Boşanmada karşı tarafın mailleri ispat sayılır mı?

Eşimle anlaşmalı olarak boşanmaya karar verdik.Ancak imzalanan protkolden sonra tekrar bir araya geldik.Daha sonra tekrar yapamaycağımıza karar verdik ve eşim o protokolü kullanarak boşanma davası açtı.Kasım'da ilk duruşma görüldü.Mahkemeye irmeden biraz duygusallaştık eşim süre istediğimizi ve aile trapistine yönlendirilmemizi talep etti ve bu şekilde karar verildi.Ancak o tarihten sonra benim eve dönmem için(mahkameden 2ay önce evden ayrılmıştım) hiç bir çaba sarfetmedi ve eski haline geri döndü.Bu arada işten ayrıldı.En son 2 hafta önce bildiğim bir paylaşım sitesindeki şifresini değiştirdiğini gördüm.Ancak atlanan bişey vardı bu paylaşım sitesinde gelen mesajlar mailine de eliyordu ve malinin şifresini değiştirmemişti.Kontrollerimde eski sevgilisinden mesaj eldiğini şifrenin de bu yüzden değiştiğini anladım.3-4 gün süren mesajlaşma eşimin karşı tarafın msn adresini stemesiyle son buldu.Ancak eşimin mesajlarını göremiyor olmakla beraber mesajlaşmanın içeriğinde herhangi delel sayılabilecek ifadeye rastlamadım.Ancak ben şahsım adına bu mesajlaşmanın amacını biliyorum.Sadece karşı tarafın mesajları bende kayıtlı.
1-Bu mesajlar delil olur mu?
2-Düğün takılarım bozdurularak peşinatı verilmiş bir araba mevcut.Mahkemede yarısını talep etmeyi düşünüyorum.Protokolde belirtmemiştim.Sonuç ne olabilir?
3-Mahkeme tarihine kadar araba satılır veya başkasının üstüne yapılırsa ne gibi bir yol izlemeliyim.
4-Mahkeme tarafından çıkan kararla aile terapisi için aranacağımız söylenmişti.Ancak aranmadık.Mahkemeye 20 gün var.Bu süreye kadar aranmazsak karara bir etkisi olur mu?

Alıntı:

---

ssyymm rumuzlu üyeden alıntı

Eşimle anlaşmalı olarak boşanmaya karar verdik.Ancak imzalanan protkolden sonra tekrar bir araya geldik.Daha sonra tekrar yapamaycağımıza karar verdik ve eşim o protokolü kullanarak boşanma davası açtı.Kasım'da ilk duruşma görüldü.Mahkemeye irmeden biraz duygusallaştık eşim süre istediğimizi ve aile trapistine yönlendirilmemizi talep etti ve bu şekilde karar verildi.Ancak o tarihten sonra benim eve dönmem için(mahkameden 2ay önce evden ayrılmıştım) hiç bir çaba sarfetmedi ve eski haline geri döndü.Bu arada işten ayrıldı.En son 2 hafta önce bildiğim bir paylaşım sitesindeki şifresini değiştirdiğini gördüm.Ancak atlanan bişey vardı bu paylaşım sitesinde gelen mesajlar mailine de eliyordu ve malinin şifresini değiştirmemişti.Kontrollerimde eski sevgilisinden mesaj eldiğini şifrenin de bu yüzden değiştiğini anladım.3-4 gün süren mesajlaşma eşimin karşı tarafın msn adresini stemesiyle son buldu.Ancak eşimin mesajlarını göremiyor olmakla beraber mesajlaşmanın içeriğinde herhangi delel sayılabilecek ifadeye rastlamadım.Ancak ben şahsım adına bu mesajlaşmanın amacını biliyorum.Sadece karşı tarafın mesajları bende kayıtlı.
1-Bu mesajlar delil olur mu?
2-Düğün takılarım bozdurularak peşinatı verilmiş bir araba mevcut.Mahkemede yarısını talep etmeyi düşünüyorum.Protokolde belirtmemiştim.Sonuç ne olabilir?
3-Mahkeme tarihine kadar araba satılır veya başkasının üstüne yapılırsa ne gibi bir yol izlemeliyim.
4-Mahkeme tarafından çıkan kararla aile terapisi için aranacağımız söylenmişti.Ancak aranmadık.Mahkemeye 20 gün var.Bu süreye kadar aranmazsak karara bir etkisi olur mu?

---

Eşinize gelen e-maillerin karşılığı olduğu varsayılır. Delil olarak kullanabilirsiniz. Ancak tek başına çok şey ifade etmeyecektir. Sadakatsizlik söz konusu olacak ise daha başka delil ve tanık ifadeleri de olmalı.

Telefon kayıtları, SMS trafiği, fotograf, ses kaydı, video görüntüsü gibi deliller sunabilirseniz boşanma davasını kazanabilirsiniz.
Takılar kadına hediye sayılır. Dolayısı ile aracın bedelinden takılarınız düşülecek (aracın alım tarihi ve takıların peşinat olarak verildiğinin ispat edilmesi önemli) kalan kısmı 2 ye bölünecektir. Tabii takılarınızın satılarak otomobile peşinat verildiğini ispatlamanız şart. Diyelimki aracın bedeli 50000TL takılarınızın değeri 20000 TL 50000-20000= 30000 / 2 = 15000
sizin payınıza düşen kısmı 20000+15000= 35000TL eşinizin payına düşen 15000TL dir. Tabii dediğim gibi ispatlamanız şart.
Eşiniz dava bitmeden önce bu aracı satacak olursa muvazza olacaktır. Yani eşten mal kaçırma. Bu kez sizin dava açıp yasal faizi ile birlikte hakkınız olan payı mahkeme kararı ile alma hakkınız var.
Terapist sizinle görüşüp raporunu mahkemeye sunmadan hakim yüksk ihtimalle karar vermeyecektir.

Alıntı:

---

dardayım rumuzlu üyeden alıntı

Eşinize gelen e-maillerin karşılığı olduğu varsayılır. Delil olarak kullanabilirsiniz. Ancak tek başına çok şey ifade etmeyecektir. Sadakatsizlik söz konusu olacak ise daha başka delil ve tanık ifadeleri de olmalı.

Telefon kayıtları, SMS trafiği, fotograf, ses kaydı, video görüntüsü gibi deliller sunabilirseniz boşanma davasını kazanabilirsiniz.
Takılar kadına hediye sayılır. Dolayısı ile aracın bedelinden takılarınız düşülecek (aracın alım tarihi ve takıların peşinat olarak verildiğinin ispat edilmesi önemli) kalan kısmı 2 ye bölünecektir. Tabii takılarınızın satılarak otomobile peşinat verildiğini ispatlamanız şart. Diyelimki aracın bedeli 50000TL takılarınızın değeri 20000 TL 50000-20000= 30000 / 2 = 15000
sizin payınıza düşen kısmı 20000+15000= 35000TL eşinizin payına düşen 15000TL dir. Tabii dediğim gibi ispatlamanız şart.
Eşiniz dava bitmeden önce bu aracı satacak olursa muvazza olacaktır. Yani eşten mal kaçırma. Bu kez sizin dava açıp yasal faizi ile birlikte hakkınız olan payı mahkeme kararı ile alma hakkınız var.
Terapist sizinle görüşüp raporunu mahkemeye sunmadan hakim yüksk ihtimalle karar vermeyecektir.

---

Öncelikle açıklayıcı ve yol gösterici bilgileriniz için çok teşekkür ederim.Mahkeme esnasında biz verilen sürede anlaşamadık ve boşanmak istiyoruz dersek de karar için terapist raporu beklenir mi?Ve bu 20 günlük süre zarfında terapist tarafından çağrılırsak ve bir taraf gitmezse sonuç ne olur?

Alıntı:

---

dardayım rumuzlu üyeden alıntı

Eşinize gelen e-maillerin karşılığı olduğu varsayılır. Delil olarak kullanabilirsiniz. Ancak tek başına çok şey ifade etmeyecektir. Sadakatsizlik söz konusu olacak ise daha başka delil ve tanık ifadeleri de olmalı.

Telefon kayıtları, SMS trafiği, fotograf, ses kaydı, video görüntüsü gibi deliller sunabilirseniz boşanma davasını kazanabilirsiniz.
Takılar kadına hediye sayılır. Dolayısı ile aracın bedelinden takılarınız düşülecek (aracın alım tarihi ve takıların peşinat olarak verildiğinin ispat edilmesi önemli) kalan kısmı 2 ye bölünecektir. Tabii takılarınızın satılarak otomobile peşinat verildiğini ispatlamanız şart. Diyelimki aracın bedeli 50000TL takılarınızın değeri 20000 TL 50000-20000= 30000 / 2 = 15000
sizin payınıza düşen kısmı 20000+15000= 35000TL eşinizin payına düşen 15000TL dir. Tabii dediğim gibi ispatlamanız şart.
Eşiniz dava bitmeden önce bu aracı satacak olursa muvazza olacaktır. Yani eşten mal kaçırma. Bu kez sizin dava açıp yasal faizi ile birlikte hakkınız olan payı mahkeme kararı ile alma hakkınız var.
Terapist sizinle görüşüp raporunu mahkemeye sunmadan hakim yüksk ihtimalle karar vermeyecektir.

---

Merhaba,

Daha önce de yazmıştım ama benim anlamadığım nokta şu. Nasıl bir mahkeme bir uygulama kararı veriyor da diğer mahkeme kabul etmiyor?
Çekişmeli boşanma davamız sürüyor ve eşimin sms kayıtlarını istedik, msn görüşmeleri için bakılmasını istedik, elimde print edilmiş mailleriyle mahkeme dosyasına koyduk. Hakim hanım özel hayatın gizliliğidir bakılamaz kararı verdi.
Ardından bir de azar işittim, eşimin maillerini ondan habersiz okumam suçmuş.
Avukatım bir sonraki celsede içtihat kararı olarak örnekleri gösterdi, hakim hanım,davayla ilgisi yok, kişilerin mailinin şifresinin izinsiz olarak değiştirilip içeriğine bakılması suçtur, özel hayata girer, davayla ilgisi yok, ayrıca eşinizin aldatma iddianız boşanda davası açıldıktan sonra yapılmış, bir manası yok, print edilmiş maillerin de gerçek olduğunu nereden bileceğiz dedi.
Biz de bilişim dairesinin bunları kanıtlayabileceğini söylediğimizde, sanal kanıt yaratmanın çok kolay olduğunu, bu yüzden bunların güvenilir olmadığını söyledi.
Ama burda siz diyorsunuz ki ben mailleri kanıt olarak sundum?
Nasıl yani?

Eşimin, yada vekillerinin eşimin elektronik posta hesabına ulaşma ve bu bilgileri elde ediş yöntemim nedeni ile bu belgelerin delil olarak sayılmaması yönünde bir itirazı da söz konusu olacaktır.
bunca yıllık evliliğin verdiği güven (!) ile eşimin benim , benimde eşimin elektronik posta hesabı şifresi ve benzeri diğer bilgilerini bilmemizde normaldir.
Fiilen ispatlanmadığı sürece sadakatsizliğin ve bu anlamda yaşananların açık yüreklilikle itiraf edilmeyeceğini de takdir edersiniz.
Nitekim Boşanma davası zaten kişilerin özel yaşamını ilgilendiren bir davadır. Özel hayatın gizli alanları, özel hayatın gizli alanını ilgilendiren delillerle ispat edilebilir
Evliliği sona erdirmeyi gerektiren , boşanma nedeni sayılabilecek gerekçeler varken bu yazışmaların sahibi eşimin haberleşme özgürlüğünün ihlalinden özel hayatına müdahaleden bahsetmesi kanımca yanlış olacaktır. Diğer yandan Bu koşullarda kusursuz ve mağdur olan taraf olarak bunu ispat etme yükümlülüğüm doğmuş, şahsıma da sadakatsizliği ispatlayacak bundan başkaca yol kalmamıştır.
Evli bir kişinin özel hayatını ilgilendiren fotoğraf, mektup, görüntü ve ses kayıtları eğer boşanma sebebi sayılacak ve bunu ispat edecek unsurlar taşıyor ise ; artık bunların kocası tarafından elde edilmesi yöntemindeki usulsüzlüğü ileri sürmek hakkın kötüye kullanılması olmaz mı?
Evli insanların kendi aralarındaki hele birde çocuklar varsa onlar için özel hayatın korunmasına ve devamına yönelik de özel bir gizliliğin, özenin , sadakat yükümlülüğünün olması ve muhafazası taraflardan beklenilmemeli mi ?
Evliliğin kendine özgü özeli, tarafların özelinden daha korunmaya muhtaç değil midir? bu nedenle evliliğin özelinin korunması gerçeği taraflara özel yükümlülükler getirmez mi?
Eşimin haberleşme özgürlüğü ve mahremiyeti ile özel hayatına müdahale edilmesinin yanlışlığı adına alınacak bir kararın, benim çocuklarımızın ve evlilik müessesesinin haklarını - özelini de zedeleyeceği aşikardır.

Eşimin sadakatsizliğini aleni olarak ortaya koyan bu delillerin, elde ediliş şekli nedeni ile bu davada yok sayılması kamu vicdanını da yaralayacaktır.

Maddi ve fiili gerçekler eşim ve diğer kişi arasında yaşanan bu beraberliğin doğruluğunu ispat ediyorsa, mahkemenizin artık bu delilin elde ediliş şeklinden ziyade ; sadakatsizliğin varlığını algılayıcı ve kusur açısından değerlendirici bir bakış açısı ile kamu yararına davaya yön vermesi gerektiğini düşünmekteyim.

Sadakatsizliğe uğrayarak mağdur olan kişi olarak yasalar önünde sadakatsizlik yapan eşim kadar haklarım olmalı ve hukuken himaye edilmeliyim ki, evlilik müessesesine saygı ,sadakat, sağlıklı bir neslin geleceği ve hepsinden önemlisi adalet sistemine duyulan saygı korunabilsin.

Yüksek mahkemenizin de takdir edeceği üzere Hukuk maddi gerçeklere uygun çözüm üretemedikçe güvenilirliğini yitirir ve varlık nedeni tartışılır hale gelir.
Saygılarımla arz ederim….

Malumunuz olduğu üzere

Hukuk haklıyı , iyi niyeti , masumu ve mağduru korumalıdır.

Sadakat borcu evlilikte eşlerin birbirlerine olan karşılıklı güveni ve evliliğin devamı için vazgeçilmez bir ahlaki görevdir.

Elde ettiğim ilk izlenimler ve yaşanan sorunlu bir dönem neticesinde eşimin sadakatsizliği ile ilgili genel kanaat oluşmuştur. Bu andan itibaren sadakatsizliğin fiilen ispatına ihtiyaç duyulmuştur.

Eşimin sadakat yükümlülüğünü ihlal etmiş olması; evliliğin devamı halinde çocuklara ve topluma bir yarar sağlamayacağının yanı sıra bu durumu bile bile benimde eşimin sadakatsizliğini kabullenmem kayıtsız kalmam bu evliliği ve fiili durumu devam ettirmem beklenemez.

Zira eşim ile diğer şahıs arasında yaşananlar aynı zamanda bana ve aile müessesesine karşı yapılmış bir sadakatsizliktir, kusurdur. Yaşadıkları sadece kendi özeli değildir. Zira eşimin yada benim özelimizden önce , evliliğin özeli ve mahremiyeti vardır. Eşim ve ben de bedensel ve ruhsal varlığımızla bu özel durumun ve mahremiyetin bir parçasıyız. Diğer şahıs ile yaşadıkları ile evliliğimizin özelini ve mahremiyetini ihlal edilmiştir.

Eşimin sadakatsizlik anlamında özel hayatı ve bu beraberlik ile ilgili düşünceleri yada savunmaları yalnızca kendini ilgilendirme noktasından çıkmıştır artık. Eş olarak beni de ilgilendiren bu fiili duruma göre kendi evliliğim ile ilgili yeni bir karar alma ve bunu uygulama noktasına gelmiş durumdayım.

Eşim her ne kadar evliliğimizin çok önceden bittiğini, bana olan sevgisinin tükendiğini ve diğer şahıs ile yaşamış olduğu beraberliğin sadece boşanma sürecini hızlandırmış olduğunu belirtse de bu söylemi eşimin bana ve evliliğimize karşı sadakatsiz olduğu gerçeğini değiştiremez.

yukarıdaki metinleri kopyalayıp hakime hanıma mektup olarak verin bakalım ne diyecek.. Dosyanızda bulunsun. Olur ya Yargıtaya gittiğinde dosyanız birilerinin dikkatini çeker...