Banka kredileri ile ilgili olarak dolandırıcılık hükümlerenin uygulanma imkanı varmıdır?
Printable View
Banka kredileri ile ilgili olarak dolandırıcılık hükümlerenin uygulanma imkanı varmıdır?
Dolandırıcılık
MADDE 159- (1) Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve ikibin güne kadar adli para cezası verilir.
Nitelikli dolandırıcılık
MADDE 160- (1) Dolandırıcılık suçunun,
a) dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
b) kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
c) kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
d) kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
e) bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
f) basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
g) tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
h) serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
i) banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
j) sigorta bedelini almak maksadıyla
işlenmesi halinde, iki yıldan yedi yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.
(2) Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak, başkasından menfaat temin eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
benzer hükümler eski ceza yasasının 503 ve 504 üncü maddelerinde düzenlenmiştir
Sayın Kumru,
Verdiğiniz bilgiler ile ilgili olarak teşekkür ederim.
Ben şu an da icra hukuku yöntemleri ile verilen kredinin geri alınamıyacağını bile bile kredi çeken lerin dolandırıcılık kapsamına girip girmeyeceği konusunda düşünüyorum.
Örneğin kredi alırken verilen teminatın küçük bir yerde satılamasının mümkün olmadığı çünkü küçük yerlerde icra satışlarına kimsenin katılmadığını bilerek kredi çekmek gibi.
İcra hukuku yöntemleri ile yapabileceklerim bitti. Cezai hükümlerden faydalanmak mümkün olabilirmi?
Madde 503 – (Değişik: 21/11/1990 - 3679/25 md.)
Bir kişiyi kandırabilecek nitelikte hile ve desiseler yaparak hataya düşürüp onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına haksız bir menfaat sağlayan kişiye bir yıldan üç yıla kadar hapis ve sağladığı haksız menfaatin bir misli kadar ağır para cezası verilir.
Fiili, mağdurda esasen var olan hatadan, hile ve desise kullanmak suretiyle yararlanarak gerçekleştiren kişi hakkında da birinci fıkrada yazılı ceza uygulanır.
Madde 504 – (Değişik : 21/11/1990 - 3679/26 md)
Yukarıdaki maddede belirtilen dolandırıcılık suçu;
1. Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
İşlenirse, faile iki yıldan beş yıla kadar ağır hapis ve sağladığı haksız menfaatin iki misli kadar ağır para cezası verilir.
Suçun işlenmesinde yukarıda yazılı hallerden iki veya daha fazlası birleşirse hapis cezasının asgari haddi üç yıl ağır hapistir.
Sevgili meslektaşım profilinizden avukat, iletilerinizden de banka avukatlığı yapmış olduğunuzu düşünüyorum. İcra takibi yollu ile baskı yapıp tahsil edemediğiniz parayı cezai yaptırımlarla baskı yapıp tahsil etmeyi düşünüyorsunuz.
Bankacıların bir deyimi vardır ve aslında bankacılığın temelini ifade etmek bakımından önemlidir. “Kredi verildiği anda batar”
Sevgili arkadaşım; bir banka mevzuata, banka içi düzenlemelere, bankacılık teamüllerine uygun bir şekilde davranmış ve asgari bir tacirden beklenen basiretli davranma yükümlüğünü yerine getirmiş ise ve buna rağmen kredi batmış ise bu yüzden parayı veren müdüre kimse bir şey söyleyemez. Paranın ödenmeme sebebi; nadiren ödeme gücü olupta ödememe iradesidir.
Bir banka verdiği krediye geçerli ve yeterli teminat almamış , borçlunun ödeme ahlakı konusunda yeterli inceleme yapmamışsa krediyi alan kişiyi nasıl bir suçtan mahkum edebiliriz ki ?
Dolandırıcılık suçunun kanundaki düzenlenişi yukardaki gibidir. Şimdi bir kişiyi, (olayımızda bankayı) hile ve desiseler yaratarak hataya düşürüp bu bankanın zararına kendi veya başkası menfaatire tahsis edilmemei gereken bir kredinin açılmış olması gerek.
Böyle baktığınızda bir banka müşterisinden, kredi talep edenden kredi alacaklarda bankalar kanununun ve ilgili mevzuatın , bankacılık teamüllerininin gerektirdigi asgari bazı şartlar arar ve aradığı şartları tamamlayana da kredi verip vermemekte özgürdür. Bu anlamda banka basiretli bir tacirin gerektirdigi diger özen yükümlülüklerini de yerine getirir.
Sizin deyiminizle ödemeyeceği krediyi alan kişinin durumunda ise banka kullandırdığı kredi için gerekli teminat durumunu sağlamış yani kredi koşulları yerine gelmiş ise kredinin geri ödenmemesi ister ödememek niyetinde olsun, ister bu niyet baştan oluşsun, (sonuçta kredi sözleşmesi ile aldığı parayı sözleşmedeki koşullarla geri ödeyeceğini taahhüt ettiğine göre iradenin sözleşmede zuhur ettigini kabul etmek gerek) eğer bankayı kandırmamış yanıltmamış ise, (örneğin banka teminat olarak üçüncü kişilerden gerçek ticari ilişkilere dayanan senetlerin rehin alınması şartı getirmiş ancak müşteri gerçekte var olmayan kişiler adına senet düzenletip bankaya teminat olarak vermiş ise veya bankaya sunduğu evraklar geçerli değil ise, veya ipotek teminatı verilecek yerde taşınmaza değer biçecek olan bilirkişiye yanlış bilgi ve belge verse gösterdiği yer ile ipotek alınan yer arasında fark olsa veya bu bilirkişi(eksper) malın değerini yükset gösterilmesi için anlaşsa) dolandırıcılık suçu oluşur
Ama tek başına ödememe niyeti ile kredi kullanmanın her hangi bir suç oluşturduğunu düşünmüyorum. Bankayı hileli işlemlerle yanıltıp yanıltmadığını anlamak için Bankanın kredi dosyasında kredi şartlarına kredi komitesi kararlarına bu kararlara uygun davranılıp davranılmadığına bakmanızı, dolandırıcılık hükümlerine göre belgeleri değerlendirmenizi öneririm.
Sayın Tayfun Eyilik,
Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.Bende sizin profilinizi inceledim.Bu tür konularda uzman olduğunuzu gördüm.
Aslında benim sorum hukuki olmak tan çok biraz ahlaki.
Yani bir hukuk sistemi var.Bu hukuk sistemindeki kurallara uyarak birileri kredi çekiyor.Ve bu aldığı krediyi ödeyebileceği halde geri ödemiyor.Bu hukuk sistemi alınan bu paraların geri ödenmesinde ise çaresiz kalıyor.
Açıkçası bu konu beni hem hukukçu olarak hemde bir vatandaş olarak rahatsız ediyor.Alınan paralar nerde? Buhar olup uçmadı.Servet olarak birilerinin yeddinde duruyor.
Beni hukuk mantığına uygun düşünmemek ile eleştirebilirsiniz ama bu adil değil bence.