Güveni Kötüye Kullanma mı Yoksa Yağma mı?

Biraz karışık ancak hangisine karar verilmeli sizce?

Müşteki sanık ile bir müddet önce tanışıyor. Yaklaşık iki üç aylık bir tanışıklık süreci var ve aralarında da bir gönül ilişkisi söz konusu. Bir müddet sonra sanık bir ameliyat olması gerektiğini bunun için de paraya ihtiyacı olduğunu söylüyor. Müşteki de parasının olduğunu, ona yardım edebileceğini söylüyor. Yine bir süre sonra da bahsi geçen paradan daha fazla para ile sanığın evine geliyor. Sanık annesi ile birlikte yaşıyor. Söz konusu ameliyat başka bir şehirde yapılacaktır ve müşteki bu hususta o şehre giderken sanığın annesinin de gelmesini istemiyor. Anne buna razı olmayınca sanık orta bir yol buluyor.

Ertesi gün müştekiyi uyku ilacıyla uyutup annesini de alıp ameliyat olmak üzere gidiyor. Tabiki müştekinin parasını da yanlarına alıyorlar. Burada müşteki parayı kendi rızası ile ve sanığın ameliyat olması için getirmiş bulunmaktadır. Sanık da buna istinaden bir sakınca doğurmayacağını düşünerek annesini ve parayı alarak yola çıkıyor. Bu sırada müşteki uyumaktadır.

Şimdi bu suç ''nitelikli'' yağmaya (annenin olayda herhangi bir aktif rolü olmamasına karşın) mı girmeli yoksa güveni kötüye kullanmaya mı?

Ve CMK / 223/2 de belirtilen

''8-Sanığın üzerine fiili işlediği anlaşılmakla birlikte; söz konusu fiille ilgili olarak hak sahibi ilgilinin suçun işlenmesinden önce rızasının olduğu anlaşılmakla, sanığın atılı suçtan BERAATİNE,''

maddesinden yararlanması mümkün müdür sanıkların? Çok kafam karıştı, yardımlarınızı rica etmekteyim.

Alıntı:

---

balikkafa rumuzlu üyeden alıntı

Ertesi gün müştekiyi uyku ilacıyla uyutup...

---

Neden uyku ilacı ile uyutuyor?
Parayı iddia ettiği gibi ameliyat masraflarında mı kullanıyor?

1. Müşteki sanığın annesinin onlarla birlikte gelmesine karşı çıkıyor.
2. Bu duruma anne razı olmuyor. İkisini beraber göndermeyeceğini söylüyor.

Neticede iki arada bir derede kalınca ameliyat olmak üzere annesiyle birlikte yola çıkıyor (eğer müşteki uyanık olsa annenin gelmesine karşı çıkacak), aksi halde ameliyatını olamayacak. Ancak henüz gidecekleri yere varamadan da polis tarafından aranıyorlar ve geri dönmek zorunda kalıyorlar. Müşteki ifadesinde parayı ameliyat maksadıyla vs. getirdiğini de belirtiyor.

Durum böyleyse yağma suçunda ''mağdurun rızası dışında zorla mala el koymak'' diye bir şey söz konusu olabilir mi? Malum olayın öncesinde müştekinin bir rızası söz konusu? Müştekinin rızasının olmadığı şey paranın alınması değil, kendisinin götürülmemesi...

Olayda rıza dışı ilaç verme ve izinsiz paranın olduğu şahsi eşyayı karıştırma dışında hukuka aykırı eylem göremiyorum.
Ne güveni kötüye kullanma ne yağma var kanaatimce. Beraat kararının isabetli olduğunu düşünüyorum.