evli bir kadın kürtaj olmak istiyorsa kocasının iznini alması gereklimi kanunen .birara bunun kaldırıldığını duymuştum yanlış mı biliyorum
Printable View
evli bir kadın kürtaj olmak istiyorsa kocasının iznini alması gereklimi kanunen .birara bunun kaldırıldığını duymuştum yanlış mı biliyorum
Çocuk düşürtme
MADDE 99. - (1) Rızası olmaksızın bir kadının çocuğunu düşürten kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Tıbbî zorunluluk bulunmadığı hâlde, rızaya dayalı olsa bile, gebelik süresi on haftadan fazla olan bir kadının çocuğunu düşürten kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu durumda, çocuğunun düşürtülmesine rıza gösteren kadın hakkında bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
(3) Birinci fıkrada yazılı fiil kadının beden veya ruh sağlığı bakımından bir zarara uğramasına neden olmuşsa, kişi altı yıldan oniki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır; fiilin kadının ölümüne neden olması hâlinde, onbeş yıldan yirmi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(4) İkinci fıkrada yazılı fiil kadının beden veya ruh sağlığı bakımından bir zarara uğramasına neden olmuşsa, kişi üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır; fiilin kadının ölümüne neden olması hâlinde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(5) Rızaya dayalı olsa bile, gebelik süresi on haftayı doldurmamış olan bir kadının çocuğunun yetkili olmayan bir kişi tarafından düşürtülmesi hâlinde; iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan diğer fiiller yetkili olmayan bir kişi tarafından işlendiği takdirde, bu fıkralara göre verilecek ceza, yarı oranında artırılarak hükmolunur.
(6) Kadının mağduru olduğu bir suç sonucu gebe kalması hâlinde, süresi yirmi haftadan fazla olmamak ve kadının rızası olmak koşuluyla, gebeliği sona erdirene ceza verilmez. Ancak, bunun için gebeliğin uzman hekimler tarafından hastane ortamında sona erdirilmesi gerekir.
Çocuk düşürme
MADDE 100. - (1) Gebelik süresi on haftadan fazla olan kadının çocuğunu isteyerek düşürmesi hâlinde, bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
Kısırlaştırma
MADDE 101. - (1) Bir erkek veya kadını rızası olmaksızın kısırlaştıran kimse, üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Fiil, kısırlaştırma işlemi yapma yetkisi olmayan bir kimse tarafından yapılırsa, ceza üçte bir oranında artırılır.
(2) Rızaya dayalı olsa bile, kısırlaştırma fiilinin yetkili olmayan bir kişi tarafından işlenmesi hâlinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
tam anlayamadım yani kürtaj suç mu
(alıntıdır)
Ocak 2002 tarihinde büyük ölçüde eşitlikçi 4721 sayılı TMK (Türk Medeni Kanunu) yürürlüğe girdi. Bununla birlikte yeni Türk Ceza Kanununda (TCK) da kadın aleyhine olan düzenlemeler büyük ölçüde ortadan kaldırıldı. Yeni TCK’da kürtaj konusu da düzenlenmiş ve burada eşin rızası aranmamış. Fakat ilgili Nüfus Planlaması Hakkındaki Kanunu’nda rızaya ilişkin değişiklik düzenlemesi ihmal edildiğinden 1983 tarihli Nüfus Planlaması Hakkındaki Kanun devreye sokuluyor. Ve 1983’deki bu kanun yeni düzenlemelere ayak uyduramıyor.
NÜFUS PLANLAMASI HAKKINDA KANUN
Madde 2: Nüfus planlaması, fertlerin istedikleri sayıda ve istedikleri zaman çocuk sahibi olmaları demektir.
Madde 5/1: Gebeliğin 10. haftası doluncaya kadar annenin sağlığı açısından tıbbi sakınca olmadığı takdirde istek üzerine rahim tahliye edilir.
Madde 6: 5. maddede belirtilen müdahale, gebe kadının iznine, küçükler de küçüğün rızası ile velinin iznine, vesayet altında bulunup da reşit veya mümeyyiz olmayan kişilerde reşit olmayan kişinin ve vasinin rızası ile birlikte sulh hakiminin izin vermesine bağlıdır.
5. maddenin birinci fıkralarında belirtilen ve rızaları aranılacak kişiler evli iseler, sterilizasyon veya rahim tahliyesi için eşin de rızası gerekir.
Sonuçta, Kanun’da evli kadının da reşit olmayan kadın gibi kürtajı başkasının iznine bağlı tutulmuş. Nüfus Planlaması Hakkındaki Kanun kabul edildiği tarihte o sıradaki TCK ve TMK ile uyumlu iken şimdi bu özelliğini kaybetmiştir. Sorun yaratan yasanın yeniden düzenlenmesi ve günün koşullarına, kadın ve hasta haklarına uyumlu hale getirilmesi gerekiyor.
(alıntıdır)
Evli kadının gebeliğinin sonlandırması için eşin izni yeni TCK’da aranmıyor. Ancak uygulamada 1983 tarihli Nüfus Planlaması Hakkındaki Kanun devreye sokuluyor. Dolayısı ile aslında evli kadın kürtaj kararını tek başına veremiyor. Yeni TMK’da aile içi kararın ortak alınması hükmü var. Bu durumda eğer kadın istiyor ve eşi kürtaja izin vermiyorsa, Aile Mahkemesi de denenebilir. Ancak başarılı olur mu? Bilemem. Sadece denenebilir, diyorum. Kadın eşin izni olmadan kürtaj yaptırırsa, eşi kusurlu davranıştan kendisine dava açabilir. Bu tür davalarda tazminat cezası ile sonuçlanır.”
Ben bir uyumsuzluk göremedim biraz açabilir misiniz? Gebelik hastalık halimi oluyor hastalık ise bebek?
TCK açısından bir çelişkide göremiyorum ceza yasası yoruma açık değilir.
Sorunun nereden kaynaklandığını anlayamadım.
- - - Updated - - -
TMK açısından yasanın düzenlemeye tabi tutulması ciddi sorun yaratır düşünsenize kadın kafasına göre çocuğu aldırabilecek savunmada benim vücudum
Evlilik akdi ne olacak? yada erkek çocuğu istemedi kadın istedi iş boşanma ile sonuçlandı baba iştirak nafakası ödeyecek!!!!
Yada kişiler evli değil baba çocuğu istemedi hatta kadın erkeği yanılgıya düşürüp gebe kaldı babalık davası açtı !??