Suçun Kapsamı ve vekillik

Konuyu aslında tam olarak nereye açacağımı bilemediğim için bu bölümü uygun görüp yazdım, eğer yanlış bölüme açıldıysa lütfen silmek yerine uygun bölüme taşınmasını sağlayınız.

Varsayalım ki yabancı bir firma, Türkiye’deki marka hakkını savunmam için beni vekil tayin ediyor, buraya kadar herşey normal ancak dava ettiğimiz yerli firma zaman içinde mahkemeye öyle deliller sunuyor ki, (T.C. Gümrük Bakanlığından gelen faturalar ve gümrük beyannamaleri), savunduğum firmanın Türkiye’de çalıştığı firmalarla birlikte sattığı ürünleri değerinin 1/4 – 1/5 nispetinde düşük göstererek milyonlarca dolarlık vergi kaybına sebebiyet verdiğini öğreniyorum. Ayrıca fesh edilen firma ve kurulan yeni firma adına ilamı yapılmadan Türkiye'ye fatura kestikleri yine aynı belgelerde görünüyor ve buna benzer bir sürü yolsuzluk. Sunulan bilgilere rağmen mahkeme marka davası olarak devam ediyor.

Sonuç olarak ben suç işlediğinden emin olduğum halde bir yabancı firmayı savunmak durumundayım,
-Yukarıdaki suç sadece Gümrük ve Maliye’ye karşı işlenen bir suç kapsamına mı girer?
-Yoksa bu suç Türkiye Cumhuriyetine karşı işlenen bir suç mudur?
-Türkiye’ye karşı işlenmiş bir suç söz konusu ise bu delilleri bildiğim halde görmezden gelip, yabancı firmayı savunmaya devam etmem beni bu suçun ortağı haline getirir mi?
-Böyle bir durumda bunların farkına varmadım diyip sıyrılma şansım var mı?

Sizin için davada vekillik yaptığınız durum önemlidir. Diğer bütün suçlar vergi kaçıranları bağlar. Ancak bildiğiniz ve belgelendirebildiğiniz hususlar varsa bir ihbar dilekçesi ile maliye ve gümrük bakanlığına bildiriniz. Burada sizie %10'luk ihbar ikramiyesi serbest meslek erbabı olduğunuz için ödenmez.
S.M.Mali Müşavir
Selçuk Gülten

Müvekkiliniz kanlı katil olsa dahi size güvenerek temin ettiği kişisel , ticari ve mesleki bilgilerini ifşa etmenizin avukatlık mesleğinin doğasında bulunan sır saklama yükümlülüğü ile bağdaşmadığı kanaatindeyim.

Vergi Usul Kanunu (VUK)'un bu konudaki yaklaşımı da bu yöndedir. VUK'un 151. maddesi uyarınca : Avukatlardan ve dava vekillerinden kendilerine tevdi olunan işler veya görevleri dolayısiyle muttali oldukları ahval ve hususların bildirilmesi istenemez.

TCK'nin 278. maddesinde düzenlenen SUÇU BİLDİRMEME suçunun oluşabilmesi için suçun işlenmekte olan bir suç olması yahut işlenmiş olmakla birlikte, sebebiyet verdiği neticelerin sınırlandırılmasının halen mümkün bulunması gerekir.

Sizin olayınızda böyle bir durum yok anladığım kadarı ile...

Bu ağır yükle yaşamak zorundasınız