Müdahilliğin reddine karşı itiraz yolları
Selam,
Bir sahtecilik olayını meydana çıkarmak için yaklaşık 2 yıl uğraştım.Daha sonra sahte belgenin kullanıldığı ilçenin savcılığına suç duyurusunda bulundum.Burası, belgenin başka yerde hazırlandığından bahisle dosyayı evrakın hazırlandığı ile gönderdi.
Buradaki savcı, bilirkişi raporuna rağmen, takipsizlik kararı verdi.Yaptığım itiraz Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yerinde bulundu ve ilgilisi hakkında Asliye Ceza'da dava açıldı.
İlk celsede davaya müdahil olma talebimi içeren dilekçe verdim.
Bu arada bulunduğumuz ilin en ünlü ceza avukatlarından birini vekil tayin eden sanık, belgeyi kendisine benim yaptırdığımı, bunun için kendisine ücret bile ödediğimi ileri sürdü.
Ben, bana iftira atıldığını ve bu nedenle de müdahil olmak istediğimi belirttim. Bu talebim Savcı tarafından kabul görmesine rağmen, Hakim tarafından reddedildi.Bugün duruşma zaptını aldım.Zabıtta her hangi bir itiraz yolu da belirtilmemiş.
Davaya mutlaka katılmak istiyorum.Çünkü evrakı yaptıran kişinin tanık olarak dinlenmesini talep ettim.Onun da, bu suça iştirak (bu belgeyi tenfiz davasında kullandı) nedeni ile ceza alması söz konusu olduğundan, yalan beyanda bulunacağını düşünüyorum.
Mahkemenin bu kararına karşı başvurabileceğim hangi kanun yolları var?
Lütfen yardım edin...
Re: Müdahilliğin reddine karşı itiraz yolları
İKİNCİ KISIM: KAMU DAVASINA KATILMA
KAMU DAVASINA KATILMA
Madde 237 - (1) Mağdur, suçtan zarar gören gerçek ve tüzel kişiler ile malen sorumlu olanlar, ilk derece mahkemesindeki kovuşturma evresinin her aşamasında hüküm verilinceye kadar şikâyetçi olduklarını bildirerek kamu davasına katılabilirler.
(2) Kanun yolu muhakemesinde davaya katılma isteğinde bulunulamaz. Ancak, ilk derece mahkemesinde ileri sürülüp reddolunan veya karara bağlanmayan katılma istekleri, kanun yolu başvurusunda açıkça belirtilmişse incelenip karara bağlanır.
Re: Müdahilliğin reddine karşı itiraz yolları
Katılma talebinin reddi esas hükümle birlikte temyiz edilebilir. Ancak itiraz yoluna gidemezsiniz. Çünkü mahkeme kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilmesi için kanunda açık bir hüküm bulunması gerekir. CMK'da bu tür bir hüküm bulunmamaktadır.