-
Teminat Senedi
işçi işe girerken teminat olarak senet imzalattırılıyor.senet boş sadece imza işçiye ait.işçi işten çıktıktan sonra senet doldurulup(çalıştığı şirket adına) takip yapılıyor.suan işçinin maaşına haciz konulmuş.açılacak dava menfi tespit davasımı, ticaret mahkemesinde ne davası açılabilir? buarada senette nakden ibaresi var.ancask şirket kayıtlarında işçiye senet miktarı kadar ödeme yapıldığına dair bir kayıt bulunmadığı düşüncesindeyiz.bu delil olur sanırım.son olarakda tanık dinletilebilirmi
-
Re: Teminat Senedi
Slm;
Herkesçe malumdurki senet sebepten aridir. Yani senet alacaklısının alacağın sebbeiyle ilgili bir ispat yükü altında değildir. Ancak bu temel kurala yargıtay iki yada üç konuda istisna getirmiştir. Şöyleki; İşverenin işçisinden senete dayalı bir alacağı varsa ya da kiraya verenin kiracısından senete dayalı bir alacağı varsa senet alacaklısının alacağının sebebini ispatlaması gerekir. Aksi halde ispatlayamazsa senetin teminat seneti olduğu kabul ediliyor.
-
Teminat Senedi
2006 yılında çalışmaya başladığım işyerinde herkesten alınan teminat senedini bende imzaladım üzerinde teminat yazmıyordu ve ben 31.10.2008 de işten ayrıldım Bu tarih itibariyle ssk çıkışımda yapıldı ama ben senetten dolayı çıkış evraklarımı imzalamadım. Şimdi senedimi bir türlü alamıyorum senetteki rakam 100.000,00 YTL bu konuda ne yapmalıyım.:mahcup:
-
Re: Teminat Senedi
T.C
Y A R G I T A Y
Ondokuzuncu Hukuk Dairesi
E. 1992/777
K. 1992/2397
T. 26.5.1992
Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı tarafından, davalının işyerine girişinde kendisinden güvence olarak tarihsiz alındığı iddia edilen 10.000.000.- liralık senedin, gerçek bir borcu temsil etmediği ve davalının bu senede dayanarak yaptığı icra takibi ile borçlu olmadığı yolunda açılan davada, davalı şirket vekili davacının şirkete olan borcu karşılığında senedin düzenlendiğini ve bu senetle davacıdan alacaklı bulunduğunu savunmuştur. Davacı, davalının bu savunması karşısında, davalıya herhangi bir nedenle borçlu olmadığı iddiasının kanıtı olarak davalının ticari defterlerine dayanmış, ayrıca şahit ikame etmiştir.
Her ne kadar senede karşı borçlu olmadığı yolundaki iddiasının şahitle ispatı mümkün değilse de, iş hayatında genel olarak işçilerden işe girişte bu tür güvence senetleri alınıp alınmadığına yönelik mahalli uygulamanın tesbiti için şahit dinlenmesine yasal bir engel bulunmamaktadır. Bu konuda dinlenen şahitler, yöresel uygulamada olduğu gibi davalının da iş yerine aldığı işçi ve personelden güvence olarak açık senet aldığını beyan etmişlerdir.
Davacının davalı elindeki senetle borçlu olmadığı iddiasında kanıt olarak dayandığı davalı şirketin ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu, davada konu senedin, defterlerde kaydı bulunmadığı gibi, davacının borçluluğuna ilişkin bir kayda da rastlanmadığı saptanmıştır.
TTK.nun 84. maddesi hükmünce davalı şirketin alacak kaydı bulunmayan ticari defterlerinin kendi aleyhine delil sayılacağından, davalı elinde bulunan senedin şahit ifadelerinde belirtilen şekilde işe girişte alınan bir güvence senedi olduğu ve davalı şirkete davacının gerçek bir borcu bulunmadığı iddiası sabit görülerek, mahkemece davanın kabul edilmesi usul ve kanuna uygun olduğundan davalının temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanması gerekmektedir.
S o n u ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün (ONANMASINA), onama harcının temyiz eden taraftan alınmasına, davacı vekili için takdir olunan 24.800 lira duruşma vekalet ücretinin davalıdan tahsiline 26.5.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
-
Teminat Senedi
Arkadaşlar uygulamada görüleceği üzere Yüksek Mahkeme senet alacağı hususunda bazı yerleşik kararlara sahiptir. Ve Yüksek mahkeme böyle bir yorum şekli kabul ederken uyuşmazlığın tarafları arasındaki hukuki ilişkinin türünü sınırlandırmamıştır. Buradan şuraya gelmek ve siz değerli meslektaşlarıma şunu sormak istiyorum; acaba uygulamada çokça örneği olan ve büyük şirketlerin kendilerinin acenteleri olmak isteyen küçük esnaflardan almakta oldukları ve teminat amaçlı alınan senetler içinde buna benzer bir yorum yapılarak Menfi Tespit davalarının kazanılma ihtimali varmıdır??
Yani küçük esnaf büyük şirketin mallarını alıp kendi müşterilerine satmakta ve alınan mal bedellerinden yapılan kar kesildikten sonra acentesi olunan şirkete malların bedelleri iade olunmaktadır. Bu ilişkinin teminatı olarak (kurulan hukuki ilişkinin başında) alınan (ve üzerlerinde teminat olduğu yazılmayan)senetlerin de aslında birer teminat seneti oldukları yönünde kararlarla karşılaştınız mı? (Yine yukarıdaki yargıtay kararında olduğu gibi davalının ticari defterlerinde senet alacağına dair herhangi bir kayıt yoktur ve mal veren şirket bütün acentelerinden ilişki kurulurken senet almaktadır.)
-
Re: Teminat Senedi
Sayın Karatoy,
Söylediğiniz doğrultuda bir kararla karşılaşmamakla birlikte açacağınız menfi tespit davasında şirketlerin acentelerinden genellikle bu şekilde teminat senedi aldıklarını iddia ve ispat edebilirseniz, ticari defterlere dayanarak davayı kazanabilirsiniz diye düşünüyorum..
-
Re: Teminat Senedi
Benim öğrenmek istediğim bu senedimi tekrar nasıl alabilirim. Firma hiçbir işlem yapmıyor ama senedimide geri vermiyor bu durumda ne yapmam gerekiyor.