Nasıl bir yol izlenmesi gerekli (el değiştirmiş araç)

Öncelikle merhabalar.
28.11 2009 günü Gökçe ada Çanakkale feribotundan aracımızla çıkış yaparken sol tarafımızdaki minibüs üzerimize kırdı,korna çalmama rağmen durmayıp sol kapı,sol çamurluk ve tampona hasar verdi.Çarpan şahıs kendisinin haklı olduğunu benim ona çarptığımı söylerken orada feribot bekleyen diğer vatandaşlar geldi ve olayı gördüklerini karşı tarafın suçlu olduğunu söylediler. Jandarma çağırdık evraklarımıza baktı kendi not defterine isimlerimizi ve T.C kimlik numaralarımızı not ettikten sonra tutanakları kendimizin tutmamız gerektiğini söyledi.Çevredeki vatandaşların yardımıyla tutanakları tuttuk evrak fotokopilerini aldık,bir kişi de kendini şahit olarak yazdırdı.
İstanbula döndüğümüzde aracımızı yaptırmak için servisle irtibata geçtim fakat bir sorunumuz vardı,karşı taraf aracını 16.11.2009 tarihinde satın almış fakat trafik sigortasını yaptırmamıştı yani trafik sigortası aracın eski sahibine aitti ve satış yapıldıktan 2 gün sonra iptal ettirilmişti.Aracı kullanan şahısı arayıp durumu bildirdiğimde benim sigortam tam diyip bana elden ödeme yapmayacağını söyledi ve kapattı.
Bu durumu sormadığım polis,sigortacı,tamirci kalmadı böyle bir durumla karşılaşmadıklarını söylüyorlar dolayısıyla bende nasıl bir yol izlemem gerektiğini hasarı nasıl karşı taraftan tazmin etmem gerektiğini bilmiyorum.(araç arkadaşımın aracı emanet almıştım onada mahçup oldum)

Sigortacılar ne diyor:DD

Alıntı:

---

9.Köy rumuzlu üyeden alıntı

Sigortacılar ne diyor:DD

---

Sigortacılar dava açın diyorlar ama nereye ve nasıl?
Vatandaşlar da karşı tarafla konuşun yeni trafik sigortası yaptırsın 10-15 gün sonra kaza yeni olmuş gibi tutanak tutun diyorlar fakat ben buna pek sıcak bakmıyorum haklıyken haksız duruma düşerim.

Şimdi bu vatandaş sigortasız trafiğe çıkmışsa bunun ayrı cezası olmalı diye hatırlıyorum.

Şimdi bu aracın sigortacısı yanında aracın tescil sahibi de sorumludur.Sigortacı yoksa direk araç sahibine açacaksınız.İhtiyati tedbir de isteyin.Aracın fotoğraflarını çekin.Yaptırın aracınızı , sonrasında bu tescil sahibine karşı dava açın.Tüm bilgi ve belgeleri ekleyin. Öncelikle bu vatandaşın ikemetgahını araştırın bulun.Davalının ikametgahı veya olay mahallinde dava açılabilir.:DD

Araç 34 plaka araç sahibinin adresi ve T.C. Numarası yok fakat sürücünün adresi Gökçe ada orada hayvancılık yapıyormuş ve şuanda da Muş'a gitmiş telefonda konuşmamızda öyle söyledi.
Feribot inişinde kamera sistemi vardı eğer istenilirse bu kamera görüntülerini de alabilirmiyiz acaba.(silmedilerse)

Başka bilen,başına gelen bi arkadaş yok mu acaba?

Trafik ekipler amirliğine gittim orada araştırdım sordum oradaki trafik polisleri bile bilmiyo ben ne yapayım

Erhan bey sorularınıza yeteri kadar cevap verilmiş aracın işleteni de şöförüde meydana gelen zarardan sorumludur. Söz konusu kişilere dava açabilirsiniz. Davaları bir dilekçe ile açabilirsiniz. Davayı açacağınız yerin kazanın olduğu yer mahkemesi olması gerekir.

Bu işleri bir meslektaşımız ile anlaşarak yapmanız daha akılcı bir yol olacaktır.

Alıntı:

---

Erhan82 rumuzlu üyeden alıntı

Öncelikle merhabalar.
28.11 2009 günü Gökçe ada Çanakkale feribotundan aracımızla çıkış yaparken sol tarafımızdaki minibüs üzerimize kırdı,korna çalmama rağmen durmayıp sol kapı,sol çamurluk ve tampona hasar verdi.Çarpan şahıs kendisinin haklı olduğunu benim ona çarptığımı söylerken orada feribot bekleyen diğer vatandaşlar geldi ve olayı gördüklerini karşı tarafın suçlu olduğunu söylediler. Jandarma çağırdık evraklarımıza baktı kendi not defterine isimlerimizi ve T.C kimlik numaralarımızı not ettikten sonra tutanakları kendimizin tutmamız gerektiğini söyledi.Çevredeki vatandaşların yardımıyla tutanakları tuttuk evrak fotokopilerini aldık,bir kişi de kendini şahit olarak yazdırdı.
İstanbula döndüğümüzde aracımızı yaptırmak için servisle irtibata geçtim fakat bir sorunumuz vardı,karşı taraf aracını 16.11.2009 tarihinde satın almış fakat trafik sigortasını yaptırmamıştı yani trafik sigortası aracın eski sahibine aitti ve satış yapıldıktan 2 gün sonra iptal ettirilmişti.Aracı kullanan şahısı arayıp durumu bildirdiğimde benim sigortam tam diyip bana elden ödeme yapmayacağını söyledi ve kapattı.
Bu durumu sormadığım polis,sigortacı,tamirci kalmadı böyle bir durumla karşılaşmadıklarını söylüyorlar dolayısıyla bende nasıl bir yol izlemem gerektiğini hasarı nasıl karşı taraftan tazmin etmem gerektiğini bilmiyorum.(araç arkadaşımın aracı emanet almıştım onada mahçup oldum)

---

26.07.2008 tarih,26594 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Güvence Hesabı Yönetmeliği ile Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği bünyesinde tüzel kişiliğe haiz Güvence Hesabı kurulmuştur.
Güvence Hesabı Yönetmeliği ile 3/7/2002 tarihli ve 24804 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır. Artık; Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı'nın hizmetleri Güvence Hesabı tarafından yürütülmeye devam edilecektir.
Güvence Hesabı'nın kurulması ile daha önce Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı tarafından verilmekte olan hizmetler aynen devam edecek olduğu gibi, Güvence Hesabı tarafından tüm zorunlu sigortaları kapsayacak şekilde hizmet kapsamı genişletilerek faaliyetler sürdürülecektir.
Hesaba başvuru yapılabilecek haller Yönetmeliğin 9. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre:Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b) Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için,
c) Zorunlu sigorta teminat limitleri ile sigorta poliçesinde belirtilen teminat arasındaki fark kadar ödenecek bedensel tazminat tutarları için,
ç) Sigorta şirketinin malî bünye zaafiyeti nedeniyle sürekli olarak bütün branşlarda ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde ödemekle yükümlü olduğu maddi ve bedensel zararlar için,
d) Çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada,13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde, kişiye gelen bedensel zararlar için başvurulabilir.
Güvence Hesabı ile birlikte, zorunlu sigorta kapsamında olup da sigorta yaptırmamış olan kişilerin vermiş olduğu zararlarda zarara uğrayanların mağdur olmaması sağlanmış olacaktır. Hesap tarafından, teminat limitleri dahilinde zarara uğrayanların bedeni zararlarını karşılanacaktır.
Bedeni zararlar kapsamına tedavi giderleri, sakatlık ve ölüm tazminatı girmektedir. Diğer zarar türlerinin ise hesap tarafından karşılanması mümkün değildir. Örneğin, meydana gelen trafik kazası neticesinde şartların gerçekleşmesi halinde uğramış olduğunuz bedeni zararlar hesap tarafından karşılanacak iken, aracınızda meydana gelen zararlar hesabın faaliyet konusu dışında kalacaktır. Bu yöne ilişkin taleplerinizi genel hükümlere istinaden sorumlulardan ayrıca talep etmelisiniz.
kaza geçiren sigortasız yurttaşların tedavisini Garanti Sigorta Fonu karşılıyor, ama bilen yok Garanti Sigorta Fonu Genel Sekreteri Kongar: "Kaza geçiren sigortasızların masrafını, başvuranlara veriyoruz. Ama kimse bilmediği için parasını alan yok. Fon''da 110 trilyon lira birikti. Trafik kazası geçiren vatandaşların tedavi masrafları ile ölüm giderlerini karşılamak için kurulan Garanti Sigorta Fonu''nun hesabında 110 trilyon lira birikti ama vatandaş parasızlıktan hastane kapısında can veriyor Trafik kazalarında yaralanan ya da ölen sigortasız vatandaşların milyarlarca lira tutan tedavi veya cenaze masraflarını karşılamak için kurulan Garanti Sigorta Fonu''nda tam 110 trilyon lira birikti; çünkü
uygulamadan kimsenin haberi yok. Sağlık Bakanlığı''nın hastane
yönetimlerini bilgilendirmemesi ve vatandaşların da kanunları
yeterince bilmemesi nedeniyle fona herhangi başvuru lmazken, çok sayıda parasız vatandaş hastane kapılarında can veriyor. Fondan sorumlu Türkiye Sigorta Reasürans Şirketleri Birliği Genel Sekreteri Bilge Kongar, "Trafik kazası geçiren sigortasız tüm vatandaşlar başvurup tüm masraflarını bizden alabilirler" dedi.
Kaza geçiren parasız vatandaşların çok zor durumda kaldığını belirten Kongar, "Hem bakanlığın hem de vatandaşların kanunu bilmesi gerekiyor. Ancak ne Sağlık Bakanlığı uyarıyor ne de vatandaşlar bunu biliyor. Bu yüzden fonu her biri 20- dosya ile gelen uyanık avukatlar kullanıyor" diyor. Kongar, 450 milyar ve yeni primleri faizle değerlendirdikleri için 110 trilyona ulaşıldığını belirterek şunları söyledi: "Devlet Ziraat Bankası''nda faizsiz tutuyordu. Biz ise faizde tutuyoruz. Para çoğalınca bunu alıp oraya buraya vermek; peşkeş çekmek istiyorlar. Biz ise
kazalarda mağdur olanlar gelip alsın diyoruz. Duyurular, açıklamalar yapıyoruz. Fakat vatandaşın haberi yok." Kongar bu konuda açıklamalar yapan Eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş''a yanıt olarak da "Durmuş''un dediği gibi devlette biriken fonu kimsenin yediği yok. Bakan önce kanunu okuyup personelini bilgilendirseydi vatandaşlar bu fonu kullanırlardı" diye konuştu. Sigortası olmayanların masrafları karşılanıyor
1991 yılında hazine Müsteşarlığı bünyesinde kurulan Garanti Fonu, 1998''in sonuna kadar Hazine Müsteşarlığı Sigorta Genel Müdürlüğü bünyesinde kaldı.Amacı, trafik sigortası olmayan araçların meydana getirdiği yaralama ve ölüm masraflarını karşılamak. Plakası belirsiz araçların verdiği zarar da karşılanıyor. Fonun kaynağını trafik sigortası yaptıran vatandaşlardan kesilen pay oluşturuyor. Trafik sigortası yapan sigortalıların trafik primi içinde ödedikleri paranın yüzde 2''si ve yüzde 1''i sigorta şirketlerinin öz kaynaklarından karşılanıyor. Karayolları Trafik Sigortası Kanunu gereği eğer kaza yapan araç sigortalı ise, kaza sonucu yaralanan>veya ölen kişilerin masrafını sigortalı olsun ya da olmasın şirketi karşılıyor. Kazaya neden olan araç sigortasız veya plakası bilinmiyorsa zarar görenler direkt birliğe gelip masraflarını alabiliyor. Fon, 1998 sonunda Hazine''den alınarak Türkiye Reasürans Şirketleri Birliği nezdinde bir hesaba aktarıldı. Adı önceden Garanti Sigortası Fonu iken devletin dahil olduğu tüm fonlar kapatılınca Garanti Sigortası Hesabı olarak değiştirildi. 1998'' sonuna kadar 7 yılda Hazine''de, 450 milyar lira birikti. Ancak 7 yılda sadece üç kişiye ödeme yapıldı. Birlik bünyesindeki fon bütçesi Hazine''nin aksine bankada faizle değerlenince fon 110 trilyona ulaştı. Şimdiye kadar fondan yararlanmak için 1.623 kişi başvurmuş, bin 42 dosya ise sırada bekliyor. Birlik bünyesindeki fonun yükümlülüğü daha sonraki yıllarda kanuna eklenen madddeler ile sadece bedensel hasarları ödemekten çıkarıldı.
İhtiyacı olan parayı nasıl alacak Kaza geçiren vatandaş hastane masraflarını faturalı olarak Türkiye Sigorta Reasürans Şirketleri Birliği''ne iletecek. Bunun için birliğe, 0212 324 19 50 nolu telefondan veya www.tsrsb.org adresinden ulaşılabilir.
Türkiye''nin her yerinden başvuru aynı şekilde yapılacak. Gerekli belgeler ise hastane faturası, ikametgah senedi, nufüs cüzdan örneği, trafik zaptı ve imza beyanı. Belgeleri inceleyen birlik, vatandaşın verdiği banka hesap numarasına parayı yatırıyor.
Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı hukuk düzeninde yer almamaktadır. Yerine daha geniş yetkiler ile güvence hesabı kurulmuştur. Sadece bir isim değişikliği değil faaliyet sahasının da genişlemesi söz konusudur. Güvence Hesabı, Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı'nın devamı niteliğindedir.
Ayrıca, kamuoyunun fondan haberi yok demişsiniz, ancak bu durum her geçen gün azalmaktadır. Güvence hesabının web sitesi henüz faaliyete geçmemiştir. Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı zamanındaki site de Güvence Hesabı'nın yasalaşması neticesinde yayımdan kaldırılmış durumdadır. Eski sitede yıllara göre yapılan başvurular ve başvurular neticesinde yapılan ödemeler tablo şeklinde yer almaktaydı. Her yıl yapılan başvuru sayısı artmaktadır.
Hesabın kapsamının genişletilmesi neticesinde daha fazla kişiye ulaşacağı şüphesizdir. Burada en büyük görev bizlere düşmektedir. Gelişmeleri yakınen takip ederek önümüze gelen olaylarda güvence hesabına başvuru yapılıp yapılamayacağını değerlendirerek mağduriyetleri önlemeye çalışmalıyız. Güvence Hesabı'nın yeni sitesi hizmete açılmıştır. İlgilenenler daha ayrıntılı bilgiye www.guvencehesabi.org.tr adresinden ulaşabiller,,kazanın tek taraflı olması başvuruyu engellememektedir,başvurabilirsiniz.
Güvence Hesabı’ndan mağdur vatandaşlara 149.4 milyar TL nasıl ödendi
“SİZİN bir mağdurunuzum. Genel müdürlüğünüz tarafından şahsıma tedarik ettiğiniz cihazlarla beni tekrar hayata bağladığınız. Yeniden ayağa kalktığım için teşekkürü bir borç bilirim. Tüm emeği geçenlere çok teşekkürler”...
Bu cümleler, bir vatandaşın Güvence Hesabı’na kendi el yazısı ile gönderdiği mektuptan alınma.
Neden teşekkür mektubu derseniz... Çok kısa anlatayım. Plakası tespit edilemeyen bir araç, bu mektubu yazan vatandaşımıza vurup, kaçıyor... kaza sonucu da bu kişi ağır yaralanıyor. Yaşam fonksiyonlarının büyük bir kısmını kaybediyor. Uzun ve masraflı bir tedavi süreci gerekiyor.

Bu noktada devreye Güvence Hesabı giriyor. Kazazedenin tüm tedavi giderlerini karşılıyor. Ve ölümden dönen vatandaşımız da, işte bu mektubu yazıp, Güvence Hesabı’na gönderiyor.

Şimdi bilmeyenler diyecek ki, Güvence Hesabı’nın bu kazada işi ne? Hatta eminim kimileri, ‘Güvence Hesabı da nedir?’ diye soracaktır.

Onu da anlatayım. Güvence Hesabı, trafik sigortası olmayan veya vurup kaçma sonucu plakası tespit edilemeyen araçların kişilere verecekleri bedeni zararları karşılıyor. Bedeni zararla da kasıt; yaralanma durumunda tüm tedavi giderlerinin karşılanması... Sakatlık ya da ölüm durumunda da tazminat ödenmesi.
GÜVENCE HESABI
Güvence Hesabı’nın fonksiyonunu daha net anlatmak için bir örnek vereyim. Diyelim ki, caddeden, karşıdan karşıya geçiyorsunuz. O sırada kuralları ihlal eden bir araç hızla karşınıza çıkıyor ve o hızla da size çarpıyor. Kaza sonucu da ciddi yaralanıyorsunuz. Ambulans sizi alıp, hastaneye götürüyor. Tedaviniz başlıyor...
Size çarpan aracın vurup, kaçmadığını düşünelim. Araç ortada... Sürücüsü de belli. Ancak aracın zorunlu olan trafik sigortasının yaptırılmadığı ortaya çıkıyor. İşte bu durumda hemen devreye Güvence Hesabı giriyor ve sizin tüm tedavi giderlerinizi bu Hesap ödüyor.
Örneğimize devam edelim... Yine diyelim ki, bu kaza sonucu sakat kaldınız. O zaman da Güvence Hesabı, sağlık giderlerinizi karşıladığı gibi sakatlık durumunuza göre tazminat da ödüyor.
İşte Güvence Hesabı’nın fonksiyonu böyle.
Bu kısa bilgiden sonra gelelim asıl konumuza. Yazımın girişinde alıntı yaptığım mektubu bana geçenlerde Güvence Hesabı Genel Müdürü Kadir Küçük verdi.
Verirken de, aynen şu cümleleri kullandı:
“Hani, sigorta şirketlerinin hasar ödemediğinden ya da hasar ödemekten kaçtığı söylenir... Güvence Hesabı sayesinde sigortasız durumlarda bile vatandaşların bilmediği bir sigorta koruması var. Bize böyle hergün birçok teşekkür mektubu geliyor. Bunlar da öyle, maddi hasarlardan dolayı gelen mektuplar değil. Kişilerin tedavi olacak paraları yok. Ama kazada da ciddi yaralanmışlar. Tedavi giderleri ödenmedi mi, belki de hayatlarını kaybedecekler. Bunlar işte böyle mektuplar.”
VEFAT TAZMİNATI
Kadir Küçük ile sohbet ederken, kimsenin bilmediği bir konuyu da öğreniyorum. Sizinle de paylaşayım. Sadece bu yılın dokuz aylık döneminde Güvence Hesabı, yukarıda bahsettiğim gerek vurup kaçma, gerekse de trafik sigortası olmayan durumlardan dolayı mağdur olan kişilere; tedavi giderleri için 2.7 milyon, vefat tazminatı olarak 18.7 milyon ve sakatlık tazminatı olarak da 7.8 milyon TL ödeme yapmış. 2009’un dokuz aylık döneminde toplam ödenen rakam ise, 29.6 milyon TL.
Asıl şaşırtıcı olan ise, son on yılda ödenen tazminatların tutarı. Tedavi giderleri için 8.7 milyon, vefat tazminatı olarak 74.4 milyon ve sakatlık tazminatı olarak da 24.8 milyon TL, maddi hasarlar için de 41.3 milyon TL olmak üzere toplam 149.4 milyar TL Güvence Hesabı’ndan tazminat ödemesi yapılmış. Yanlış okumadınız... Eski parayla 149 katrilyondan bahsediyoruz.
Hani, sel felaketinden sonra; son günlerde, kimi kesimler ki, buna devlet kademesinden bazı bakanlar da dahil, çamur at izi kalsın mantığı ile sigorta şirketlerinin hasar ödemede yan çizeceklerini söyleyip, sektörü eleştiri bombardımanına tutuyorlardı ya... Hem de ortada hiçbir somut veri yokken...
Düşünün... Sigortasız durumlarda bile devreye sigorta sistemi giriyor ve vatandaşların mağdur olmaması için milyarlarca lira para ödüyor.
Artık söylenecek bir şey kaldı mı?

Yazılanların, anlatılanların aksine ben farklı bir yol izledim.Asıl araç sahibinin T.C numarasını ve adresini bularak ilamsız takip hazırladım ve takibi açtım. İtiraz süresini kaçırdıkları için takip kesinleşti.Üzerlerine 4 adet minibüs ,bankalarda hesapları çıktı ve bunlara haciz koydurdum daha sonra onlar beni aramaya başladılar ve sonuçta İcra masrafları ve 1.370-TL yi faiziyle adamlardan aldım.
Şanslıydım çünki;
1-)icra takibini İstanbul adliyesinden açtım,
2-)İlamsız takip açtım
bu iki maddeyi de göz önünde bulundurarak yetkiye ve borca itiraz dilekçesi verselerdi hiç bir şekilde tek kuruş para alamazdım.
Umarım kimsenin başına gelmez ve uğraşmazlar ama ben şansımı denedim kazandım.,