Düğünde takılan altınların durumu

ben 0cak ayında eşime şidetli geçimsizlik nedeni ile boşanma davası açtım. yalnız eşim ile daha önce görüştüğümde boşanma taraftarı değilim boşanacakta değilim demesine rağmen 10.12.2007 tarihinde ona şiddet uygulamadığımı ve kendisi evi terk etmek istediği halde onu evden attığımı söyleyerek beni c. savcılığına şikayet ederek hakkında bana karşı koruma kararı çıkardı. bugün c. savcılığından bir belge gelerek davanın düştüğü yazısı geldi. bunun yanı sıra eşime ben 02.01.2008 tarihinde dava açtım. benim dava dilekçem ona 18.01.208 de ulaştı. fakat boşanma taraftarı olmayan eşim 17.12.2007 tarihinde boşanma avukatına vekalet vermiş. 25.02.2008 ilk duruşma 16.04.2008 de de ikinci duruşmam oldu. karşı tarafın avukatı hakimin tavsiyesi ile uzlaştırma talep etti. yalnız eşim benden açtığı karşı davada 400 ytl nafaka 20 bin ytl maddi 50 bin ytl manevi tazminat ve eşyalarını istedi. eşyalar arasında beni ona düğünde taktığım altılarında kendisininmiş gibi gösterdi. bende davada eşyalarını alabileceğini fakat altınların benim tarafımdan takıldığını ve onların bana iadesini istedim. karşılık olarak bana bu konuda yargtay kararları gösterildi. benim merak ettiğim benim işim yok, herhangi bir sosyal güvence ve maaşımda yok, hiç bir mal varlığım ve birikimimde yok, yaşım 24 ve bilgisayar programcılığı mezunuyum, bu durumda kadın erkek eşittir diyen ve mal rejimi ortaktır diyen anayasaya karşı yargıtay kararları ne cevap verir. eşimin avukatı geldiğinde ne gibi bir şansım var. lütfen beni aydınlatın teşekkür ederim.

Düğünde takılan takılar kadına bağışlanmış sayılır. İadesi gerekir.
Nafaka ve tazminat talepleri, sizin boşanmaya neden olacak kusurunuzun ispatınlandığı takdirde iki tarafın mali durumları gözetilerek karara bağlanacaktır.

Geliri olmayan eşe mahkeme boyunca tedbir nafakası bağlanır.
Ayrıca:

1. Maddi ve manevi tazminat
MADDE 174.- Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir.
Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.

2. Yoksulluk nafakası
MADDE 175.- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.

Bu altın konusunun iyi bir şekilde belirlenmiş olması lazım. Bu konuda aslında iyi bir tatışma yapabiliriz?

1. Nişanlılık döneminde takılan altın?
2. Düğünde nikah öncesi takılan altın?
3. Düğünde nikah sonrası takılan altın?

Benim şahsi görüşüme göre eşlerin evlenme işlemleri bittikten sonra düğün sırasında takılan altınların ortak rejime dahil olduğudur. Eninde sonunda bu altınlar bir eş için deği bir beraberliğe verilmiştir. Aksi taktirde toplumun ailye olan inancından şüphe ederek art niyetlir bir yaklaşıma gidildiği düşünebilir.

Alıntı:

---

dogukansavas rumuzlu üyeden alıntı

Bu altın konusunun iyi bir şekilde belirlenmiş olması lazım. Bu konuda aslında iyi bir tatışma yapabiliriz?

1. Nişanlılık döneminde takılan altın?
2. Düğünde nikah öncesi takılan altın?
3. Düğünde nikah sonrası takılan altın?

Benim şahsi görüşüme göre eşlerin evlenme işlemleri bittikten sonra düğün sırasında takılan altınların ortak rejime dahil olduğudur. Eninde sonunda bu altınlar bir eş için deği bir beraberliğe verilmiştir. Aksi taktirde toplumun ailye olan inancından şüphe ederek art niyetlir bir yaklaşıma gidildiği düşünebilir.

---

A)III. Hediyelerin geri verilmesi

MADDE 122.- Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir.

Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır.

IV. Zamanaşımı

MADDE 123.- Nişanlılığın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/12995
K. 2005/16627
T. 3.10.2005
• NAFAKANIN İRAT BİÇİMİNDE ÖDENMESİ ( Hakim Nafakanın Gelecek Yıllarda Tarafların Sosyal ve Ekonomik Durumlarına Göre Ne Miktarda Ödeneceğini Karara Bağlayabileceği )
• SOSYAL VE EKONOMİK DURUM ( Hakim İstem Halinde İrat Biçiminde Ödenmesine Karar Verilen Nafakanın Gelecek Yıllarda Tarafların Sosyal ve Ekonomik Durumlarına Göre Ne Miktarda Ödeneceğini Karara Bağlayabileceği )
• KİŞİSEL MAL ( Kadına Düğün Sırasında Takılan 10 Adet Bilezik 1 Set ve 15 Adet Yarım ve Çeyrek Altın Ona Bağışlanmış Sayılması Nedeniyle )
4721/m.182/son
ÖZET : Hakim istem halinde irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir ( TMK. md. 182/son ). Davalı-karşı davacı kadının bu yöndeki isteği hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir.

Davalı-karşı davacı kadına düğün sırasında takılan 10 adet bilezik, 1 set ve 15 adet yarım ve çeyrek altın ona bağışlanmış sayılır. Bu altınlar davalı-karşı davacının kişisel malı sayılır. Davalı-karşı davacı kadının ortak konuttan hastaneye kaldırıldığı ve taraflar arasında fiili ayrılığın bu şekilde başladığı anlaşılmakla bu altınlar hakkında açılan davanın da kabulü gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün )temyiz eden Şule Bayındır ( Esen ) vekili Avukat Ömer Faruk Budak ve karşı taraf Mehmet İlyas Bayındır vekili Avukat Behiç Cantürk geldi.Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-Hakim istem halinde irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir ( TMK. md. 182/son ). Davalı-karşı davacı kadının bu yöndeki isteği hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir.

3-Davalı-karşı davacı kadına düğün sırasında takılan 10 adet bilezik, 1 set ve 15 adet yarım ve çeyrek altın ona bağışlanmış sayılır. Bu altınlar davalı-karşı davacının kişisel malı sayılır. Davalı-karşı davacı kadının ortak konuttan hastaneye kaldırıldığı ve taraflar arasında fiili ayrılığın bu şekilde başladığı anlaşılmakla bu altınlar hakkında açılan davanın da kabulü gerekir.

Mahkemece yapılacak iş; 15 adet yarım ve çeyrek altının ne kadarının yarım, ne kadarının çeyrek altın olduğu davalı-karşı davacı kadın vekiline açıklattırılarak 10 adet bilezik ve 1 setle birlikte değerleri ayrı ayrı gösterilerek istemin kabulüne karar vermektir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün 2. ve 3. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA,hükmün bozma kapsamı dışında kalan kesimlerinin ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 400 YTL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Alıntı:

---

dogukansavas rumuzlu üyeden alıntı

Bu altın konusunun iyi bir şekilde belirlenmiş olması lazım. Bu konuda aslında iyi bir tatışma yapabiliriz?

1. Nişanlılık döneminde takılan altın?
2. Düğünde nikah öncesi takılan altın?
3. Düğünde nikah sonrası takılan altın?

Benim şahsi görüşüme göre eşlerin evlenme işlemleri bittikten sonra düğün sırasında takılan altınların ortak rejime dahil olduğudur. Eninde sonunda bu altınlar bir eş için deği bir beraberliğe verilmiştir. Aksi taktirde toplumun ailye olan inancından şüphe ederek art niyetlir bir yaklaşıma gidildiği düşünebilir.

---

Şahsi görüşünüze saygı duymakla birlikte,Medeni kanunun aşağıda alıntıladığım maddelerinde görüleceği üzere durum düzenlenmiştir.

"
...
II. Nişanın bozulmasının sonuçları

1. Maddi tazminat
MADDE 120.- Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddi fedakarlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır.
Tazminat istemeye hakkı olan tarafın ana ve babası veya onlar gibi davranan kimseler de, aynı koşullar altında yaptıkları harcamalar için uygun bir tazminat isteyebilirler.
2. Manevi tazminat
MADDE 121.- Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.
III. Hediyelerin geri verilmesi
MADDE 122.- Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir.
Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır.
IV. Zamanaşımı

MADDE 123.- Nişanlılığın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar."

"
...
VI. Mal rejiminin tasfiyesi

1. Boşanma halinde
MADDE 179.- Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır.
2. Ayrılık halinde
MADDE 180.- Ayrılığa karar verilirse mahkeme, ayrılığın süresine ve eşlerin durumlarına göre aralarında sözleşmeyle kabul edilmiş olan mal rejiminin kaldırılmasına karar verebilir. "

"
...

EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA

A. Mülkiyet
I. Kapsamı

MADDE 218.- Edinilmiş mallara katılma rejimi, edinilmiş mallar ile eşlerden her birinin kişisel mallarını kapsar.
II. Edinilmiş mallar
MADDE 219.- Edinilmiş mal, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir.
Bir eşin edinilmiş malları özellikle şunlardır:
1. Çalışmasının karşılığı olan edinimler,
2. Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler,
3. Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar,
4. Kişisel mallarının gelirleri,
5. Edinilmiş malların yerine geçen değerler.
III. Kişisel mallar
1. Kanuna göre
MADDE 220.- Aşağıda sayılanlar, kanun gereğince kişisel maldır:
1. Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,
2. Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,
3. Manevi tazminat alacakları,
4. Kişisel mallar yerine geçen değerler.
2. Sözleşmeye göre
MADDE 221.- Eşler, mal rejimi sözleşmesiyle, bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle doğan edinilmiş mallara dahil olması gereken malvarlığı değerlerinin kişisel mal sayılacağını kabul edebilirler.
Eşler, mal rejimi sözleşmesiyle kişisel malların gelirlerinin edinilmiş mallara dahil olmayacağını da kararlaştırabilirler.
IV. İspat

MADDE 222.- Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.
Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır.
Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir. "

Düğünde kadına takılan takılar bağış olarak kabul edildiğinden kadının kişisel mallarına girdiğinden kadının malıdır.Boşanma durumunda erkeğin kadına ait takılarda bir hakkı olmayacaktır.
Aynı şekilde kadının da erkeğin kişisel malı kabul edilen takılarda bir hakkı olmayacaktır.

Temmuz 2006 de evlendim ve Ağustos 2006 da boşanma davası açtım ve evden ayrıldım.Karşı taraf müşterek konuta aile konutu şerhi koydurdu ve bu evde oturmaya devam ediyor.Boşanma davası halen sürüyor.Şimdi de karşı taraf düğünde takılan takıları benim aldığımı ve geri vermediğimi iddia ederek alacak davası açtı. Oysa ben bir çanta giysimi alarak evden ayrıldım ve kalan şahsi eşyalarımı da 2 ay sonra bir yakınıma aldırdım. Takıların tamamı karşı tarafta, eski karımda kaldı.Bu davanın açılmasına çok sinirlendim. Muhtemelen yalancı tanıklar bulup konuşturacaklar. Avukatım da var ama bu konuda fazla fikir vermiyor. Nasıl davranmalıyım? Ben nasıl tanıklar bulmalıyım? Zaten karşı tarafta kalan takıların parasını tekrar ödemek adil olmadığı gibi, benim için ekonomik yıkım olur.

Alıntı:

---

tuna.h rumuzlu üyeden alıntı

Temmuz 2006 de evlendim ve Ağustos 2006 da boşanma davası açtım ve evden ayrıldım.Karşı taraf müşterek konuta aile konutu şerhi koydurdu ve bu evde oturmaya devam ediyor.Boşanma davası halen sürüyor.Şimdi de karşı taraf düğünde takılan takıları benim aldığımı ve geri vermediğimi iddia ederek alacak davası açtı. Oysa ben bir çanta giysimi alarak evden ayrıldım ve kalan şahsi eşyalarımı da 2 ay sonra bir yakınıma aldırdım. Takıların tamamı karşı tarafta, eski karımda kaldı.Bu davanın açılmasına çok sinirlendim. Muhtemelen yalancı tanıklar bulup konuşturacaklar. Avukatım da var ama bu konuda fazla fikir vermiyor. Nasıl davranmalıyım? Ben nasıl tanıklar bulmalıyım? Zaten karşı tarafta kalan takıların parasını tekrar ödemek adil olmadığı gibi, benim için ekonomik yıkım olur.

---

Nikah için takılan takılar kadına aittir. Bunların kadında bulunduğu kabul edilir. Kadının bunları sizin aldığınızı ispatlaması gerekir.
Tanıkların yalnız bizzat şahit olduğu olaylar hakkındaki tanıklıkları değerlidir.

Bir şahidin mesela "Kadını gördüğümde ağlıyordu, kocasının onu dövdükten sonra altınları alıp onu terkettiğini söyledi." şeklindeki ifadesi -doğru bile olsa- değerlendirmeye alınmaz. Kocanın dövdüğüne veya altınları aldığına delil sayılmaz.

Ancak bir şahidin "Adam kadına gözümün önünde tokat attı, bağırdı, şöyle şöyle dedi, sonra elindeki torbaya takıları doldurup gitti." şeklindeki ifadesi -yanlış bile olsa- değerlendirmeye alınır.

Burada konu dügünde takılan takılar, konu anlaşıldı takılan her takı gene kadına kalıyor eşitlik neresindeyse peki ya evlilik esnasında yapılan birirkim bilezik şeklindeyse durum ne olacak ben ayrılana kadar her yıl eşime tanesi 60 gr olan 15 adet bilezik yaptım ayrıca cumhuriyet altını vs sayısını hatırlamıyorum evden çıkarken 2 kg üzerinde ziynet eşyası vardı onlar konusunda bir hak talep etme durumu olmazmı ?
Boşanmada kadın çalışmıyorsa kendine bir güzel baktırıyor magdur olmasada magduru oynuyor boşanmak istemese ömründen ömür çalıyor ee adalet bunun nersinde üstelik kısır ve çocugu olmayacak hiçbir zaman ve bunuda gizliyor kadınlık görevlerini yapamıyor hala kadınmı magdur ?

Alıntı:

---

HAYT rumuzlu üyeden alıntı

Burada konu dügünde takılan takılar, konu anlaşıldı takılan her takı gene kadına kalıyor eşitlik neresindeyse peki ya evlilik esnasında yapılan birirkim bilezik şeklindeyse durum ne olacak ben ayrılana kadar her yıl eşime tanesi 60 gr olan 15 adet bilezik yaptım ayrıca cumhuriyet altını vs sayısını hatırlamıyorum evden çıkarken 2 kg üzerinde ziynet eşyası vardı onlar konusunda bir hak talep etme durumu olmazmı ?
Boşanmada kadın çalışmıyorsa kendine bir güzel baktırıyor magdur olmasada magduru oynuyor boşanmak istemese ömründen ömür çalıyor ee adalet bunun nersinde üstelik kısır ve çocugu olmayacak hiçbir zaman ve bunuda gizliyor kadınlık görevlerini yapamıyor hala kadınmı magdur ?

---

Onlar da kadına bağışlanmış sayılır. Şahsi malıdır. Geri alınma talebi reddedilecektir. Kadına verilen hediyeler ancak nikah olmadan ayrılık durumunda geri istenebilir. (Bu Nişan hediyeleri diye geçer.)

Ancak evlilik sırasında kadına hediye edilen altınlar, araba, gayrimenkul vs. hesaba katılarak yoksulluk nafakasında indirim söz konusu olur mu, bunu ben de merak ediyorum.

sayın mağdur kardeşlerim anlaşılan o ki biz kendimizi kazık aramışız evlenerek. ben kesin karar aldım çok zor durumda kalmadığım sürece bir daha resmi nikah kıymayacağım. işini devleti ve yargıyı karıştırdığın zaman erkek misin suçlusun demek ki biz sanki onları zengin etmek için evlenmişiz karılıktan haberi olmayan onlar kocaya nasıl davranılacağını bilmeyen onlar insana hayatı zindan eden onlar sonra mağdur olan da onlar yıllardır kadınlar eşitlik olsun dedi mağdur oluyoruz dediler bu zamana kadar da onları haklı bulur savunurdum ama onların mağdurluk bir yanı yok onlar aksine mağrur eşit isek çalışsınlar erkek evli eken bakacak ayrı iken bakacak eşitlik nerde hadi bana (bize) biri bunu anlatsın biz eşit isek ayrılınca nafaka ne oluyor tazminat ne oluyor eşit bireyler gider çalışır ekmeğini taştan çıkarır evlilik içinde kadınlar kendilerini yırtar "çalışacağız erkeğin eline bakmayacağız, kocanın eline bakmak aşağılık olmaktır onursuzluktur gurursuzluktur....... " e peki boşanınca ne oluyor da bu gurur bu onur nereye gidiyor aynı evi paylaştığın bir yastığa baş koyduğun kişiye muhtac olmak onursuzluk - gurursuzlukta düşman bildiğin tiksindiğin insanın eline bakmakta ne oluyor peki aslında kanun eşitsin diyor ama maalesef ki her yerde olduğu gübü bunlar sadece kağıtlarda kalıyor uygulamada bir şey yok kadın mağdurmuş öyle mağdurluğa can kurban ekmek elden su gölden koca çalışsın akşam eve gelince biz eşitiz ben yemeği yaptım sen bulaşıkları yıka ayrılınca biz eşitiz ne varsa ortak ama altınlarım benim zinetimdir zinetim namusumdur onlar benim kimseye dokundurmam evet bu eşitlik. modern dünyada eşitlik = köle erkek anlaşılan o ki modern dünya gittikçe amazon kadınları haline geliyor erkekler köle kadınlarsa ..... neyse bu dünya mağrur karuna kalmadıki onlara kalsın varsın ne isterlerse alsınlar ama unatanlara hatırlatalım bir de gerçek mahkeme var mahkeme - i kübra orada şahit çok burda dinlenmeyen masalar sandalyeler duvarlar orda şahit sessiz sanılan şahitler orda dile gelecek o üstünde kavga edilen altınlarda dile gelecek o zaman kimin hakkı imiş ortaya çıkacak varsın burda köle olalım varsın burda bizi hem sevmesinler hemde bak keriz parası diyip bizden nafakayı alsınlar nasılsa ömür denen bu kredi bir gün bitecek ve artık hesap vermek anı gelecek kara koyun ak koyunda ortaya çıkacak
erkek nede olsa sağılan inektir sağın sağabildiğiniz kadar ama dikkat edin o süt birgün bağazınızda kalmasın
allah herkese kolaylık versin
not: bu sözlerimden tüm kadınları suçladığım ibaresi çıkmasın lütfen benim insan olanları lafın yok aç gözlü olup mutlu olmayı beceremeyen sonrada bunun suçunu azda olsa kendini aramayıp tamamen karşı tarafa yıkanlaradır. sözlerim bunu yapan erkekleredir aynı zamanda