Her hukuk kuralının bir müeyyidesi olması şart mıdır? Bir başka deyişle bir kuralın hukuk kuralı olması için müeyyidesi olması gerekir mi ?
Doktrinde tartışılmaktadır.Sizlerin de görüşlerinizi bekliyorum.
Printable View
Her hukuk kuralının bir müeyyidesi olması şart mıdır? Bir başka deyişle bir kuralın hukuk kuralı olması için müeyyidesi olması gerekir mi ?
Doktrinde tartışılmaktadır.Sizlerin de görüşlerinizi bekliyorum.
Bir eylem ve durum için kural öngörülüp müeyyidesinin olmaması durumunu ben mümkün görmüyorum. Bir kuralın hiç bir müeyyideye bağlanmadığını varsayalım bu kurala muhalif hareket edenin verdiği zararda hukuki sebep kısmında bu kurala muhalefet ettiği yazılı olacak ve aleyhine olacaktır.
Müeyyidesi olmayan kural olarak imla kurallarını örnek versek ne olur? TCK da veya herhangi bir yasada bu kurallara muhalif davranmanın bir yaptırımından söz edilmiyor bildiğim kadarıyla. Ama okullarda sınıf geçmek, iş sınavlarında başarılı olmak hatta bu forumda kalmak mümkün olmaz. :)
Hukuk kurallarının müeyyidesi (yaptırım gücü) olmalıdır. Toplumu düzenleyen diğer kurallar olan ahlak, din ve görgü vb kurallar gibi kuralların yazılı yaptırımı yoktur ancak bunlara uymamanız durumunda da toplumdan dışlanmanız söz konusudur. Yani burada mahkeme değil toplum tarafından cezalandırılırsınız.
Peki durum içeren hukuk kurallarına nasıl bir açıklama getirilebilir ?
Örneğin; Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir.Bu tümce anayasada vardır.Hukuk kuralıdır.Peki müeyyidesi var mıdır ?
Elbette Türkiye Cumhuriyeti'nin hukuk devleti olmasına zarar vermek bir müeyyideyi gerektirir.Ama dikkat! Zarar vermek müeyyide gerektirir.Peki bu tümcenin müeyyidesi nedir?
Dediğinizi anlıyorum.Ancak hukuk kuralı dediğimiz şeyin böyle basitçe müeyyidesi vardır denilip bırakılamadığı için doktrinde yıllardır tartışılıyor.
Sizin dediğiniz uyulmaması durumunda bir müeyyidesi olduğudur.
Dediğinizde son derece haklısınız şüphesiz.Ancak başlı başına bir hukuk kuralı olan, "Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir" , hukuk kuralının bir müeyyidesi var mıdır?
Ya da bize hak sahipliği veren bir hukuk kuralından yola çıkalım.Örneğin mülkiyet.Karışma birleşme sonucu, ilgili şartlar oluştuğunda, ortaya yeni çıkan ürünün mülkiyeti ilgili kimse tarafından kazanılır.MK'da bulunan bir hüküm ve hukuk kuralıdır.
Bu hukuk kuralının müeyyidesi nedir?
Beş parmak geliyo olabilirmi? :)
Beş parmağın hukuki müeyyidesinden bahsetmek saçma olacağından sorularıma ara vermiş bulunuyorum. :)
Ancak 2 gündür bu konu üzerine okuyorum.Gerçekten çok derin bir konu.Merakım ve görüşlerinize ihtiyaç duymam bu yüzden.
Doktrinde bir görüş her hukuk kuralı birbirinden bağımsızdır diyor.Yani mülkiyet kazanımı bir hukuk kuralıdır müeyyidesi yoktu ancak mülkiyete saldırı durumunda bir yaptırım olur.Bu da ayrı bir hukuk kuralı ile mülkiyete saldırı durumunu belirtir diyor.
Diğer görüş ise, ne olursa olsun bir yerden bir bağlantısı olup cezası vardır diyor.
Bunları süsleyen pek çok görüş daha...
İçinden çıkamadım pek çok Prof. bu konu hakkında farklı görüşler yazmış.Ancak bir sonuca varılabilir o da hukukun bu yanının onu farklı kıldığıdır.