Cumhuriyet Savcısına Ne Kadar Güvenebilirim?

Merhaba değerli arkadaşlar...
Yargılandığım bir davada,benden davacı olan kişinin savcılığa verdiği bütün beyanları savcı doğru beyan olarak kabul ediyor fakat benim verdiğim ifadeleri hiç dikkate almıyor.Ceza mahkemesinde yargılanıyorum olayın nasıl gerçekleştiğini anlatıyorum söylediğim her kelimenin altından farklı anlamlar çıkartılarak cezalandırılmam konusunda taleplerde bulunuyor.Burda merak ettiğim savcı neden benim beyanlarımı dikkate almadan karşı davacı tarafı haklı görüyor davacı tarafında tarafıma işlediği suçlar açık net ortada olduğu halde soruşturma evrakı incelemesinde üstü kapatılmaya çalışılıyor gibi bir durum sezinleniyorum.Bu durumda ne yapabilirim savcı dan şüphe etmem doğrumudur?Bilgilerinizi ve önerilerinizi bekliyorum.
Teşekkürler...

Alıntı:

---

hsnsft rumuzlu üyeden alıntı

Merhaba değerli arkadaşlar...
Yargılandığım bir davada,benden davacı olan kişinin savcılığa verdiği bütün beyanları savcı doğru beyan olarak kabul ediyor fakat benim verdiğim ifadeleri hiç dikkate almıyor.Ceza mahkemesinde yargılanıyorum olayın nasıl gerçekleştiğini anlatıyorum söylediğim her kelimenin altından farklı anlamlar çıkartılarak cezalandırılmam konusunda taleplerde bulunuyor.Burda merak ettiğim savcı neden benim beyanlarımı dikkate almadan karşı davacı tarafı haklı görüyor davacı tarafında tarafıma işlediği suçlar açık net ortada olduğu halde soruşturma evrakı incelemesinde üstü kapatılmaya çalışılıyor gibi bir durum sezinleniyorum.Bu durumda ne yapabilirim savcı dan şüphe etmem doğrumudur?Bilgilerinizi ve önerilerinizi bekliyorum.
Teşekkürler...

---

Şunuda söylemek istiyorum bu bir tehdit davasıdır ve ortada tehdit sayılabilecek bir durum veya delil yoktur.Savcının hakime cezalandırılmamı kabul ettirmeye çalışması benim böyle bir şüpheye kapılmama neden oldu.Daha önce bunu örneklerinede rastladım avukat savcı ilişkileri olduğunu duyduğum oldu.Karşı tarafında avukatı ve parası var savcıyı etkilemiş olabilirler mi?Bunun yüzünden geceleri uyku uyuyamaz oldum düşünmekten.

1.Sizin avukatınız yok mu?

2.Savcının görevi adı üstünde iddiada bulunmaktır.

3.Mahkeme dengeyi sağlayıp doğruyu bulmakla yükümlüdür.

4. Elde yeterli kanıt olmadan savcıyı itham etmek ayrı bir suçtur.

5. Hukuk bazı olaylarda karşı taraf vaz geçse bile devam eden ciddi bir iştir.

6. Siz savcıyı bırakın o görevini yani iddasını yapsın sizde mahkemede çat çat delillerinizi ortaya koyun bitsin.

7. Örnek isterseniz Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi rektörü için savcı 1925 sene istedi rektör beraat etti.

teşekkür ederim...
Avukatım yok mahkemeye ilk çağırıldığımda ayrıntılarıyla ifade verdim olayı tam olarak anlatan.Sonrasında aradan 3 ay geçti ve evime bir iddianame geldi.İddianamenin her satırında suçlanıyorum verdiğim ifadede alakasız noktalar yakalanıp aleyhimde delil olduğu yazıyor.Örnek;İddianameye göre
Müşteki cep telefonuyla beni arıyor ve ben ona tehdit sözleri sarfediyorum.Arkasından aynı gün tekrar aradığını ve yine tehdit ettiğimi söylüyor.Benim verdiğim ifadeye görede müşteki şahıs beni telefonuyla aradı doğrudur ama kesinlikle ben bu kişiyi tehdit etmedim aramızda sert konuşmalar geçti alacak verecek meselesinden ama tehditte bulunmadığımı üstüne bastırarak söyledim.Sonra gelen iddanamede benim verdiğim ifadeye göre müştekinin beni aradığını doğruladığım bu durumunda müştekinin verdiği ifadeye göre onu tehdit ettiğimi doğruladığı yazıyor.Ben anlamıyorum beni aradı normal bi şekilde konuştuk tehdit yok diyorum savcı beni aradı dedim diye tehdit iddasını doğruladığımı bildiriyor mahkemeye ve derhal cezalandırılmamj talebinde bulunuyor.İkinci aradığındada tehdit ettiğimi kabul ediyor ve zincirleme suç işlediğime kanaat getiriyor.Bu durumunda cezamın artışı söz konusu tabi ama ben anlamıyorum nasıl bu duruma getirdi savcı olayı benim beyanlarımın neden bi hükmü yok aksine her söylediğim kelime aleyhimde kullanılıyor.
Teşekkür ederim...

Bilmiyorum ilk defa mahkemelik oldum ve garip geldi bu durum bana eğer mahkeme tarafından ifadelerim dikkate alınacaksa problem yok,savcıya kalırsa içeriye atacak adam arıyor gibi:D

Benzer bir olay benim de başımda bulunuyor... İki kişi hakkımda onları tehdit ettiğime dair gidip ifade verip şikayetçi olmuşlar. İddianamede benim her ikisine de "sizi öldüreceğim, sizi katledeceğim" dediğim şeklinde iddia bulunuyor. Mahkemeden dosyayı aldım. Şikayetçilerden birisinin ifadesinde "sizi katledeceğim" dediğime dair ifade ve sözcük yer almıyor. Hal böyleyken savcılık makamı iki kişiye ayrı ayrı bunu dediğimi idia etmiş.

Şahit yok, ispat yok artı benim tehdit etmem de söz konusu değil. Kapıya kolluk geldiğinde yatmışım uyuyorum, yataktan kaldırıp karakola götürüyorlar, kardeşim olacak kişi bütün bu karalama tasarımını yapan kişidir. Kapıda kolluk gelmişken, içeriden fırlıyor imdat beni öldürecek te bilmem ne... O sırada ben yaz günü üzerimde donla kapıyı açmışım, uykudan agzım gözüm yamulmuş... Yani bunu görmüyor mu bu kolluk?

Ama savcılık 106 ya 1'in, 1nci cümlesini 2 kere uygulanması şeklinde kamu davası açmış.

İddianamede yazan tüm iddialar, şikayetçilerin dediklerine, bire bin katmak suretiyle oluşturulmuş. Hatta haybeden bu şikayette bulunanlar bu kadarını düşünememişler. Yani savcının işi iddiada bulunmak tamam da, bu iddiada bulunurken bir el insaf kısmı yok mu bu işin?

Ben anlıyorum, savcı iddia da bulunacak, ama mahkemede hakim durumu dengeye getirecek. Sanki savcı, sanık olan kişinin aleyhine de, hakim tarafsız ya da lehine gibi.

Hakim de, savcı da tarafsız değil, yasalardan taraf değiller mi? Yani hakim karar verirken yasaya bakıyor, ama savcı iddia ederken yasaya bakmıyor mu? Yani el insaf dediğim durum burası işte, hakimin vicdanı var ve savcının yok mu? E var! E madem varsa neden vicdansızca iddiada bulunuyor?

Adaletin, mülkün temeli olduğuna kesinlikle inanmıyorum. Bana kalırsa mülk, adaletin temeli olmuş. Parası olanın, mülkü, gayri menkulü olanın, nüfuzu olanın, zengin olanın ceza yattığını hiç duymadım. Yatsa bile binde, milyonda birdir. Bu hukuk sistemi de, Türkiye'deki diğer bütün sistemler gibi bir tiyatrodan ibarettir.

Tam lafı %100 hatırlamıyorum ama, eski zamanda, sağ sol mevzuları, çatışmaları olduğu zamanlarda, Hasan Pulur'un bir lafı var, aşağı yukarı şunu demiş "Türkiye 15 gün komünizmle yönetilsin, sovyetler bu işten vaz geçer"

Ülkemizde hiç bir sistem hakka, hukuka riayet ederek çalışmaz. Orman kanunu hariç. Orman kanununda mutlak olan güçtür. Fırsat, bu topraklarda ganimettir.

Cumhuriyet savcısının vatandaşa güven telkin etme mecburiyeti yoktur. Savcı görevini yapacaktır. Savcının hazırladığı her iddianame kabul edilseydi, kabul edilen her iddianame mahkeme huzurunda 'savcının istediği' olsaydı, isnat edilen her suça ve suçluya hüküm verilseydi ortaya çıkacak sonucu tahmin edemiyorum. Sizi savcının yargılamayacağını unutmayın.

Benim anlamadığım konu savcının davalının yanında gibi bir profili var.Örnek yukarıda anlattığım gibi,ifade veriyorum konu hakkında müşteki onu tehdit ettiğim yönünde şikayetçi olmuş sadece,benim verdiğim ifadede ise müştekiyle ticari anlamda sorunlarımız vardı bunları konuşmak için aradı beni iki kez fakat ben hiçbir şekilde tehditte bulunmadım fakat aradığını doğruladım yalanlayamamda zaten ortada HTS raporu var.Ben böyle dedim diye iki kez aradığını doğruladım diye savcı iddanamesinde ikisindede tehdit ettiğimi ve zincirleme suç işlediğimi yazmıştır.Ve iddianameye yok yere cezalandırılmam konusunda bir madde daha eklemiştir.Şimdi nerden çıktı bu madde benim söylediklerim neden dikkate alınmamış.Neden müştekinin doğru söylediğine %100 kanaat getiriyorda benim benim veridiğim ifadenin alakasız noktalardan bana suç çıkarıyor.Benim savunmalarımın hiçbir değeri yoksa savundukça dahada batıracak konu aranıyorsa burda dengeyi kim nasıl sağlayacak.Karşı tarafın avukatı var parası var ve ortada kabul etmediğim uydurulmuş bir suç var..

Teknik olarak anlamadığınız, eğitimini görmediğiniz için de anlamanıza gerek olmayan bir konu var.
Şahsi dava açma hakkı kaldırıldı. Her dava, C. savcısı tarafından açılıyor. Bu nedenle, şikayetçinin haklarını doğal olarak savcı kolluyor.
Savcının iddianamede yadıklarının hiçbir önemi yok. Esas olan kanıttır. Şİkayetçinin beyanlarına göre, dava açılır. Ancak herkes iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür. Bu nedenle, mahkeme şikayet edenin kanıtları var mı yok mu, ona bakar ve karar verir.
Burada savcıya güvenip güvenmeme diye bir şey sözkonusu değil. Savcı görevini yapar, kararı mahkeme verir.

Türk adaleti tarihinde yargılama aşamasında olan ne dosyalar kayboldu ortalıktan bu davalar mahkemelerde düştü sonra bunları ben değil tv lerde söylüo bu karanlık olaylarda Türk insanının kuşku duyması anormal bişey değil bence.