Bilim İnsanı Gerçeği Aramakla Yükümlüdür
	
	
		Bilim İnsanı Gerçeği Aramakla Yükümlüdür - 7 
  
 Türk İnternet.com  / Yazar:  Prof.Dr.İbrahim Ortaç   
  
 Bilimsel düşünce yapısı kazanmış bir kimse her şeyden önce gerçekçi bir  yapıya sahiptir. Olaylara saygılıdır ve her olayın bir nedenden kaynaklandığını  bilir. Cemal Yıldırım’ a göre bilim insanı yargılamalarında tutarlı ve ihtiyatlı  olmasını bilir; olay ve olgulara dayanmayan genellemelerden kaçınır, dogmatik  inançlara sapmaz. 
  
 Bilim bir sistematik öğrenme ve araştırma sanatı olduğuna göre bilim  insanlığı ahlakı doğuştan değildir, eğitim ile kazanılacak bir olgudur. Bilim  insanının en önemli özelliklerinden biri de onun ahlaki hayatıdır. Bilim insanın  ahlaksal hayatı, sürekli bir arayış heyecanı, çıkara dayanmayan bir özlemle  didinen saf ve onurlu bir hayattır. Sürekli doğruyu aramak, bulguları  çarpıtmamak, okumadığını okumuş gibi, bulmadığı sonucu bulmuş gibi göstermemek,  başkalarının düşüncelerini kendi görüşüymüş gibi sahiplenmemek gibi erdemlere  sahiptir. 
  
 Bilim insanın ahlaksal hayatı paraya, üne ve otoriteye önem vermeyen fakat  gerçekleri bulma ateşi ile çırpınan bir hayattır. Bu anlamda bilim adamı, bilimi  ve bilgisi ile ölümünden de sonra da yarattığı etkileri yaşayacağı için kutsal  bir görev üstlenmektedir. Bu bağlamda bilime ve bilgiye olan saygı bilim adamına  saygıya dönüşmüştür. 
  
 Türkiye Bilimler Akademisi TUBA’nın 14/04/2001 tarihli duyurusunda bilim insanı şöyle  tarif edilmektedir: 
  
 Bilim insani ve akademik etkinliklerde etik başlıklı bölümde, ‘Bilim insanı,  akademik yaşamının bütün evrelerinde ve öğretim, yönetim ve akademik  değerlendirmelere ilişkin görevlerde bilimsel liyakati temel ölçüt olarak kabul  eder, temel etik kurallarının dışına çıkmaz ve bu kuralların dışına çıkılmasına  göz yummaz. Eğitimin eksik verilmesi, kopyacılık, akademik ilerleme ve ödül  jürilerinde bilimsel liyakat ölçütlerinin dışına çıkmak, kişileri kayırmak ve  benzer davranışlar kabul edilemez’. 
  
 Bilim insanı ahlaki değerleri yüksek olan kişidir. Bilim insanı olayları ve  olguları olduğu gibi kabul eder, gerçeğe saygılı kişidir. Esen rüzgarın yönüne  veya gücüne göre fikir değiştiren veya anlayışını güçlü olana göre belirleyen  kişi değildir. Kendinden zayıfı ezmeyen ve kendinden güçlünün önünde diz  çökmeyen, sağlıklı iç gelişmesini tamamlamış, olgun yapısıyla insanı insan  olarak gören ve insan olduğu için saygı duyan ahlaklı ve erdemli kişidir. Bilim  insanı kibir, haset, kıskançlık, kendini beğenmişlik gibi insanı zayıflıklarını  çoktan geride bırakmış ve kendini aşmış kişidir. Anadolu’daki halk deyişi ile  kemale ermiş bir kişiliği vardır. Bu yönüyle bilim insanı kendini ve dar  çevresini aşmış kişidir. Bilim insanı ben merkezli değil, biz merkezli,  paylaşımcı kişiliğe sahiptir. Makam ve mevki peşinde koşan değil, toplumun  mutluluğu için bilgi üreten kişidir. 
  
 Öğretim üyesi, bilimsel bakımda kendisine hedef olarak seçtiği konuda sorun  çözmeye kendisini adamış, duruşu olan, yetişkin, belirli bir felsefi bakış açısı  olan ve öğrendiklerini ve bulgularını öğrencileri ile paylaşan kişidir. Bilim  adamı üst makamlardan bir zorlama gelirse yaparım, gelmese sırt üstü yatarım  anlayışı ile hareket eden bir teknisyen veya memur değildir. Bacon “bilgiyi,  başka kimseler üzerinde üstünlük sağlama, kar ve şöhret ya da bunun gibi  aşağılık şeyler için değil; yaşamda ondan yararlanmak ve kullanmak için ara”  diyor.
  
  Öğretim Üyesi ya da Bilim İnsanı  Kimdir?-1  
  Öğretim Üyesi ya da Bilim İnsanı  Kimdir?-2  
  Öğretim Üyesi ya da Bilim İnsanı  Kimdir?-3  
  Öğretim Üyesi ya da Bilim İnsanı  Kimdir?-4 
  Öğretim Üyesi ya da Bilim İnsanı  Kimdir?-5  
  Öğretim Üyesi ya da Bilim İnsanı  Kimdir?-6  
  Öğretim Üyesi ya da Bilim İnsanı  Kimdir?-7  
  Öğretim Üyesi ya da Bilim İnsanı  Kimdir?-8 
Sayın Prof.Dr.İbrahim Ortaç'ın tüm makaleleri okunmaya değer olduğu gibi şu makale de öncelikli olarak okunmaya değer:
Olaylara ve Yaşama Bütünsel Bakabilmek
Saygılarımla,
	 
	
	
	
		Re: Bilim İnsanı Gerçeği Aramakla Yükümlüdür
	
	
		Makaleleri okuyunca;
 
Bertrand Russell'ın "Düşünceler Yetke ve Birey" , "Çağımızın Sorunları Üstüne Düşünceler" , "Aylaklığa Övgü" isimleri ile Türkçeleştirilmiş  Nobel Edebiyat ödüllü yapıtından, 
 
Bilim ve Değerler
Bilim ve Toplum
Din ve Bilim başlıkları aklıma geldi.
 
Ah, bilim insanlarını özgürleştirebilsek...