Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıklar gözetilerek kamulaştırma işlemi iptal edildi
Diyarbakır 2'nci İdare Mahkemesi, Batman'ın Hasankeyf ilçesinde yapılmasıyla tarihi ilçeyi sular altında bırakacak olan Ilısu Barajı'ndan etkilenecek olan tarihi ve kültürel varlıkların taşınacağı alanın kamu yararı gözetilerek ve hak sahipleri ile uzlaşmadan yapılan kamulaştırma işlemlerini iptal etti.
Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıkların taşınacağı için kamu yararı gerekçe gösterilerek ve hak sahipleri ile uzlaşmadan kamulaştırılan alanların sahipleri adına işlemin iptali için Diyarbakır 2'nci İdare Mahkemesinde açılan davada, 13 Ocak'ta karar verildi.
Kararda, Hasankeyf'te bulunan tarihsel değer taşıyan taşınmaz kültür varlıklarının başka bir yere taşınması konusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Diyarbakır Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ve Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu'ndan alınmış bir karar bulunmadığı belirtildi.
Mahkeme kararında, dava konusu olayda, davacıların sahibi olduğu 715 parsel nolu taşınmazın kamulaştırılmasının ve kamu yararı kararı alınmasının sebebinin tarihsel değer taşıyan taşınmaz kültür varlıklarının taşınması gösterildiğini belirterek, şu kararı verdi:
"Fakat taşınmaz kültür varlıklarının taşınması konusunda yetkili kurullarca alınmış bir karar bulunmamaktadır. Bu nedenle, kamu yararı kararının ve kamulaştırmanın sebebini oluşturan Batman ili Hasankeyf İlçesi'nde bulunan tarihsel değer taşıyan taşınmaz kültür varlıklarının taşınması konusunda alınmış bir karar bulunmadığından Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü'nün 22.04.2008 tarih ve 1587 sayılı kamu yararı kararı ile davacılara ait taşınmazın kamulaştırılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline oybirliğiyle karar verildi."
Diyarbakır 2'nci İdare Mhakemesi, 12 Temmuz 2006'da Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararı ile Ilısu Barajının yapımı dolayısıyla su altında kalacak olan Hasankeyf İlçe merkezinin yeni yerleşim yeri olarak belirlenen alanın Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca acele kamulaştırılmasına karar verildiği, bu karar üzerine Bakanlığın 2008 yılında kamu yararı kararı aldığı ve bunu takiben Batman Valiliği'nin oluru ile kamulaştırma kararı verilmesi ile uzlaşma sağlanamayan davacılara karşı Batman 1'inci Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açıldığı belirtildi.
CNNTürk
Cevap: Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıklar gözetilerek kamulaştırma işlemi iptal edildi
Çok yerinde bir karar. İdare mahkemesi yargıçlarını kutluyoruz.
Cevap: Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıklar gözetilerek kamulaştırma işlemi iptal edildi
Günün en güzel haberi.. Hukuk adına yerinde ve doğru olarak verilmiş bir karar..
Cevap: Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıklar gözetilerek kamulaştırma işlemi iptal edildi
Çok güzel bir haber, darısı memleketimizdeki zor durumda kalan diğer tarihi yerlere...
Cevap: Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıklar gözetilerek kamulaştırma işlemi iptal edildi
Kültür mirası olmasının yanısıra işi ekonomik yönden organize edebilsek, bir barajdan çok daha fazla şey kazandıracağı kesin. Yanlış hatırlamıyorsam İtalya'da İspanyol yokuşu ve bir havuzcuk... Günün her saati tıklım tıklım turist kaynar. Otururlar öylece... Yabancılar 5 metrekarelik tarihlerini güzelce pazarlayabilirken bizim bu tip değerlerimizi pazarlamamız şöyle dursun, korumak için bile mahkeme kararına ihtiyacımız olması çok acı. Hele hele enerji konusunda nükleer santraller bile demode olmuşken baraj kurup, doğal ve tarihi dengeyi bozmak son derece anlamsız.
Cevap: Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıklar gözetilerek kamulaştırma işlemi iptal edildi
Yıllardır bu konunun takipçisiyim. Çok yerinde bir karar... 21 . yüzyıl ve biz teknoloji çağını yaşıyoruz; enerji bir şekilde elde edilebilir fakat sulara gömülecek tarihi kültürel varlıkların geri kazanımı imkansızdır. Başka yere taşınsalar bile o kültürel varlıklar doğallığını kaybeder, bir müzeden farkı kalmazdı.
Örneğin Rüzgar Enerjisi:
Rüzgar enerjisinden elektrik üretim kapasitesi 2007 yılı sonunda sadece 147 megavat olan Türkiye, son 2 yılda yaptığı atakla 2009 sonunda bu rakamı 801 megavata yükseltti.
Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği’nin verilerine göre 2 yıl önce Avrupa’da 16’ncı sırada bulunan Türkiye, rüzgar enerjisi kapasitesine 2008 yılında 311 megavat ve 2009’da 343 megavat ilave edince Belçika, Norveç ve Polonya’yı geride bırakarak 13’üncü sıraya yükseldi.
Geçen yıl Avrupa’da en büyük rüzgar enerjisi üreticileri 25 bin 700 megavatla Almanya ve 19 bin 149 megavatla İspanya olurken 4 bin 850 megavatla İtalya, 4 bin 492 megavatla Fransa ve 4 bin 51 megavatla İngiltere ilk 5’i oluşturdu.
Rüzgar enerjisinde 3 bin 535 megavatla Portekiz, 3 bin 465 megavatla Danimarka, 2 bin 229 megavatla Hollanda, 1560 megavatla İsveç, 1260 megavatla İrlanda, 1087 megavatla Yunanistan ve 995 megavatla Avusturya Türkiye’nin önünde sıralandı.
Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği, geçen yıl Avrupa’da yeni elektrik enerjisi üretim kapasitesinde yüzde 39 payla rüzgar santrallerinin ilk sıraya yerleştiğini ve 2008 sonunda 65 bin 741 megavat olan rüzgar enerjisi üretim kapasitesinin 13 milyar avro yatırımla geçen yıl sonunda 76 bin 152 megavata ulaştığını duyurdu.
Rüzgar enerjisi, AB’de 820 bin 606 megavat olan toplam elektrik üretim kapasitesinin yüzde 9’dan fazlasını oluşturuyor. Milliyet - 4.2.2010
Hazır böyle bir birliğimiz de var iken desteklenmeli...
http://www.ruzgarenerjisibirligi.org.tr/
Her konuda duyarlı vatandaş olabilmemiz dileğiyle, saygılar...
Cevap: Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıklar gözetilerek kamulaştırma işlemi iptal edildi
İnsanoğlu sonsuz enerjinin peşinde. Baraja verilecek parayı bilimadamlarımıza verelim. Enerjiyi yakalayan o çağın dünya lideri olur!
Cevap: Hasankeyf'teki tarihi ve kültürel varlıklar gözetilerek kamulaştırma işlemi iptal edildi