Keten pereye gelmeyelim! Seçmen listesinde isminiz var mı?!

Seçmen listesinde isminiz var mı?


BANU ŞEN Milliyet Ege 1-12-2008
Seçmen listeleri, muhtarlıklarda askıya çıkarıldı. Kütüklerde adını bulamayan vatandaşlar, kaydını nüfus müdürlüğüne yaptıracak, buradan aldığı belgeyi muhtara getirecek
29 Mart 2009’da yapılacak yerel seçimlerde oy kullanacak vatandaşların isimleri muhtarlıklarda askıya çıkarıldı. 5 Aralık günü saat 17.00’ye kadar askıda tutulacak listelerde isimleri bulunmayanların, bağlı bulundukları ilçedeki nüfus müdürlüğüne giderek kayıt yaptırmaları, aksi taktirde oy kullanamayacağı, hatta ikametgah belgesi bile alamayacağı bildirildi.

Yığılmalar oluyor
Seçmen listelerinin 26 Kasım’dan itibaren askıya çıkması üzerine, muhtarlıkların önü adeta ana baba gününe döndü.
Listelerde isimlerini bulamayan vatandaşlar, ne yapacağını bilmediği için muhtarlardan bilgi aldı. İzmir’in Konak İlçesi’ne bağlı Alsancak Semti’ndeki Mimar Sinan Mahallesi’nin Muhtarı Gülay Pekcan, mahallede oturmadığı halde seçmen listelerinde adları olan kişiler tespit ettiğini belirterek, “Ayrıca listelerde ölen kişilerin isimleri var. Bunra karşın yıllardır mahallemde oturan kişilerin ise isimleri yok. İsmi olmayanları nüfus müdürlüklerine, kayıt olmaya gönderiyoruz. Ancak ilk günden itibaren daha önceki yıllara göre çok fazla yoğunluk var” diye konuştu.

Anayasal hak ve görev
Bu arada seçim kurulu yetkilileri, “Mutlaka seçmen listeleri kontrol edilmeli, isimleri olmayanlar nüfus müdürlüklerine gidip kayıt olmalı. Aksi takdirde hem oy kullanamayacaklar hem de ikametgah kayıtları olmayacak. Tüm bunlar için son gün, 5 Aralık mesai bitimi” diye konuştu.
İl Seçim Kurulu Başkanı İzmir 4.Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Süleyman Kül de “Oy kullanmak Anayasal bir hak ve görevdir. Vatandaş bu hak ve görevini yerine getirmek için gerekeni yapmalıdır. İsimleri listede olmayanlar yasanın emrettiği şekilde prosedüre uymalıdır” diye konuştu.

NELER YAPILACAK?
Muhtarlık bölgesindeki listelerde yer almayan vatandaşlar, şu yolu izleyecek: n Önce nüfus müdürlüğüne gidip kayıt olacak. n Buradan aldıkları belgeyi halen ikamet ettiği muhtarlığa teslim edecek. n Listeler nüfus müdürlüklerinde otomatik olarak güncellenmiş olacak ve il seçim kuruluna bildirilecek.

KİMLER KAYITLI OLACAK?
29 Mart 1991’den önce doğup ilk kez oy kullanacak olanlar.
İsmi ikamet ettiği semtin muhtarlığından farklı bir muhtarlık bölgesinin listesinde yazılı olanlar.
TC kimlik numarası listede yazılı olmayanlar.
Askerden yeni terhis olanlar.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’nde şu an bulunduğu adresten başka bir yerde kayıt olan ve nüfus müdürlüğüne yeni adresini bildirmemiş olanlar.

VATANDAŞ NE DİYOR?
Serdar Ahi (52 - Emekli): Seçmen listesine bakarak vatandaşlık görevimin ilk adımını yerine getirmiş oldum. Listeler düzenli. Diğer vatandaşlar da bir an önce listeye baksınlar. Oy kullanmak için harekete geçsinler.

Ayşin Çubukçu (53 - Eczacı): Oy kullanmak Anayasal hakkımız. Oy kullanmanın ilk adımı da seçmen listeleri. Örneğin, listede apartman numaramız yanlıştı. Bağlı olduğum nüfus müdürlüğüne gittim, yanlışı düzelttim.

Cengiz Yörükoğlu (45 - Satış Müdürü): Bir an önce gelip, listeye baktım ve ismimi buldum. Seçim öncesi vatandaş olarak ilk görevimi yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyorum. Seçimi heyecanla bekliyorum.

Cemal Uğur Altındağ (63 - Emekli): Adımı listede bulamadım. Muhtarımız ne yapmam gerektiği konusunda beni yönlendirdi. Benimle aynı sorunu yaşayan birçok kişi olabilir. Bu yüzden vatandaşlar hemen listeye bakmamalı.

Seçmen listelerini muakkak kontrol edin!
Ayşe Kunter isimli okurumuz, tam 53 yıldır aynı evde oturduğunu, 32 yıldır hem yerel seçimlerde oyunu bu adresden kullandığını yazmış...
Sonra devam etmiş: "Dün muhtara gittik ama listede adımız yoktu! Biz 4 kişilik bir aileyiz. Dördümüzün de adı yok. Yani bir hane yok sayılmış.
İnanım bu olayın şokunu hala atlatmış değilim.
Bizim muhtar, 'Yüksek Seçim Kurulu'nun internet sitesine girin, orada nerede oy vereceğinizi bulursunuz'dedi... Sürekli giriyoruz ama site acılmıyor. Bizim gibi erken davranmayıp son güne bırakanlar ya da muhtara gitmeyip, zaten, 'Zaten biz nerde oy kullanacağımızı biliyoruz' diyenler ne olacak?''
Yine ilginç şeyler olmaya başladı...
Allah sonumuzu hayır etsin!

2-ARALIK-2008 Mustafa Mutlu. vatan G.Z.T

Sayın Abbas Bilgili. Yiğit Bulut, Mustafa Mutlu'da dahil olaçak bu gidişle sitemize.:)
Sayın arıza;
Sayın milo;
Şu uğraştığınız şeye bakınca şaşıyorum sizin akl-ı perişanınıza..
Ne desem bilmiyorum ki..
Hayırlısı..
11-12-2007, 19:14:32 Abbas beyin iletisi

Selamlar ve saygılarımı sunarım.

2007 ADNKS sayımında 74 milyon civarında olması gereken nüfus 70 milyon beşyüz küsür açıklanınca zaten ketenpereye gelmiştik Sn. Sezen...

Seçmen listelerinde geçen seneye göre 6 milyon artış da bunun doğal bir sonucu...

İşin asıl ilginç yanı TC Kimlik No uygulaması var, SGK'da bile eski SSK numaraları yerine bu numaralar kullanılmaya başlandı. Ancak hala bu memlekette kaç kişiyiz, kaç tane seçmen var belli değil.

Bu ülkede Yüksek Seçim Kurulu'nun yerini Nüfus Müdürlüğü aldıysa vay halimize...

Eh bize de ağlanacak halimizin https://www.hukuki.net/forum/showthread.php?t=48685 böyle mavrasını yapmak düşüyor.

11 Temmuz 2010
Yalçın BAYER
OY HIRSIZLIĞI BELGELENDİ

Beylikdüzü seçimi ‘hileli' çıktı
Büyükçekmece Seçim Kurulu Başkanı görevden alındı.
29 Mart 2009 seçimleriyle ilgili ilginç bir dosyayı açmak istiyoruz:
Oy hırsızlığını...
AKP'li Belediye Başkanı Vehbi Orakçı aday gösterilmiyor; yerine AKP İlçe Başkanı Yusuf Uzun konuyor. Orakçı bu kez bağımsız aday oluyor; CHP'den de Doç. Dr. Vecdet Öz aday gösteriliyor. Seçim gecesi bir sürü ‘numara' dönüyor ve seçimi AKP'li Uzun'un aldığı açıklanıyor.
Doç. Öz hilelerin peşine düşüyor ve seçim gecesi “AKP sandık kurullarına müdahale etti” ve “seçimlere hile karıştı” iddiasında bulunuyor. Vecdet Öz'e oy veren 30 bin kişi Büyükçekmece'deki İlçe Seçim Kurulu binası önünde eylem yapıyor. Bu arada Adli emanetteki “Oy torbalarındaki oylar değişiyor” ihbarı üzerine polis Büyükçekmece Adliye binası önünde yer alan oy tasnif çadırına baskın yapıyor. Yapılan olay yeri incelemesinde
YAZININ TAMAMI:http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/gost...rih=2010-07-11

‘İstifa etsem de CHP'li kalacağım’

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Bingöl mitingine katılarak referandumda ‘Evet' oyu kullanacağını söyleyen CHP'li Yedisu Belediye Başkanı Mehmet Şerif Memioğlu, partisinin kendisi ile ilgili aldığı soruşturma kararına saygı duyduğunu belirterek, “İstifa etmeyi düşünmüyorum. Ama istifa etsem de yine CHP’li kalacağım” dedi.

DİSİPLİNE SEVK EDİLDİ

Bu arada CHP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Süha Okay, MYK toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada Başbakan Erdoğan’ın referandum mitingini ‘evet’ şapkasıyla izleyen ve referandumda evet oyu kullanacağını açıklayan Bingöl'ün Yedisu Belediye Başkanı Mehmet Şerif Memioğlu’nun disiplin kuruluna sevk edildiğini ifade etti.

Hürriyet

"Evet" deme özgürlüğüne sahip değil midir, neden disiplin kuruluna sevk?

SEÇİM HİLESİ NASIL ÖNLENEBİLİR 21.07.2010

1 - Önceki dönemlerde seçmen kütükleri Yüksek Seçim kurulunun kararı ile tarafsız memurlar tarafından yazılıyordu.
Geçtiğimiz dönemde Hükümete Bağlı TÜİK’ ün seçtiği elamanlar tarafından önce, Adrese Dayalı Nüfus Sayımı diye kütükler yazıldı. Aylarca listeler ellerinde kaldı, üzerinde diledikleri gibi düzenlemeler, eklemeler, çıkarmalar yapıldı. Belki yüzbinlerce hayali adreslere yüz binlerce hayali seçmenler yazıldı. Uygun görülmeyen kimseler hiç yazılmadı. T.C. kimlik numaraları da bu düzenlenmiş nüfus ve adreslere göre verildi.

Sonra çıkarılan bir kanunla da bu listeler seçmen kütüğü olarak kabul edildi. Listeler asılınca milyonlarca hileli durum olduğu ortaya çıktı. Ancak iş işten geçmişti.

2007 genel seçiminde 42 milyon 799 bin seçmen ilan edildi. 2009 da yapılan Yerel seçimde: 48 milyon seçmen olduğu ilan edildi. 2 yılda 5 milyon seçmen artmış oluyordu. Bunun nasıl olduğu anlaşılamadı.

Erzincan’ın Yaylabaşı Beldesinde 48 kişinin hiç yazılmadığı mahkeme kararı ile ispatlandı.. İstanbul Ataköyde 4 bin seçmenin yazılmadığı basına yansıdı. Anlaşılan birçok bölgede istenmeyen çok sayıda kimseler hiç yazılmamışlardır.

Parmaklara boya sürülmesi de kaldırılıp mükerrer oyların yolu açılmıştır.
ÇARE : seçmen kütüklerinin eskisi gibi, yargının denetiminde tarafsız memurlar eliyle yeniden yazdırılmasıdır ve parmak boyamanın da yeniden getirilmesidir.

2 – AKP Oy sayımını İnternet üzerinden yapmak üzere ABD’ den bir şüpheli yazılım sistemi getirdi. 2007 den bu yana oylar bu sistemle sapılıyor.

Derin şüphe ve tehlike:

İnternette işleyen her yazılım sistemine girebilmek ve müdahale edebilmek için bir giriş şifresi bulunur. Bu kaçınılmaz genel bir kuraldır.

Söz konusu yazılım sistemi, Türkiye’ye getirilirken elbette sisteme girmek ve muhtemel arızalar veya özel maksat için gerektiği zaman müdahale edebilmek ve yeni düzenlemeler yapabilmek için şart olan sistemin şifresi birilerine verilmiştir.

Elbette bu sistemi getirenlere verilmiştir.

Hatta Sistemi sağlıklı işletmek için, nasıl müdahale edileceği, sistemde yeni bir takım düzenlemelerin nasıl yapılacağı konularında ilgililere belli bir eğitim de verilmiştir. Bunlar kaçınılmaz gerçeklerdir.

3 - Peki bu şifreler ve müdahale eğitimleri kimlere verilmiştir?

Kesin olan gerçek şudur: İnternet seçim sistemine müdahale edilmek üzere sistemin şifreleri birilerinin elindedir.

Bu müdahale bir partinin oylarını yükseltmek için veya diğerini azaltmak için de yapılabilir. Sistemde yeni bir düzenlemeyle, A patisinin oylarının mesela % 10 oyu B partisine yazdırılabilir. Daha başka hileler de yapılabilir. Bu sisteme, yazılımı Türkiye’ye verenler de yani ABD’li uzmanlar da müdahale edebilirler. Hatta istedikleri düzenlemeyi yapabilirler. Banka hesaplarının şifrelerin kırılıp paraların başka hesaplara aktarıldığı bir dönemde, bu konuda her şey yapılabilir. Kısacası oy sayım güvenliği ağır şüphe altındadır.

Sonuç: Bu sistem ile yapılacak seçim ve oy sayımı ile, şifreyi elinde bulunduranların istedikleri sonucu alabilirler, seçimi de referandumu da kazanabilirler.

Peki, Yüksek Seçim Kurulu, oy sayımını sadece anında izlemek için sayfaya giriş şifresini Partilere ve basına neden vermiyor? Hem de ısrarlı isteklere rağmen? Evet neden?

Yüksek Seçim Kurulu üyeleri ülke çapında oyların sayımını ekrandan izlediği gibi, partiler de, basın da aynen izlesin, kontrol etsinler. bunda bir sakınca olamaz. Aksine sisteme dıştan olası müdahaleler görülmüş olur. Tekrar soralım Yüksek Seçim kurulu neden izletmiyor, gizliyor? Peki bu konularda basın neden susuyor?

Ç A R E : A - -Söz konusu yazılım sistemi getirilirken şifrelerinin ve eğitiminin kimlere verildiği açıklanmalıdır. Bu demokrasimiz ve adaletli seçim için kaçınılmaz şarttır. Herkes şüpheden kurtulmalıdır.
Ç A R E : B - En doğrusu başka ülkelerde olduğu gibi, bu sistemden vazgeçilmeli ve eski sisteme dönülmelidir. Bunun için ciddi mücadele verilmelidir.

Ç A R E : C – Alternatif oy sayım sistemi ve merkezleri oluşturulmalıdır.

Türkiye çapında alternatif oy sayım merkezleri oluşturulmalı, sandık başında tutulan oy sayım tutanakları ilçelerde, illerde ve Genel Merkezlerde birleştirilip toplanmalıdır. Böylece ülke çapında sağlıklı sonuçlar elde edilmelidir. Hile şüphesi olan yerlere itirazlar yapılmalıdır.

Alternatif oy sayım sistemi ve merkezleri çok önceden başlanarak sık sık ilan edilmelidir. Hatta bunda görev alacak parti mensuplarına özel eğitimler verilmelidir.

Unutulmamalıdır ki, iktidar partisi, geçen seçimde yukarıdaki yazılım sistemini verimli kılabilmek için yüz binlerce partiliyi guruplar halinde haftalarca eğitime tabi tutmuştur.

Yukarıda açıkladığımız konuları vatan, millet ve demokrasi sevginizle yüksek taktirlerine arz eder, selam, saygı ve başarı dileklerimi sunarım.

Prof.Dr. Zekeriya Beyaz

Odatv.com:http://www.odatv.com/n.php?n=-secim-...lir-2107101200

Merhaba
Bence oylar dokunmatik ekran kanalı ile kullanılmalı.yaşlılar için muhalefet ve iktidardan birer temsilci yardımcı olmalı.Sandık kurul başkanlarıda son gönder tuşunu kullanmalı.

Yıllardır her türlü düzenbazlığı ne hikmetse dinibütün geçinen insanlar yapmaktalar. Nedendir demem aslında doğru değil elbette çünkü kendilerince dini rejim getirecekler bu uğurda da savaş veriyorlar.Bence ilginç olan ağızlarını açtıklarında kul hakkından bahseden bu kişiler yaptıkları bu sahtekarlığı hangi bağlamda değerlendiriyorlar merak ediyorum.

Bir şey yazmayacağım, böyle daha iyi :)

Sayısal veriler ve nüfus bilgileri ile ortaya koyduğu gerçeklerle, REFERANDUMDA HİLE yapıldığına dair iddialara bir yenisi ekliyor. İşte, Üçer’in o yazısı:


“Aşağıda Yüksek Seçim Kurulunun 21 Ekim 2007"deki Anayasa Değişikliği Referandumu ile 12 Eylül 2010"daki Anayasa Değişikliği Referandumu sonuçları yer almaktadır. Arada 3 yıl 1 ay 9 gün vardır.

21 Ekim 2007"de ülke genelinde (gümrükler dahil) sandık seçmen listesine kayıtlı olan seçmen sayısı: 42 690 252.

( http://www.ysk.gov.tr/ysk/docs/2007R...onuc/sonuc.pdf)

12 Eylül 2010"da ülke genelinde (gümrükler dahil) sandık seçmen listesine kayıtlı olan seçmen sayısı: 52 051 828 ( http://www.ysk.gov.tr/ysk/index.html)

3 Yılda Kayıtlı Seçmen Artışı: 9 361 576

**

Şimdi Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) Veri Tabanı 2007 yılı verilerine bakalım. ( http://report.tuik.gov.tr/reports/rw...ID=adnksdb2Env)

Bu tabloda 15-19 yaş sütununa dikkatle bakın. 15-19 yaş aralığındaki nüfus 6.157.033

Bu nüfus aralığında 19 ve 18 yaşını tamamlayanlar 2007 yılında da oy kullandıklarından 15-16 ve 17 yaş aralığında kaç kişinin olduğunun bulunması gerekiyor. Bu da hata payıyla 6.157.033"ün yaklaşık 3/5"i ( % 60"ı) dir. Buradan hareketle 2007 yılında 15-17 yaş aralığında olup 2010 yılında seçmen yaşını dolduran kişi sayısının yaklaşık olarak 3.695.000 olduğu görülmektedir.

O zaman 2007 yılı referandumunda 42.7 milyon olan kayıtlı seçmen sayısının 2010 yılı referandumunda nasıl 52 milyona çıktığının yani yaklaşık 9.5 milyon artttığının izah edilmesi gerekmektedir. Aradaki nüfus artışı ile izah edilemeyen fark 5.7 milyondur.

Bu durumda iki olasılık vardır, ya 2007 yılı kayıtlı seçmen sayısı hatalıdır ya da 2010 yılı. İki olasılık da birbirinden beter sonuçlar doğuracaktır.

Gelelim YSK"nın 2009 yılı Mahalli İdareler Seçim Verilerine. 29 Mart 2009"da yapılan bu seçimde YSK verilerine göre kayıtlı seçmen sayısı (cezaevleri dahil) 48.049.446 "dır. ( http://www.ysk.gov.tr/ysk/docs/2009M...te/IlGenel.pdf)

Aradaki fark 4 milyondur. 1.5 yılda nasıl bu kadar artış olmuştur? TÜİK"in ADNKS Veri Tabanına Göre 2009 yılında 15-19 yaş aralığındaki nüfusumuz 6.234.620"dir. ( http://report.tuik.gov.tr/reports/rw...ID=adnksdb2Env)

2009 yılından 2010 yılına 5 yıllık yaş aralığının 1.5 yılı (% 30"u) seçmen havuzuna gireceğine göre bu bir buçuk yıl aralığındaki nüfus yaklaşık olarak 1.9 milyondur. (6.235x0.3). O zaman 2009 mahalli seçimlerinden bu yana kayıtlı seçmen sayısının nasıl 4 milyon arttığının da izah edilmesi gerekmektedir. Aradaki fark 2 milyondan fazladır.


****Bu sorulara yanıt verilememesi irdelediğimiz seçim ve referandumlara şaibe gölgesinin düşmesine neden olacaktır.”


Tıp Kurumu Genel Sekreteri Dr. Ali Rıza Üçer

Sınavda hile yapan seçimde yapmaz mı?
Ben ilahi adalete inananlardanım!
Son sınav rezaletinin deşifre olmasını da ilahi adaletin tezahürü olarak değerlendiriyorum.
Sorarım size sınav için bütün bunları yapanlar seçimde boş durur mu?
Muhalefeti bugünden uyarıyorum aman önlem alın. Görüyorunuz bunlar gözünü kararttı, her şeyi yaparlar.

http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr...hp?haber=17698