İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz
Bu sefer başlığın amacı bir şeyleri eleştirmek ya da yolunda gitmeyen bir şeye duyulan tepkiyi dile getirmek değil. Bu sefer amaç bir şükran borcumuzu dile getirmek..
İzzet Baysal'a yani Bolu nun babası bildiğimiz, boludan yolu geçen herkesin dikkatini çekecek bir isme ve onun hayırseverliğine duyulan bir minnet, bir şükranı dile getirmek..
Bu arada Bolu değilim. Ancak onu takdir etmek için Bolulu olmak gerekmiyor. Atatürk ten sonra hayranlık duyduğum tek insan İzzet Baysal kimdir ve bugünlerde her yıl olduğu gibi ona şükranlarını dile getirmek için etkinlikler düzenleyen Bolu halkı niçin acaba ona bu kadar derin, içten saygı ve sevgi duyuyor ve kabri başında anasına babasına ettiği dualar gibi ya da onlara ağladığı gibi ağlıyor?
Ya da neden öğrenciler onu duyunca gözleri ışıl ışıl parlıyor? Ya da neden her öğretmen öğrencilerine onu anlatırken hayranlığını gizleyemiyor.. görelim.
Onu anlamak için şunları okumalı öncelikle.
O'na göre saadet, mutluluk ve başarının on altın anahtarı vardır.
Düşünmeye vakit ayır;düşünce güç için kaynaktır.
Eğlenmeye vakit ayır;eğlence gençliğin sırrıdır.
Okumaya vakit ayır;okuma bilginin pınarıdır.
Duaya vakit ayır;dua güç anlarda direnmenin desteğidir.
Sevmeye vakit ayır;sevme yaşamı tatlı kılan şeydir.
Anlaşmaya vakit ayır;anlaşma yaşama güzel bir tat verir.
Gülmeye vakit ayır;gülme ruhun güzelliğidir.
Vermeye vakit ayır;verme günün aydınlığıdır.
İşini iyi yapmaya vakit ayır;iyi işi kişiyi kendine saygın yapar.
Teşekküre vakit ayır;teşekkür yaşam pastasının kremasıdır
Bunları söyleyen İzzet Baysal bütün malvarlığını adına kurulan bir vakfa bırakarak linklerini vereceğim eğitim, sağlık ve sosyal hizmet tesisleri ve adına kurulan bir üniversiteyi miras bırakmıştır insanlarına. http://www.izzetbaysalvakfi.org.tr/egitim/egitim.htm
http://www.izzetbaysalvakfi.org.tr/univ/univ.htm
http://www.izzetbaysalvakfi.org.tr/saglik/saglik.htm
Vakfın amacı; Vakıf senedininin 4.maddesinin giriş bölümünde şöyle özetlenmiştir: ‘Öncelikle Bolu Şehrine ve Bolu halkına olmak üzere Türkiye dahilinde her yere ve her vatandaşa imkanları ölçüsünde ihtiyaçları bulunan bilimsel, sosyal, kültürel ve sağlık hizmetlerinde bulunabilmek bu vakfın amacıdır.Bu amacını çağdaş, laik ve demokratik Atatürkçü düşünce ışığından ve Ulu önder muasır medeniyete ulaşmada gösterdiği yoldan şaşmadan gerçekleştirmeyi esas alır.
Vakfın kurucusu büyük insan İzzet Baysal'ın kendi yaşamında şiar edindiği ‘planlı, programlı ve çok çalışmayı, tasarruflu olmayı ve israftan kaçınmayı' bu amaca ulaşmada vazgeçilmez rehper kabul eder. Bu meyanda: Devlet yatırımlarına yardımcı olmak üzere her türlü eğitim, araştırma, tesisleri ve yurtları inşa eder;fakülteler ve Üniversite açabilir.
Her türlü sağlık ve sosyal hizmet tesisleri kurar ve bu tesisleri kendi işletebileceği gibi dilerse halkın hizmetine sunulmak üzere devlete armağan eder. Keza;zeki, çalışkan ve maddi desteğe muhtaç çocuklara eğetim bursu vermek,onları vatana ve millete hizmet için yetişmelerini sağlamaya yardımcı olmak;Başarılı olanlarını ödüllendirmek başlıca amaçları arasındadır.
‘İzzet Baysal Şükran Günleri’
1989 yılında Bolu Belediye Meclisi’nin, Necdet Gören başkanlığında gerçekleştirdiği toplantı sonrası aldığı karar ile, 11-12 Mayıs tarihleri ‘İzzet Baysal Şükran Günleri’ olarak kutlanmaya başlanmıştır. Her yıl binlerce Bolulu, İzzet Baysal’a vefa borcunu göstermek için sokaklara dökülüp, gerçekleştirilen etkinliklere katılır..
Hizmetlerinden ötürü Devlet Üstün Hizmet Madalyası ile onurlandırılan ilk kişi unvanını alan bir mimar ve aynı zamanda da bir girişimci olan Rahmetli İzzet Baysal 05.03.2000 tarihinde sabah saat 07.00 ‘de hakkın rahmetine kavuştuğunda 93 yaşında bulunmaktaydı. 08.03.2000 tarihinde hiç kimseye nasip olmayan muazzam bir kalabalıkla kendi arzusu ve bakanlar Kurulu kararı ile Abant İzzet Baysal Üniversitesi Gölköy kampusündeki anıt mezarına çok sevdiği ve her şeyini adadığı Üniversite gençliğiinin kalbine defnedilmiştir.
Onun sözleriyle bitirmek isterim..
"Halkımızın ve gençlerimizin gözlerinde hissettiğim sevgi, ödüllerin hepsine bedeldir"
Mekanın cennet, ruhun şad olsun İzzet Babamız..
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
İzzet Baysal (1907 - 2000)
http://www.okimdir.com/biography/izzet-baysal.jpg
İzzet Baysal, 1907 yılında Bolu'nun Karaçayır Mahallesinde dünyaya gelmiştir. Babası Rüştiye Mektebi mezunu Memur Ahmet Canip Efendi, annesi de Bolu'nun Alpagut Bey Köyü'nden Hafız Behiye Hanım'dır. İkisi erkek, ikisi kız dört çocuklu ailenin en küçük çocuğu İzzet Baysal'dır.
İzzet Baysal ilk ve orta öğrenimini Bolu'da yapmıştır. 1926 yılında İstanbul'da Mekteb-i Sultan-i Nefise'ye (bugünkü ismi ile Mimar Sinan Üniversitesi) kaydolur ve 1931 yılında Mimar olarak mezun olur. Dar gelirli bir ailenin çocuğu olan İzzet Baysal, 1927 yılında babasını da kaybetmiştir. Ama yılmamış, tatil aylarında ve okurken çeşitli işlerde çalışarak öğrenimini devam ettirmiş ve 411 nolu diplomayı başarı ile almıştır. Memuriyet hayatına Bolu Nafia (Bayındırlık ) Müdürlüğünde Mimar olarak başladı. 1932 yılında birkaç arkadaşı ile birlikte Gerede İlçesi'nin imar planını yaptı. Daha sonra Ankara'da Milli Müdafaa Vekaleti Hava Müsteşarlığı'nda Mimar olarak çalışmaya başladı. Görevi icabı Eskişehir hava Meydanı inşaatının koordinatörlüğünü yaptı. 1934 yılında bu görevinden istifa eder ve Eskişehir Belediyesi'nde Fen İşleri şefi olarak göreve başlar. Aynı yıl Eskişehir Lisesi'nde Coğrafya Öğretmeni olarak görev yapan Çanakkale'li Refika Pınar ile evlenir. 1936 yılında Ankara'da serbest olarak çalışmaya başladığını görürüz. 1939 yılında tek evlatları olan Esin dünyaya gelir. Ankara'da Azerbeycan temsilcisi Sadri Maksudi Aral'ın ve Medine Muhafızı Fahrettin Paşa'nın köşk projelerini İzzet Baysal yapmıştır.
1939 yılında askerliğini yapmak üzere Afyon'a gitmiştir ve 1942 yılında tekrar Ankara'ya dönmüştür. Başlayıp bitirdiği inşaatlara gelince; Ankara Etlik veteriner Labatuvarı, Bolu Devlet Hastanesi, Bolu Lisesi, Bolu Ziraat Bankası Evleri, Bolu Kız Enstitüsü (Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi) , Bolu Kapalı Cezaevi, Bolu Adapazarı yolu üzerindeki Melen köprüsü inşaatı ve yol inşaatları bunlardan bazılarıdır.
1942 yılında eşi Refika hanım vefat edince, elindeki mevcut işlerini tamamlayıp, 1943 yılında İstanbul'a gider. Ve Karaköy'de Perşembe Pazarı'nda sıhhi tesisat ve hırdavat üzerine çalışan bir mağazayı satın alır ve ticarete başlar.
Aynı zamanda kapı kilitleri imali için küçük bir atölye kurmuştur. Ama bu ona yetmemiş dükkanında sattığı "boru ekleme parçalarını"nın neden yerli üretilmediğine kafa yormaya başlamıştır.
İki kere Almanya'ya giderek Temper Dökümü'nün ne olduğunu araştırır, bu dökümden imal edilen boru ekleme parçalarının Türkiye'de imali için çalışmalar yapar ve neticede 1950 yılında özel teşebbüsün ilk Mekanize Döküm Fabrikasını kurar.
Baysal'ın çok zor şartlarda kurduğu bu fabrika üretime geçer geçmez Avrupalı Şirketler (6 büyük üretici Zürih'te bir kartel oluşturmuşlardır. ) Türkiye'nin bu çiçeği burnunda kuruluşunu batırmaya çalışırlar ve Türkiye'ye yaptıkları ihracata %40 indirim uygulamaya başlarlar. İzzet Baysal her zaman olduğu gibi azmi, cesaret,, çalışkanlığı ve sabrı ile bazı geceler fabrikada yatarak da olsa bu işin de üstesinden gelmiştir.
Hatta 1970'li yıllarda Avusturya, Almanya, Yunanistan ve Arap ülkelerine ihracata başlamıştır.
1951 yılında İzzet Baysal Döküm Sanayi Müessesesi adı altında kurulan bu fabrika 1957 yılında bir aile şirketi haline dönüştürülmüş, İzsal Döküm Sanayi A. Ş. adı altında bugünlere kadar faaliyetini sürdürmüştür.
En büyük yardımcısı 1953 yılında yanına aldığı yeğeni Ahmet Baysal'dır. Hayatta en fazla değer verdiği kişi ise, kızı Esin'dir. 1939 yılında dünyaya gelen Esin, İstanbul Boğaziçi Koleji mezunudur. 1964 yılında aynı kolej mezunu Ankara'nın köklü ailelerinden Avundukların oğlu Cahit Avunduk'la evlenmiştir.
Esin Avunduk, babasını hiçbir zaman yalnız bırakmamış, varlığı ile zor zamanlarda babasına hep destek olmuştur. Vakfın kurucuları arasında olup, aynı zamanda Yönetim Kurulu Üyesi ve başkan yardımcısı olarak görev yapmaktadır.
1975 yılı ortalarına kadar bizzat işlerin başında gördüğümüz İzzet Baysal daha sonra da haftanın 3-4 günü iş yerine giderek işlerini takip etmeye başlamıştır. Gelir Vergisinde altın madalya ile ödüllendirilmiş, İstanbul'da Kurumlar Vergisi verenlerin ön sıralarında yer almıştır. 1986 yılının sonunda İzzet Baysal Vakfını kurmuş ve tüm varlığını vakfına vasiyet etmiştir. 1994 Eylül ayının sonunda iş hayatından çekilmiş ve çalışmalarını İzzet Baysal Vakfı'nda yoğunlaştırmıştır. 05. 03. 2000 tarihinde sabah saat 07. 00'de hakkın rahmetine kavuştuğunda 93 yaşında bulunmaktaydı. 08. 03. 2000 tarihinde hiç kimseye nasip olmayan muazzam bir kalabalıkla kendi arzusu ve Bakanlar Kurulu kararı ile Abant İzzet Baysal Üniversitesi Gölköy kampusündeki anıt mezarına defnedilmiştir
ESERLERİ
EĞİTİM TESİSLERİ
Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi
Bolu Belediyesi Nafize Baysal Kreşi
İstanbul Sarıyer Belediyesi İzzet Baysal Kreşi
Bolu İzzet Baysal Anaokulu
Bolu Alpağutbey Behiye Baysal ilkokulu (Mahalli İdareler Meslek Lisesi)
Bolu Seyit Köyü Mehmet Baysal ilkokulu
Bolu Canip Baysal İlköğretim Okulu
Bolu Atatürk İlköğretim Okulu
Bolu İzzet Baysal 50. Yıl İlköğretim Okulu
Bolu Behiye Baysal İlköğretim Okulu
Bolu İzzet Baysal Çıraklık Eğitim Merkezi
Bolu İzzet Baysal Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu (Bil. donanımlı)
Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi (Donanımı ile birlikte)
Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi Kız ve Erkek Öğrenci Yurdu (Donanımı ile birlikte)
Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi Öğretmen Lojmanları (A Blok, 8 Daire)
Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi Öğretmen Lojmanları (B Blok, 8 Daire)
Bolu Mimar İzzet Baysal Anadolu Teknik lise ve Endüstri Meslek Lisesi
Bolu İzzet Baysal Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi
Bolu İzzet Baysal Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi Yurdu ve Defile Salonu
Dr. Tevfik Atay Sağlık Eğitim Merkezi
Emine Baysal Eğitim ve Uygulama Okulu
İzzet Baysal Merkez Anadolu Teknik lise ve Endüstri Meslek Lisesi ve Yemekhane Bloğu
Canip Baysal Lisesi
Mehmet Baysal Uygulama Okulu
Ticaret Lisesi Bilgisayar Laboratuarı
Çaydurt Çimento İlköğretim Okulu Bilgisayar Laboratuarı
Gazipaşa İlköğretim Okulu Bilgisayar Laboratuarı
Sakarya İlköğretim Okulu Bilgisayar Laboratuarı
Canip Baysal Lisesi Bilgisayar Laboratuarı
Cumhuriyet İlköğretim Okulu Bilgisayar Laboratuarı
Emine ve Mehmet Baysal Uygulama Okulu Ek Binası
Bolu İzzet Baysal Otelcilik Meslek Lisesi'ne 8 derslikli prefabrike okul
Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi 4 derslikli prefabrike okul
Bolu Abant İlköğretim Okulu 4 derslikli prefabrike okul
Bolu Atatürk İlköğretim Okulu 8 derslikli prefabrike okul
Bolu Atatürk Lisesi 4derslikli prefabrike okul
Bolu Çaydurt İlköğretim Okulu 4 derslikli prefabrike okul
Bolu İzzet Baysal Endüstri Meslek Lisesi 2 derslikli prefabrike okul
SAĞLIK TESİSLERİ
35 adet İzzet Baysal Sağlık Evi (Bolu Merkez ve ilçe Köylerine) , donanımlı olarak
Bolu Merkez ilçeye 5 Nolu İzzet Baysal Sağlık Ocağı
Bolu Refika Baysal Ana Sağlık Merkezi Misafirhane ve Hemşire Eğitim Merkezi
Bolu İzzet Baysal Acil Servis Ünitesi (Bilahare yine Vakıf tarafından İzzet Baysal Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'ne dönüştürülmüştür)
Bolu Mehmet Baysal Hemşire Eğitim Merkezi (Donanımlı)
Bolu Emine Baysal Hasta Pavyonu (Donanımlı)
Bolu İzzet Baysal Hemodiyaliz Ünitesi
Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesi Külliyesi (200 yataklı)
Bolu Devlet Hastanesi'ne Sterilizatör
Bolu SSK Hastanesi'ne Otoanalizatör ve 6 adet Hemodiyaliz cihazı
İstanbul Sarıyer Belediyesi İzzet Baysal Sağlık Merkezi tıbbi donanımları
İzzet Baysal Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi (Tüm donanımı ile)
AİBÜ İzzet Baysal Tıp Fakültesine Anjiyo Cihazı
SOSYAL TESİSLER
İzzet Baysal Hastanesi Bulvarı (Belediye eliyle)
Bolu Baysal Camii
Bolu İzzet Baysal Yaşlılar Evi ve Kız Yetiştirme Yurdu
Bolu İzzet Baysal Huzurevi (Donanımlı)
Bolu İzzet Baysal Huzurevi lojman ve idare Binası
İstanbul İzzet Baysal Huzurevi (Donanımlı)
Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesi Sosyal Hizmet Binası
Kaynak: http://www.okimdir.com
***
Mekanı cennet , ruhu şad olsun...
Teşekkürler Sevgili Akademik Sultan.
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
Sayın Mehtap Deniz. Teşekkür ederim.
İlginize, duyarlılığınıza..
İzzet Baysal bizim gözümüzde topluma halkına hizmetle eşdeğerdir. Onun eğitime ,sağlığa, bilime yaptığı katkı bıraktığı eserlerle görülmektedir. Herşeyden önce vakfın okuttuğu ve yaptırdığı okullarda okuyan öğrenciler yoluyla hizmet vermeye de devam ediyor.
Ona sorulmuş. Neden tüm servetinizi bir vakfa bıraktınız? Yaşamınız boyunca dişinizle tırnağınızla kazandığınız bu kadar mal varlığının tümünü niçin başka şekilde değerlendirmiyor, çocuğunuza çocuğunuza bırakmıyorsunuz?
Türkiye'de demiş benim servetim kadarına sahip 1000 lerce kişi vardır. Onların her biri benim yaptığımın yarısını yapsa bu ülkemiz şimdi çok daha farklı yerlerde olabilirdi.
Herkes vatanına başka şekillerde hizmet edebilir. Kimisi cephede canı ile şehid olarak ya da gazi olarak hizmet eder. Kimisi emeğiyle ürettiği bilimsel çalışmalarıyla. Kimisi işini en iyi şekilde yaparak..Kimisi parasıyla hayır işleyerek..Bilgisiyle, öğrenciler yetiştirerek kimisi de.. Kimisi istihdam yaratarak insanlarına, üreterek..çalmadan, çırpmadan alın teriyle ve vergisini ödeyerek..Bunların tümü hizmettir.. Yeter ki hizmet etmesi gerektiği bilincine ulaşmış olsun önemli olan budur. Ben çok param olsam okullar, araştırma tesisleri yaptırmak isterdim onun gibi.. İzzet Baysal demek vatanı ve milletine karşılıksız vermek demek bizim gözümüzde.. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi?:)
Saygı ve sevgilerimle...
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
Hayırseverlerimizi kutluyoruz.
Vergiden düşmeyen hayır yaptıkları gün de alkışlayacağız.
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
Alıntı:
*Okan* rumuzlu üyeden alıntı
Hayırseverlerimizi kutluyoruz.
Vergiden düşmeyen hayır yaptıkları gün de alkışlayacağız.
Hiç değilse o paraların kaynağı belli. Ya kaynağı bilinmeyen paralarla dünyanın 4 bir yanında açılan okullar ve kültür merkezleri için ne düşünüyorsunuz?
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
Alıntı:
*Okan* rumuzlu üyeden alıntı
Hayırseverlerimizi kutluyoruz.
Vergiden düşmeyen hayır yaptıkları gün de alkışlayacağız.
Sayın *Okan* , Bu memlekette vergisini düşük gösterip son derece lüks koşullarda yaşarken gelir vergisi matrahını neredeyse açlık sınırında gösterenler var. Bu koşullarda hem vergisini ödeyerek hem de bu kadar hizmeti yapmak için vakıf kuran bir insana öncelikle şükran duymanızı bekleriz.
Sizin bahsettiğiniz konu da önemlidir ve vergiden düşmek bir çeşit teşviktir. Bu ülkede ne teşvikler var!?Hayır işleri için yapılan teşviği de çok görmeyelim isterseniz..
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
Alıntı:
milo rumuzlu üyeden alıntı
Hiç değilse o paraların kaynağı belli. Ya kaynağı bilinmeyen paralarla dünyanın 4 bir yanında açılan okullar ve kültür merkezleri için ne düşünüyorsunuz?
Size katılıyor ve ekleme de yapmak istiyorum. Üstelik o açılan okullar hayır işi olarak yapılmak bir yana o ülkelerde özel okullar statüsünde paralı okullardır. Öncesinde burs vererek okuttukları öğrencilerinden öğretmen olanlar da son derece cüzi paralara oralarda çalıştırılarak hayır işi yapmak bu kişilerin sırtına yüklenmiş bulunmaktadır. Yani hayır işini önceden bursla okutulup öğretmen olanlara az ücret verirken "siz hayır işi yapıyorsunuz" denilmektedir. Bu okullar hangi okullardır hepimiz biliyoruz.:) Türki Cumhuriyetler kadar Amerika'da da bulunuyorlar. !!
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
Ulemaya göre hayır: Eşini,dostunu,ahbabını,oğlunu,gelinini,yedi göbek sülalesini zengin etmek,zengin etmekle kalmamak bir de devletin çeşitli kadrolarında iş temin etmek,onunla da kalmamak devletin arazisini,ormanını,kitini,her şeyini ona buna peşkeş çekmek.
Ulemaya göre teşvik: Hayır yapacakları kişileri ya da eşlerini kızlarını kapanmaya,kendileri gibi düşünmeseler bile öyle görünmeye teşvik etmek.
Ulemaya göre hayırsever: RTE,Unakıtan,Babacan,Gül kısaca AKP ve yandaşları.
Lütfen yorum yaparken ulemanın sözlüğünü göz önünde bulundurun.Bu hayırseverlerimizde hayır da var teşvik de.Bırakın da "hayır" konusunda iki çift söz söylemeye hakları olsun canım...
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
Alıntı:
arıza rumuzlu üyeden alıntı
Ulemaya göre hayır: Eşini,dostunu,ahbabını,oğlunu,gelinini,yedi göbek sülalesini zengin etmek,zengin etmekle kalmamak bir de devletin çeşitli kadrolarında iş temin etmek,onunla da kalmamak devletin arazisini,ormanını,kitini,her şeyini ona buna peşkeş çekmek.
Ulemaya göre teşvik: Hayır yapacakları kişileri ya da eşlerini kızlarını kapanmaya,kendileri gibi düşünmeseler bile öyle görünmeye teşvik etmek.
Ulemaya göre hayırsever: RTE,Unakıtan,Babacan,Gül kısaca AKP ve yandaşları.
Lütfen yorum yaparken ulemanın sözlüğünü göz önünde bulundurun.Bu hayırseverlerimizde hayır da var teşvik de.Bırakın da "hayır" konusunda iki çift söz söylemeye hakları olsun canım...
Ulema: Tüksek din bilginleri sınıfıdır. Bugün Alim yani bilim adamının çoğulu olarak kullanılır ki sizin verdiğiniz isimler bu yanımlamaya girmez.
Ekabir daha uygundur. Devlet büyükleri demektir .Ha bu arada islamda ekabire koşulsuz itaat şarttır! Aman bu dediklerinizi kimseler duymasın. Eleştirmek bile bizi dinden çıkarabilir:)
Re: İzzet Baysal'a Şükranlarımızı Sunuyoruz...
İzzet Baysal Üniversitesi Şenliklerindeki konserlerde İZZET BAYSAL GENÇLİĞİ hadiiiiiiiiiiiiiiii...İzzet Baysal a şükranlarımızı sunalım, teşekkürlerimizi belirtelim denildiğinde o gençliğin nasıl haykırdığını İzzet Babamız görse idi eminim ki değil bütün mal varlığını, canını bile verirdi:)
Harika bir şey bu. Öylesine sevilmek, saygı duyulmak, ışıl ışıl gözlerle yeni İzzet Baysallar yetiştirilmesine ortam hazırlamak gerçekten inanılmaz.
Bize de nasip olur inşallah.. :)