Nişanlımın zayıflama merkeziyle arasında oluşan ve sonunda icraya gidilen sorun

Öncelikle herkese merhabalar.
Anlatacağım olay nişanlımın başından geçmiş.2007 yılının haziran ayında sokakta gezerken(o zaman henüz tanışmamıştık) bir zayıflama ve güzellik merkezinin verdiği davet kartını almış. Ücretsiz olarak bazı basit kuaförlük işlemlerinin yapılacağını okuyan nişanlım güzellik merkezine gitmiş ve orada tanıtım yapılan bir odada zayıflama hizmeti alacağına dair bir sözleşme ve on adet senede imza atmak suretiyle borçlu duruma düşmüş.
Aradan bir hafta geçtikten sonra nişanlım bazı arkadaşlarından oranın iyi bir yer olmadığını,verdikleri hizmetin hiçbir işe yaramadığını ve birkaç kişiye daha aynı şekilde senet imzalatılıp icraya verildiğini öğrenmiş.Senetlerini almak üzere tekrar gittiğinde senetlerini vermeyip bazı oyalayıcı cevaplar vererek geri göndermişler. Nişanlım da herhangi bir hizmet almadığından ötürü herhangi bir sorumluluğunun olmayacağını düşünerek bu konunun üzerine gitmemiş.
Daha fazla uzatıp zamanınızı almak istemiyorum. Sonuçta 13.02.09 tarihinde nişanlımın eline İstanbul 12. İcra Müdürlüğü'nden bir ödeme emri ulaşmış. Bir hizmet alınmamasına karşılık senetlerin ve gecikme cezası ile diğer masrafların nişanlım tarafından ödenmesi gerekiyor.Ayrıca üzerine kayıtlı herhangi bir mal varlığı olmamasına karşılık mal beyanında bulunması isteniyor.Bu olay karşısında ne gibi bir yol izlememiz hususunda bizi bilgilendirirseniz çok seviniriz.
Şimdiden teşekkürler.

izlenecek bir yol yok senetler ödensi gerek... hapis cezası alır ve borç devam eder

Kambiyo senetlerinde borcun sebebi araştırılmaz. Ortada bir senet var ise ve imza size ait ise ispat edebileceğiniz bir durum söz konusu değildir.

Kambiyo senetlerinin aksi sadece İ.İ.K. nun 68/a ve devamında sayılan belgelerle kanıtlanabilir.

Madde 68 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/38 md.)

(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./16. md.) Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz.

Borçlu itirazını varit gösterecek hiçbir belge ibraz edemezse icra mahkemesi*1* itirazın kaldırılmasına karar verir.

İtiraz birinci fıkrada gösterilen senet veya makbuz yahut belgeye müstenit ise itirazın kaldırılması talebi reddolunur.