Avukat döven polisler 15 günle kurtuldu

Moda'da iki yıl önce ailesiyle birlikte parkta vakit geçiren avukat Muammer Öz'ü, kimlik göstermediği iddiasıyla, elleri kelepçeli halde hem parkta ailenin yanında, hem bindirdikleri araçta yol boyunca döven ve küfreden iki polise 23 ay 15'er gün hapis cezası verildi.

Ceza ertelendi. Şayet polisler 15 gün daha fazla ceza alsa ve süre 24 aya çıksaydı polisler tutuklanacaklardı. Öz’ün avukatı Ömer Kavili, kararı temyize götürdü.
Kadıköy 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hâkim iki polisi aşırı güç kullanarak Öz’ün burnunu kırarak yaralamaktan bir yıl beş ay 15 gün, hakaret suçlamasından da beş ay 25 gün, toplamda bir yıl 11 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. İki polisin cezası ertelendi. Öz’ün avukatı Ömer Kavili, davanın işkence davası olarak kabul edilmesi ve ağır cezada yargılanması gerektiğini, bu bakımdan karara itiraz ettiklerini belirterek, şöyle dedi: “İşkence suçlarının yargılaması ağır cezada yapılır. Görevsizlik kararı verilmesini istedik ama reddedildi.”

http://www.radikal.com.tr/Radikal.as...&CategoryID=77

Sonra aynı akibete uğrayan yargı mensupları gelip desteği avukatlardan bekliyorlar.

Her koyun kendi bacağından asılır sözü aslında öbür taraf için söylenmiştir. Yani Allah huzurunda kimseden medet ummayın diye. Bu söze en çok uyanlar ise bu dünyada Türk halkıdır. Avukatlarda üzerlerindeki ölü toprağı ile başı çekmektedirler.

İstediğimiz kadar yazalım sonuç değişmeyecektir. Hiç bir avukat diğer bir avukat için kılını kıpırdatmamaktadır. En iyisi ''Baro'' ya sevk edip kurtulmaktır düşüncesiyle hareket etmektedirler.

Bakınız 15 bin öğretmen hakkında yürüyüşe katıldılar diye idari soruşturma açıldı. Birey olarak hepsi kaybeder sürgündü oydu buydu. Ya 15 bini birleşip MEB yi kilitleseler yargı bombardımanına tutsalar davaları birleştirseler ne olur ? İşte asıl hukukçu budur. Burada varmıdır ? Sanmam.

Bir kaç hukukçunun mücadelesi ile olmuyor bu sorunları aşmak..

Geçenlerde öldürülen avukat sayısını okudum çok üzüldüm. Sadece kınamakla, baş sağlığı dilemekle olmuyor sorununun önüne geçmek.

Bir taksi şöförü öldürüldüğünde haklı olarak meslektaşları eylemler yaptılar yıllardır..

Ya hukukçular ne yaptılar saldırılan öldürülen meslektaşları için?..-Sözüm bu yola kendini adamış hukukçulardan dışarı-

Alıntı:

---

Tangör Evren rumuzlu üyeden alıntı

Her koyun kendi bacağından asılır sözü aslında öbür taraf için söylenmiştir. Yani Allah huzurunda kimseden medet ummayın diye. Bu söze en çok uyanlar ise bu dünyada Türk halkıdır. Avukatlarda üzerlerindeki ölü toprağı ile başı çekmektedirler.

İstediğimiz kadar yazalım sonuç değişmeyecektir. Hiç bir avukat diğer bir avukat için kılını kıpırdatmamaktadır. En iyisi ''Baro'' ya sevk edip kurtulmaktır düşüncesiyle hareket etmektedirler.

Bakınız 15 bin öğretmen hakkında yürüyüşe katıldılar diye idari soruşturma açıldı. Birey olarak hepsi kaybeder sürgündü oydu buydu. Ya 15 bini birleşip MEB yi kilitleseler yargı bombardımanına tutsalar davaları birleştirseler ne olur ? İşte asıl hukukçu budur. Burada varmıdır ? Sanmam.

---

Sanki amacını aşmış ayrıca bilimsel yaklaşım uzmanlık gerektirir.

Sizin mesleğiniz nedir yazın aynı benzetmeyi yapacağım.

Alıntı:

---

Av.Nihad Karslı rumuzlu üyeden alıntı

Sanki amacını aşmış ayrıca bilimsel yaklaşım uzmanlık gerektirir.

Sizin mesleğiniz nedir yazın aynı benzetmeyi yapacağım.

---

Meslek çok mu önemli fikir yürütmekte? Bence çok objektif bir yaklaşım sergilemiş; Sn.Tangör EVREN..

Ben işçiyim İzmir Barosunun yapmış olduğu panellerin hepsine katıldım
Katılım sayısını görünce sayın Tangör beyin dediklerini doğrulyordu.
Bizim meslekten örnek vereyim Sendika başkanı İzmir Konak'da Öyle paydosunda basın açıklaması yapılacak Metroyla gidip gelme 15 dakika gelen üçbeş kişi gersi çay ocağında okey oynuyor.
şimdide barıyorlar 4/C istemiyoruz Fabrikalar özelleşmesin diye .

Bugünlerde milletvekilleri bile oturma eylemi yapsa da genel olarak avukatlar sokaklara dökülüp, yürümeyi gururlarına ve aldıkları eğitime yakıştırmazlar. Avukatlar için organizasyon mercii olan barolar ise her nedense bu konularda yetersiz kalırlar. Fakat konu avukatların avaz avaz bağırması, yol kesmesi, ön kesmesi vs. olamaz.

Buradan emniyet mensuplarına şunu söylüyorum;
Şüpheli; "ben avukatım" dediği anda emniyet mensubu duracak, kimliğini göstermesini isteyecek, göstermezse veya nahoş olaylar olduktan sonra avukat olduğunu söylerse "ne gerekiyorsa yapın".

Hakim ve Savcılara;
Bir avukat böyle bir olayda avukat olduğunu peşinen belirtmemişse ve/veya kimliğini ispat edememişse işlenen suç artık avukata karşı işlenmiş suç veya avukatın işlediği suç olamaz!
Ancak avukat olduğunu söyleyen şüpheliye karşı yapılan fiil artık maksadını aşan bir fiil olup, "hakim ve savcılara" karşı işlenmiş suçlardan sayılıp, cezanın en üst sınırından ceza verilmelidir. Siz fakülte arkadaşlarınızı, belki de gelecekteki meslektaşlarınızı korumakla mükellefsiniz. Hukuk ve hukukçuya saygıyı temin etmek sizlerin en öncelikli görevinizdir. Hukuk fakültesinde en önce bunu öğrendiniz!

Konuya dönersek acaba avukatı darp eden polis memurları görevlerinin başındalar mı yoksa ciddi disiplin cezaları aldılar mı, hatta Emniyet teşkilatı "avukat bile döven, vatandaşa ne yapar" mantığını keşfedip, görevden ihraç etmiş mi?

Sayın Av.Ömer Kavilli, çok ciddi miktarlarda tazminat davası açmış mı?

Alıntı:

---

Av.Nihad Karslı rumuzlu üyeden alıntı

[/COLOR]
Sanki amacını aşmış ayrıca bilimsel yaklaşım uzmanlık gerektirir.

Sizin mesleğiniz nedir yazın aynı benzetmeyi yapacağım.

---

Burada defaaten avukatlara yapılan haksız saldırılar gündeme geldiğinde ortak tavırdan söz ederim. Ama bu güne kadar göremedim. Kaldıki o yazıma yöneltebilecek yanıt bu olmamalıydı. ''Siz avukatları nasıl görüyorsunuz olabilir di?'' bende oturur gözümde ki avukatı betimlerdim burada sizde beğenirdiniz yada beğenmezdiniz.

Bir avukat arkadaşım sürekli Konya barosunu takip ediyor diğer forumdaki tecavüz olayından sonra ve bu güne kadar daha tık yok. Bu haber deseniz gene öyle. Hepsini bir bütün olarak ele aldığımda amacını aşmış bir yazı olarak değilde zorlamayla kibarlaştırılmış bir yazı yazdığımı düşünüyorum.

Meslekler arası abuk bir kavga çıkarmamak için tartışmayıda başka mercalara sürüklememek adına meslekle ilgili sorunuzu pas geçiyorum. Ama eğer hukuki bir sorun yoksa çok ciddi tepki veririz biz.