Soyadini koruma - evlilikte

Sayin arkadaslar,

2009'dan sonraki yeni kanuna gore evlenen bayanlar ya kendi soyadlarini ya da eslerinkini alabiliyorlar. Ikisini birden almak kaldirilmis.
Soyadini korumak isteyen bayanlar evlenmeden once bir dilekce ile evlenme dairesine basvuru yapabiliyor.
Ancak benim sorum su: Bu tamamen bayanin kendi hakki midir?
Soruyu sorma nedenim nisanlimin buna cok sorun cikarmasi! Hukuken soyadimi korumak tamamen bana aittir degil mi? Yani dilekcemi ayri teslim etsem de gun almaya giderken teslim etmesem de olur mu?

Cevabinizi bekliyorum.
Saygilar

Eşlere evlendirme memuruna yapacakları yazılı bildirim ile evlendikten sonra ya doğumla kazandıkları soyadlarını ya eşlerinin soyadlarını veya doğumla kazandıkları soyadlarını eşlerinin soyadının önünde beraber kullanmayı seçebilmelerini öngören yasa tasarısı halen yasalaşmamıştır.
Yürürlükteki yasa maddesi uyarınca, kızlık soyadınızı eşinizin soyadının önünde kullanabilmeniz mümkündür.
Bunun için evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yazılı olarak başvuruda bulunmanız yeterlidir.

Sayin Avukat Hanim,

Maalesef kisa mesaj atamadim, sitenin filtresi izin vermedi, o yuzden buradan yazmak durumundayim.
Ben sadece kendi soyadimi korumak istiyorum, bu mumkun degil mi? Esimin soyadini almak istemiyorum.

Su anda Hollanda'da yasiyorum. Yaklasik 2 sene icinde Hollanda vatandasi olacagim. Hollanda'nin kanunlarina gore kendi adimi koruyabiliyorum. Ama esim Turk vatandasi. Turkiye'de evlensem bile Hollanda'nin kanunlarindan yararlanabilir miyim?

Hollanda'da ad degistirmek cok zor... Butun dokumanlarin tekrar revize edilmesi gerekiyor. Ayrica kendi soyadimi cok seviyorum.
Bana ne tavsiye edersiniz?

Potocbecca sizi çok iyi anlıyorum. Aynı sıkıntıyı ben de yaşadım ve yaşıyorum. Ben de bu konuyu daha önce burada dile getirmiştim. Aşağıda ilgili yazışmanın bir özeti var. Londra'da yaşayan Başak ÇALI isimli kişi 2 yıl (kendisi insan hakları uzmanı olmasına rağmen) uğraştıktan sonra kendi adını almayı başarmış ancak aşağıdaki örnekten de anlaşılacağı üzere zor ve uzun bir yol.

Başak ÇALI ismini internette aratırsanız belki yön gösterici olabilir.

Alıntı:
Özge Çakıcı rumuzlu üyeden alıntı
Tekrar merhaba,
Düşüncelerinize tamamen katılıyorum. Bu konuyu daha önce kendimce internette biraz kurcalamıştım. Kadınlarınkendi soyadlarınıkllanmak için açtığı davalar hep reddedilmiş ve bazı kişiler AİHM'e başvurup bu yolla istediklerine kavuşmuş.
En son geçtiğimiz kasım ayında Sayın Başak Çalı, kendisi insan hakları üzerine Londra'da öğretim üyeliği yapıyor, Ankara 5. aile mahkemesinde 2 yıl süren davasında haklı bulundu.
Bundan sonra bir kişi dava açtığında bu olayı emsal gösterip kendi soyadını geri almayı başarabilir mi, yoksa şansına haklı veya haksız mı bulunur? Haksız bulunursa da AİHM'e gitmesine gerek kalır mı?

Teşekkürler


"Kızlık soyadı tamam

AİHM, kararın kesinleştiğini, kızlık soyadı zaferinin mimarı olan Avukat Ayten Tekeli Ünal'a tebliğ etti.
AİHM'nin kadınlara yalnız kızlık soyadını kullanabilme hakkı tanıyan kararı, temyiz edilmediği için kesinleşti

19/03/2005

İZMİR - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM), evlilik sonrası sadece kendi kızlık soyadını kullanabilmek için başvuran avukat Ayten Tekeli Ünal'ı haklı bulan kararı, Türkiye'nin üç aylık süre içinde temyize başvurmaması üzerine kesinleşti.
Ayten Tekeli Ünal, mesleğinde genç kızlık soyadıyla tanındığını belirterek, 10 yıl önce Karşıyaka 4'üncü Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 'soyadı düzeltme' davası açtı. Mahkeme, Medeni Kanun'da böyle bir madde olmadığı için, Ayten Tekeli Ünal'ı haksız buldu. karar Yargıtay'da da onandı.
Ünal bunun üzerine AİHM'ye başvurdu. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 'özel yaşamı güvence altına alan' 8'inci maddesine göre, bir kadın olarak 'ayrımcılığa' uğradığını, ayrıca 14'üncü maddenin de ihlal edildiğini savunan Ünal'ı AİHM haklı buldu. Mahkeme, 16 Aralık'ta verdiği kararda, Türk hükümetinin, 'aile birliğini koruma amacı güden geleneğin yansıması' yönündeki savunmasını reddetti. Heyet ayrıca, Avrupa Konseyi'ne üye sözleşmeci devletler arasında sadece Türkiye'de bu yönde bir uygulama olduğunu belirtti. Türkiye'nin kararı üç ay içinde temyiz etme hakkı vardı. Ancak başvuru olmayınca karar kesinleşti. Kesinleşme kararı Ünal'a tebliğ edildi.
Ünal, Medeni Kanun'da AİHM kararı yönünde değişiklik yapılmasının şart olduğunu belirterek, "Bazı meslektaşlarımla yasa tasarısı hazırlamaya başladık" dedi.

04-09-2008, Radikal Gazetesi'nden
----------------------------------
AİHM’in soyadı kararı emsal teşkil etmedi

İZMİRLİ Avukat Ayten Tekeli, Ünal olan kızlık soyadını kullanabilmek için 1995 yılında başlattığı mücadelede, tüm iç hukuk yollarını tüketince AİHM’e başvurmuş, 13 Ocak 2004 tarihinde Strasbourg’da yapılan duruşmada da haklı bulunarak kızlık soyadını kullanabilmesi yönünde emsal teşkil eden bir karar verilmişti.

Bu kararın kesinleşmesinden sonra, New York Stony Brook Devlet Üniversitesi’nde politika bilimi dalında yardımcı doçent olarak çalışan Bahar Abdülkadiroğlu, evlenmeden önce kızlık soyadı olan Leventoğlu’nu kullanabilmek için geçen yıl ocak ayında dava açtı. Avukat Ayten Ünal’ın AİHM’de kazandığı kararı da dava dilekçesine ekleyerek emsal gösteren Abdülkadiroğlu, kızlık soyadını taşıdığı dönemlerde de kitaplarının bulunduğunu ve bu yüzden kızlık soyadını taşımak istediğini gerekçe gösterdi. İzmir 8. Asliye Hukuk Mahkemesi, AİHM kararına rağmen Abdülkadiroğlu’nun açtığı davayı reddetti. Yargıtay 4. Dairesi de yerel mahkemenin kararını onadı. İç hukuk yollarını tüketen Abdülkadiroğlu, AİHM’e başvurdu.
Kaynak: Akşam-04.09.2008"