Şufa bedelinin düşük gösterilmesi
Bilindiği gibi şufa davalarında davacı; 3.şahsın ödediği satış bedelini ve masrafları vererek payın kendisine tescilini sağlayabiliyor.
Ancak mahkeme gayrimenkulün gerçek satış bedelini değil, tapu kayıtlarında görünen emlak beyanına göre alınmış bedeli esas alıyor. şufayı önlemek için tapuda normalden yüksek gösterilmiş bedele davacı itiraz edebilirken, "sözleşmenin tarafları muvazaa iddiasında bulunamaz" ilkesi gereğince olduğundan DÜŞÜK gösterilen bedele davalı 3. şahıs itiraz edemiyor.
Bunun sonucunda örneğin 30.000 liralık bir gayrimenkulü 3.000 liraya alabilen davacı lehine sebepsiz zenginleşme durumu ortaya çıkıyor. yargıtayın son dönemde görüş değiştirdiğini ve gerçek bedelin araştırılması gerektiğini öğrendim.mantıklı olan da elbette budur.
bu konu ile ilgili fikirlerinizi ve yargıtayın yeni tarihli kararları var ise paylaşmanızı rica ediyorum..:alala
Cevap: Şufa bedelinin düşük gösterilmesi
Hisseyi satın alan 3. kişi tapuda yüksek veya aşağı göstermesi durumunda.Şufa hakkı sahibi bu değere yönelik nezaman itirazda bulunur.Değer yüksek ise.Çünkü kendisinin gerçek değerinden alması engellenmiştir.Düşük değere zaten itiraz etmez.
Düşük değere itiraz edilmediğinde ,bu sefer satın alan 3. kişi kendi satın aldığı resmi beyana geçtiği değere itiraz edebilir mi?
Gerekli harçları düşük ödemek için böyle bir yola giren 3. kişi korunmalı mıdır?Resmi belgede kendi iradesi ile şu fiyata aldığını tapu memuruna ifade eden ,iradesini açıklayan kişinin ,sonradan kendisi hakkında diğer hissedarın şufa davası açmasıyla bu değer düşüktür demesi korunmalımıdır?
Şufa alacaklısı Tapudaki işlemde olmadığından onun değere karşı olan iddiları yerindedir.Hiçbir iradesi yoktur.Değere yönelik.Oysaki 3. kişi resmi bir tapu belgesinde aldığı değeri bildirmiştir.Bununla bağlıdır.
Yargıtay Kanunu uygulamakla yükümlüdür.Yada kanun değiştirilmelidir.Değer bilirkişi eliyle tespit edilmelidir.
Yargıtayın yüksek değeri itiraz üzerine bilirkişi incelemesi yapması doğrudur.Fakat resmi olarak kendi iradesi ile bağlanan 3. kişi açısından ise böyle bir bilirkişi incelemesi yaptırması kanunun düzenlemesine aykırıdır.Hangi kanunun?