Re: İdarenin takdir yetkisi
Re: İdarenin takdir yetkisi
Konuyla ilgili olarak 2577 s. Idari Yargilama Usul Kanununun ilgili maddeleri
Idari Davalarin Acilmasi
MADDE 3.
1. Idari davalar, Danistay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi baskanliklarina hitaben yazilmis imzali dilekcelerle acilir.
2. Dilekcelerde;
a) Taraflarin ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadlari veya unvanlari ve adresleri,
b) Davanin konusu ve sebepleri ile dayandigi deliller,
c) Davaya konu olan idari islemin yazili bildirim tarihi,
d) Vergi, resim, harc, benzeri mali yukumler ve bunlarin zam ve cezalarina iliskin davalarla tam yargi davalarinda uyusmazlik konusu miktar,
e) Vergi davalarinda davanin ilgili bulundugu verginin veya vergi cezasinin nevi ve yili, teblig edilen ihbarnamenin tarihi ve numarasi ve varsa mukellef hesap numarasi,
gosterilir.
3. Dava konusu kararin ve belgelerin asillari veya ornekleri dava dilekcesine eklenir. Dilekceler ile bunlara ekli evrakin ornekleri karsi taraf sayisindan bir fazla olur.
MADDE 4.
Dilekceler ve savunmalar ile davalara iliskin her turlu evrak, Danistay veya ait oldugu mahkeme baskanliklarina veya bunlara gonderilmek uzere idare veya vergi mahkemesi baskanliklarina, idare veya vergi mahkemesi bulunmayan yerlerde asliye hukuk hakimliklerine veya yabanci memleketlerde Turk konsolosluklarina verilebilir.
Ayni Dilekce ile Dava Acilabilecek Haller
MADDE 5.
1. Her idari islem aleyhine ayri ayri dava acilir. Ancak, aralarinda maddi veya hukuki yonden baglilik yada sebep-sonuc iliskisi bulunan birden fazla isleme karsi bir dilekce ile de dava acilabilir.
2. Birden fazla kisinin ortak dilekce ile dava acabilmesi icin davacilarin hak veya menfaatlerinde istirak bulunmasi ve davaya yol acan maddi olay veya hukuki sebeplerin ayni olmasi gerekir.
Dava Acma Suresi
MADDE 7.
1. Dava acma suresi, ozel kanunlarinda ayri sure gosterilmeyen hallerde Danistayda ve idare mahkemelerinde 60 ve vergi mahkemelerinde otuz gundur.
Takdir yetkisinin tanımı ve hukukî niteliği
Genel bir ifadeyle takdir yetkisi, belli bir davranışta bulunurken ya da belli bir görevi yerine getirirken yahut da bir karar verirken kanun tarafından az veya çok bir hareket serbestliği, bir başka ifadeyle kanun koyucunun önceden bir hareket şekli koymadığı hallerde yerine göre hareket edebilme yetkisi tanınmış ise, bu durumda takdir yetkisinden bahsedilir.
Takdir yetkisi, duruma göre hareket etme yetkisi olarak ifade edilir. Kelime anlamı ile takdir yetkisi iki anlama gelmektedir. Birincisi “kanunların hayatın bütün hadiselerini kavrayamamaları yüzünden, bazı hallerin gereklerini daha iyi ölçmeğe imkan bırakmak için hakkaniyet ve dürüstlük kaideleri gibi umumi adalet ve ahlâk ölçüleri içinde hâkimlere hükümlerinde ve kararlarında tanınan yetki”, diğeri ise “muhakemenin her safhasında meselenin hâl ve icabına göre karar almayı ve uygulamayı kanunun kendisine bırakmış olduğu yerlerde hâkimin alacağı tedbirlere, vereceği kararlara tesir eden fikri intibalara veya vicdani kanaatlere dayanma hakkı”dır.
Buna göre takdir yetkisi, kanun koyucunun bilerek ve isteyerek bir başka ifadeyle bilinçli olarak hüküm içi (intra legem) boşlukların; hukuk kurallarını uygulamakla yükümlü olanlarca -hâkimlerce- olaylardaki özelliklerle toplumdaki ahlâki düşünceler, hukukun birliği, takdir yetkisini tanıyan kuralın amacı, sosyal adalet gibi hususlar göz önünde tutularak ferdileştirilip doldurulması yetkisi olarak tanımlanabilir
Yine hâkimin karar verme sürecinde kullandığı ve “takdiri” dediğimiz yetkisini keyfilikle karıştırmamak gerekmektedir. Keyfi güç, herhangi bir makamın kendi şahsi görüşlerine, arzularına göre hiçbir kayıt ve şarta bağlı olmadan hareketi demektir. Bu açıdan takdir yetkisini kullanan hâkim, bu yetkiyi çok genel bir söyleyişle ancak yasanın serbest bıraktığı alanlarda veya çizdiği sınırlar içinde, ülkenin yasaları ile belirlenen sınırlar dahilinde ve göreve uygun biçimde kullanılabilir. Hâkim, kendisine takdir yetkisi verilen yerlerde kendi hukuk hissi ve anlayışına yahut keyfine göre değil, her şeyden önce kanuna ve hukuka bağlı olarak karar verecektir.
Takdir yetkisinin ne olduğunu veya neden var
olduğunu açıklayan çeşitli kuramlar geliştirilmiştir.
Bu kuramlardan çıkarılabilecek en önemli sonuç,
idarenin az ya da çok takdir yetkisine sahip bulunması
zorunluluğu; bu yetkinin bir bakıma idari yaşamın
gerçeklerinden kaynaklandığı şeklinde özetlenebilir.
Takdir yetkisi, belirli olguların varlığı halinde,
İdarenin serbestçe ya da mevcut seçeneklerinden
birini uygun gördüğünce tercih ederek karar alabilme
imkanıdır.
Takdir yetkisi “keyfi”lik demek değildir. İdare takdir
yetkisinikullanırkenbazıilkelereuymakzorundadır.
Builkeleraşağıdakigibisıralanabilir :
a)İdare, takdir yetkisini kullanırken her şeyden önce,
yasanınkoyduğusınırlariçerisindekalmalıdır.
b)İdare, takdir yetkisini kullanırken eşitlik ilkesine
önemvermelidir.
c)İdare, takdir yetkisini kamu yararı için
kullanmalıdır.
d)İdare,takdiryetkisinigerekçelikullanmalıdır
Cevap: İdarenin takdir yetkisi
Bu problemi tatlı yollardan halletmeye çalış derim.
İdare bu konuda kendine dava açılınca 10 kaplan gücüne bürünüyor.
Kılıf aramaya ve bulmaya çalışıyor.
Cevap: İdarenin takdir yetkisi
Aradığınız bu mu?
657 DMK
MEMURUN BAŞKA SINIFTA VE DERECESİNİN ALTINDA BİR GÖREVDE ÇALIŞTIRILMIYACAĞI:
Madde 45 - (Değişik madde: 30/05/1974 - KHK/12; Aynen kabul: 15/05/1975 - 1897/1 md.)
Hiç bir memur sınıfının dışında ve sınıfının içindeki derecesinin altında bir derecenin görevinde çalıştırılamaz.
(Değişik fıkra: 12/02/1982 - 2595/2 md.) 5 inci ve daha aşağı derecelerdeki kadrolara, derece yükselmesi için gerekli nitelikleri haiz memur bulunmaması hallerinde, 36 ncı maddede belirtilen öğrenim durumları itibariyle tespit olunan yükselinebilecek dereceyi aşmamak ve karşılık gösterilecek kadro derecesi kazanılmış hak aylık derecelerinin üç üst derecesinden fazla olmamak kaydıyla, bu dereceler karşılık gösterilerek, kendi derecesi ile aynı sınıftan memur atanması mümkündür.
Bu gibiler, işgal ettikleri kadroda kazanılmış derece ve kademelerinin aylığını almaya devam ederler ve kazanılmış aylıklarındaki kademe ilerlemesi ve derece yükselmesi genel esaslara göre yapılır. Karşılık gösterilen kadrolar, ilgililer için kazanılmış hak teşkil etmez.
İyi günler...
Cevap: İdarenin takdir yetkisi
İdarenin takdir konusunda birçok yazılara internet ortamından da ulaşıbiliyor.
Cevap: İdarenin takdir yetkisi
Takdir yetkisi konusunda bir kişi hariç, idarenin takdir yetkisi denetlenemez diyerek açıklama ve yazı yazan hukuk insanı yok.
Cevap: İdarenin takdir yetkisi
İdarenin takdir yetkisi denetlenemez diyen kişi hakkında şunu diyebilirim; hukuğun her alanında yorum yapmaktadır.
Cevap: İdarenin takdir yetkisi
Hukuk Fakültesinden hocalarımızla ve hakim arkadaşlarımla yaptığım sohbetlerde; bu kişinin hukuk hakkında her konuda yazdığını söylemişlerdir.
Cevap: İdarenin takdir yetkisi
Bundan dolayı bu kişiyi referans gösterip, kılıf uyduruyorlar.