Gelir Güvencesi Sigortası

Merhaba,
17.03.2009 tarihinde bir bankanın Özel İşsizlik Sigortası denen Gelir Güvencesi Poliçesini satın aldım.
31.12.2009 tarihinde kriz nedeniyle işime son verildi. Bankamın benden istediği tüm belgeleri eksiksiz ve zamanında teslim ettim. 30 günlük bekleme süresinden sonra benden 2. ayın işkur maaş dekontunu da istediler. Onu da ilettim. "1 hafta içerisinde başvurunuz sonuçlanır ve maaşınız hesabınıza yatar" denildi. Ancak, 10 gün sonra aradığımda; "sizi bir müşteri gibi aradığımızda bir yabancı firmanın home office temsilciliğini yaptığınızı söylediğiniz için başvurunuz reddedildi" denildi.
Evet, bir süre önce birisi, beni çıkarıldığım işyerinin konusuyla ilgili, bir müşteri gibi arayıp, numaramı başka bir müşteriden aldıklarını ve işyerine gelip sirketin sattığı üründen satın almak istediklerini söyledi.
Ben de, o işyerinden ayrıldığımı, ama şirketin telefon numarasını ve yetkili satış müdürünün ismini vererek, ararlarsa kendilerine yardımcı olabileceklerini söyledim. "Siz de toplantıya gelebilir misiniz?" diye sorduklarında da şirkette artık çalışmadığımı, zaten buna gerek de olmadığını, yeni satış müdürü arkadaşla görüşmelerini önerdim. Telefonu kapatmak üzereyken bu kez de "peki siz şimdi ne yapıyorsunuz?" diye sordular. Ben de, uzun yıllar yönetici sıfatıyla çalıştıktan sonra, kriz nedeniyle işten çıkarılmış olmanın mahcubiyetiyle " işten çıkarıldığımı ve evde oturduğumu" söyleyemedim ve "bir yabancı firmanın home office temsilciliğini yapıyorum" dedim. Teşekkür edip kapattılar.
Ancak, ne böyle bir firma var, ne de işkur maaşımdan başka bir gelirim. Evdeyim, iş arıyorum ve "ne iş yaptığımı" soranlara da yeni bir iş bulana kadar yukarıdaki masum yalanı söylüyorum.
İsteğim dışında issiz kalmanın psikolojisiyle söylenmiş bu sözümün red sebebi olamayacığını ve yeniden değerlendirilmesi gerektiğini bildiren bir mail yazdım. 2 gün sonra arayarak yeniden red cevabı verdiler. Bununla ilgili bir mektubun da bana gönderileceğini söylediler.

Bendeki poliçenin Genel ve Özel Şartlar'ının Teminat dışı kalan haller bölümünde buna dair bir hüküm yok. Ancak banka web sitesinde Teminat dışı kalan haller başlığı altında " İşsizlik tazminatı sonrasında resmi veya gayri resmi ücret alarak çalışılmasının tespiti" diye bir madde koymuş.
Fakat, dediğim gibi ne bir gelirim var, ne de böyle bir is yapıyorum.
Sigorta şirketinin, böyle hassas bir konudaki tavrını kabullenemiyorum.
Bu durumda ne yapmalıyım?
Poliçede itilaf halinde ticaret mahkemelerini yetkili kılmışım. Dava açmak istiyorum. Kazanabilir miyim? Dava ne kadar sürer? Bana maliyeti ne olur?
Yardım edebilirseniz sevinirim.

Selamlar,

Hiçbir Şekilde Red Verme Durumları Yok, Sigorta şirketine Yasal Yollarla Hakkını Arayacağını Söyle.

Senin Sigortan Yatmıyorsa, işsizlik Maaşı alıyorsan Hiçbir Şekilde RED OLAMAZ.

Bende Bir Bankanın Kart Borcu Güvencesinden Yararlandım.Red Almadım...

Telefonda Aramayla red Alınacak Bir Durumun yok. Sözleşmeni iyi oku. çok merak ettim Red Cevabına Mektupta Ne yazacaklar acaba.Öyle Sigorta şirketimi olur ya. Telefonda Soru soracak ona göre Red verecek

Merhaba

Sana gönderdikleri 1 sayfa dolusu sonu" haklarımdan Feragat etmeyi Taahhüt ediyorum" ile biten yazıyı imzalattılar mı?

"YENİ İŞSİZ KALANLAR O TAAHHÜTNAMEYİ SAKIN İMZALAMAYIN" bir Avukatla birlikte doldurun o formları hepsinde bir sürü sizin haklarınızı yemeye yarayan tuzakları var

Bana da yine bir bankadan kredi kartı ödeme güvencesi sigortası yapmışlardı.İki yıldan fazla bir süre prim yatırdıktan sonra işimi kaybettim.Tazminat almak için başvuruda bulundum bir sürü formalite çıkardılar.Tonla evrak istediler ondan sonra da poliçede 30 gün yazmasına karşın 60 gün sonra ödeme yapacaklarını belirttiler.60 gün dolunca para yine gelmedi.Aradım,evrakların ellerine ulaşmadığını başvurumun gözükmediğini söylediler.Defalarca telefon görüşmeleri yaptım en sonunda işten ayrıldığımın 110. gününde arayıp bana ödeme yapmayacaklarını,kredi kartımda kuyumcu harcamaları olduğu için bu tazminattan yaralanamayacağımı söylediler.Ben de cevap olarak poliçede böyle bir maddenin yer almadığını ve artık kendilerinden sıkıldığımı ve avukatıma başvuracağımı söyleyince arayan kişi hemen ağız değiştirdi ve bir yanlış anlaşılma olduğunu başvurumun tekrar değerlendireleceğini bildirdi ve bir hafta sonra paramı aldım.Yani son arayan kişi bana resmen yoklama çekti eğer saf biri olsam paramın üstüne yatacaklardı.Dişli olduğumu anlayınca kuzu kuzu paramı ödediler.
Ama tabii ben bilinçli bir vatandaş olarak bu yapılana sessiz kalamazdım,paramı alır almaz ilgili bankanın genel müdürüne uzun bir mektup yazıp durumu anlattım ve bu son olayın resmen dolandırıcılık olduğunu, savcılığa suç duyurusunda bulunacağımı anlattım.Tabii üç gün sonra telefonum susmaz biçimde çalmaya başladı.Hergün arayıp özür diliyorlardı ve bu durumun tamamen bir talihsizlikelr zinciri olduğunu,asla şirket politikası olmadığını,gecikmeden doğan faiz zararımı karşılamak istediklerini defalarca özür dileyerek anlattılar.Hatta adresime de kocaman bir özür çikolatası gönderdiler.
Yani sonuç olarak sigorta şirketi ödeme yapmamak için her yolu deniyor ve vatandaşı yıldırma taktiğine gidiyor.Ama eğer hakkınızı ne olursa olsun arayacağınızı kesin bir dille anlatırsanız son kuruşuna kadar tıpış tıpış öderler.Saygılarımla

Dava açmanıza bile gerek yok 50 TL civarında bi masrafla ilgili kuruluşun hukuk müşavirliğine noterden ihtarname çekin.Size ödeyecekleri paranın yanında bir de mahkeme masrafı ödememek için hemen paranızı verirler.Yalnız noterde olayları tam ve net olarak açıklayan bir yazı yazdırın ve 3 gün gibi bir süre vererek süre sonunda mahkemye başvuracağınızı belirtin.

Sizi aradıkları zaman da düzmece tezgah kurarak böyle tel. falan edip gizli ses kaydı aldıkları için ayrıca mahkemeye vereceğinizi söyleyin.Biraz da siz onlarla oyun oynayın bakın neler oluyor.

Alıntı:

---

İsteğim dışında issiz kalmanın psikolojisiyle söylenmiş bu sözümün red sebebi olamayacığını ve yeniden değerlendirilmesi gerektiğini bildiren bir mail yazdım. 2 gün sonra arayarak yeniden red cevabı verdiler. Bununla ilgili bir mektubun da bana gönderileceğini söylediler.

---

Kendi ifadeniz ile başka bir işyerinde çalıştığınızı ancak durumun farkına varınca bunun masum bir yalan olduğunu e-posta ile bildirmişsiniz. Bu durumda her iki tarafın bunu ispat etmesi gerekir. Siz öyle bir şirketin olup olmadığını , karşı taraf da sizi o şirkette görüp görmediğini ispat edebilmeli..

Bir avukat ile bu sorununuzu çözebilirsiniz diye düşünüyorum.

Kolay gelsin.

liberator42 kardeşim;

Geçen hafta biri geldi müfettişleriymiş bana da senin gibi bunlar ödemez 50 tane en iyi eski hakim savcı büyük avukatları var, başına bela alırsın mahkemeye verme dedi, sonrada ben senin paranı ödeteceğim diyip BEYAN diye bir şey imzalattı bana o söyledi ben yazdım (ne yapıyım adam yaşlı başlı adamdı güven bana dedi, denize düşen yılana sarılır, ben düşmedim o itti). o kağıdı aldıktan sonrada adam senin hasarın ödenmezki diyip anında çark etti firmasınıda aradım reddediyoruz dediler. daha birde adam utanmadan yanımda firmasını arayıp beyanı aldım dedi. ya bide aklıma takıldı bana adam ikidebir "sen tedavimi görüyorsun dedi" hem deli ediyorlar sonrada delidir parayı ne edecek, diyip ödemeyecekler mi acaba?

Resmen bizim psikolojimizi bozuyorlar benim eşim hastaydı 2 kere eşim 1 kerede çocuğumu ameliyat ettirdim bu 3 ayda. işsiz kaldıktan sonra evi habire alakasız adamlar satıcılar arayıp durdu, eşime ilk günlerde hasta olduğu için işten çıktığımı bile söyleyemedim ama deli ettiler beni demek bu sigortacılar yapmış bunları. Ama gerçekten pişman ettiriyorlar adamı.

Çok hızlı konuşuyorlardı çıktım alakam yok diyince neden öyle diyorsun biz iş yapmak istiyoruz diyorlardı onlara da yok dedim ama çok hızlı konuşup ağzımızdan "Evet" mi alıyorlar acaba. Bir tanesi yaşlı bir adam ille başka şehirden yanına gelecem diyip duruyordu, ben de gelme git ordan istediğin yerden al dedim ama o araya çok hızlı konuşarak eski işyeri adımı karıştırdı ben gelme derken ama ben telefonda en az 50 kere ilgim alakam yok dedim. Acıdık acınacak hale düştük, çalıştığımı iddaa ediyorlar...

Birde bunları arayınca en az 20 dakika telefonda bekletiyorlar sonra red açıklama isteyince de küstahlaşıyorlardı "sen suç işliyorsun" falan diyip deli ettiler beni. Polise git dedim "yok sen iyi adama benziyorsun" dediler, o arada epey konuştum adam ikide bir sesiniz kaydediliyor biliyorsunuz değil mi diyordu ama benim 3 kuruş aklım gitmişti, ne dese sinirle evet yaptım dedim sonra asıl siz yalancısınız dedim, ben küfür falan etmedim ama adamın istediği ne varsa söyledim herhalde.

Birde bunların hangisini mahkemeye verecez mesela Garantiyi mi garanti emekliliğimi Chartis i mi, dikkat ederseniz bu sigorta şirketlerinin hepsi Amerikalı (Genworth, Chartis, Aig) bize demokrasi getirmeye gelmişler.Ama ben yemin ettim bunların ladin i olacağım.

LÜTFEN HERKES BUNLARLA İLGİLİ BİLDİKLERİNİ BAŞINA GELENLERİ ANLATSIN BİLGİ VERSİN, liberator42 kardeşim daha ÖNCE yazsaydı beni kandıramazlardı

Merhaba Mehtap Hanım,

"Bu durumda her iki tarafın bunu ispat etmesi gerekir. Siz öyle bir şirketin olup olmadığını , karşı taraf da sizi o şirkette görüp görmediğini ispat edebilmeli... diyorsunuz. Ama ben neyi ispat edeceğim. Ne böyle çalıştığım ve temsilciliğini yaptığım bir yabancı şirket var. Ne de olmayan bir şirketten elde ettiğim herhangi bir gelir.

Bilgi verebilirseniz sevinirim.

Selamlar,

Sayın momoque;
Bence halen şansınız var. Yeter ki sabırlı olun ve psikolojinizi sağlam tutun onların amacı zaten yıldırma taktiği uygulayarak hakkınız olan paradan vazgeçmenizi sağlamak. Ben tam üç ay mücadele ettim ve bir yerden sonra benim için paranın önemi kalmadı , gurur meselesi haline getirdim.

Gerekirse şikayet sitelerine ulaşıp imza toplayarak dilekçenizin etkinliğini arttırabilirsiniz) adı geçen her üç şirket ile ilgili nitelikli dolandırıcılık suçlaması ile kamu davası açılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunun. . Sonuçta belli bir vaat ile vatandaştan para topluyorlar ve aldıkları paranın karşılığını vermeye gelince böyle düzen kurarak vatandaşı mağdur ediyorlar. Ayrıca savcılığın dışında Ticaret Odası ve Tüketici Mahkemesi nezdinde de girişimlerde bulunun.

Özellikle size o kağıdı imzalatan herkimse sizi kandırdığını, yalan söylediğini uygun hukuki dille tüm mercilere anlatın. Öyle kolay değil muz cumhuriyetinde yaşamıyoruz kanun var hukuk var. Asla şunu aklınızdan çıkarmayın siz haklısınız ve hakkınız olanı almaya çalışıyorsunuz.

Ayrıca izniniz olmadan tel. görüşmelerini kaydettikleri için tekrardan savcılığa suç duyurusunda bulunun ki dünyanın kaç bucak olduğunu anlasınlar. Kişinin haberi olmadan yapılan hiçbir görüntü ve ses kaydı mahkemede delil teşkil etmez zira deliller yasal yollarla toplanmış olmalıdır diye bir hüküm var. Onlar kim oluyor , sizi ne hakla dinliyorlar!..

Hatta bence bu süreçte yaşadığınız mağduriyet ve bu yüzden yaşadığınız üzüntüden ötürü bir de maddi manevi tazminat davası açın. Unutmayın bu yolu siz seçmediniz onlar gösterdi.

Bunların yanısıra BDDK hakem heyeti,sigorta tahkim kurulu ve daha benim şu anda aklıma gelmeyen ilgili tüm resmi kuruluşlar ve meslek örgütlerine şikayette bulunun. Ve iddia ediyorum o parayı alırsınz...

Saygılarımla tekrar geçmiş olsun dileklerimle...