Küstüm otu; yapraklarına değince kapanırlar..
Neden küserler acaba? :))))
Yapraklarını kapatırlar; her şeye dair..
Hep ilgimi çeker bu naif'likleri...:)
Printable View
Küstüm otu; yapraklarına değince kapanırlar..
Neden küserler acaba? :))))
Yapraklarını kapatırlar; her şeye dair..
Hep ilgimi çeker bu naif'likleri...:)
Acaba yine ne saçmalayacaksınız?
BUNU...
http://www.dogakoleji.com/Resimler/Image/00kstm.jpg
Melekler Mekanı - Küstüm Otu
Küstüm otunun çok ilginç bir savunma sistemi vardır. Bu bitkinin yapraklarına dokunulduğunda birkaç saniye içinde, sapla birlikte yapraklarının gövdeye doğru yaslandığı görülecektir. Eğer bitkiyi rahatsız eden etki devam ederse bu kez küstüm otu aşağıya doğru Ikinci bir hareket yaparak gövdesinin üzerindeki sivri dikenleri ortaya çıkarır. Bu da böcekleri kaçırmak için yeterlidir. Bitkideki bu hareketi gerçekleştiren mekanizma elektrik akımlarıyla başlar. Bu akım aynı insan vücudundaki sinirlerden geçen akım gibidir. Bitkinin reaksiyonları bizde olduğu kadar hızlı değildir. Bununla birlikte bitki özünü taşıyan kanallar aracılığıyla iletilen elektrik sinyalleri 30 santimetrelik mesafeyi bir-iki saniye içinde geçer. Isı ne kadar yüksek olursa, reaksiyon o kadar hızlı olur. Her bir yaprağın dibi (yaprağın sapıyla birleştiği yerde), oldukça şişkindir. Buradaki hücreler sıvıyla doludur. Uyarı buraya ulaştığı zaman, yaprağın dibindeki şişkinliğin alt yarısı aniden suyunu boşaltır ve aynı anda diğer üst yarı, bu suyu kendi bünyesine alır. ve yaprak aşağıya doğru düşer. Böylece uyarı saplar boyunca ilerlerken, yapraklar domino taşları gibi teker teker, ardı ardına kapanır. Bu şekilde bir savunma hareketinden sonra, bitkinin tekrar hücrelerini doldurup, yapraklarını açabilmesi için 20 dakika gereklidir saygılarımla
Çok şaşırdım; küstüm otundan haberdar olanların hukuki net te karşıma çıkabileceğine... Benim en sevdiğim ottur. Çok yakın bir akrabamız evinin merdiven çıkışına bunu çiçek olarak koymuş kendileri hiç ellemezlerdi. Bense kapı zilini basmadan önce bu otun [onlara göre çiçek bütün yapraklarını elleyerek küstürürdüm. Yıllarca aynı yerde durdu. Çok zevk vericiydi ta ki küstüm otunu evlerinin hiç elleyemiyeceğim bir köşesine koyana dek.
Küstüm otu değilde, küstüm çiçeği olarak duyardım ismini, resmini görmek ise şimdiye nasipmiş :)