Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Öncelikle herkese merhaba, bir trafik kazası sebebiyle 2009 yılı mart ayında mahkemeye çıkacağım. Davayla ilgili detayları aşağıda dikkatinize sunuyorum.
Adresime gelen iddianamede yazanlar;
"Müşteki : Karşı Taraf
Şüpheli : Ben
Suç : Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma
Sevk Maddesi : Türk Ceza Kanunu 89/1, Türk Ceza Kanunu 89/2.b, Türk Ceza Kanunu 22/3, Türk Ceza Kanunu 53/6
Deliller : Müşteki beyanı, şüpheli savunması, kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporu, adli rapor, sabıka ve nüfus kaydı tüm dosya kapsamı.
Başsavcılığımızın yukarıda sayısı belirtilen soruşturmasında; Yukarıda açık kimliği yazılı şüphelinin, suç tarihinde 0.68 promil alkollü olarak sevk ve idaresindeki 06... ... plaka sayılı aracı ile sağ şeritte seyir halinde iken önünde aynı istikamette seyreden müştekinin kullandığı 06... ... plaka sayılı araca sellektör yapması üzerine müştekinin aracı ile sağa yöneldiği sırada şüphelinin, müştekinin aracının sol arkasına çarpmak suretiyle kazaya sebebiyet verdiği, meydana gelen kazada; müştekinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek derecede yaralanmasına ve vücudunda yaşam fonksiyonlarını iki (orta) derecede etkileyecek şekilde kemik kırığına neden olduğu, müştekinin şikayetçi olduğu, taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığı, olayda şüphelinin 0.68 promil alkollü olarak kazaya meydan verebileceğini öngörmüş olmasına rağmen trafiğe çıkması nedeniyle bilinçli taksir düzeyinde kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, şüphelinin celp edilen sabıka kaydına göre sabıkasız olduğu anlaşıkmakla; Şüphelinin yargılanmasının yapılarak yukarıda yazılı sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, karar verilmesi kamu adına talep ve iddia olunur.."
Bilirkişi denilen şahıs tam kusurlu olduguma kanaat getirmiş, aslen öyle olmasa da.. Sırf alkol var diye kagıt üstünde alınan bir kararın magduruyum diyebilirim. (Alkollü olarak araç kullanmamın yanlış, yasak ve çok kötü oldugunun da farkındayım). Öğrenmek istediğim hapis cezası alır mıyım? Yargılanacagım maddelerin 3 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası oldugu biliyorum. Daha önce trafik suçları nedeniyle yargılananlara verilen cezalar kaç yıl olursa olsun paraya çevrilebiliyor veya ertelenebiliyormuş. Sanırım Ceza İnfaz Kanunu'nda bir değişiklik olmuş ve 1 yıl ve fazla olan cezalar kesinlikle para cezasına çevirilmiyormuş.
Nasıl bir yol izlemeliyim? Avukat gerekir mi? Bu saatten sonra hala ben haklıydım o bana çarptı demek pek akıllıca olmaz sanırım. Dersimi aldım intibasını nasıl verebilirim, yeterli olur mu? Alacagım cezanın para cezası olması halinde bu durum memur olmaya engel olur mu? Çok soru sordum biliyorum. Bu can sıkıntısı bir an önce bitsin istiyorum..
Herkese teşekkürlerimi sunuyor ve bilgilendirmenizi rica ediyorum..
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Alıntı:
Lumes rumuzlu üyeden alıntı
Öncelikle herkese merhaba, bir trafik kazası sebebiyle 2009 yılı mart ayında mahkemeye çıkacağım. Davayla ilgili detayları aşağıda dikkatinize sunuyorum.
Adresime gelen iddianamede yazanlar;
"Müşteki : Karşı Taraf
Şüpheli : Ben
Suç : Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma
Sevk Maddesi : Türk Ceza Kanunu 89/1, Türk Ceza Kanunu 89/2.b, Türk Ceza Kanunu 22/3, Türk Ceza Kanunu 53/6
Deliller : Müşteki beyanı, şüpheli savunması, kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporu, adli rapor, sabıka ve nüfus kaydı tüm dosya kapsamı.
Başsavcılığımızın yukarıda sayısı belirtilen soruşturmasında; Yukarıda açık kimliği yazılı şüphelinin, suç tarihinde 0.68 promil alkollü olarak sevk ve idaresindeki 06... ... plaka sayılı aracı ile sağ şeritte seyir halinde iken önünde aynı istikamette seyreden müştekinin kullandığı 06... ... plaka sayılı araca sellektör yapması üzerine müştekinin aracı ile sağa yöneldiği sırada şüphelinin, müştekinin aracının sol arkasına çarpmak suretiyle kazaya sebebiyet verdiği, meydana gelen kazada; müştekinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek derecede yaralanmasına ve vücudunda yaşam fonksiyonlarını iki (orta) derecede etkileyecek şekilde kemik kırığına neden olduğu, müştekinin şikayetçi olduğu, taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığı, olayda şüphelinin 0.68 promil alkollü olarak kazaya meydan verebileceğini öngörmüş olmasına rağmen trafiğe çıkması nedeniyle bilinçli taksir düzeyinde kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, şüphelinin celp edilen sabıka kaydına göre sabıkasız olduğu anlaşıkmakla; Şüphelinin yargılanmasının yapılarak yukarıda yazılı sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, karar verilmesi kamu adına talep ve iddia olunur.."
Bilirkişi denilen şahıs tam kusurlu olduguma kanaat getirmiş, aslen öyle olmasa da.. Sırf alkol var diye kagıt üstünde alınan bir kararın magduruyum diyebilirim. (Alkollü olarak araç kullanmamın yanlış, yasak ve çok kötü oldugunun da farkındayım). Öğrenmek istediğim hapis cezası alır mıyım? Yargılanacagım maddelerin 3 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası oldugu biliyorum. Daha önce trafik suçları nedeniyle yargılananlara verilen cezalar kaç yıl olursa olsun paraya çevrilebiliyor veya ertelenebiliyormuş. Sanırım Ceza İnfaz Kanunu'nda bir değişiklik olmuş ve 1 yıl ve fazla olan cezalar kesinlikle para cezasına çevirilmiyormuş.
Nasıl bir yol izlemeliyim? Avukat gerekir mi? Bu saatten sonra hala ben haklıydım o bana çarptı demek pek akıllıca olmaz sanırım. Dersimi aldım intibasını nasıl verebilirim, yeterli olur mu? Alacagım cezanın para cezası olması halinde bu durum memur olmaya engel olur mu? Çok soru sordum biliyorum. Bu can sıkıntısı bir an önce bitsin istiyorum..
Herkese teşekkürlerimi sunuyor ve bilgilendirmenizi rica ediyorum..
Sayın Lumes,
Öncelikle geçmiş olsun. Bu durumda en iyisi karşı tarafla uzlaşma olsa da bilinçli taksir durumu olması bu şansınızı ortadan kaldırıyor.
Olaydan sonra tutulan trafik kazası tespit tutanağı dışında ayrıca olay yerinde bir kesif yapıldı mı? Bilirkişi raporu dediğiniz bu mu? Asıl şimdi mahkeme sırasında ben çarpmadım o çarptı demenin tam sırası (eğer gerçek böyleyse tabii) Eğer kazanın oluşumunda alkollü olmanız dışında bir kusurunuz olmadığını düşünüyorsanız mahkeme sırasında mutlaka dosyanın Adli Tıp Kurumu, Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığına kusur durumunun tespiti için gönderilmesini isteyin. Hiç bir bilirkişi raporunun mahkemeyi bağlamaması gerçeğine karşın bu kurumdan verilen raporlar mahkemelerce en geçerli raporlar olarak kabul ediliyor.
Artık 8 de şu kadar gibi kusur paylaştırımı yapılmıyor, gerektiğinde her iki tarafa da yüzde yüz kusur yüklenebiliyor.
Dava sonucunda mahkumiyet kararı çıkacağı kesin olmakla birlikte bu hapis mi olur para cezası mı olur bilinmez. Ancak hapis ihtimalini çok uzak görmeyin. Buna rağmen bu durum memuriyetinizi engellemez. Sizin de düşündüğünüz gibi bu tür davalara bakmış ve bu konuda yetkin bir aukatın yardımını almak lehinize olacaktır. Taksir olsa neyse ama bilinçli taksir olması işinizi epey güçleştirecek. Şükredin ki, olası kasıt falan verilmemiş. Bu durum taksirin en ağır şeklidir. Kafanıza takılan bir soru olursa elimden geldiğince yanıtlamaya çalışırım. Tekrar geçmiş olsun. Saygılar..
Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Sayın Devrim Sinan KARAVELİOĞLU,
Öncelikle teşekkür ederim..
Trafik kazası tespit tutanağı dışında ayrıca olay yerinde bir keşif yapılmış. Ancak olaydan tam 3 ay sonra. Dosyada bulunan fotografların tarihi bunu gösteriyor.(Bilirkişi raporu) Karşı tarafın ifadesi hemen hemen bilirkişi raporuyla aynı. Benim ve olay sırasında araçta olan arkadasımın ifadesini öyle sırf adet yerini bulsun diye almışlar. Kaza gerçekten karşı tarafın bizim aracımıza çarpmasıyla meydana geldi. Elimizdeki sigorta şirketinin çektigi fotograflarda nereden çarptıgı da belli oluyor, çünkü karşı tarafın aracının boyası geçmiş. Ama inanacaklarını sanmıyorum. Karşı taraf bir sürü hastane raporu almış disk kayması, kemik kırığı, vs..
Alkol oldugu için sigorta şirketim hiçbir şey karşılamadı. Önce kusuru iki tarafa da verdiler.. Yani %50.. Bu nedenle karsı tarafın sigorta şirketine hasarın %50'sini ödedim. Arabamı hurda olarak sattım. Bunun bir artısı olur mu bilmiyorum. Bir de karşı taraf hakkında Trafik Güvenligini Tehlikeye Sokma suçundan ek takipsizlik kararı mevcut.
Ben artık kimseleri inandırabileceğimi sanmıyorum.. Ve bu işin fazla uzamasını istemiyordum. Para cezasına da razıydım ama siz mahkumiyet kaçınılmaz diyorsunuz. Umarım hapis cezası olmaz.. Memur olmaya engel olmayacagından umarım eminsinizdir. Çünkü; Türk Ceza Kanunu 53/6 'dan da yargılanacagım.
Çok teşekkür ederim.. En yakın zamanda bir avukatla görüşeceğim.
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Alıntı:
Lumes rumuzlu üyeden alıntı
Sayın Devrim Sinan KARAVELİOĞLU,
Öncelikle teşekkür ederim.. Trafik kazası tespit tutanağı dışında ayrıca olay yerinde bir keşif yapılmış. Ancak olaydan tam 3 ay sonra. Dosyada bulunan fotografların tarihi bunu gösteriyor.(Bilirkişi raporu) Karşı tarafın ifadesi hemen hemen bilirkişi raporuyla aynı. Benim ve olay sırasında araçta olan arkadasımın ifadesini öyle sırf adet yerini bulsun diye almışlar. Kaza gerçekten karşı tarafın bizim aracımıza çarpmasıyla meydana geldi. Elimizdeki sigorta şirketinin çektigi fotograflarda nereden çarptıgı da belli oluyor, çünkü karşı tarafın aracının boyası geçmiş. Ama inanacaklarını sanmıyorum. Karşı taraf bir sürü hastane raporu almış disk kayması, kemik kırığı, vs..
Alkol oldugu için sigorta şirketim hiçbir şey karşılamadı. Önce kusuru iki tarafa da verdiler.. Yani %50.. Bu nedenle karsı tarafın sigorta şirketine hasarın %50'sini ödedim. Arabamı hurda olarak sattım. Bunun bir artısı olur mu bilmiyorum. Bir de karşı taraf hakkında Trafik Güvenligini Tehlikeye Sokma suçundan ek takipsizlik kararı mevcut. Ben artık kimseleri inandırabileceğimi sanmıyorum.. Ve bu işin fazla uzamasını istemiyordum. Para cezasına da razıydım ama siz mahkumiyet kaçınılmaz diyorsunuz. Umarım hapis cezası olmaz.. Memur olmaya engel olmayacagından umarım eminsinizdir. Çünkü; Türk Ceza Kanunu 53/6 'dan da yargılanacagım.
Çok teşekkür ederim.. En yakın zamanda bir avukatla görüşeceğim.
Sayın Lumes,
Demek ortada bilirkişi raporu da var. Bu kesfin ve raporun üç ay sonra olması normal bir durum. Aracınızı satmanız durumu etkilemez. Ne yazık ki mahkumiyet kaçınılmaz. Ama para cezasına ama hapse. Beraat için olayda tamamen kusursuz olmanız şart. İnşallah hapis olmaz. Memuriyetinize hiç bir şey olmaz. Savcılığın 53/6 dan sevk etmesi sürücü belgenizin 3 aydan 3 yıla kadar geri alınmasını istediğini gösteriyor ama bu madde uygulansa bile çok uzun bir süre verileceğini sanmam. Kısaca memuriyetinizle ilgisi yok. Bu şartlar altında arkadaşınızı da tanık göstererek dosyanın mutlaka Adli Tıp Kurumu, Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilerek kusur tespiti yapılmasını hakimden ilk duruşmada istemeyi unutmayın. Moralinizi bozmak istemem ama gerçekleri bilmenizde yarar var, karşı tarafın tedavi giderleri de sigorta tarafından size dava sonucuna göre rücu edilmek istenecektir. Bu nedenle Adli Tıptan gelecek sonuç sizin için çok önem taşımaktadır. Keşke alkollü olmasaydınız, hata sizde bile olsa sigorta bunların hepsini öderdi. Ne yaparsınız, olacakların önüne geçilmiyor bir yerde.. Saygılar..
Not: Mahkumiyet derken "hapis" anlamışsınız galiba, para cezası da bir mahkumiyettir.
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Alıntı:
karavelioglu rumuzlu üyeden alıntı
Sayın Lumes,
Demek ortada bilirkişi raporu da var. Bu kesfin ve raporun üç ay sonra olması normal bir durum. Aracınızı satmanız durumu etkilemez. Ne yazık ki mahkumiyet kaçınılmaz. Ama para cezasına ama hapse. Beraat için olayda tamamen kusursuz olmanız şart. İnşallah hapis olmaz. Memuriyetinize hiç bir şey olmaz. Savcılığın 53/6 dan sevk etmesi sürücü belgenizin 3 aydan 3 yıla kadar geri alınmasını istediğini gösteriyor ama bu madde uygulansa bile çok uzun bir süre verileceğini sanmam. Kısaca memuriyetinizle ilgisi yok. Bu şartlar altında arkadaşınızı da tanık göstererek dosyanın mutlaka Adli Tıp Kurumu, Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilerek kusur tespiti yapılmasını hakimden ilk duruşmada istemeyi unutmayın. Moralinizi bozmak istemem ama gerçekleri bilmenizde yarar var, karşı tarafın tedavi giderleri de sigorta tarafından size dava sonucuna göre rücu edilmek istenecektir. Bu nedenle Adli Tıptan gelecek sonuç sizin için çok önem taşımaktadır. Keşke alkollü olmasaydınız, hata sizde bile olsa sigorta bunların hepsini öderdi. Ne yaparsınız, olacakların önüne geçilmiyor bir yerde.. Saygılar..
Not: Mahkumiyet derken "hapis" anlamışsınız galiba, para cezası da bir mahkumiyettir.
Sayın Karavelioğlu,
Tekrar ilginize teşekkür ederim.. Kesinlikle olacakların önüne geçilmiyor haklısınız.
Hapis mi para cezası mı derken ikisinin de mahkumiyet kapsamına girdigini biliyorum. Yalnız direk para cezası mı verilir, yoksa önce hapis cezası verilip sonra cezada inidirime gidilip para cezasına mı dönüştürülür ya da ikisi de aynı şey midir? Yani sabıka kaydına hangi durumlarda geçer ki acaba? Ya da her iki durumda da geçer mi ki?
Sigorta konusunda da aydınlattıgınız icin tesekkürler. Zaten bekliyordum çorap söküğü gibi gelecek her şey.. Karşı taraf tazminat davası da açabilir değil mi?
Bir de ben henüz memur değilim, olma aşamasındayım. Hala bu konuda olumlu görüşleriniz geçerliyse beni çok sevindirmiş olacaksınız.
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Sayın Lumes,
TCK 89. madde seçimlik ceza öngörmektedir. Hapis veya para cezası. Hakim yasaya, olayın oluş şekline, sizin durumunuza ve nihayet kendi vicdani kanaatine göre bu iki cezadan birini uygulamakta tamamen serbesttir.
Hapis de olsa para da olsa adli sicil kaydınıza işlenecektir. Ancak bu, memur olabilmenize engel değildir. Umarım 1800 YTL (kemik kırılması nedeniyle yarısı kadar artırım ile 2700 YTL üzerinden 1/6 oranında indirim) gibi bir para cezası ile kurtulursunuz. Bu tecil edilmez. Saygılar..
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Sayın Karavelioğlu,
İnşallah dediğiniz gibi olur ve para cezasıyla kurtulurum. Aydınlattığınız için teşekkürlerimi ve saygılarımı sunarım..
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Alıntı:
Lumes rumuzlu üyeden alıntı
Sayın Karavelioğlu,
İnşallah dediğiniz gibi olur ve para cezasıyla kurtulurum. Aydınlattığınız için teşekkürlerimi ve saygılarımı sunarım..
Geçmiş olsun! Ben de saygılar sunarım.
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Sayın Karavelioğlu hocam aynı benzer bir durumda benim başımda,karşı taraf basit tıbbi müdahale ile giderilebilinir durumda(dr raporuna göre) ben ise 1.01 promil alköllü ve geçiş önceleğini ihlal etmiş durumdayım.Karşı taraf bir şöför SSK'lı.alnında 7 cm lik bir yara oluştu bunun dışında bir şey yok.Hakim uzlaş dedi.Ama adam maddi manevi toplam en aşağı 10.000 YTL ver diyor.vercek durumumda gerçekten yok,arabamı hurda olarak sattım,şöförün kullandığı aracı 38.000 YTL ye yaptırdım.Şirket şikayetçi değil.bana hapis mi çıkar yoksa direkt olarak para cezası mı ve para cezası çıkarsa sizce kaç YTL olur.
Savcılık Bilinçli taksir ile yargılanmamı talep etmiş durumda.
Saygılar.
Re: Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma (Bilinçli Taksir)
Sayın Karavelioğlu, uzun bir aradan sonra tekrar merhaba.. Umarım iyisinizdir..
Bir konuda kafama takılan bir şeyler var ve tekrar size danışmak istedim.
Hala bir avukatla görüşüp anlaşmadınız mı diye soracak olursanız, bir çok avukatla görüştüm ama neredeyse hepsinden farklı cevaplar aldım.
Son bir kez de sizin fikrinizi almak istiyorum..
Acaba bu mahkeme sonucunda karar olarak, "Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması" kararı çıkabilir mi?
Öncelikle bilirkişi raporuna itiraz ettiğimizi ve yine olumsuz olarak önümüze tekrar geldiğini düşünelim..
Kalıcı bir hasarının olmasına rağmen, karşı tarafla anlaştığımızı ve şikayetinden vazgeçtiğini, kamu zararını da karşıladığımızı/karşılayacağımızı düşünelim.
Hakim Bey de iki yıl veya daha az süre hapis veya adlî para cezası verdi diyelim..
Bilgilerimizi tazeleyecek olursak; "Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması" ile ilgili bilgiler aşağıdaki gibi:
"5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinde yer verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesi.
Söz konusu Kanunun 231/(5) maddesinde, “Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza,
iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir.
Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder. "
hükmü yer almaktadır.
Maddenin devamında özetle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;
a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi"
Bu maddelere dayanarak bütün şartları taşıdığımı ve gerçekleştirdiğimi düşünelim. Sizce "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kararı çıkabilir mi efendim?
Yoksa olayın "bilinçli taksir" olması bütün bunları da geçersiz mi kılar? Öğrenmek istediğim tam olarak budur.
Çünkü farklı farklı cevaplar aldım ve çok şaşırmakla beraber kararsız kaldım..
Şimdiden çok teşekkür ediyorum umarım hala buralardasınızdır.. Saygılar..