İyi günler.Bir çekin iptali istemiyle dava açıldıktan sonra o çekin içerdiği alacak için(dava sonuçlanmadan önce)icra takibi başlatılabilir mi?
Printable View
İyi günler.Bir çekin iptali istemiyle dava açıldıktan sonra o çekin içerdiği alacak için(dava sonuçlanmadan önce)icra takibi başlatılabilir mi?
Bir çekin iptali için dava açılması Türk Ticaret Kanununda düzenlenmiştir.
VI - Tatbik olunacak hükümler:
Madde 730 – Poliçeye ait aşağıdaki hükümler çek hakkında da tatbik olunur:
20. İptal hakkındaki 669-675 inci maddelerle 676 ncı maddenın 1 inci fıkrası;
göndermesiyle,
F) İptal:
I - Önleyici tedbirler:
Madde 669 – Rızası olmaksızın poliçe elinden çıkan kimse, ödeme yerindeki mahkemeden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini istiyebilir.
Mahkeme, ödemeyi meneden kararda muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye müsaade ve tevdi yerine tayin eder.
II - Poliçeyi eline geçiren kimsenin bilinmesi:
Madde 670 – Poliçeyi eline geçiren kimse malüm olduğu takdirde, mahkeme, dilekçe sahibine istirdat davası açması için münasip bir mühlet verir.
Dilekçe sahibi, tayin olunan mühlet içinde davayı açmazsa, mahkeme, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.
III - Poliçeyi eline geçirenin bilinmesi:
1. Dilekçe sahibinin külfetleri:
Madde 671 – Poliçeyi eline geçiren kimse malüm değilse, poliçenin iptaline karar verilmesi istenebilir.
İptal talebinde bulunan kimse, poliçe elinde iken zıyaa uğradığını kuvvetle muhtemel gösteren delilleri mahkemeye temin etmek ve senedin bir suretini ibraz etmek veya senedin esas muhteviyatı hakkında malümat vermekle mükelleftir.
2. İhtar:
a) Muhtevası:
Madde 672 – Mahkeme, dilekçe sahibinin, poliçe elinde iken zıyaa uğradığına dair verdiği izahların doğruluğunu kuvvetle muhtemel görürse ilan yolu ile, poliçeyi eline geçireni, poliçeyi muayyen bir müddet içinde getirmeye davet ve aksi takdirde poliçenin iptaline karar vereceğini ihtar eder.
b) Müddetler:
Madde 673 – Poliçeyi getirme müddeti en az üç ay ve en çok bir yıldır.
Vadesi gelmiş poliçelerde müruruzaman üç ayın dolmasından önce tahakkuk edecekse mahkeme, üç aylık müddet ile bağlı değildir.
Müddet, vadesi gelen poliçeler hakkında birinci ilan gününden, vadesi gelmiyen poliçeler hakkında vadenin gelmesinden itibaren cereyan eder.
e) İlan:
Madde 674 – Poliçenin getirilmesine mütaallik ilan, 37 inci maddede anılan gazete ile üç kere yapılır.
Hususiyet arz eden hadiselerde, mahkeme, münasip göreceği daha başka ilan tedbirlerine dahi müracaat edebilir.
IV - İstirdat davası:
Madde 675 – Elden çıkan poliçe getirilirse mahkeme, istirdat davası açmak üzere dilekçe sahibine münasip bir mühlet verir. Dilekçe sahibi bu mühlet içinde dava açmazsa, mahkeme, poliçeyi mahkemeye getirmiş olana geri verir, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.
V - İptal kararı:
Madde 676 – Elden çıkan poliçe tayin edilen mühlet içinde getirilmezse mahkeme onun iptaline karar verir.
uygulanır.
Rıza olmaksızın elden çıkan bir çek için iptal davası açıldığında haliyle çek kişinin elinde olmadığından kambiyo senetlerine mahsus takip yollarına başvuramayacaktır çünkü kambiyo senetlerine mahsus takip yollarında senedin aslının takip talebine eklenmesi zaruridir.
Ancak kambiyo senedine bağlı olmaksızın asıl borç ilişkisine dayanarak ilamsız takip yapılabilir. Bunda bir engel yoktur. Çünkü kambiyo senedinin iptal edilmesiyle asıl borç sona ermemektedir. Sadece senet alacaklısın alacak hakkı güvence altına alınmak istenmektedir.
Peki şöyle sorayım sorumu o zaman:Çek(hamiline) cirantanın elinde olmasına rağmen keşideci kabolduğunu veya çalındığını iddia ederek gidip iptal davası açsa bu durumun icra takibine etkisi ne olur?
Çek eğer hamile yazılı ise;
Madde 570'e göre "Senedin metin veya şeklinden, hamili kim ise o kimsenin hak sahibi sayılacağı anlaşılan her kıymetli evrak; hamile (Hamiline) yazılı senet sayılır." hükmü uygulama alanı bulacaktır. Çeki elinde bulunduran kişi yetkili hamil sayılacaktır.
Ayrıca;
Madde 571'e göre; Senedin borçlunun rızası hilafına tedavüle çıkarıldığı yolunda bir defi dermeyan olunamaz. Yani keşideci senedin rızası hilafına tedavüle çıkarıldığı dermeyanında bulunamaz.
TTK I - Şartları:
Madde 563'e göre "Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir.
Kıymetli evrakın zayi olduğu yahut ziyaın meydana çıktığı zamanda senet üzerinde hak sahibi olan şahıs, senedin iptaline karar verilmesini istiyebilir.
Buna göre çek için iptal davası açabilme yetkisi çek üzerinde hak sahibi olan şahıstadır. Yani yetkili hamil olan cirantadadır. Bu durumda keşidecinin çekin iptali için dava açabilme yetkisi yoktur. Çünkü keşide hak sahibi değil kıymetli evrakın borçlusudur.
Yani şimdi adam hamiline çek düzenlese ancak zilyetliğini rızayla daha devretmeden çek elinden bi şekilde çıksa adam hak sahibi olmadığı borçlu olduğu için hiçbir şey yapamaz diyorsunuz doğrumu anlamışım...
Doğru anlamışsınız.
TTK'nın hamile yazılı senetlerde def'iler düzenleyen şu maddesi sanırım meseleye açıklık getirmektedir.
Madde 571'e göre; Senedin borçlunun rızası hilafına tedavüle çıkarıldığı yolunda bir defi dermeyan olunamaz.
Hamile yazılı şekilde keşide edilen çekte, çekin borçlusu olan keşideci senedin rızası hilafına tedavüle çıkarıldığı yolunda def'i dermeyanında bulunamayacaktır.
Çünkü hamile yazılı senetler isminden de anlaşılacağı üzere kimin elindeyse yetkili hamili o kişi olan senetlerdir. Aksinin iddia ve ispatı mümkün değildir.