sualev rumuzlu üyeden alıntı
Merhaba! İstanbul'da polis memuru olarak görev yapmaktayım. Sorunum, 2005 yılında Okul Suçları Araştırma ve Önleme ekibinde görev yaparken bir okulun müdürü bizi arayarak okul çevresinde öğrencileri ve öğretmenleri rahatsız eden şahısların olduğunu bizden bu şahısların okul önünden uzaklaştırılmasını istemiş, buna istinaden bizde(3kişi) belirtilen okula gittik. Okul önünde bekleyen şahıslardan birine kimlik sordum.Şahıs kimliğini gösterdi. Burda niçin beklediğini sorduğumda 'kız arkadaşını beklediğini' söylemiş, bende burada bekleme yapamayacağını uzaklaşmasını istedim. Şahıs bir süre sonra okulun bir başka bölümünde bekleme yaparken diğer arkadaşım benim kimlik sorduğumdan habersiz şahsa tekrar kimlik sormuş, şahısta biraz önce gösterdik ya' demesi üzerine, arkadaşımız 'olabilir uyarılmadınmı neden hala bekleme yapıyorsun o zaman' demiş, şahısta burda beklemek suçmu, siz babamın kim olduğunu biliyormusun, sizinle uğraşırım' tarzında hakaretlerde bulunmuş, kendisinin uzaklaşmaması halinde gözaltına alacağımızı fakat şahıs bu seferde küfür ve hakaretlerine devam etmesi üzerine şahsı araca davet etmiş kendisi zorluk çıkarmış, bizde kendisini zor kullanarak araca bindirdik. Şahıs araç içerisinde de küfür ve taşkınlıklarınıa devam etmiştir. O sırada orda bulunan tarih hocası araç içerisindeki taşkınlıklarına şahit olmuştur.Kendisinden görevli memura hakaret ve zorluk çıkarmaktan işlem yapılmıştır. Büroya babası gelmiş, bizi tehdit etmiştir.Sizinle uğraşacağım yanınıza kar kalmaz gibisinden sözler sarfetmiştir. Şahsın doktor raporu alınıp savcılığa götürüldü. Savcı şahsı mahkemeye sevketti. Kendisi hakkında dava açıldı. Daha sonra babası çocuğu adına özür diledi. Bunun üzerine ben ve diğer arkadaşım daha sonraki ilk mahkemede davamızdan vazgeçtik. Fakat o günkü mahkemede ben şikayetimi geri çekerken şahıs ifadesinde asıl polislerin bana hakaret ettiğini, dövdüğünü beyan etmesi üzerine hakim memur suçları bürosunda bu olayın araştırılması için dosyayı gönderdi. Diğer üçüncü arkadaşımız mahkemeye çağrılmadı. Memur Suçları Bürosunda üçümüz savcıya ifade verdik. Şahıs iki arkadaşını ve tarih hocasını olayla ilgili şahit olarak göstermiş onlarında ifadeleri alındı. Şahıs o gün bizim onu dövdüğümüzü, hakaret ettiğimizi, doktor raporu alınırken yüzündeki kızarıklığı ve dudağının iç kısmındaki patlağı söyleyemediğini beyan etmiştir. Okul önünde olayın bir kısmına şahit olan tarih hocası ifadesinde küfür ve dayak olayını görmediğini sadece araç içerisinde bir kargaşanın olduğunu söylemiştir.Diğer iki tanığın ifadesini bilmiyoruz. Savcı iddianame hazırlamış ve bizi mahkemeye sevketmiştir.
İDDİANAME:
Deliller: Şikayetçinin ısrarlı beyanı,tanıkların beyanları,zabıtaca tutlan tüm tutanaklar,İstanbul Çocuk Mahkemeleri Savcılığının evrak içeriği, şüphelilerin savunmaları
Sevk Maddesi:TCK' nın 86/3(d), 125/1, 53 maddeleri
Şimdi: 1) İlk mahkemede bizim davamızdan vazgeçmemiz bir hatamıydı, bu şahsın babası bizden özür dilemesi kusuru kabullenmek değilmidir, şahsın istikbali ile oynanmaması adına şikayetimizden vazgeçmemiz bizi suçlumu çıkartır.
2) Doktor raporu temiz iken savcı TCK:86/3(d) Memuriyet Nüfusunu Kötüye Kullanmak ve Etkili Eylem maddesine göre bize dava açılabilirmi? Bu madde kasten yaralama suçunun ağırlaştırıcı nedeni değilmi? Doktor raporunda herhangi bir patalojik bulgu ve darp izine rastlanmadıysa savcı bu maddeye göre bize dava açabilirmi?
3) Arkadaşımızın bir tanesi henüz kendisinden şikayetini almamıştır. Bu bizim için nasıl bir yarar sağlar?
4) Bir önceki mahkemede kız arkadaşını beklediğini söylerken, memur suçları bürosundaki ifadesinde yeğenini beklediğini söylemiş.Buradaki çelişkilerden zaten yalan söylediği belli.
5) Şikayetçinin ısrarlı beyanı bir delil midir? Bizim ısrarlarımız delil değilmidir. Şahitlerimiz var tarih hocası olayı gördü. Okul müdürü bu şahısların okul önüne gelenlerden şikayetçi. Mahkemede tanıklık yapabileceğini söyledi.
6) Tanık olarak sunduğu tarih hocasının olayda dayak ve hakaret olayını görmediğini sadece araç içerisinde bir kargaşa olduğunu gördüğünü söylemesi, bizim tuttuğumuz tutanakta zor kullanmak adına yaptığımız işi kanıtlamıyormu.
Lütfen bu konuda yapmamız gerekenler nedir? Savcı TCK:86/3(d) maddesine göre,sikayetçinin ısrarlı beyanına göre tarih hocasının beyanına göre bu şekilde bir iddianame hazırlayabilir mi?