Danıştay 3. dairenin 2.10.1986 tarih ve 1047 esas no’lu kararında özetle,
pişmanlık dilekçesiyle birlikte zarar beyanında bulunan mükellef hakkında diğer takdir sebebleri bulunmadıkça sırf beyannamenin zamanında verilmediğinden bahisle re’sen matrah takdir edilemeyeceğine karar vermiştir.
Danıştay 7. dairenin 22.01.1988 tarih ve 138 esas no’lu kararında özetle,
Pişmanlık dilekçesi ekinde matrahsız beyanname veren mükellef hakkında başkaca re’sen takdir nedeni bulunmadıkça bu fiil için kesilmesi gereken usulsüzlük cezasının 1 kat uygulanması gerektiği yönünde karar vermiştir.
Maliye Bakanlığı’nın 30.06.1997 tarih ve B.07.0.GEL.0.30/3044-371-647/27154 sayılı özelgesinde özetle,
Pişmanlık talebiyle düzeltme beyannamesi verildiği, ancak sözkonusu beyannamelerde ödenecek vergi çıkmıyorsa, bu beyannamenin pişmanlıkla kabul edilemeyeceği, bunun yerine kendiliğinden verilen beyanname olarak kabul edilmesi gerektiği yönünde görüş bildirmiştir. 238 sayılı V.U.K. Genel tebliğine göre, “….Pişmanlık talebiyle verilen beyannamede zarar beyanı veya mahsuplar gibi nedenlerle ödenecek verginin bulunmaması halinde, pişmanlık talebi kabul edilmeyecek ve bu beyannameler için de yalnızca birinci derece iki kat usulsüzlük cezası kesilecektir. Ancak, gerek görülmesi halinde, bu mükellefler nezdinde inceleme yaptırılabilecektir.“
Yukarıdaki Danıştay kararları ile Bakanlığın usulsüzlük cezasının kesilmesi yönünde farklı görüşleri bulunmaktadır. Ancak Bakanlığın yukarıda 238 sayılı VUK genel tebliğin aksine Vergi Daireleri İşlem Yönergesi’nin Diğer Tarh İşlemleri başlıklı bölümünün 87/3’ncü maddesine; “Pişmanlıkla verilecek beyannamelere uygulanacak işlemleri aşağıdaki gibi sıralamıştır:
a)Pişmanlık istemi kabul edilen beyannamelere birinci derece bir kat usulsüzlük cezası kesilir.
b)Pişmanlık istemi kabul edilmeyen beyannameler kanuni süresinden sonra verilen beyanname kabul edilerek bu maddenin birinci bendinde yazılı cezalar kesilir.
c)Pişmanlık talebi ile verilen beyanname ek beyanname niteliğinde ise usulsüzlük cezası kesilmez.
d)Vergisi kanuni sürede ödenmiş olmakla birlikte, beyannamenin kanuni süresinden sonra pişmanlıkla verilmesi halinde, birinci derece bir kat usulsüzlük cezası kesilir.” açıklamaları yer almıştır.
Vergi dairelerinde yapılan uygulama, Pişmanlıkla verilen beyannamede vergi ödemesi çıkıyorsa pişmanlık hükmünden faydalandırılmakta ve 1 kat 1. derece usulsüzlük cezası kesilmekte, vergi ödemesi çıkmıyorsa, bunun kendiliğinden verilen beyanname kabul edilip, 2 kat usulsüzlük cezası kesilmektedir.
3- Pişmanlıkla Verilen Beyannamelerle ilgili Diğer Hususlar:
Pişmanlıkla verilen beyannamelerde mahsuplar veya indirimler dolaysıyla ödeme çıkmayan şekilde verilen beyannamelere pişmanlıkla kabul edilmemektedir. Bu beyannameler kendiliğinden verilen beyanname olarak kabul edilmektedir.
Kanuni süresinden sonra Pişmanlıkla veya kendiliğinden verilecek beyannameler internet ortamında da verilebilmektedir.
Pişmanlıkla verilecek beyannameler dilekçe ekinde pişmanlık hükmünden faydalandırılması talebinde bulunulması yararlı olmaktadır. Bununla birlikte bu talep olmaksızın pişmanlık şartları yerine getirilmişse bu beyannamelerinde pişmanlık hükmünden faydalandırılacağı yönünde Bakanlığın görüşü bulunmaktadır.
Pişmanlıkla verilecek beyannameye göre tarh edilen vergi ve hesaplanan pişmanlık zammı 15 gün içinde ödenmesi gerekmektedir. Bunun 15 gün içinde ödenmemesi ya da eksik ödenmesi halinde pişmanlık hükmünden faydalandırılmamaktadır.
Mükellefe Beyana çağrı yazısı yazılmış olması, pişmanlıkla beyanda bulunmaya engel değildir.
Vergi Dava Daireleri Genel kurulunun 2.10.1992 tarih ve 420 esas no’lu kararında özetle, Vergi dairesi tarafından mükellefe beyana çağrı yazısı yazılmış olması, pişmanlıkla beyanda bulunmayı engellemeyeceği yönünde karar vermiştir.
Pişmanlıkla verilen beyannameye ilişkin tarh edilen vergi ve pişmanlık zammı 15 gün içinde ödenmesinin mahsup yoluyla da ödenebileceği, 15 gün içinde vergi dairesinin saymanlıklar arası mahsup işlemini yapmamış olması pişmanlık hükmünden faydalanmaya engel değildir.
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 29.12.2005 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.19.02/VUK-1/11793 sayılı özelgelerinde özetle,
Pişmanlık talebi ile verilen beyannamelerine ait vergi ve pişmanlık zammının 15 gün içinde ödenmesinin mahsup yoluyla yapılmasında Vergi dairesince geciktirilmesi durumunda bu gecikmenin mükellefe atfedilemeyeceğinden pişmanlık talebinin geçerli olacağı yönünde görüş bildirmiştir.
Bu başka bir yorum
Bu beyannameler kanuni süresinde verilmiştir. Ancak bu beyannameler ya eksik ya da hatalı verilmiştir. Bu yüzden ilk verilen bu beyannamelerdeki hataların düzeltilmesi ya da eksikliklerin giderilmesi için ek yada düzeltme beyannamesi verilmesi gerekmektedir.
Konuyu örnek olay üzerinde somutlaştırarak açıklamaya çalışalım.
Örneğin, 2007/ Şubat ayına ilişkin KDV beyannamesini, 20.mart 2007 tarihinde süresinde beyan etmiştir. Ancak bu döneme ilişkin 10.000 YTL tutar + 1.800 YTL KDV den oluşan fatura beyana dahil edilmemiş olduğu fark edilmiştir. Bu durumda Yapılacak iş, eksik beyanı da dahil ederek yeni bir düzeltme beyanı verilmesi gerekmektedir.
3.3.2007 tarihinde yürürlüğe giren 368 sıra no’lu VUK’nu Genel tebliğine kadar eksik beyanlar ek beyanname olarak kağıt üzerinden verilebilmekte iken bu tarihten itibaren eksikliklerin yada hataların giderilmesi maksadıyla verilen beyannamelerin tamamı düzeltme beyannamesi şeklinde ve mutlaka internet üzerinden verilmesi zorunlu hale getirilmiştir.
3.3.2007 tarihinden itibaren verilmiş olan beyannamelerin düzeltilmesi için hiçbir surette ek beyanname verilmeyecek, eksikliğide kapsayacak şekilde yeni bir düzeltme beyannamesi internet üzerinden verilecektir.
İnternet üzerinden düzeltme beyannamesi, beyannamenin gönderilmesi aşamasında, onaydan önce “özel” onay kutucuğu seçilerek onaylanmakta, gelen kutucuklarda düzeltme beyannamesi kutucuğunu seçerek ve gerekçe bölümünde gerekli açıklamalar da yapılmak suretiyle düzeltme beyannamesi gönderilmektedir.
http://webdeyim.net/tr/e_dergi/bursa...bilanco/115/72
burayı özellikle okumanı tavsiye ediyorum