x bir kankadan ipotek ve kefil gösterilerek çekilen kredi ödenmediği için icraya düşüyor.üçüncü bir sahıs defaten borcu ödedikten sonra ipoteği satışa çıkarmadan veya ipoteği kaldırdıktan sonra kefillere rucu edebilirmi. tşk ederim cevaplayanlara.
Printable View
x bir kankadan ipotek ve kefil gösterilerek çekilen kredi ödenmediği için icraya düşüyor.üçüncü bir sahıs defaten borcu ödedikten sonra ipoteği satışa çıkarmadan veya ipoteği kaldırdıktan sonra kefillere rucu edebilirmi. tşk ederim cevaplayanlara.
sn. sanbil,
üçüncü kişinin ifayı ne vesileyle yaptığı konusu önem arzetmektedir.
bu konuda bilgi verirseniz yardımcı olmaya çalışırım.
esen kalın.
sn. sanbil,
hukukumuzda üçüncü kişinin ifası mümkün olup; bu kişi borçlunun haberi olmasa dahi borçlunun bu borcunu kapatabilir. BK m.67 buna âmirdir.
sorun şuradadır ki üçüncü kişinin borcu ödemesi nasıl bir hukuki sonuç ortaya çıkarır? konu burada özetlenebilecek kadar basit değildir. ancak şunu belirtmek gerekir:
şayet üçüncü kişi BK m.109'da sayılan hallerden birisi nedeniyle borcu öderse, kanunen halef olacağından alacak ona geçer ve o hem borçluya hem kefile başvurabilir. elbette ipoteğin paraya çevrilmesini de talep edebilir.
ancak ödeme BK m.109'a veya benzeri bir mevzuat hükmüne dayanmıyorsa kanuni halefiyet söz konusu olmayacağından üçüncü kişi sadece borçluya başvurabilecek; kefile gidemeyecektir.
ancak hangisi olursa olsun (şayet ticari borç için kefalet yoksa) kefilin bir şansı vardır. o da BK m.486'a gösterilmiştir. buna göre kefil kendisine başvurulduğunda önce ipoteğin paraya çevrilmesinin talep edilmesi gerektiğini ileri sürebilir.
konuya ilişkin maddeler aşağıdadır.
I: Bizzat borçlu tarafından ifa
Madde 67 - Borcun, bizzat borçlu tarafından ifa edilmesinde alacaklının menfaati bulunmadıkça; borçlu, borcunu şahsen ifaya mecbur değildir.
(A) ALACAKLIYA HALEF OLMAK
Madde 109 - Alacaklıya tediyede bulunan üçüncü şahıs aşağıdaki hallerde tediye eylediği miktar nispetinde alacaklının haklarına kanunen halef olur;
1 - Başkasının borcu için rehnedilen bir şeyi rehinden kurtardığı ve bu şey üzerinde mülkiyet hakkı veya sair diğer bir ayni hakkı haiz bulunduğu takdirde.
2 - Alacaklıya tediyede bulunan üçüncü şahsın ona halef olacağı borçlu tarafından alacaklıya haber verildiği takdirde.
I: Adi kefalet
Madde 486 - Adi kefaletten kefilin borç ile mutalip olması ancak kefalet akdinden sonra borçlunun iflas etmesi veya hakkında takibat icra olunupta alacaklının hatası olmaksızın semeresiz kalması yahut borçlu aleyhinde Türkiye de takibat icrasının imkansız hale gelmesi ile meşruttur.
Alacaklının alacağı kefaletten evvel yahut aynı zamanda rehin ile temin olunmuş olduğu takdirde, adi kefalette kefil borcun evvelemirde merhundan istifa olunmasını talep edebilir. Fakat borçlu müflis ise yahut borçlunun iflası ilan olunmadıkça rehnin nakde tahvili kabil olmazsa bu hüküm cerayan etmez.
esen kalın.
ancak hangisi olursa olsun (şayet ticari borç için kefalet yoksa) kefilin bir şansı vardır. o da BK m.486'a gösterilmiştir. buna göre kefil kendisine başvurulduğunda önce ipoteğin paraya çevrilmesinin talep edilmesi gerektiğini ileri sürebilir.
Peki icra dosyasını temlik alan kişi kendi insiyatifiyle ipoteği kaldırdıktan sonra kefillere rucu edemezmi efendim. bir sorum daha var dosyanın temlik edilme sınırı varmıdır acaba sayısal olarak.