Korsan Kitaplar da Alıntı mı Yapıyor?

Öncelikle belirtmeliyim ki, devletin 3 ayda bir verdiği 900 YTL'lik özürlü maaşıyla geçinmeye çalışan (Yani ayda 300 YTL) sıradan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Nerdeyse 6 yıldır rahatsızlığım nedeniyle evden dışarı çıkamıyorum. Bütün yaşam alanım, 4 duvar arası. Sadece 3 ayda bir özürlü aylığımı çekmek için dışarı çıkmak zorunda kalıyorum. Ne avukat tutacak gücüm var, ne de hukuki konular hakkında en küçük bilgim, ne de dışarda araştırma yapabilecek kadar vücut direncim. Sadece bana haklarımın ne olduğu konusunda yardımcı olabilirseniz, minnettar olurum.

Soracağım soru / sorun çok ve hepsi de hemen hemen bilişim hukukuyla ilgili.

Bundan 2,5 yıl önce, hem kısıtlı özürlü maaşıma ayda 250 YTL bir katkıda bulunur hem de insanlara bir şekilde faydam olur diye free bir sitede (www.bedava-sitem.com) bir websitesi (www.gizliilimler.tr.gg) kurdum. Free bir sitede; çünkü devletin verdiği 300 YTL'yi de yıllık 50 YTL domain / host parasına verebilecek imkanım yoktu. Aranızda 50 YTL de nedir diyenler olabilir belki. Ama bazıları için o bile temin etmesi imkansz olan bir mevla... Benimse hayatla tek bağlantım, internet. Adeta bir pencere oldu bana. Ve günde belki 15-20 saat, uyumadan, didinmeden sandalyede bile oturmam sağlık açısından yasak olduğu halde 2,5 bu site için çalıştım. Sonunda da sitede günde 15.000-20.000 kişinin ziyaret ettiği dünyadaki tek free site olma başarısını yakaladım.

İlk sorum, bu free siteyle ilgili. Onlarca insanın bu Alman sitesini seçmesinin nedeni, ücretsiz olmasının yanısıra reklam alanının küçük bir text alanı olduğuydu. Herkes buna güvenip bir şekilde HAYATINI DEVAM ETTİREBİLMEK VE GEÇİMİNİ SAĞLAYABİLMEK için bu siteden hesap açtı. 2 yıl sonra birden o küçücük alan, yerini nerdeyse site banneri büyüklüğünde kocca bir bannere dönüştü. 6 ay sonra da banner + popup reklamlara. Yani resmen bütün Türk kullanıcılar, sömürülmeye, aptal yerine konulmaya başlandı. Çünkü bilirsiniz ki POPUP reklamlar, sitelerde sadece bir tane olur. Eğer bir websitesinde bir popup reklam varsa, başka birini koyamazsınız. İşte bu malum site, (bedava-sitem.com), ciddiyetsiz ve lakayt bir şekilde tüm emek sahibi webmasterin popup kazancını da bir şekilde elinden aldı. Düşünün, firmanın size sağladığı tek şey, normal bir domainle açmış olsanız ödeyeceğiniz 50 YTL'lik bir hizmetken, şimdi webmasterlerin tek kazancı olan popup reklam hakkını da elinden alıp (Bahsetmiştim, sadece bir popup reklam koyulabilir siteye. Şu an, bedava-sitem.com'un popup reklamları olduğu için biz webmasterler, başka reklam koyamıyoruz) bizim sırtımızdan yılda bir kere ödeyeceğimiz parayı 5-10 günde kazanıyorlar. Biz emek sahiplerine kalansa HİÇBİR ŞEY! Yani ciddiyetsiz, kendilerine duyulan güveni istismar edip sürekli reklam politikaları değiştirip Türkleri manipüle eden, sömüren bir Alman hegomonyası... Biz Türk kullanıcılar, ne yapacağız? İmkanımız olsa, zaten o 50 YTL'lik ücretle normal bir domain alırdık. Demek ki yokmuş ki, bu siteye mecbur kalıp bu sitede 2,5 yıl emek verip özgün yazılar yazmışız bir yerlere gelebilmek için. Yani 50 YTL'ye bile gücü yetmeyen biz Türk kullanıcılar, hangi parayla kime gidelim, kimi kime şikayet edelim, söyler misiniz? Ya dile kolay, 2,5 yıl! İnsanlar, 2,5 günlük emeklerinin bile peşine düşerken, 2,5 yıl boyunca geceli-gündüzlü çalışıp sitelerimizi bir yerlere getirebilen bizler... Hiç bir hakkımız yok mu! Türkiye Cumhuriyeti anayasasının bize sunduğu tek hak, sömürülmek ve kullanılmak, sesimizi çıkaramamak mı?

İkinci bir konuysa; internette "Alıntı" denen kavram hakkında. Şöyle bir olay oldu. Çağatay Gülümser denen ve tekirdağ'da ikamet eden bir şahıs tarafından websiteme eklediğim her yazı, benden izinsiz günü gününe bu şahsın bloguna taşındı. Tamam, hadi alıntı yaparsın. Ama 5 sayfa - 10 sayfa. Bu şahıssa sitemin nerdeyse tamamını, tüm 2,5 yıllık emeğini gaspedip alıntı diyerek su yüzüne çıkmaya çalışıyor. Söyler misiniz, korsan kitapçılar da alıntı mı yapıyor? Yani bir yazar, bir yazı yazdı: O eseri korsan kitapçı da aynen, tamamını bastı. Ya böyle birşey olur mu? Alıntı kavramının hukuki bir kısıtlaması, tarifi ve şekli yok mu? Ben, günde en az 15 saat uğraşıp bazen bir yazı için 40-50 kaynağa kadar çıkan araştırmalar yaptıysam, başka birinin de bu araştırmayı alıntı adıyla aynen ve hiç emek vermeden kopyala yapıştırla saati saatine başka sitelerde paylaşması, hukuk dilinde de alıntı mı? 5 yazı değil... 10 yazı değil... Nerden baksanız, Binlerce yazı! Yani 5-10 cilt tutacak kadar bir içerik tutarı. Sitedeki yazıları daha indekslenmeden taşıdığı için de o yazı kendi sitesinde indeksleniyor ve benim sitem, arama motorları tarafından yazıları o siteden ben çalmışım gibi aldılanıp Pagerank 4'ken Pagerank 3'e düşürülüyor. Onun bloguysa, tüm özgün içeriklerim sayesinde 0'dan 3'e yükseltiliyor. Söyler misiniz? Sadece ayda 300 YTL lik özürlü maaşımıza katkı olarak 250 YTL kazanabilmek ve hayatta kalabilmek için uğraşan ve 4 duvar arasında yaşamaya mahkum, bir iş bulma fırsatı olmayan biz özürlülerin hiç hakkı yok mu? Adam, utanmadan, bir de beni websitesinde EMEK HIRSIZI olarak göstermeye çalışıp karalıyor:

http://gizemlisirlar.blogspot.com/20...emek-hrsz.html

Dahası paintbox'ta benim adımdan bir küfür mektubu yazıp bedava-sitem supportuna gönderiyor ve websitemi kapattırıyor. Soruyorum; bir websitenin kapatılması, araştırılmadan tek bir kişinin şikayetiyle kapatılmasının hukuktaki adı ne? Skandal mı? Hukuk skandalı değil de ne? Peki benim özlük haklarım çiğnenmiş olmuyor mu bu mesajın bana ait olmadığı halde şahsımı küçük düşürerek bana ait olmayan ve kendisinin yazdığı hem forumdaki kendi itirafıyla sabit olan bir mesajla? Hadi diyelim ki ben yazdım (sadece farzedelim) , ya Ali'nin Veli'nin yazdığı 3. şahıs bir yazışmayla bir websitesi kapatılabilir mi? Yani artık korkuyorum! Websitem tekrar ne zaman kapatılacak, böyle lakayt, ciddiyetsiz ve sorumsuz bir site yönetiminden artık herşeyi bekliyorum yani. Olansa sadece benim 2,5 yıllık uğraşıma olacak. Ne yapayım, yaşam kavgamdan mı vazgeçeyim? Ya 125 ülkeden günde 15.000-20.000 kişinin ilgisine mazhar olmuş bir websitesi ve kurucusunun sandalyeye oturması bile yasak olduğu halde günde 15 saatini sandalyede geçirerek alın teri döktüğü bir emeğin harcanması karşısında, elimde olan tek şey, beddua etmek. Çünkü hukuki bir çıkışım yok. Hukuki haklarım var, ama bir avukat tutacak param yok. Ne yapayım? Yaşama savaşıma mı son vereyim? Her saniyesi bile onca fedakarlıklarla hazırlanmış bir emek, bu kadar ucuz, bu kadar basit mi? Fedakarlıklarla kurulan böyle bir sitenin ve sahibinin böyle sömürülmesi, emeğinin yok edilmesi, insanlık mı ve insan şerefine, onuruna, haysiyetine sığar mı?

Dediğim gibi... 4 duvardan öteye imkanı olmayan birinin tek silahı, sadece beddua edebilmek... Çünkü elimden başka hiçbir şey gelmiyor... Çünkü hak ve hukukumu arayabilecek gücüm bile yok. Artık ideallerimi bir kenara fırlatıp attım. Artık tek bir yazı bile yazmıyorum. Çünkü nasılsa tüm emeğin, yine sömürülecek, nasılsa her yazın, daha indekslenmeden çalınıp alıntı adı altında başka bir websitesinde yayınlanıp tüm emeğin boşa gidecek...

Hukuk, buna neyler! En azından benim için artık hiçbir şey ifade etmiyor...