-
Tapu
Öncelikle hepinize saygılar sunarım. Benim Sornum şu buzim beldemizden kadostra geçti daha önce hiç tapusu olmayan yerlere tapu verildi 2000 yılında yalnız bizim evin ve 15 komşumuzun evlerinin olduğu yer mera olduğu idiası ile tapu verilmedi bizim evimiz bir sınırı meraya dayanıyor . birinci sorum ne yapmamız gerektiği , ikinci sorum ise biz altı kardeşiz babam ve annem rahmetli , ablamında bir tanesi rahmetli oldu onunda 5 çocuğu var , eğer herhanği bir dava açacaksak bu davayı yalnız ben açabilirmiyim yoksa bütün mirasçıların bir araya gelerek dava açmasımı gerekir (Tabi Mirasçıları toplamak biraz zor bir iş birde ablamın çocuklarından 3 nün yaşı 18 den küçük ) bana bir fikir verirseniz sevinirim . buraya tapu alma imkanımız olabilirmi teşeür ederim. D.OKAN
-
Daha önce Hiç Kadostro Görmemiş Taşinmazlari Işgal Eden Kişiler Oralari Uzun Yillardan Beri Işgal Ettiklerini Ispatlamalari Halinde Taşinmazlarin Maliki Olurlar. Fakat Mera Alanlari Kesinlikle şahiş üzerine Geçirilemez Budurda Yapabileceğniz Bişey Olduğunu Sanmiyorum.
-
burada nılgul hanımın görüşüne katılmıyorum.Bir yerin mera olması için bu yerlerin mera olarak ayrılması ve bu yerlerin mera olarak bir ilçeye,bir köye veya birden çok köye özgülenmesi gerekmektedir.Bu özgülenme işi de ilgili bakanlıkça yapılabilir.Kadastro geçilen yerlerin mera oılarak bırakılmaları halinde bu yerlerin malikleri kadastro çalışmaları kesinleşmemişse kadastro mahkemelerinde iptal davaları açmak ve kesinleşmişse genel mahkemelerde tapu iptal davaları açmak suretiyle haklarını arayabilirler.Bu arada mera olarak geçen yerlerin eski kayıtlarının da bulunması ve uygulanması gerekmektedir. Birde eski hukukumuzda şahsa ait mera kavramı vardır.her ne kadar tapu kayıtlarında mera olarak geçiyorsa bile bunun şahıs merası olduğunu ispata çalışabilirler.
-
köyde bulunan evlerden sadece 15 tanesi mera üzerinde gözüyor diye belirtildiğine göre bu arsa o köye özgülenmiş demektir. önceki kayıtlarda mera gözüken yerler daha sonra bu vasıflarını kaybederek şahıs adına tescil dilebilir hale gelebilir. şahıs merasından kastettiğiniz buysa bu mümükün
-
Meralar hiç bir zaman vasıflarını kaybederek özel mülkiyete konu olamazlar.Çünkü şu anda benim başımdan geçti tarım arazisi halini almışken tekrar mera olarak özgülendi. Bunun üzerine bakanlık tarım arazisini mera haline getirmek için gerekli harcamaların tahsili için müvekkillerimize karşı dava açtı.Ancak burada merayı tarım arazisine çeviren belli olmadığı için ( miras yoluyla gelen yerler) dava red edildi,Şu anda tebliğe çıkarılmayı bekliyor.
Şahıs merasından kastım şudur.Esskiden arazileri karasabanla işlemek zor olduğu için şahıslar bu yerleri hayvanların otlamaları için bıraktıklarından dolayı bu yerler şahıs merası ismini almaktadır. Bu yerler gerçek kişilerin adına tapulandırılmışlardır. Mesela sulak.sıvat,otlak,harman yeri v.s gibi terimler bugün geçerliliğini yitirmişse de yerlerin belirlenmesinde kullanılmakta, bu yerlerin kamuya mı yoksa şahıslara mı ait olduğu konusunda fikir vermektedir.
-
Özgülenmekten amaç öagülenen yerin halkına ait hayvanların otlatılması için ayrılmasıdır. Bu yerler hayvanların ihtiyaçlarından fazla ise mera kanunu göre işlem yapılarak gerekli izinler alınmak suretiyle yine bu amaç için kiraya verilebilirler.
-
size yarın Yargıtay aşamasında olan kararın esas no.sunu göndereceğim. mera vasfını kaybetmiş ve şimdi de özel mülkiyete geçti yargıtayın kararı ile. (konya- cihanbey'li asliye hukuk mahkemesinden karar çıktı)
-
çok iyi olur.Belki kesinleşmiş davalarımda buradaki bilgiler ışığında şartlar oluşursa yeniden yargılama istemem durumum olur.
Ama bizim davalarımızda yargıtay mera vasfının değiştirilemeyeceğinden dolayı hep onama verdi.
-
Arkadaşlar meralar vasıf değişikliği yolu ile mera vasfını kaybedebilirler.bu hususa karar verme yetkisi mera komisyonundadır.Kural olarak meralar amaçları dışında kullanılamaz.Mera kanununun 14.maddesinde hangi durumlar için mera vasfının değiştirilebileceği saymıştır.maddeye bakıldığında görüleceği üzere bunlar genelde kamu hizmeti vs hususlar için mera tahsisi kaldırılmaktadır.Buna karar vermeye mera komisyonu yetkilidir.Mera komisyonunun oluşturulması ve görevleride kanuna göre çıkarılmış yönetmelikte belirtilmiştir.ayrıca şu aralar gündemde bulunan bir konudanda bahsetmek istiyorum.Özellikle İstanbulda çok olan bir durum.Niteliği itibariyle mera olan yerler fuzuli şagiller tarafından işgal edilmiş durumda.İstanbulun merkezinde bile mera vasıflı taşınmaz var.Halbuki bakıldığında söz konusu yerler yoğun yapılaşmaya gidilmiş durumda.İşte bu yerlere ilşkin olarak Mera kanununda değişiklik yapıldı.söz konusu yerler Hazinenin özel mülkiyetine geçirilerek kullanıcılarına belirli şartlar altında devrediliyor.08.06.2004 tarih ve 25486 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 27.05.2004 tarihli ve 5178 sayılı Mera Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 5 inci maddesi ile 28.02.1998 tarihli ve 4342 sayılı Mera Kanununa eklenen Geçici 3 üncü maddede yer alan;
“Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde kalan ve 1.1.2003 tarihinden önce kesinleşen imar plânları içerisinde yerleşim yeri olarak işgal edilerek mera olarak kullanımı teknik olarak mümkün olmayan yerlerin tahsis amacı değiştirilerek Hazine adına tescilleri yapılır. Ancak ilgili belediye veya kamu kurum ve kuruluşları adına tescil edilmiş olanların dava konusu olup olmadığına bakılmaksızın ücretsiz olarak tescilleri aynen ibka edilir. Hazine adına tescil edilmesi gerekirken gerçek veya tüzel kişilere tescil edilmiş taşınmazlara ilişkin açılan davalardan, emlak ve rayiç bedellerinin toplamının yarısı üzerinden taşınmazların halen maliki olan kişilerce Hazineye bedelinin ödenmesi kaydıyla vazgeçilir. Evvelce açılan davalarda Hazine lehine kesinleşen kararlara konu taşınmazların tapuları aynı esaslara göre önceki maliklerine veya kanuni mirasçılarına devredilir.”
Bu hususu ayrıntılı olarak düzenlemek için Milli Emlak Genel Müdürlüğünce 287 numaralı genel tebliğ yayınlanmıştır.Bu hususu okumak isteyen arkadaşlar milli emlak genel müdürlüğünün web sitesinden söz konusu tebliği okuyabilirler.
Asıl soruya geri dönersek söz konusu yer kadastro tespitinde kadastro kanununun 16.maddesine göre mera olarak tespit edilmiş yerler özel siciline tescil edilir.Burda şahsın yapabileceği kadastro tespitine itiraz;eğer süreyi geçirmişse tapu iptali ve tescil davası açabilir.
-
ayrıca soner bey bakanlık müvekkilinizden söz konus parayı alabilir çünkü;mera kanununun 4.maddesinin 3 fıkrasında Amaç dışı kullanılmak suretiyle vasıfları bozulan mera, yaylak ve kışlakları tekrar eski konumuna getirmek amacı ile yapılan masraflar sebebiyet verenlerden tahsil edilir denmektedir.tarım arazisi olarak kullanılmak için vasıf değişikliği yapılamaz.kanun sınırlı olarak saymış vasıf değişikliği hallerini.
bunlar;Tahsis Amacının Değiştirilmesi
Madde 14- (Değişik: 27.5.2004- 5178/3 md.)
Tahsis amacı değiştirilmedikçe mera, yaylak ve kışlaktan bu Kanunda gösterilenden başka şekilde yararlanılamaz. Ancak, bu Kanuna veya daha önceki kanunlara göre mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilmiş olan veya kadimden beri bu amaçla kullanılan arazilerden;
a) Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığının talebi üzerine, 3213 sayılı Maden Kanunu ve 6326 sayılı Petrol Kanunu hükümlerine göre, arama faaliyetleri sonunda rezervi belirlenen maden ve petrol faaliyeti için zaruri olan,
b) Kültür ve Turizm Bakanlığının talebi üzerine, turizm yatırımları için zaruri olan,
c) Kamu yatırımları yapılması için gerekli bulunan,
d) Köy yerleşim yeri ile uygulama imar plânı veya uygulama plânlarına ilave imar plânlarının hazırlanması, toprak muhafazası, gen kaynaklarının korunması, millî park ve muhafaza ormanı kurulması, doğal, tarihî ve kültürel varlıkların korunması, sel kontrolü, akarsular ve kaynakların düzenlenmesi için ihtiyaç duyulan,
e) 442 sayılı Köy Kanununun 13 ve 14 üncü maddeleri kapsamında kullanılmak üzere ihtiyaç duyulan,
f) Ülke güvenliği ve olağanüstü hal durumlarında ihtiyaç duyulan,
g) Doğal afet bölgelerinde yerleşim yeri için ihtiyaç duyulan,
Yerlerin, ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine, valilikçe tahsis amacı değiştirilebilir ve söz konusu yerlerin tescilleri Hazine adına, vakıf meralarının tescilleri ise vakıf adına yaptırılır.
Birinci fıkranın (a) bendi kapsamında başvuruda bulunan işletmeciler ile (c) bendi kapsamında başvuruda bulunan kamu kurumları faaliyetlerini çevreye ve kalan mera alanlarına zarar vermeyecek şekilde yürütmekle ve kendilerine tahsis edilen yerleri tahsis süresi bitiminde eski vasfına getirmekle yükümlüdürler. Bu yerler tahsis süresi bitiminde özel sicile kaydedilir.
Komisyon gerektiğinde; 3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlemesine Dair Tarım Reformu Kanununun uygulanmasını Bakanlıktan talep edebilir ve köy veya belediyelerde toplulaştırma projeleri uygulatabilir.
Durum ve sınıfı çok iyi, iyi ve orta ile arazi kullanım kabiliyet sınıfı bir, iki, üç olan mera, yaylak ve kışlaklarda birinci fıkranın (a), (f) ve (g) bentleri hariç, tahsis amacı değişikliği yapılamaz.
Bu Kanun kapsamında, 3213 sayılı Maden Kanunu ve 6326 sayılı Petrol Kanunu hükümlerine göre arama ve işletme faaliyetlerinin yürütülmesi ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkartılacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Harman yeri, panayır, sıvat ve eyrek yerleri gibi kamu orta mallarının tahsis amacı değişikliğinde bu madde hükümleri uygulanır"
Tahsis amacının değişikliğini gerektiren başka bir neden yine mera kanununun geçici 3.maddesi
GEÇİCİ MADDE 3- (Ek: 27.5.2004- 5178/2 md.)Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde kalan ve 1.1.2003 tarihinden önce kesinleşen imar plânları içerisinde yerleşim yeri olarak işgal edilerek mera olarak kullanımı teknik olarak mümkün olmayan yerlerin tahsis amacı değiştirilerek Hazine adına tescilleri yapılır. Ancak ilgili belediye veya kamu kurum ve kuruluşları adına tescil edilmiş olanların dava konusu olup olmadığına bakılmaksızın ücretsiz olarak tescilleri aynen ibka edilir. Hazine adına tescil edilmesi gerekirken gerçek veya tüzel kişilere tescil edilmiş taşınmazlara ilişkin açılan davalardan, emlak ve rayiç bedellerinin toplamının yarısı üzerinden taşınmazların halen maliki olan kişilerce Hazineye bedelinin ödenmesi kaydıyla vazgeçilir. Evvelce açılan davalarda Hazine lehine kesinleşen kararlara konu taşınmazların tapuları aynı esaslara göre önceki maliklerine veya kanuni mirasçılarına devredilir."
İi günler