Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Selamlar değerli meslektaşlarım,
Tartışılması gereken bir madde olan Tck 301'in eski hali ile yeni hali arasındaki farklılıkları ve bu farklılıkların pratikte neden olabileceği sorunları tartışmaya açmakta ve paylaşıma sunmaktayım.
MEVCUT HALİ
''(1) Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, Devletin yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede, bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır.
(4) Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.''
TEKLİFTE YER ALAN HALİ
Teklife göre, 301. maddenin başlığı, ''Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama'' olarak değişiyor.
Önerge ile değiştirilerek kabul edilen teklifte yer alan 301. madde şöyle:
''(1) Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini veya Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükumetini ve Devletin yargı organlarını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Devletin askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, 1. fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
(3) Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.
(4) Bu suçtan dolayı soruşturma yapılması Adalet Bakanının iznine bağlıdır.''
Yeni düzenlemenin getirdiği başlıca değişiklikler şunlardır;
1- ''Türklük'', ''Türk milleti'' olarak değiştirilmiş.
Yorum: Buradaki değişiklikle madde anayasanın 6'ıncı maddesine uygun hale getirilmişsede ''Türk milleti'' ifadesi tıpkı ''Türklük'' gibi soyut bir kavram olduğundan bu kavramın ayrıca somutlaştırılması, tanımlanması gerekirdi.
2- ''Cumhuriyeti'', ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti'' olarak değiştirilmiş.
Yorum: Bu değişiklikle anayasanın 2'inci maddesindeki ''Cumhuriyetin temel nitelikleri'' kapsam dışı bırakılmış ikamesi olarakta ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti'' kapsam içine alınmıştır. ( Ne alakası varsa )
3- Yabancı bir ülkede yapılan aşşağılama maddeden tamamen kaldırılmış, bunu ikame edebilecek bir cümle maddeye eklenmemiştir.
Yorum: Bu değişiklik her ne kadar devletin egemenlik yetkisinde bir değişikliğe neden olmamışsada ( egemenlik yetkisi ülkeseldir ), beklenildiği gibi bu değişiklikle Türkiyenin uluslararası prestiji artmamış aksine azaltılmıştır çünki artık yurt dışında ''Türk milletini'' aşşağılama suç değişdir.
Bu aksaklıklar şu şekilde düzeltilebilir:
1- ''Türklüğü'' ifadesi ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti içerisinde yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını'' olarak değiştirilebilirdi çünkü ''Türklük'' yerine getirilen Türk milleti ifadesini analiz ettiğimizde; milletin kelime manası bize çok çarpıcı örnekler sunmaktadır.Şöyleki; millet demek; ülke, din, dil, kültür birliği gibi etmenlerin hepsinin veya bir kısmının etkisi altında kendilerinden ayrı ve farklı bir toplum oluşturduklarına inanan insanlardan kurulu toplum; devletin unsurlarından biri manasına gelmektedir ( bkz. hukuk sözlüğü, Prof. Dr. Ejder YILMAZ ). Bu ifadenin başına ''Türk'' kelimesi eklendiği zaman milletin manası şu şekilde değişmektedir : Ülke, din, dil, vatandaşlık ( ''Türklük'' bir ırk değil vatandaşlık bağıdır, Tayyip ERDOĞAN 'ın bizzat kendisinden alıntıdır ), kültür birliği gibi etmenlerin hepsinin veya bir kısmının etkisi altında manası anlaşılmaktadır.Dolayısıyla burada maddeyi yeni haliyle düzenleyenler Türklüğü ırksallık olarak algılamış ve ''Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı'' yerine ''Türk Milleti'' ifadesiylede ''Türk milletini'' şu şekilde tanımlamış olmaktadırlar.''Türk milleti'' demek bu kelimeyi tanımlarken kullandığımız bağlardan her hangi birisiyle birbirine bağlanmış olan kendilerinden ayrı ve farklı bir toplum oluşturduklarına inanan insanlardan oluşan bir bütündür.Görüldüğü üzere bu yeni düzenlemeyle insanları farklılaştırıp birbirlerinden ayrıştırarak Lozan Barış Antlaşması 39'uncu maddesine aykırı bir düzenleme getirilmiştirki buda Türkiye Cumhuriyeti Devletinin üniter yapısını zedelemeye elverişli bir ortam hazırlayacağından anayasanın 1,2,3,4 ve 5'inci maddelerine aykırıdır.
2- ''Cumhuriyeti'' yerine ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti'' ifadesi getirilmiştir.Dolayısıyla ''Cumhuriyetin temel nitelikleri'' aşşağılamaya elverişli bir hale getirilmiştir.Türkiye Cumhuriyeti Devleti ifadesi kaldırılsın demiyoruz ancak Cumhuriyetin temel nitelikleri bir ara cümleyle madde metninde mutlaka yer almalıydı.
3- Yabancı bir ülkede yapılan aşşağılamanın madde metninden çıkarılmasının ikamesini Türklük yerine alternatif olarak önerdiğimiz ifadede yer almaktadır.
Saygılar
Kaynak: http://www.adaletinsesi.com/forum/index.php?topic=620
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Alıntı:
padelt rumuzlu üyeden alıntı
1. ''Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı'' yerine ''Türk Milleti'' ifadesiylede ''Türk milletini'' şu şekilde tanımlamış olmaktadırlar.''Türk milleti'' demek bu kelimeyi tanımlarken kullandığımız bağlardan her hangi birisiyle birbirine bağlanmış olan kendilerinden ayrı ve farklı bir toplum oluşturduklarına inanan insanlardan oluşan bir bütündür.Görüldüğü üzere bu yeni düzenlemeyle insanları farklılaştırıp birbirlerinden ayrıştırarak Lozan Barış Antlaşması 39'uncu maddesine aykırı bir düzenleme getirilmiştirki buda Türkiye Cumhuriyeti Devletinin üniter yapısını zedelemeye elverişli bir ortam hazırlayacağından anayasanın 1,2,3,4 ve 5'inci maddelerine aykırıdır.
2- ''Cumhuriyeti'' yerine ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti'' ifadesi getirilmiştir.Dolayısıyla ''Cumhuriyetin temel nitelikleri'' aşşağılamaya elverişli bir hale getirilmiştir.Türkiye Cumhuriyeti Devleti ifadesi kaldırılsın demiyoruz ancak Cumhuriyetin temel nitelikleri bir ara cümleyle madde metninde mutlaka yer almalıydı.
3- Yabancı bir ülkede yapılan aşşağılamanın madde metninden çıkarılmasının ikamesini Türklük yerine alternatif olarak önerdiğimiz ifadede yer almaktadır.
Bozuk imla ve düşük cümleler nedeniyle ne söylemek istediğiniz anlaşılamasa da,
1. Eskiden "Türklük" deniyordu, şimdi "Türk milleti" deniyor.
"Türk milleti" ifadesinin "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tamamı"nı kapsamadığını iddia ediyorsunuz. Buna katılmak mümkün değil ama diyelim ki bu iki ifade farklı şeyleri nitelesin.
Eskiden var olan "Türklük" ifadesiyle "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları"nı mı kastetmiş oluyorduk? Yani bu ifadede bir problem varsa eskiden daha çok vardı.
2. Bu da bir başka zorlama çıkarsama.
3. Bu ise tamamıyla bir saptırma. Yabancı ülkede aşağılama metinden çıkarılmış değil. Sadece dışarıda yapılmış bir aşağılamaya daha fazla ceza verilmiyor.
Aşağılamak her yerde aynıdır. Nasıl ki, evde, sokakta, okulda, iş yerinde, orada, burada aşağılama aynıysa, Türkiye'nin içinde ve dışında aşağılamanın cezası aynı.
Mesela bir kişi Türkiye sınırları içinde yabancı bir gazeteciye mülakat verse o yurtdışındaki bir gazetede yayınlansa, yurt içinde mi yurt dışında mı aşağılamış olacak?
Veya dışarıda host edilen bir server üzerinden hizmet veren ama Türk'ün sahip olduğu bir sitede yapılan yayın hakkında hüküm ne olacak?
Yurtiçi yurtdışı ayrımı saçma bir ayrımdı, küreselleşmeyle birlikte anlamsız kaldı.
Eskiden yurtdışına gidip şikayet etti, itibarımızı azalttı denilebilirdi, dar bir bakış açısıyla.
Şimdi internet var, teknoloji ilerledi, dünyanın herhangi bir yerinde söylenen, yapılan dünyanın öbür ucundan anında duyuluyor.
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Alıntı:
sdt23 rumuzlu üyeden alıntı
Bozuk imla ve düşük cümleler nedeniyle ne söylemek istediğiniz anlaşılamasa da,
1. Eskiden "Türklük" deniyordu, şimdi "Türk milleti" deniyor.
"Türk milleti" ifadesinin "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tamamı"nı kapsamadığını iddia ediyorsunuz. Buna katılmak mümkün değil ama diyelim ki bu iki ifade farklı şeyleri nitelesin.
Aslında bence sorun eski 301' in gerekçesinden kaynaklanıyordu. Zira 301' in gerekçesi Mustafa Kemal' in tanımladığı Türk'lüğe değil, Türk ırkına atıfta bulunuyordu.
Gerekçenin değiştirilmesi bile sorunu çözecekken "Türk Milleti" ifadesini yanlı bulmak biraz fazla "naif"(!) davranmak gibi geldi bana.
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Alıntı:
sdt23 rumuzlu üyeden alıntı
Bozuk imla ve düşük cümleler nedeniyle ne söylemek istediğiniz anlaşılamasa da,
2. Bu da bir başka zorlama çıkarsama.
Değerli arkadaşım anlamadığın konulara neden balıklama atlarsın hiç anlamam ama yinede söylemlerinizi değerlendirmek gerekirse bir kere ''Cumhuriyet'' lafziyle ''Türkiye Cumhuriyeti Devletinin'' aynı şeyler olmadığını söylemenin her ne demekse ''zorlama çıkarsama'' olduğunu ( olumsuz bir cümle olarak algılıyorum ) iddia eden bir kişiye karşı yorum yapmak, diyaloğa girmeye çalışmak boşa kürek çekmedende öte fırtınaya karşı işemekten farksız bir durum olacağından ilk yazdığım yazıyı önyargısız olarak bir kere daha tekrarlamanızı, ikinci bir kez daha anlayamamanız halinde anlayan birisinden görüş almanızı öneririm.
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Alıntı:
padelt rumuzlu üyeden alıntı
Değerli arkadaşım anlamadığın konulara neden balıklama atlarsın hiç anlamam ama yinede söylemlerinizi değerlendirmek gerekirse bir kere ''Cumhuriyet'' lafziyle ''Türkiye Cumhuriyeti Devletinin'' aynı şeyler olmadığını söylemenin her ne demekse ''zorlama çıkarsama'' olduğunu ( olumsuz bir cümle olarak algılıyorum ) iddia eden bir kişiye karşı yorum yapmak, diyaloğa girmeye çalışmak boşa kürek çekmedende öte fırtınaya karşı işemekten farksız bir durum olacağından ilk yazdığım yazıyı önyargısız olarak bir kere daha tekrarlamanızı, ikinci bir kez daha anlayamamanız halinde anlayan birisinden görüş almanızı öneririm.
Sayın padelt,
Profilinizden henüz öğrenci olduğunuz anlaşılıyor. Eğer bir konuyu tartışmaya açıyorsanız verilen cevapları da olgunlukla karşılayıp anti-tezinizi savunabilirsiniz ancak cevaplarınızda "anlamadığın konulara neden balıklama atlarsın hiç anlamam " veya "iddia eden bir kişiye karşı yorum yapmak, diyaloğa girmeye çalışmak boşa kürek çekmedende öte fırtınaya karşı işemekten farksız bir durum" gibi ifadeler meslektaşım/arkadaşım diyerek hitap ettiğiniz kişilere karşı saygısızlıktır. Henüz hukukun abc'sindesiniz ve hukukçuluk salt doktrin bilgisi demek değildir. Hukukçu her hali ve tavrıyla örnek insandır. Düşünce açıklamalarınızda ve hitaplarınızda daha ölçülü ve toleranslı olmanızı tavsiye ederim.
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Alıntı:
Av.Fırat Bayındır rumuzlu üyeden alıntı
Sayın padelt,
Profilinizden henüz öğrenci olduğunuz anlaşılıyor. Eğer bir konuyu tartışmaya açıyorsanız verilen cevapları da olgunlukla karşılayıp anti-tezinizi savunabilirsiniz ancak cevaplarınızda "anlamadığın konulara neden balıklama atlarsın hiç anlamam " veya "iddia eden bir kişiye karşı yorum yapmak, diyaloğa girmeye çalışmak boşa kürek çekmedende öte fırtınaya karşı işemekten farksız bir durum" gibi ifadeler meslektaşım/arkadaşım diyerek hitap ettiğiniz kişilere karşı saygısızlıktır. Henüz hukukun abc'sindesiniz ve hukukçuluk salt doktrin bilgisi demek değildir. Hukukçu her hali ve tavrıyla örnek insandır. Düşünce açıklamalarınızda ve hitaplarınızda daha ölçülü ve toleranslı olmanızı tavsiye ederim.
Evet haklısınız üstad,
Soğuk kanlı olmalı ve daha güzel bir ifade ile arkadaşımıza cevap vermeliydim ancak ne varki verdiğim alternatiflere bu arkadaşımızın verdiği cevaplar belgesiz, gerekçesiz bir şekilde verilmiş benim kızdığım nokta bu, bir hukukçu bir şeye karşı çıkıyorsa gerekçesinide belirtmelidir.Gerekçesiz cevaplar açıkcası bu konuya önyargılı ve siyasi bir yaklaşımla yaklaşıldığını göstermektedir.Ama tabi bu durum sizinde ifade ettiğiniz gibi benim uslubuma yansıtmamam gereken bir durumdu, uyardığınız için teşekkürler.
Saygılarımla
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Anladığım kadarıyla söylediklerime itirazınız iki noktada olmuş.
Alıntı:
sdt23 rumuzlu üyeden alıntı
Bozuk imla ve düşük cümleler nedeniyle ne söylemek istediğiniz anlaşılamasa da,
Eğer imlanızın düzgün olduğunu ve cümlelerinizin düşük olmadığını iddia ediyorsanız bir Türkçe öğretmenine yazdıklarınızı okutun.
İkinci itirazınız ise
Alıntı:
sdt23 rumuzlu üyeden alıntı
Bu da bir başka zorlama çıkarsama.
ifademe olmuş.
Fazla uzatmamak için yazmamıştım. Aşağıda uzun uzun yazayım. Demişsiniz ki:
Alıntı:
padelt rumuzlu üyeden alıntı
2- ''Cumhuriyeti'', ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti'' olarak değiştirilmiş.
Yorum: Bu değişiklikle anayasanın 2'inci maddesindeki ''Cumhuriyetin temel nitelikleri'' kapsam dışı bırakılmış ikamesi olarakta ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti'' kapsam içine alınmıştır. ( Ne alakası varsa )
...
2- ''Cumhuriyeti'' yerine ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti'' ifadesi getirilmiştir.Dolayısıyla ''Cumhuriyetin temel nitelikleri'' aşşağılamaya elverişli bir hale getirilmiştir.Türkiye Cumhuriyeti Devleti ifadesi kaldırılsın demiyoruz ancak Cumhuriyetin temel nitelikleri bir ara cümleyle madde metninde mutlaka yer almalıydı.
Önceki yasada "Cumhuriyeti aşağılamak" suçtu, şimdi "Türkiye Cumhuriyeti Devleti"ni aşağılamak suç.
Birincisi anayasada yazılı Türkiye Cumhuriyeti'nin temel niteliklerini kapsıyor mu?
Bunu ancak gerekçeden görebiliriz.
Ancak birincisi daha geniş kapsamlı bir ifade. Yani cumhuriyet var, cumhuriyet var. Her birinin nitelikleri farklı. Anayasanın ikinci maddesindeki nitelikler cumhuriyetin değil, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel nitelikleridir.
Mesela bir Demokratik Alman Cumhuriyeti'nin (Eski Doğu Almanya), İran İslam Cumhuriyeti'nin veya başka bir adı cumhuriyet olan rejimin niteliği değildir.
Eski halinde anayasanın 2. maddesi kapsam içine alınıyorsa, (ki dediğim gibi İran İslam Cumhuriyeti aleyhine konuştuğum zaman Cumhuriyeti aşağılamış mı olurum?) yeni halinde de kapsam içine alınıyordur. Merak etmeyin.
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Alıntı:
padelt rumuzlu üyeden alıntı
bu arkadaşımızın verdiği cevaplar belgesiz, gerekçesiz bir şekilde verilmiş benim kızdığım nokta bu
1 ve 3 konusunda söylediklerim görmezden gelinmiş anlaşılan.
2. madde için de benzer düşüncelerim var. Gerekçeleriyle açıkladım.
Alıntı:
padelt rumuzlu üyeden alıntı
3- Yabancı bir ülkede yapılan aşşağılama maddeden tamamen kaldırılmış, bunu ikame edebilecek bir cümle maddeye eklenmemiştir.
Bir hukukçu adayı olarak, kanun maddesi açıkken, nasıl "Yurtdışında aşağılamak suç olmaktan çıkarıldı." diyebiliyorsunuz açıklarsanız sevinirim.
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Alıntı:
sdt23 rumuzlu üyeden alıntı
1 ve 3 konusunda söylediklerim görmezden gelinmiş anlaşılan.
2. madde için de benzer düşüncelerim var. Gerekçeleriyle açıkladım.
Bir hukukçu adayı olarak, kanun maddesi açıkken, nasıl "Yurtdışında aşağılamak suç olmaktan çıkarıldı." diyebiliyorsunuz açıklarsanız sevinirim.
Bir hukukçu adayı olarak siz nası oluyorda Yurt dışında aşağılamayı aşağılamamak olarak algılıyorsunuz, ben bunu merak ediyorum.O cümleden ne kastedildiğini anlayamadıysanız bir kez daha üzerine basa basa anlatayım, TÜRK MİLLETİNİ YURT DIŞINDA AŞAĞILAMAK 301'E GÖRE CEZALANDIRILAMAZ.Çünki madde metninde böyle bir düzenleme varmı bakıyoruz ve göremiyoruz.Demekki madde metninde olmayınca bunu biz Türk milletini aşşağılayanlara karşı uygulayamıyoruz.
Gel gelelim ikinci maddeye Cumhuriyetle kastedilen elbetteki Türkiye Cumhuriyeti peki Türkiye cumhuriyeti devletiyyle kast edilen ne?TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ ile TÜRKİYE CUMHURİYETİ'nin başlıca farklarını uzun uzadıya araştırın gerekirse kütüphanelerden bilgi sahibi olun gelin ondan sonra konuşalım.Böyle mesnetsiz tartışmalar asabımı bozuyor.
Re: Yeni 301'inci maddenin Anayasaya ve Lozan barış antlaşmasına aykırılık iddası
Alıntı:
padelt rumuzlu üyeden alıntı
Bir hukukçu adayı olarak siz nası oluyorda Yurt dışında aşağılamayı aşağılamamak olarak algılıyorsunuz, ben bunu merak ediyorum.
O cümleden ne kastedildiğini anlayamadıysanız bir kez daha üzerine basa basa anlatayım, TÜRK MİLLETİNİ YURT DIŞINDA AŞAĞILAMAK 301'E GÖRE CEZALANDIRILAMAZ.Çünki madde metninde böyle bir düzenleme varmı bakıyoruz ve göremiyoruz.Demekki madde metninde olmayınca bunu biz Türk milletini aşşağılayanlara karşı uygulayamıyoruz.
Sayın padelt. Hem kanun maddesini hem de benim yazdıklarımı okurken anlamamakta ısrar ediyorsunuz. Ben "Yurtdışında aşağılamak suç olmasın, değildir." demedim ki.
Yasanın eski hali ne diyor? Aşağılamak suçtur, cezası 6 ay ila 3 yıldır.
Bu iş yurtdışında Türk vatandaşınca yapılırsa cezası 1/3 oranında artar yani 8 ay ila 4 yıl olur.
Eski yasanın 3. fıkrası yürürlükten kaldırılsa ne olacaktı? Yurtdışında Türk vatandaşınca yapılan aşağılamanın cezası 1/3 oranında artmayacak yani 6 ay ila 3 yıl olacaktı.
Şimdiki yasa ne diyor?
Aşağılamak suçtur, cezası nerede yapıldığına bakılmadan 6 ay ila 2 yıldır.
Yurtta, yurtdışında, uzayda, evrenin herhangi bir yerinde aşağılarsan alacağın ceza budur.
Maddeleri bir daha dikkatle okuyun.
Bir hukukçu olabilmek için öncelikle okuduğunuzu doğru anlayabilmeniz şart.
Alıntı:
padelt rumuzlu üyeden alıntı
Eski hali:
(1) Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(...)
(3) Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede, bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır.
Yeni hali:
(1) Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini veya Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükumetini ve Devletin yargı organlarını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.