Kafes Eylem Planı İddianamesi Kabul Edildi
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Kafes Eylem Planı iddianamesini kabul etti. Oy çokluğu ile kabul edilen iddianameye üye hakim Oktay Kuban muhalefet şerhi koydu. İlk duruşma 15 Haziran'da görülecek.
İddianamenin tamamı için tıklayınız.
Mahkeme, davanın Poyrazköy davasıyla birleştirilmesine duruşmada karar verecek.
3'ü tutuklu 33 sanığın "Ergenekon silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7,5 ile 15'er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları istenen iddianamede, eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Feyyaz Öğütçü bir numaralı şüpheli olarak yer alıyor.
İddianamede iki numaralı şüpheli Koramiral Kadir Sağdıç, üç numaralı şüpheli ise Tuğamiral Mehmet Fatih Ilgar olarak gösteriliyor.
İddianameden...
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 65 sayfalık iddianamede, şüpheliler Ahmet Feyyaz Öğütçü, Kadir Sağdıç, Mehmet Fatih İlgar'ın "Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak "Kafes" operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüten yasa dışı örgütlenmede 'Danışma Kurulu' adı altında emir ve komuta yetkisine haiz örgüt mensubu oldukları" belirtildi.
İddianamede, Mücahit Erakyol, Deniz Erki, Tanju Veli Aydın, Emre Sezenler, Hüseyin Doğancı, İsmail Bak, Metin Samancı, Levent Gülmen, Aydın Ayhan Saraçoğlu, Bülent Aydın, Bora Coşkun, Süleyman Erharat, Murat Aslan, Emre Tepeli, İbrahim Öztürk, Halil Özsaraç, Gürol Yurdunal, Ümit Özbek, Bülent Karaoğlu, Daylan Muslu, Hüseyin Erol, Mehmet İnce, Alpay Belleyici, İsmail Zühtü Tümer, Levent Olcaner, Özgür Erken, Metin Fidan, Türker Doğanca, Mesut Adanur ve Metin Keskin'in eylemlerinin de "Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüten yasa dışı örgütlenmenin üyesi olmak" suçunu oluşturduğu kaydedildi.
İddianamede, tüm sanıkların, TCK'nin 314. maddesinin 2. fıkrası ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca 7,5 ile 15'er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları istendi.
Üye hakimden muhalefet şerhi
Üye Hakim Oktay Kuban iddianameye muhalefet şerhi koydu ve iade nedenlerini şöyle sıraladı:
-Şüpheliler hakkındaki suçlamaya delil olarak gösterilen ihbar mektubu ve elektronik posta ihbarlarının nereden, kim tarafından gönderildiği ve kimliğinin ne olduğunun araştırılmamış olması, ihbarda bulunanın kimliğinin açıklanmasının sakıncasının olup olmadığının yazılmamış olması.
-Şüpheli Kadir Sağdıç hakkında delil olarak gösterilen ve internet haber, video paylaşım sitelerinden alındığı açıklanan ses kaydının şüpheliye ait olup olmadığı konusunda kriminal inceleme yapılmadan delil olarak gösterilmiş olması.
-Delil olarak gösterilen ve savcılığa Serdar Cem ismiyle gönderilen 2 ihbar mektubu ekindeki CD'lerde bulunan adli emanetteki belgelerin ne olduğu ve şüpheli Kadir Sağdıç'ın örgütsel faaliyeti ile ilişkilendirilmemiş olması.
-Şüpheli Kadir Sağdıç hakkında diğer sanıklarla aynı mail grubu içerisinde yer aldığı delil olarak gösterilmesine rağmen, bu irtibatın örgütsel ilişkiye ilişkin olduğuna dair bir araştırmanın ve ilişkilendirmenin yapılmamış olması.
-Şüpheli Mehmet Fatih Ilgar hakkında delil olarak gösterilen 'Dilek Bozkaya' başlıklı bilgisayar çıktısının ne anlama geldiği ve şüphelinin iddia edilen örgütsel faaliyeti ile ilgisinin ilişkilendirilerek açıklanmamış olması.
-Şüpheli Levent Gülmen hakkında delil olarak gösterilen isimsiz, imzasız ihbar mektubundaki 'Levent Gülmen'in delilleri kaçırarak gizlediği' hususunun delillerin ne olduğu ve böyle bir olayın olup olmadığı konusunun araştırılmamış olması.
-Şüpheli Ümit Özbek hakkında delil olarak gösterilen isimsiz, imzasız ihbar mektubundaki 'kayıp el bombaları, tabanca, gerçeğe aykırı belge düzenleme' iddiaları hakkında bir araştırmanın yapılmamış olması ve bu ihbardaki iddiaların şüphelinin örgütsel faaliyeti ile ilişkilendirilmemiş olması."
Ayrıca, 24 şüpheli hakkında "terör örgütü üyesi oldukları" iddiasına tek delil olarak gösterilen ve Levent Bektaş'ın iş yerinde elde edilen DVD'deki bilgilerle örgütsel ilişkilerinin neden ve nasıl olduğunun da ilişkilendirilmeden anlatılmadığını savunan Kuban, deniz ve yol kenarlarına bırakılan mühimmatların, şüphelilerle ilişkisini gösterir delillerinin neler olduğunun da araştırılmadığını ve delillerin şüphelilerle ilişkilendirilmediğini dile getirdi.
Hakim Kuban, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesinin CMK 170 ve 174. maddeleri gereğince iade edilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan iddianamenin kabulü yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum" ifadesini kullandı.Kuban, muhalefet şerhinde, CMK'nın 160/2. maddesine göre Cumhuriyet Savcısının maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almak ve şüphelinin hakkını korumakla yükümlü olduğunu belirtti.
Kafes Eylem Planı nedir?
Kafes Eylem Planı iddiası, 19 Kasım 2009'da Taraf gazetesinin haberiyle gündeme geldi. Eylem planının hedefinin Türkiye'de yaşana gayrimüslimler olduğu belirtiliyordu.
Ergenekon soruşturmasının firari şüphelisi Bedrettin Dalan'ın kurucusu olduğu İstek Vakfı'na ait Poyrazköy'deki arazide yüklü miktarda mühimmat bulunmasının ardından soruşturma genişletilmiş, Ergenekon sanığı emekli binbaşı Levent Bektaş'ın ofisinde arama yapılmıştı. Arama sonucu, şifreli bir dosyada Kafes Eylem Planı belgelerine ulaşıldığı öne sürülmüştü.
AK Parti üzerindeki baskıları artırarak, hükümeti yıpratmak için gayrimüslimleri hedef aldığı iddia edilen dört aşamalı eylem planı özelte şöyleydi:
- Hedef Türkiye'de yaşayan gayrimüslimler
- Adalar bölgesinde ve adalara giden vapurlarda çeşitli patlamalar yapılacak
- Azınlık haklarını savunanlara yönelik suikastler düzenlenecek
- Agos gazetesi çevresinde ses bombası patlatılacak.
İddiaya göre, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesindeki bir cunta, gayrimüslimlere yönelik bir dizi eylem hazırlığı içindeydi.
Planda, gayrimüslimlerin isim ve adres listesi yer alıyor.
Azınlıkların mezarlıkları da sansayonel eylem yapmak amacıyla planın hedefinde.
Plana göre tanınmış gayrimüslim işadamı veya sanatçılardan bir ya da birkaçı kaçırılacak, gayrimüslimlerin yaşadıkları yerlerde araç ve evler kundaklanacak, azınlıkların medyası hedef gösterilecekti.
Eylem planının Yarbay Ercan Kireçtepe tarafından hazırlandığı ve Koramiral Kadir Sağdıç yönetimindeki hücreler tarafından icra edileceği de ileri sürüldü.
http://www.cnnturk.com/2010/turkiye/...9.0/index.html
Cevap: Kafes Eylem Planı İddianamesi Kabul Edildi
Eylem planında yer alan Dursun Çiçek imzalı delil klasörleri dehşete düşürdü. İşte o dehşet planının ayrıntıları:
Kafes Eylem Planı'nın delil klasörlerinden de Millete Komplo Planı'nın altında imzası olan Dursun Çiçek çıktı. Delil klasörlerinde yer alan bir ihbar mektubunda Çiçek ve Karargah'a kadar sızan cunta ekibiyle ilgili vahim iddialar yer alıyor...
"Size Dursun Çiçek isimli cuntacı şahıs hakkında bilgi vermek istiyorum." Millete Komplo Planı'nın altında ıslak imzası bulunan Kurmay Albay Dursun Çiçek'le ilgili kan donduran ihbar mektubu böyle başlıyor.
"SİVİLLERE ATEŞ AÇIN TALİMATI VERDİ"
Mektupta, Çiçek'in 1994-95 yılları arasında Şırnak'ta Tabur Komutanlığı yaptığı sırada sivillerin üzerine ateş edilmesi emri verdiği iddia ediliyor.
İŞTE O İHBAR MEKTUBU:
"KOMUTANLIĞI DÖNEMİNDE EMRİNDE ÇALIŞAN EMEKLİ DENİZ PİYADE ALBAY ABDÜLKADİR SEVİM'LE BİRLİKTE KATILDIKLARI BİR OPERASYON SIRASINDA SİVİLLERİN ÜZERİNE ATEŞ AÇMA EMRİ VERİYOR. AÇILAN ATEŞ SONUCU BİR SİVİL VATANDAŞ ÖLÜYOR. BU OLAYDAN SONRA SORUŞTURMA AÇILDI. DURSUN ALBAY... SORUMLULUĞU SEVİM'İN ÜZERİNE ATTI. SEVİM , ÇİÇEK'İ KENDİSİNİ SATMAKLA SUÇLADI."
Kafes İddianamesi delil klasörlerine giren mektupta Çiçek'in bağlantıları hakkında da geniş kapsamlı iddialar var. Kamuoyunun yakından tanığı Levent Ersöz ve Cemal Temizöz iddia edilen o bağlantılardan sadece ikisi. Mektupta 15 yıldır tanıştıkları anlatılıyor. İhbarcı Dursun Çiçek ve Ergenekon sanığı Levent Göktaş'ın da hem sınıf arkadaşı hem de hemşehri olduğunu söylüyor.
"PKK'LILARA ÇÜRÜK RAPORU VERİYOR"
Çiçek hakkında en ağır suçlamalar ise PKK hakkında. "Ben de TSK mensubuyum" diyen ihbarcı, Dursun Çiçek'in terör örgütü üyelerine çürük raporu aldığını iddia ediyor, örnekler de veriyor.
İHBAR MEKTUBU:
"PKK MENSUBU OLAN DENİZ KURMAY KIDEMLİ ALBAY F.C.Y. VE DURSUN ÇİÇEK ERGENEKON'UN PKK ÜZERİNDEN YÜRÜTTÜĞÜ FAALİYETLERİ KONTROL EDİYORLAR. DURSUN ALBAY TERÖR ÖRGÜTÜ YANDAŞLARINA ÇÜRÜK RAPORU ALARAK ASKERLİK YAPMAMALARINI SAĞLAMIŞTIR. F.Y'NİN OĞLU M.Y'YE 2002'DE ASKERLİĞE ELVERİŞLİ DEĞİLDİR RAPORU ALDIRMIŞTIR. M.A VE H.A ADLI PKK'LI KARDEŞLERDE DURSUN ALBAY'LA SAMİMİDİRLER. PKK MENSUBU ÜÇ KARDEŞTEN M.E'DE ÇÜRÜK ALANLARDIR."
"GENELKURMAY DEĞİL CUNTA KORUYOR"
Mektupta ıslak imzalı belgenin kesin olarak Çiçek tarafından hazırlandığı savunuluyor. Dahası Millete Komplo talimatını Karargah'a kadar uzanan cuntanın verdiği öne sürülüyor. İhbarcı bu noktada Ergenekon sanığı Hurşit Tolon'un adını veriyor.
İHBAR MEKTUBU:
"DURSUN ALBAY'A SAHİP ÇIKAN GENELKURMAY BAŞKANLIĞI DEĞİL CUNTADIR. HURŞİT TOLON'UN DA DAHİL OLDUĞU CUNTACI YAPI BİLGİ DESTEK DAİRE GİBİ KRİTİK BİR NOKTADA BULUNDURDUKLARI PERSONELLE -Kİ DURSUN ALBAY BUNLARIN ÖNDE GELEN İSİMLERİNDENDİR- YURT İÇİ VE YURT DIŞI BİLGİ DESTEK TABURLARINDAN GELEN BİLGİLERE VAKIF OLABİLMEKTEDİRLER. EMRİ VEREN GENELKURMAY DEĞİL CUNTADIR."
İhbar mektubunda anlatılanlar 2003'te Hurşit Tolon'un talimatıyla Çiçek tarafından hazırlanan Andıç'la da örtüşüyor. Belge kamuoyuna "Çiçek'in akıl hocası Tolon" şeklinde yansımıştı.
Haber.mynet.com