işçinin işe gelmediği gün için ücretsiz izin kullandığına dair bir yazı imzalatmak doğru mudur? hukuki geçerliliği var mıdır?
Printable View
işçinin işe gelmediği gün için ücretsiz izin kullandığına dair bir yazı imzalatmak doğru mudur? hukuki geçerliliği var mıdır?
Evet kendi rızası ile ücretsiz izin kullandığına ilişkin bir dilekçe imzalatmak gerekir. SSK 4 aylık bildirimi yaparken eksik günlerin izahı için verilen bilgi formu ekine bu dilekçenin suretini de koymak gerekiyor
lara
Merhabalar..
ücretsiz izin kullandırmada bir sınır var mıdır? İstediğimiz kadar ücretsiz izin kullandırabilir miyiz? Aylık bildirgede hiç rakam gözükmeyeceğinden sigorta müdürlüğü ne aylık bildirge verilmeyeceğine dair bir yazı verip aylık bildirge vermesek olur mu?
işçiler ayda 2 günden fazla ücretsiz izin kullanamazlar
saygılar
ücretsiz izin kullanma ne şartlarda olabilir,
yurt dışında dil kursu icin ücretsiz izin talebi yapilabilir mi?
3 aylik.
muhasebeci ve mali müşavir arkadaşlar kusuruma bakmasınlar ancak iş kanununda ücretsiz izin kavramı yoktur, işçi ayda en fazla 2 gün ücretsiz kullanır ifadesi hatalıdır. Bu arkadaşlarımız işin sadece SSK bildirge ve bordro düzenlenmesi yönüyle bakmaktadır.
İş K. 40 .m. ye göre işyerinde işin bir haftadan fazla durmasını gerektirecek bir nedenin varlığı halinde bu bir hafta süresince işveren yarım ücret ödemek durumundadır. Bu sürenin aşılması halinde işçi dilerse iş akdini haklı nedenle feshedip kıdem tazminatını ister(ihbar alamaz). Bunun dışında İşk.nda ücretsiz izin diye bir kavram yoktur.
aksine işçi 25.m hükmünce ardı ardına 2 gün veya bir ay içinde iki defa bir tatil gününden sonraki işgünü veya ayda 3 iş günü mazeretsiz işe gelmemesi halinde iş akdi işveren tarafından haklı nedenle feshedilebilir.
Eğer sorudan kasıt işçi ve işverenin karşılıklı rızalarıyla işçinin ücret talep etmeksizin kararlaştırılan süreyle işe gelmemesi ise, elbette ki bunun belgelenmesi açısından işçiden bu husuta yazı alınması şarttır.
soruyu soran wildguy arkadaşımızın işvereni iyi ki böyle bir yazı imzalatmış da bu durumu kabullenmiş olmuş.aksi takdirde işe gelmediği için tutanak tanzim etse ve ihtar verseydi ve bu türden tutanak ve ihtarların sayısı da artsaydı, işine son verilmesi için işverenine zemin yaratmış olurdu. Evet bu yazının hukuki geçerliliği vardır ve SSK bunu ister.
özetle işveren, işçisine onun rızası dışında ücretsiz izin kullandıramaz.işçinin de işverenin rızasını almadan ücretsiz izin kullanması mümkün değildir.
üç ay süreyle ücretsiz izin talebinize işverenin olumlu yanıt vermesi, üç ay sonra sizi tekrar işe almak zorunda olduğu anlamına da gelmez.
ceteris paribus
MERHABA,
PEKİ ŞİRKET SİZİ EKONOMİK KRİZİ BAHANE EDİP AYIN BELLİ GÜNLERİNDE ÜCRETSİZ İZNE ÇIKARSA VE O GÜNLERDE DE ŞİRKETTE ÇALIŞTIRMAYA DEVAM ETSE,BU ŞİRKETLE İLGİLİ NE YAPILABİLİR?BÖYLE BİR ŞEY YASAL MIDIR?
Sayın Bayındır'ın açıklamalarına ilave olarak şu hususları söyleyebiliriz;
İş Yasası'nda (eskisinde ve yenisinde) ücretsiz izinden bahseden herhangi bir hüküm yoktur. Ancak, ülke gerçekleri ve ekonomik kriz nedeniyle işverenlerin sıkça başvurdukları bir yol olduğu da unutulmamalıdır. İşçinin rızası (onayı) ile ücretsiz izin uygulaması mümkündür. İşçinin rızası dışında yapılan ücretsiz izinleri, Yargıtay iş akdinin feshi olarak kabul etmektedir. Önceki İş Yasası döneminde bu konuda çok sayıda Yargıtay kararı vardır. Ancak, yeni yasanın 22. maddesi eski yasa dönemindeki sorunlar yaşanmasın diye konuya farklı bir boyut getirmiştir. Bilindiği üzere 22. madde "iş koşullarında esaslı değişikliği" düzenlemektedir. Ücretsiz izin uygulaması da iş koşullarında değişiklik olduğundan 22. madde kapsamında değerlendirilmelidir. İş koşullarında yapılacak değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilmesi gerekir. Altı iş günü içinde işçi bu değişikliği kabul etmez veya sessiz kalırsa değişiklik geçerli olmaz ve işçi eski koşullardaki haklarını istemeye devam eder. Ekonomik kriz bahanesi ile işçiyi ücretsiz izinde gösterip de fiilen çaıştırırsa, yasal bir uygulama olmadığından aksi her tür kanıtla kanıtlanarak ücret vs. hakları alınabilir.
Sayın Bilgili,yanıtınız için teşekkurler.Bir sorum daha olacak;maddi ve manevi tazminat müessesesinin bizde nasıl işlediğine dair.Bir şirket işten ayrılan elemanı hakkında görevi kötüye kullanma iddiası ile dava açar ve kaybederse,bu kişinin de bu dava yüzünden işinde ve çevresinde itibarı zedelenip zor durumda kaldıysa karşılığında ne oranlarda maddi,manevi tazminat isteyerek dava açabilir,maddi kayıplar;yuksek avukatlık ücretleri ve işten ayrıldıktan sonra 2 ay işsiz kalma,manevi ise yukarıda saydığım saygınlık kaybı vb.teşekkurler
İş hukukunda maddi ve manevi tazminat uygulamasının (iş kazaları ve meslek hastalıkları halleri hariç) çok dar olduğunu, mahkemelerin ve Yargıtay'ın bu konuda çok dar bir uygulması olduğunu ve bu nedenle bu tür davaların açılmasını önermediğimi daha önce başka bir vesile ile belirtmiştirm. Zaten bu tür davalarda İş Yasası'ndan çok Borçlar Yasası'nın haksız fiil hükümleri uygulanmaktadır. Haksız bir fiile uğradığını iddia eden kişi maddi ve manevi kaybını kanıtlayabileceği konususnda kendisine güveniyorsa bu davayı açabilir. Ama, daha önce de belirttiğim gibi, Yargıtay'ın kriter ve uygulmasına göre kanıtlanması güç olduğundan, ben pek tavsiye etmiyorum. Açmakta ısrarlı iseniz, maddi tazminat konusunda fazlaya ilişkin hakkınızı saklı tutarak kısmi (küçük bir meblağ) ile açabilirsiniz. Manevi tazminatta bunu yapamazsınız. Manevi tazminatta fazlaya ilişikin hakkınızı saklı tutarak daha sonra meblağı yüksleltme (ıslah) söz konusu değildir. Selamlar.