Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
Hukukun en temel kurumlarından birinin barolar olduğunu, bütün demokratik ülkelerde bir meslek örgütü olarak baroların çok önemli bir rolünün bulunduğunu anlatan Çiçek, o nedenle 5 Nisanın ''Avukatlar günü'' olarak kutlandığını kaydetti. Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Devletimizin temel niteliklerinden bir tanesi, hukuk devletidir. Bunun Anayasada da ayrıca teyit edilmiş olması fevkalade önemli. Özellikle son zamanlarda da hukuka vurgu yapıyoruz. Hukuka vurgu yapmak tek başına bir anlam ifade etmez. Türkiye gerçekten hukuk devleti olacaksa, iki konuyu gözden geçirmemiz lazım. En başta hukuka vurgu yapanlar ve hukuku uygulayanlar olmak üzere, evvela hukuka uymaları lazım. İkinci olarak da, hukuku uygulamaları lazım. Hukuka uymak ve hukuku uygulamak noktasında hiç kimsenin imtiyazı olamaz, hiç bir mesleğin imtiyazı olamaz, hiç kimsenin bu manada ayrıcalığı da olamaz.
Eğer bir ülkede 50'den fazla ayrıcalık varsa, herkes suç işlendiği iddiası söz konusu olunduğunda ayrı soruşturma kurallarına, ayrı soruşturma makamlarına tabi olduğu zaman, hem hukuka uymakta, hem de hukuku uygulamakta gerçekten zorluk var. Bugün Türkiye, hukukun önemini her geçen gün biraz daha iyi kavrıyor. Daha iyi kavranması lazım, bunu daha iyi benimsemesi lazım.''
Çiçek, hukukun önemini anlatmaya çalıştıklarını, ancak ideolojicilerin en çok istismar ettiği alanın hukuk olduğunu ifade ederek, ''Maalesef bugün Türkiye'de yaşanan bir kısım karmaşanın, bir kısım işlerin çözümsüz hale gelmesinin, bir kısım işleri birlikte konuşmuş olmamıza rağmen bir sonuca varamamış olmamızın en temel sebeplerinden biri, ihtilafa hukuk gözüyle değil, hangi ideolojiye sahipsek o gözle bakmış olmamızdır'' dedi.
İdeolojilerin hukukun elinde olması gerekirken, hukuk ideolojilerin eline verildiğinde ''hukuk körlüğü'' ve ''ideoloji körlüğünün'', sonunda da Türkiye'de bir kargaşanın meydana geldiğini belirten Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Baroların belli olaylar karşısında yayınladıkları bildirilere baktığım zaman, zerre kadar hukuk görmüyorum. Ben onlarda ama ağzına kadar ideoloji görüyorum. İdeolojinin olduğu yerde de hak hukuk heba edilip gidiyor. Onun için barolarımızında artık eski usul bu mesleği sürdürmeleri fevkalade zordur. Ben görevde bulunduğum süre içerisinde, şimdiki meclis başkanımız, şimdiki devlet bakanı arkadaşımız ve o gün mecliste temsil edilen partilerden de Adalet Komisyonunda ikişer kişiyi davet ederek 'gelin çağdaş bir Avukatlık Yasası hazırlayalım, bunu siz hazırlayın. Çünkü tamamı hukukçulardan oluşan bir meslek örgütünün yasasını bakanlık olarak ben hazırlarsam bu size saygısızlık olur. Gelin ben böyle bir saygısızlığı yapmayım, siz de böyle bir yasayı getirin, bakın bütün partilerimiz burada, bu işe ön ayak olacak makamlarda burada bunu yapalım' dedik.
Bunu hatırlayanlarınız vardır. Trabzon'da yapılan toplantıda anlattım. Her konuda demeç veren baroların kendi meslekleriyle ilgili bir tek yasayı 6 senedir hazırlayıp, Meclis'in önüne getiremiyorlarsa o zaman bu meslek örgütlerinin de ne anlam ifade ettiğini çok iyi görmek, çok iyi bakmak lazım. O zaman bu meslek örgütleri meslek meseleleriyle değil, çağdaş gelişmelere uygun bir meslek anlayışını ortaya koymaya değil, hangi ideolojiyi temsil ediyorsa o ideolojinin değirmenine su taşıyan örgütler haline girmiş olurlarsa, o takdirde bir karmaşa, bir hukuki sıkıntı ortaya çıkar. Son zamanlarda yaşadığımız sıkıntılar da zannediyorum işin bu çerçevede ele alınmasında çok büyük fayda var.''
Bu konuda üzerine düşen sorumluluğu almaya hazır olduğunu dile getiren Çiçek, ''Biliyorum ki sosyal güvenlik ve mesleğe giriş problemi var, mesleğin içinde problemler var, hakikaten çok zor şartlarda bu görev ifa ediliyor. Ama bunu değiştirmek sizlerin elinizde, yeter ki böyle bir yasayı bir an evvel Türkiye Barolar Birliği'nin hazırlayıp Meclis'in önüne getirmiş olmasıdır'' dedi.
http://www.internethaber.com/images/...0207154419.jpg
Alıntı: http://www.ntvmsnbc.com/id/24953684/
Re: Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
23.11.2006 tarihinde yine Adalet Bakanımız şöyle buyurmuştu:
Cemil Çiçek: Düzgün bir avukatlık yasası çıkaracağız
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, avukatlık mesleğinin sorunlarının çözümü adına bugüne kadar barolardan bir teklif gelmediğini belirterek, ''Bu Meclis görevini bitirmeden, düzgün bir Avukatlık Yasasını çıkarabiliriz. Bunu, buradan Hükümet adına taahhüt ediyorum'' dedi.
Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Çiçek, hiçbir meslekte kalite düşüklüğünün anlayışla karşılanamayacağını; her meslekte kalite sorunu bulunduğunu, bunu çözmenin de sihirli bir formülü olmadığını kaydetti.
Çiçek, göreve geldikten sonra CHP ve AK Parti'den 2'şer milletvekili, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı ile toplantı yaptıklarını hatırlatarak, bu toplantıda çağdaş bir avukatlık yasasına ihtiyaç bulunduğunu dile getirdiklerini söyledi.
Bu mesleğin belli sorunlarının olduğunu vurgulayan çiçek, şunları kaydetti:
''İktidara gelişimizin 4. yılı bitmiş olmasına rağmen barolardan, mesleğin sıkıntılarını çözmek adına bakanlığa gelmiş bir teklif yok. Belki bu, başlangıç olur. Bu Meclis görevini bitirmeden, düzgün bir Avukatlık Yasasını çıkarabiliriz. Bunu, buradan Hükümet adına taahhüt ediyorum. Ama bize bir çalışmanın gelmiş olması lazım. Onun için biz avukatlarla ilgili hiçbir çalışma yapmadık. Bütün konular teklif halinde geldi. Biz de bunlara olumlu baktık.'' Kanun teklifinin tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından maddelerine geçilmesi kabul edildi. Başkanvekili Ali Dinçer, çalışma süresinin tamamlanması nedeniyle 28 Kasım Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere birleşimi kapattı.
23.11.2006
Kaynak: Milliyet
Peki böyle bir çalışma için Adalet Bakanlığı ne gibi faaliyetlerde bulunmuş? Konuşma haricinde, atılan somut adımlar nelerdir?
Re: Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
Bakan Çiçek'ten barolar için ağır itham - http://www.haber7.com/haber/20090405...agir-itham.php
Cemil Çiçek barolara çattı - http://www.radikal.com.tr/Default.as...ticleID=929631
Bakan Çiçek'ten bazı barolara tepki - http://www.iha.com.tr/haber/Guncel/6...barolara-tepki
SORU: Adalet Bakanı'nın 5 Nisan'da ne yapması gerekmektedir?
a) Kutlama mesajı yayınlamak yerine, toplumsal sorunlara sağduyuyla yaklaşan barolara tepki gösterip, ithamda bulunması gerekir.
b) "DTP Ermenistan sınırına dayandı" şeklinde ilginç mesajlar vermesi gerekir.
c) Avukatlar günü dolayısıyla kutlama mesajı yayınlaması gerekir.
d) Oğlu ve gelinini sınavsız işe aldırdıktan sonra "kişilerin bakan yakını olmaları anayasa ve yasalardan doğan vatandaşlık haklarını kullanmalarına mani teşkil etmez" şeklinde beyanda bulunması gerekir.
Re: Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
Sayın Adalet Bakanımız; ''Baroların belli olaylar karşısında yayınladıkları bildirilere baktığım zaman, zerre kadar hukuk görmüyorum. Ben onlarda ama ağzına kadar ideoloji görüyorum. İdeolojinin olduğu yerde de hak hukuk heba edilip gidiyor." diyor...
Hukukun kaynakları sadece yazılı kaynaklardan (kanun, yönetmelik vs.) ibaret değildir. Hukukun bir de yazılı olmayan kaynağı ve yardımcı kaynakları da vardır.
Yazısız kaynağı örf ve adet (gelenek) hukuku oluşturur. Bu kurallar, yetkili bir makam tarafından bilerek ve istenerek konulmazlar. Bunlar toplumda kendiliğinden doğarlar. Örf ve adet hukuku kuralları herhangi bir yerde yazılı olmayıp, toplumun ruhunda vicdanında yer alırlar. Bir adetin bir geleneğin örf ve adet hukuku kuralı olabilmesi için üç unsurun bir arada bulunması gerekir. Bunlar, "maddi unsur", "manevi unsur" ve "hukuki unsur"dur.
Buna ek olarak yardımcı kaynaklar ise bilimsel görüşler (doktrin) ile yargısal kararlardan oluşur.
Demek ki baroların sadece hukuk konuşmasını dileyen bakanımız, hukukun kaynaklarını unutmuş görünüyor. Barolar topluma duyarlı, bağımsız ve ne konuşacağına kendi karar veren hukukçular birliğidir. Baroların kanun mevzuat dışında bildikleri ve yön vermek durumunda oldukları bir adalet sistemi vardır. Sayın bakanımız da bu adalet sisteminin şu anki başkanıdır...?
Re: Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
Sn. Admin,
Yazılı olmayan şeyler konusunda çok haklısınız. Ama belli ki bazı yazılı şeyleride daha iyi yapmak gerekebiliyor...
Malum her ülkenin yazısız kaynakları,bilimsel görüş ve yargı kararları vardır.
Ama onlarında sanırım tarafların daha etkin korunabilmesi, bazı şeyleri daha açıklayıcı (net) yoruma gerek bırakmadan regüle edici çalışmaları oluyordur..
Bu durumda Cemil Çiçekçi beyde bir hukukçu olduğuna göre, onun söylediklerini de hepten yabana atamayız...
Bu durumda şahsen ben, bizim avukatlık kanunumuzun ne durumda olduğunu görebilmek için, en demokratik ülkelerin avukatlık kanunlarıyla mukayeseli halini görüp size dahada çok hak verebilmek isterdim.
Sizde şunu iyi bilirsiniz, bir ülke ve toplumu, hukuku uygulamada ve adalet dağıtmada ne kadar çok zorlanıyorsa, kanunlarının o kadar çok şeffaf, net, yoruma, şüpheye gerek bırakmayacak şekilde düzenlenmesi, adaletin hızlı işlemesi için o kadar önemlidir..
Toplum ne kadar çok bilinçlenmiş, insanların hak ve hukuna her şart altında saygı gösterir hale gelmişse yani Cemil Çiçeğin tanımıyla hukuk ideolojilerin ve takıntıların elinde değilde, ideolojiler ve takıntılar hukukun elindeyse; o zaman o kadar az kanun yapmaya veya mevcutları korumaya bir ihtiyacımız olur yada bir teşebbüs olur..İngilterenin hala daha bir anayasasının olmamasına çok şaşırırım mesela ama buna rağmen çok iyi yönetilirler.. Bizdeki gibi, biz koca koca adamlar mecliste ve kanunlarımız nezdinde sorunlarımızı çözemiyoruz, hadi gelsin anayasa/mahkemesi çözsün dertlerimizi gibi durumları oluşmaz mesela...
Saygılarımla...
Re: Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
Adalet Bakanı önce kendi işini yapmalı. Ayrıca kendisinin de bir avukat olduğunu da unutmamalı.
Re: Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
Sn. Humble,
İngiltere'deki Anglo-Sakson Sistemi (Common Law Sistemi) tedvin edilmemiştir, bizdeki gibi büyük BK, TTK, TMK yoktur; örf ve adet kuralları, asli kurallardandır; kamu hukuku - özel hukuk ayrımı yoktur ve daha nice farklılıklar mevcuttur. Farklı konuda yazmış olduğunuz iletileri göz önüne alarak, yine Anglo-Sakson hukuk sisteminde , avukatlık ücretinin peşin olarak dava başında verilmesi halinde avukatın davayı reddetme hakkı olmadığını belirtmek isterim.
Avukatlar Günü'nde Adalet Bakanı'nın açıklamasının tartışılması için iş bu forum açılmıştır.
Re: Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
Bir adalet bakanı hem de tek başına barolara kafayı taktıysa inanın asıl mesele ondadır. Neden barolar hukuk konuşmuyor diye konuşurken kendisinin ne kadar hukuk konuştuğu malum. Bazılarının o da bir hukukçu, sözlerini yabana atmamak gibi görüşleri afedersiniz dalkavukluktan başka bir şey değil. Adalet bakanımız hukukçu ise en az onun kadar hukukçu olan yüzbinlerce hukukçu daha var. Onları da barolar temsil ediyor!
Re: Adalet Bakanı Baroları Eleştirdi
Katıldığım ve katılmadığım hususlar var Adalet Bakanına. Katıldığı bir kısım baroların ideolojilerden bir türlü kurtulamayarak, hukuk çizgisine bir türlü gelemedikleridir. Terör iddiasıyla alınan bir grup için yırtınan bazı barolar Terör iddiasıyla alınan başka bir grup için kılını kıpırdatmamaktadır. bu da haliyle kafalarda soru işaretlerini doğurmuştur haklı olarak.