Elektrik Hırsızlığı

Selamlar.

Babama ait olan bir dükkanda kiracı kaçak elektrik kullanmış ve çıkarken durumu eski haline getirmeden öylece bırakmış. Aradan geçen aylar sonunda yapılan kontrolde boş dükkanda saatsiz KAÇAK bağlantı (içeride bir kullanım olmamasına rağmen) tespit edilmiş ve konu mahkemeye taşınmış.

Babam hayret edilecek şekilde mahkemede bu düzeneğin ve varsa kullanımın kiracıya ait olduğunu anlatamadan , hakim babamı hükümlü kılacak şekilde karar vermiş.

Benim olaydan yeni haberim oldu, babam kararı okuttuğunda şok oldum.

Tck 142/1-f maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası,
1/6 oranında idnidim ile 1 yıl 8 ay hapis cezasına düşürülmüş,
Tck 51 maddesine göre cezanın ertelenmesine
Tck 51/6 maddesi gereğince denetim süresinde yükümlülüğe tabi tutulmamasına,
Tck 53/1a maddesi gereği seçilme hakkından yoksun bırakılmasın şeklinde

bir karar alınmış.

Kararın ilk cümlesindeki ELEKTRİK HIRSIZLIĞI kelimesi zaten fevkalade bir üzüntü kaynağı olmakla beraber.

Ayrıca Babam, şu anda KÖY MUHTARI olarak görev yapmaktadır. Bu görevini askıya alacak, yada 2014 yılındaki yerel seçimde tekrar aday olmasına engel bir durum olup olmadığını da merak ediyorum.

Yargıtay a başvurumuzu hemen yaptık, ancak sonuçtan endişeliyiz, davaya bakan hakime babam daha sonra sitem içinde durumdan bahsedince, "zaten yargıtay bunu geri gönderir bence sen çok üzülme" şeklinde teselli etmiş, yada babam öyle anlamış.

Acaba olası durum hakkında bir yorum yapabilirmisiniz ?

Öncelikle geçmiş olsun. Karardan anlaşıldığı üzere mahkeme bu işi kiracının yaptığı konusunda ikna olmamış. Hakimin söz ettiğiniz gibi bir şey söyleyeceğini düşünemiyorum zira hiç bir hakim verdiği kararın Yargıtan'dan dönmesini istemez, döneceğini düşündüğü kararı vermez.

Karar kesinleşirse seçilme şartlarından birini kaybetmiş sayılacağından bir sonraki seçimleri beklemeksizin muhtarlık görevine son verilir.

Kararı derhal temyiz etmekte yarar vardır ancak unutulmamalıdır ki, birinci sınıf hakimlerin verdiği kararların Yargıtay tarafından bozulması zayıf olasılıktır.

Teşekkürler.


Peki ceza nın ertelenmesi , bu konudaki cezanında uygulanmasını engellemez mi ?

Alıntı:

---

realperest rumuzlu üyeden alıntı

Teşekkürler.


Peki ceza nın ertelenmesi , bu konudaki cezanında uygulanmasını engellemez mi ?

---

2972 sayılı yasanın 10. maddesinin Anayasa'nın 76. maddesine gönderme yapmasıyla erteleme veya affın sonucu değiştirmeyeceğini düşünüyorum.

Alıntı:

---

karavelioglu rumuzlu üyeden alıntı

Öncelikle geçmiş olsun. Karardan anlaşıldığı üzere mahkeme bu işi kiracının yaptığı konusunda ikna olmamış. Hakimin söz ettiğiniz gibi bir şey söyleyeceğini düşünemiyorum zira hiç bir hakim verdiği kararın Yargıtan'dan dönmesini istemez, döneceğini düşündüğü kararı vermez.

Karar kesinleşirse seçilme şartlarından birini kaybetmiş sayılacağından bir sonraki seçimleri beklemeksizin muhtarlık görevine son verilir.

Kararı derhal temyiz etmekte yarar vardır ancak unutulmamalıdır ki, birinci sınıf hakimlerin verdiği kararların Yargıtay tarafından bozulması zayıf olasılıktır.

---

Sayın Karvelioğlu

Cahilliğimi affedin ama burada Hakimin 1.sınıf olduğunu nereden anladınız.

Haklısınız. "Eğer 1. sınıf ise" diye şartlandırmak gerekirdi. Büyük şehirlerde genellikle 1. sınıf hakimler çalışıyor ancak yazan vatandaşın hangi şehirden olduğunu da bilemediğimizden size hak veriyorum.

Alıntı:

---

realperest rumuzlu üyeden alıntı

Selamlar.
Babama ait olan bir dükkanda kiracı kaçak elektrik kullanmış ve çıkarken durumu eski haline getirmeden öylece bırakmış. Aradan geçen aylar sonunda yapılan kontrolde boş dükkanda saatsiz KAÇAK bağlantı (içeride bir kullanım olmamasına rağmen) tespit edilmiş ve konu mahkemeye taşınmış.Babam hayret edilecek şekilde mahkemede bu düzeneğin ve varsa kullanımın kiracıya ait olduğunu anlatamadan , hakim babamı hükümlü kılacak şekilde karar vermiş.
Yargıtay a başvurumuzu hemen yaptık, ancak sonuçtan endişeliyiz, davaya bakan hakime babam daha sonra sitem içinde durumdan bahsedince, "zaten yargıtay bunu geri gönderir bence sen çok üzülme" şeklinde teselli etmiş, yada babam öyle anlamış. Acaba olası durum hakkında bir yorum yapabilirmisiniz ?

---

Boş dükkanda "saatsiz kaçak kaçak bağlantı tespit edilmiş" yani kaçak zabtı tutulmuş. Elektirik idaresi görevlileri bu zabtı tutarken ilgilisine imzalattırır ilgilisini bulamazsa komşusu kapıcı yöneticisi kimse onun beyanını alır. Bu zabta karşı itiraz hakkını kullandımı babanız? Savcılık soruşturmasında beyanları ne oldu? Yargılama sırasında tanık olarak zabtı tutan görevliler gelir beyan verirler bu beyanlara ne cevap verdiler tanık dinlettimi? Bilirkişiye gitmiştir keşif yapılmıştır bunlara karşı beyanları hülasa davaya ne gibi bir savunma verdi bunları ortaya çıkarmadan babanızın "hakim tarafından (mahkeme değil de) hükümlü kılacak" şekilde karar vermesi sonradan da "zaten yargıtay bunu geri gönderir" demesi tartışılabilir bir durum. Sizin bu işlere bakan bir avukata ihtiyacınız var. Zaman geçirmeden avukattan hukuki yardım alınız.

selam.

ilgilenen herkese teşekkür ederim.

- hakim babamın tanımlamasına göre çok gençmiş. buda henüz 1. sınıf olamayacağı ihtimalini doğuruyor. Zaten istanbul ama istanbul 'un köyünden bahsediyoruz.

- kaçak zabtı tutulduğunda , babam orda değilmiş. anneme imzalatmışlar. tabii imzalamış kadın.

- kiracı hakkında kiracı olduğu dönemde kaçak elektrik kullandığı için zabıt tutulmuş, yani adam bu işlerin adamı ....... ama babam ısrarına rağmen mahkeme o tarafını araştırma gereği duymamış.

- birde o zamanki köy muhtarı ( babamı rakip olarak gören muhtar) zabıt tutmaya gelenlere ben şahidim, her gece orasının ışığı yanıyordu, orada sabaha kadar içki içiyordu bu adam falan demiş. (tabiiki yalan, babam hayatında içmez, sırf ceza alsın da karşısına çıkamasın diye) ......... daha da enteresanı hakim bunu babama karar duruşmasında söylemiş ve 5 dakika sonra kararı okumaya başlamış. yani mahkeme falan bitti gitti.

Çok ama çok moralimiz bozuk, temyiz için başvuru ne zaman sonuçlanır acaba ?

Bir de eğer temyiz edilmesse, Avrupa insan hakları mahkemesine gidilebilir mi böyle bir dava için ?

Haa bu arada pazartesi sabahı babamın ilk işi bir avukattan profesyonel yardım almak. ( Gerçi galiba biraz geç kaldı, sizce yapılacak bi şey varmı şu safhada ? )


Tekrar teşekkürler.

"Temyiz edilmezse" hiç bi yere gidemezsiniz. AİHM e gitmek için tüm hukuki yolları tüketmek gerekiyor. Siz temyiz etmişsiniz aleyhinize dönerse tashihi karar yolu var. AİHM gitmek için ben bir sebep göremiyorum siz yargıda kendinizi yeteri kadar savunamamış sahip olduğunuz hakları yargı önünde kullanmamışsınız yargının kasıtlı hareket ettiğinden dolayısıyla insan hakkı ihlalinden şikayetle AİHM ye gitmeniz yersiz tüm masraflar üzerinizde kalabilir. Olayınıza baktığımda eğer temyiz dilekçenizde kendinizi iyi ifade edebilmişseniz yargıtaydan eksik soruşturmaya dayalı hüküm bozulabilir. Büyükşehir küçük ilçe fark etmez her mahkemenin sayısız kararı bir çok sebeple bozularak geri döner. 1.Sınıf Hakimin kararını yeni mesleğe başlamış bir avukatın dilekçesi bozdurabilir son sınıf bir hakimin kararını emekli avukatın dilekçesi onaylatabilir. Yargı yolundan hakimin mahkemenin konumu nedeni ile çekinmeyip ümide ya da ümitsizliğe düşmemelisiniz. Sağlıcakla kalın

Sayın Hukukçu Arkadaşlar;

Sizden ricam ben mayıs 2007 de iş yerinden hırsızlık suçundan 5 ay ceza aldım ve 2 yıl süreyle ertelendi.Fakat adli sicilimde gözükmüyor.Fakat şuan başımda buna benze bi olay var.ben bundan 8 ay önce şuan ayrıldığım iş yerinde işe başladım fakat aranılan mühendis idi benimde mühendis dyie resimsiz bir CV'im vardı, ben görüşmem de mühendis olmadığımı belirttim ve işe almadılar ancak daha sonra tekrar görüşmeye çağırarak işi biliyorsam mühendis olmamın bir önemi olmadığını belirtiler ve deneme sürecinden sonra işe başladım.

Fakat zaman içersinde patronumla aramızda sorunlar yaşanmaya başlandı ve ben işten ayrılmayı istediğimi belirttiğimde bana seni savcılığa şikayet ederim sahte mühendis dyie çünkü kartvizit bastırmışlardı ve herkes mühendis dyie biliyordu. Maaşım asgari ücret üzerindendi yani SSK'am, ben de bunun korkusuna işten çıkamıyordum ama ben onları ne sahte bir mühendislik diploması sunmuştum, ne de başka birşey yaptım. Sadece ellerinde üzerinde resmim bile olmayan bir CV vardı. En sonunda 21 Nisan'da işten ayrıldım ve beni cep telefonumdan arayıp polise gitmekte tehdit etti, sözüm ona ben onlardan 4000 TL fazla para almışım (ortada makbuz yok) bana 4000 TL lik senet imzalarsam beni savcılığa vermekten vaz geçeceklerini belirttiler fakat ben bunu kabul etmeyince aradan iki hafta geçti ve beni cep telefonumdan arayarak sayım yaptıklarını ve led denilen malzemeden 200 metre eksik çıktığını söylediler...

Fakat ben öyle birşey çıkarmadım, yeni açılan bir firma olduğu için stokları çok karışıktı ben çıkmadan bir kopyasını almıştım. Öğrendiğim kadarıyla ve bundan eminim ne bir şahit ne de bir ispat var ellerinde, sadece aldıkları malzemeler ve şuan stoklarında bunlunan malzeme listesi ve şuan. Orda çalışmakta olan bir çocukla telefon görüşmesi yaptım, onu cep telefonuma kayıt ettim ve konuşmada zorla senet imzalaması, patronla muhasebecinin (yani stokları iyi bilen bayan) programda her istediklerini yapabileceklerini, patronların pazar günleri bile dükkana gidip içtiklerini vs.bu işe yarar mı?

Şimdi sormak istediğim ben bunlardan ceza alır mıyım?Ya da ceza alırsam hangisinden alırım?

Şimdiden çok teşekkür ederim.Yardımlarınızı ve beni aydınlatmanızı rica ediyorum....