boşanmak istiyor ancak ortada boşanmaya sebep olacak hukuki bir neden de yok. Eşimin evi var ve iyi denilebilecek bir maaş ile çalışan devlet memuru. Ev kendisinin olduğu için beni 1 aydır eve almıyor. Sadece eşyalarımı almama izin verdi ve bende eşyalarımı alarak evden ayrılmak zorunda kalmıştım. Sigortasız olarak asgari ücretten bir kazancım var. Ayrı bir evde kalmanın mali yükünü kaldıramıyorum. Bir ay daha kira ve diğer giderlerimi karşılayabilirim. Eşim ile bir arada kalmaya devam edebilirsem evliliğimi yürütmek için şansımın olabileceğini de düşünerek ve maddi imkanlarımın da beni zorladığı durumdan ötürü;

- Eşimin yanına tekrar dönmek için mahkemeye dilekçe versem en fazla ne kadar sürede dönebilirim?
- Mahkeme dönmemi sağlasa bile eve tekrar girmeme engel olunmasını sağlayacak bir yaptırımı olurmu?
- Eve dönmem üzerine hemen boşanma davası açarsa evden çıkmam zorunlumu?
- Bu yollardan sonuç alamazsam tedbir nafakası alabilirmiyim? En azından daha iyi bir iş bulana kadar.

Şimdiden çok teşekkür ederim.

---

Eşinizin boşanma nedeni olarak ne göstereceğini bilmeden ortada hukuken boşanma nedeni yok diyemezsiniz bence. Eşiniz sizi şikayet de etmiş sanırım, onunla konuşmaya çalışın; eğer boşanma konusunda kararlıysa eve dönmenizin size bir faydası olmaz, aksine onun maddi olanaklarından yararlanmak için onunla birlikte olmak istediğinizi öne sürebilir. Barışma umudunuz durumunz varsa onu değerlendirin bence.
Ancak böyle bir durum yoksa, boşanma davası açıldıktan sonra tedbir nafakası almanız mümkün erkek olarak. Durum mahkemeye gidecekse boşanma davalarında uzman bir avukata danışmanız bence önemli. Hak kaybına uğramazsınız. Ancak evi siz evlenmeden önce aldığına göre; sizin ev üzerinde bir hakkınız yok sanırım. Evliliğiniz de çok yeni olduğuna göre anlaşmalı boşanmanız da mümkün değil, ancak eşiniz çekişmeli boşanma davası açarsa, iddialarını kanıtlarsa boşanırsınız. Ancak geçen haftalarda tanık olduğum bir boşanma davasında; evlilik çok yeni olduğu için taraflardan biri eşinin maddi durumunu kullanmak için evlendiğini iddia eden bir bey, evlilik üç ay sürüyor ve boşanma davası açıyor; eşi herhangi birşey alamadı.
Ama tabi bunun Yargıtay'ı var vs..

Bilgiler için teşekkür ederim. Karakolda ifademi verdim. Şikayet iftira ve çarpıtmalar üzerine kurulmuş, aralara da boşanmaya sebep olabilecek vede şikayetle alaksı olmayan, boşanmaya gerekçe göstermeye yarayacak cümleler serpiştirilmiş. Boşanmaya sebep sanırım bu ölümle tehdit iddiasının aleyhime sonuçlanması üzerine kuruyorlar. Anlaşmalı boşanmayı teklif ettim oralı bile olmadılar. Artık eşimin yanına dönmeme gerektirecek bir sebep kalmadı. Tek endişem zaten gördüğüm maddi ve manevi zararlarıma rağmen benden nafaka ve tazminat talep etmeleri. Avukat tutacak gücüm olana kadar ne yapabilirim? Aklıma gelen eve alınmadığım için mahkemeden bir eve alınmam yönünde bir ihtar elimde kanıt olması için iyi olur ama bunun için hemen baş vurabilirmiyim bilmiyorum. 1 aydır ayrıyız. Birde 1 aydır olmamıza rağmen tedbir nafakası başvurusu hemen yapabilirmiyim? Bir süre nafaka alabilirsem avukat tutabilir ve boşanma davası açabilirim. Sizce bunlar yeterlimidir? Hak kaybına uğramaktan çekiniyorum. Mesela ortak eşyalarımız eşimde bunları aldığım ileri sürülebilir vs ne tür tedbirler almamı önerebilirsiniz? İnşallah kısa sürede iş bulurumda bu sorunlarımı bir avukat tutarak halledebilirim. Şimdiden teşekkürler bilgiler için.

Alıntı:

---

Meh06 rumuzlu üyeden alıntı

Verdiğin bilgi için çok teşekkür ederim. Çok önemli bir soru sormak istiyorum. Bütün gün cevabını aradığım bir soru bu. Niyetim kesinlikle bir tartışma yaratmak yada polemik oluşturmak değil. Dün karakoldan aranmışım ama iş yerimde değildim. Bu sabah bana ilettiler ve hemen karakola gittim. İlgili memur olmadığı için rica ile başka bir memurdan kabaca durumu öğrendim. "Ölümle tehdit " suçlaması ile savcılığa verildiğimi söyledi. Öfke anımda böyle bir cümle sarf etmiş olabilirim. Hatırlamıyorum ama kendimi de biliyorum, dememişimdir diyemem. Çünkü onurumun çok kırıldığı bir durum vardı. Forumlardaki bir çok konuyu okudum adaletin yerini bulmadığı durumlarda var, çevremdeki insanların gördüğü adaletsiz kararlar var, azınlık dahi olsa adaleti sorgulayan insanlar var. Konu boşanma olunca anladığım kadarıyla hakim kararının %80'ini vicdanı ile veriyor (Şahitsiz yada iki taraflı kusurlarda). En azından ben böyle bir izlenimine sahip oldum.

Sorum şu. Üstteki yanıtta geçen "HAKİMİ İKNA EDERSEN" cümlesi düşünüldüğünde aleyhime dönebilme ihtimali olan bu itirafı yapmalımıyım? Muhtemelen karşımda akrabalarından yalancı şahit de olacaktır ki benim hiç şahitim yok çünkü yaşanmamış şeylere şahit bulamam. Hangi evlilikte öfkeyle sarf edilmemiştirki bu tür sözler. Sizce doğru olan hangisi? İtiraf mı? İnkar mı? Vereceğimiz yanıt tüm bu uzun boşanma süreci boyunca takınacağımız tavır demek aslında. 3-4 yıl boyunca her duruşmada yalanımı destekleyecek açık verdirmeyecek yeni yalanlar üreteceğim. Sonucunda iğrenç bir boşanma yaşayacağım. İlk evliliğimden biliyorum. Bu benim ikinci evliliğimdi. Acaba hakimi dürüstlük ikna edermi?

---

Her evlilikte bazı olumsuz olaylar, ortamın gergin olduğu zamanlarda tartışmalar da yaşanabilir. Ama ne kadar gergin olunursa olunsun Ölüm ile tehdit, şiddet.... gibi insanlığa sığmayan yakışıksız söz ve davranışları kınıyorum. Eşinizin belli ki bu tehdit ve belki de yaşattığınız benzeri olaylarla güveni sarsıldı.Birazda eşinizin çerçevesinden bakın. Size karşı güveni sarsıldığı için aynı evde yaşamak istemiyor. Evliliğiniz 1 yılı doldurmadığı için anlaşmalı boşanmanız zor görünüyor. Bir süre bekleyin ve eşinizi anlaşmalı boşanma konusunda ikna etmeye çalışın.