İdari soruşturma nedeni ile görev yeri değişikliği

2007 de idari bir soruşturma geçirerek görev yerim değiştirildi.o dönem ağır psikolojik bir travma geçirdiğim için yaptıklarımın suç olup olmadığını bilmiyordum.hakaret suçundan idari olrak soruşturmayla görev yerim değiştirildi.o dönem sıkıntım çok olduğundan itiraz da etmedim.daha sonra hakkımda sulh cezada dava açıldı.davam halen devam etmektedir.sulh cezada açılan davada suç tarihinde tck 32 1 maddesi kapsamındadır diyerek rapor aldım. sorum şu ki:

1-sulh cezada cezai ehliyeti yoktur ve güvenlik tedbirine hükmülonur diye bir karar çıkar ise idare mahkemesine haklarımı geri istiyorum görev yerime tekrar dönmek istiyorum diyerek dava açabilirmiyim? çünkü basit bir soruşturmayla görev yerim değiştirildi. aldığım raporla dava açabilirmiyim.anladığım kadarıyla zamanaşımları idare mahkemelrinde çok kısa ama benim bu durumlarım mazeret sayılırmı....

lütfen cevap verebilirmisiniz.

İdari usulde yazışmalara da küçük harfle mi başlıyorsunuz?

Alıntı:

---

abdbstmhmd rumuzlu üyeden alıntı

2007 de idari bir soruşturma geçirerek görev yerim değiştirildi.o dönem ağır psikolojik bir travma geçirdiğim için yaptıklarımın suç olup olmadığını bilmiyordum.hakaret suçundan idari olrak soruşturmayla görev yerim değiştirildi.o dönem sıkıntım çok olduğundan itiraz da etmedim.daha sonra hakkımda sulh cezada dava açıldı.davam halen devam etmektedir.sulh cezada açılan davada suç tarihinde tck 32 1 maddesi kapsamındadır diyerek rapor aldım. sorum şu ki:

1-sulh cezada cezai ehliyeti yoktur ve güvenlik tedbirine hükmülonur diye bir karar çıkar ise idare mahkemesine haklarımı geri istiyorum görev yerime tekrar dönmek istiyorum diyerek dava açabilirmiyim? çünkü basit bir soruşturmayla görev yerim değiştirildi. aldığım raporla dava açabilirmiyim.anladığım kadarıyla zamanaşımları idare mahkemelrinde çok kısa ama benim bu durumlarım mazeret sayılırmı....

lütfen cevap verebilirmisiniz.

---

CEVAP,

Siz idari dava acma zamanaşımından önce, memuriyenize dikkat edin.

657 sayılı yasanın 48/A-7.maddesinde "53 üncü madde hükümleri saklı kalmak kaydı ile görevini devamlı yapmasına engel olabilecek ... akıl hastalığı ... bulunmamak." şartı memur olma şartı olarak düzenlenmiş ve aynı yasanın 98/2.maddesine göre memurken bu hastalığa yakalanan kişilerin de memuriyetlerinin sona ereceği belirtilmiştir.
Ceza davasında TCK 32/1.maddesinde yer alan "Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez. Ancak, bu kişiler hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur" hükmüne göre cezai ehliyetiniz olmadığına karar verilir ise, memuriyetiniz gidebilir.

merhabalar
ben bir idareciyim 2008 kasım ayında amirim tarafından hakrete uğradım.Şikayetçi oldum.Şikayetçi olduğum kişi şube müdürü diğer şube müdürüde muhakkik olarak görevlendirildi .Olay kapatıldı.Ben bilgi edinme kuruluna müracat ederek belgeleri istedim .geçen ay evrakların kimliği açığa çıkaran bilgilerin karartılarak tarafıma verilmesi yönünde karar geldi.ANcak bana sadece 4 kişinin ifade tutanağını verdiler onlardan bazılarıda karartılmamıştı.İtiraz ettim .Unbutmuşuz dediler 1 ifade tutanağı daha verdiler.Şikayetçi olduğum ve tanık olan şube müdürünün ifadelerini vermed
iller bana.Şikayetçi olduğu m kişinin daha evvelinden görevi köüye kullanmaktan dolayı cezası var.5 yıl içinde yeni bir suç ilerse ceza uygulanacak bu yüzden olayı örtbaz etmeye çalışıyorlar.Müdürüm beni çağırıd özür dilesin bu işi kapatın evrakları vermiyorum dedi.Ses kaydına aldım:öyleki bu davranış biçimleri ve hhakretler onların yaşam tarzı olmuşi herkes korkuyo.Tanıklardan sadece 2 kişi doğruyu söylemişl hakaret edip üzerime yüdüğünü basğırdığını beni dövmeye kalktığını anlatmışlar.Ben bu aşamadan sonra ne yapmalıyım.Bişr çok avukata gittim.Bundan bişi çıkmaz diyor.Yardımcı olmuyorlar.Ben ne yapmalıyım.Onurumu ayaklar altına alan bu insan istediğini yapmaya devam ediyor .Lütfemn okuyan biri varsa bana yol göstersin.Zeynepayyy@hotmail.com mail adresim. Teşekkür ederim.

Abla,
Abla dediğime bakma, yaşım dört gün sonra 59!...Siz ne mutlu kişisiniz ki; hakkınızdaki bazı ifadeler -Eksik olsa da- gelmiş.Bunlara -Aynı mevzuat çerçevesinde- hiç sahip olamamışlar da var.Çünkü; müesses nizam bazen böyle, bazen de bendeki gibi eser...
Anladığım kadarıyla siz; -Meslek hayatı itibariyle- gözünüzü karartmışsınız.
Ben olsaydım eğer;
a-Konuyu "Bilgi Edinme Hakkı" nın mevzuata uygun olarak yerine getirilmediğine dair, C.savcılığna suç duyurusunda bulunurdum.Bu da; "Delikanlı" savcı ister.
b-Bağlı olduğum bakanlığa gerekli belgeleri ekleyerek, konuyu aktarırdım.
Bakarsınız; Ankara'dan müfettiş yağar...(Benimki öyle olmuştu)
İyi günler...

aynı zamanda şahitleriniz de varsa cumhuriyet savcılığına hakarettten dolayı suç duyurusunda bulunabilirisiniz,bu da işin adli tarafı olur..