Milli Eğitim İl Disiplin Kurulundaki Bir Kişiyi Hasım Nedeni İle Red Etme

Merhaba;
İl milli eğitim disiplin kuruluna, soruşturmada hiç bir şekilde bana sorulmayan bir konuda(tehdit)savunma yapacagım.Savunmamı yapınca gerçeklerin görüleceğine ve suçsuzluğumu,bana iftira atıdıgını göreceklerdir .Ancak milli eğitim il disiplin kurulunda bulunan Teftiş kurulu başkanı ile aramda kişisel ve siyasal husumet bulunması nedeni ile il disiplin kurulunu yanlış ve kasıtlı etkileyebileceğini düşünüyorum.Çünkü bu teftiş kurulu başkanının, halen eski okulumda bulunan yakın ve çıkar arkadaşları ve bunların arasında yer alan müdür vekili tarafından tarafıma ,okulda bir takım çıkar grubu ile oluşturduğu komplo kurmaları nedeni ile iftira(tehdit ettiğim suçu) atılmaktadır.Ben bu iftirayı çürütebilecek durumdayım.Elimde belgelerim var.
Olaylar kısaca şöyle olmuştur. önemli bir okulda Okul Müdürü olarak çalışırken bizzat teftiş kurulu başkanının ,belli hedefler tarafından yönlendirilerek belli amaca hizmet eden davranışları ve yine bu grubun beraber belirledikleri konularda teftiş kurulu başkanının bizzat kendisi tarafından soruşturmaya maruz kaldım.Tarafıma altı ay boyunca soruşturma yaptı.Bütün işlemler didik didik edildi .ciddi bir suç unsuruna rastlayamadı.Nerede ise aradığını bulamadığı için kimyası bozuldu.Bunun üzerine soruşturmanın uzun sürdüğü,artık bu okulda kalmamın yarar getirmeyeceği ,okulda huzursuzluk var,huzursuzluk nedeni müdürdür.diye rapor yazarak 5442 s.yasanın 8/c maddesine göre yöneticilik görevimden alıp il içinde öğretmen olarak atanmama yol açtı.Halbuki kendisi de çok iyi biliyordu ki ısmarlama rapor yazmıştı.Nedeni ise daha önce 30 a yakın soruşturma geçirdiğim halde hiç bir suç unsuruna rastlanmadığı ve ceza almadığım,yönetici olarak görev yaptığım 5 yılda 1 aylıkla ödül,3 taktirname,8 teşekkürname,sayısız başarı belgesi almam,ulusal sunumlar yapmak üzere bakanlıkça Ankara'ya çağrılmam,yine bakanlığın yayınladığı kitaplara giren örnek proje ve çalışmaların sahibi olduğum,mezun olan öğrenci bazında anadolu ,fen ve askeri liseleri kazanan öğrencilerin istatiksel olarak %45-55 arasına çıkardığımı ,basketbol ve voleybolda türkiye 3.nü yakaladığım ve okulu Türkiye sıralamasında üst noktalara taşıdığımı çok iyi bildiği halde sırf beni alıp ,arkadaşı müdür baş yardımcısını müdür yapmak için böyle bir teklifle bu yolu izledi.Zaten teklif ettiği ceza da yaptığım savunma sonucunda il disiplin kurulu tarafından red edildi.Ancak vali tarafından resen cezanın bir altı verildi.Tabi bende hakkımı idari mahkemede arıyorum.

ANCAK benim meselem ;yine bu kişi tarafından ne kadar yeterli savunma yaparsam yapayım,ne belge sunarsam sunayım kurulu kasıtlı ve yanlı yönlendirmeye çalışacagıdır.Çünkü kendisinden sonra soruşturmamı yapan müfettişlerin üzerinde bile etki kurmaya çalışmıştır.Konularla ilgili hem tarafımdan hemde kendi ekibi tarafından yapılan şikayetlerde gerçekler ortaya çıkmasın ve konular bir bütün olarak görülüp olayın aslı anlaşılmasın diye konuları değişik müfettişlere ( 5 gruba her grup 2 müfettiş)) dağıtarak hedef saptırmaktadır.Ancak yine de tarafsız müfettişlerin yürüttüğü toplam 5 soruşturma grubundan 2 grup soruşturmalarını bitirmiş ve teftiş kurulu başkanının arkadaşlarını ,müdür baş yardımcısı aynı zamanda müdür vekilini ve komplo grubunun içerisinde yer alan bazı öğretmenleri iftira atmak,komplo kurmak ve zimmet suçlaması ile görevden almayı teklif etmişlerdir.Diğer müfettişlerde soruşturmaya devam etmekte sonucun da da aynı karara varacaklarını düşünüyorum.Ancak durumu gören teftiş kurulu başkanı müfettişlerin bitirdikleri dosyaları kendisine teslim etmelerine rağmen uygulatmamak için uğraşmakta ve sumen altı yapmaya ve bu yolla arkadaşlarını korumaya çalışmaktadır.Bu durumda soruşturmacı müfettişler de rahatsız olmuş ve gerekli girişimlerini başlatmışlardır.Yine Edindiğim bilgilere göre diğer soruşturmacılar üzerinde başkan olması münasebeti ile de baskı kurmaktadır. Bizde bu durumu aile birliği ile beraber bakanlığa ve valiliğe bildirmiş bulunmaktayız.
İşte buradan görüleceği üzere,Teftiş kurulu başkanı, hakkımda yapılan soruşturmaları etkilemeye ve ceza almama çalışmaktadır.Bu kişinin kişisel ve hukuka aykırı uygulamaları ve yönlendirmeleri olmasa, suçum olmadığını sadece iftiralara ve komplolara uğradığımı ama bu iftiralara ve komplolara karşı da elimde her türlü belge ve bilgi olduğundan ,hiç bir şekilde soruşturmalardan ve ceza alacagımdan korkum yok.Beni sadecebu kişinin makamını ve yetkilerini kullanarak yanlış,yanlı ve kasıtlı bilgi vererek İl disiplin kurulunu etkilemesidir.Çünkü aynı baskıyı daha önce kendisi tarafından yapılan soruşturma sonucunda yaptığı ceza teklifinin ğörüşüldüğü ama soruşturmacı olması sebebi ile bulunamadığı Disiplin kurulunda bulunan 6 kişiden oluşan kurulun Milli eğitim tarafından seçilen 2 okul müdürüne ceza almam için baskı kurduğunu biliyorum.
Bu nedenle;
Bu kişinin görevini kötüye kullanmasını nasıl engelleyebilirim?
il Disiplin kurulunda bulunmasına itiraz edebilir miyim?
Bunun yasal dayanağı var mıdır?
Ayrıca İl milli eğitim disiplin kurulunda sözlü savunma yapmam ve bulunma gibi bir hakkım var mı?Bunun için ne yapabilirim?
Vereceğiniz bilgiler için şimdiden teşekkür ederim.

hocam önclikle geçmiş olsun..sizin konunuzun karşılığ bi çok dava açılabilir fakat bir de size mobbing davası açmanızı öneririm,bu dava konusu Türk hukuk sistemine yeni girmekle beraber Türkiyedeki en meşhur örneği Erzurum miili eğitim müdürü Fevzi Budak ın çtığı davadır,o da sizin gibi soruşturmalarla durmadan taciz edilmiş ve açtığı davayı kazanmıştır..mobing davası(işyerinde duygusal taciz,psikolojik baskı,bu kadar soruşturmanın üst üsüte yapılması müfettişlerle durmadan taciz edilmeniz bu davaya belge oluşturabilir..kolay gelsin..

Bununla ilgili çok yakın bir emsal karar varar ankara 8. idare mah. verdiği özelden size mail atıyorum kararı bana gelip gelmediğini söylerseniz sevinirim.Sizin yardımınızı görmüştüm şimdi size en ufak bir yardımım dokunursa ne mutlu bana. sağolun iyi geceler

men hocam benim de başımda benzer bir durum var kararı bana da gönderebilirmisin sana özelden mailimi yazayım ilgilenirsen sevinirim,şimdiden teşekkürler...

Bu forumda yazan tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum. Uzun bir mücadeleden sonra haklılığımı ve yapılan işlerin yanlışlığını ortaya koydum. Tabi bu durum buradan edindiğim bilgilerle oldu. Şöyle ki
1-Görevden alınma gerekçesi oluşturmak için uydurulan suç isnatları idare mahkemesi tarafından esastan iptal edildi. Ancak gerekçeli karar elimize geçmediği için henüz göreve iade için idareye başvuramadık.
2-Teftiş Kurulu başkanı ve yardımcıların usulsüz olarak görev yaptıklarını ispat edip bakanlığa bildirince görevlerinden alındılar.
3-İl MEM müdürü görevden kaçmak ve yurt dışına gitmek zorunda kaldı
4-İlçe MEM müdürü görevden alındı.
5-Bu kişiler hakkında Başbakanlık insan hakları aracılığı ile MEB Başmüfettişlerince soruşturma yapıldı.(ancak raporda onlar açısından çok vahim olaylar olduğu için, siyaseten devreye girip raporu sumen altı yapmaya çalışıyorlar, çünkü bu kişilerin müfettişlikten alınmalarının rapor halinde sunulduğunu öğrendik)
6- Görevden alınmama sebep olan ve koltuğa oturttukları kişi için başka müfettişler tarafından faaliyetleri nedeni ile “okulun ve Devlet memurluğunun itibarını zedelediği, iftiraya dayalı işlem yaptığı/yaptırdığı, şikâyet ettiği halde müdürün okuldan ayrılması ve müdür vekilliğinin kendisine verilmesi üzerine bilinçli olarak diğer idareciler ile beraber şikâyette bulundukları konuları kendilerinin de yaptığı ve bu hareketlerinin sebebinin izahı olamayacağı ve anlaşılamayacağını, okul aile birliğindeki kadınlara bir yöneticinin, bırakın yöneticiyi öğretmenin dahi söyleyemeyeceği (öğretmenler sizin için bana ahlaksız tekliflerle geliyorlardı vb.) olumsuz sözler söylediği,(bu sözü bayanlara söyleyebiliyorsa kendisine bu sözleri iletenler ile aynı ortamda ve aynı yapıda bulunduğunun anlaşılabileceği, böyle bir kişinin de idarecilik yapamayacağı) Personel arasında gruplaşma yaptıkları ve tarafgir davranışlarda bulunmaya neden olduğu, tarafgir davranışlarda bulunan kişilerin tüm işlemlerinin tartışmaya açık olduğu,” şeklinde görülmüş ve sonuç olarak “kamu yararı ve devlet memurunun itibarının korunması” için yöneticilik görevinden alınarak il içerisinde öğretmen olarak atanması raporlaştırılmıştır.

7-Yine ayrı bir soruşturma sonucu müdür vekilliği verilen kişinin oluşturduğu gruplaşmada yer alan ve Aleyhime tanık olarak ifade veren ve şikâyet edenlerden aynı okulun öğretmeni hakkında “ hem kişisel anlamda, hem de mesleki anlamda güvenilirliğini sarstığı(bayan velilere yaklaşımı, öğretmenler arasında huzursuzluk kaynağı gösterilmesi)” gerekçesi ile görev yerinin değiştirilmesi teklif edilmiştir.
8-Yine koltuğa oturtulan müdür vekili ve bir öğretmen yapılan ön inceleme ile şu an savcılıkta "ile “sahte belge düzenlemek ve yalan beyanda bulunarak çıkar edinmekten” yargılanmakta.
9-Müdür vekilinin grubunda olan ve huzursuzluk kaynağı gösterilmem doğrultusunda beyanda bulunan Bir başka öğretmen kendi eşi tarafından savcılığa kendi çocuğuna cinsel istismar nedeni ile (çocuk 7 yaşında ve erkek)şikâyet ediliyor. Çocuk adli tıp kurumuna gönderiliyor ve adli tıp kurumundan çocuğun istismara uğradığı raporu geliyor ve öğretmen asliye ceza mahkemesine sevk ediliyor ve şu an yargılanıyor.
10-Ancak bu kişilerin görevden alınması siyasi kişilerin devreye girmesi ile engelleniyor. Hatta “kişisel ve mesleki güvenilirliğini yitirdiği” için görev yeri değiştirilerek kararnamesi çıkan bir öğretmenin kararnamesi siyasi girişimlerle iptal ediliyor ve aynı okulda görev yapıyor.
11-Şu an bazı siyasiler bu kişileri korumak ve müfettiş tekliflerini uygulatmamak için il MEM ve Valiliğe baskı yapıyor. Hepsi aynı okulda çalışmaya devam ediyor.

12-Ben ise halen sürgünüm.Böyle bir ortamamda çgöreve dönmek te çok önemli değil ancak gerekçeli karar geldikten sonra tekrar göreve dönmek için değil ama insanlık onurunun korunması ve mesleki onur için tüm yasal girişimleri yapacağım.(mobbing,yanlı rapor düzenleme,müfettiş raporlarını yanlı uygulama,gerçeğe aykırı belge düzenleme,idarenin kişi onuru ile bağdaşmayacak şekilde eşitliğe aykırı davranışı vb.)
Ve hayatta şunu öğrendim.Adalet ağır aksak yürüyor ama hedefine mutlaka varıyor!
Bu mücadele geçen yıl başladı ve ben burada edindiğim hukuki bilgilerle kötü niyetli idarecilerden daha güçlü duruma geldiğime inanıyorum ki yaşadığım süreç bunu gösterdi.
Hepinize teşekkür ederim.

hocam tebrik ederim sizi benimde her zaman adalete güvenim tam olmuştur.dediğiniz gibi ağır aksak işlesede illaki hedefine ulaşıyor,bence yavaş yavaş tazminat davaları açmaya başlayın,muhtemel psikojinizi de bu olanlar berbat etmiştir,bir psikolgtan alacağınız bu yöndeki bir belge ile açacağınız mobing davasını büyük ihtimalle kazanır ve tazminatınızıda alırsınız,yazmaya devam edin...

Değerli meslektaşım .. vermiş olduğun onurlu mücadeleden dolayı seni tebrik ediyorum ....