Maddi Tazminat Miktarının hesaplanmasında

[?]İdare Mahkemesine açılan maddi manevi tazminat davasında, maddi tazminat miktarı belirtilmeyerek(miktar vermek yerine hesaplanarak ödenmesi talep edilmiş ),sadece manevi tazminat miktarı belirtilmiş,bu yüzden mahkemece de maddi miktar ile manevi miktar , birleştirerek kaleme alınmış...
Dolayısıyla dava devam ederken (dava açarken miktar belirtilmemiş olmasına rağmen)maddi tutarı belirten bir dilekçe ile maddi miktar da tekrar talep edilebilir mi!?? ya da mahkeme karar aşamasında ;''maddi miktarın hesaplanması ve davacıya verilmesinin dava dilekçesinde talep edilmiş olması'' nedeniyle taraflara tekrar miktarları sorarmı?
bu konuda düşüncelerinizi rica ediyorum...[?]

Dosya karar aşamasında olduğuna göre, bilirkişi marifetiyle (ya da dosyaya gelen resmi yazılardan açık olarak hesabı mümkün ise mahkeme tarafından) hesap yapılmıştır; sizden bu konuda bilgi sorulmaz diye düşünüyorum.

Yazınızdan çok açık anlamlar çıkarmak pek mümkün değil. Ancak anlaşılan idare mahkemesinde bir (tam yargı) tazminat davası açmışsınız ve dava dilekçenizde manevi tazminat talep etmişsiniz.

Ve diyorsunuz ki "bu yüzden mahkemece de maddi miktar ile manevi miktar , birleştirerek kaleme alınmış..."

Sonra da soruyorsunuz : "Dolayısıyla dava devam ederken (dava açarken miktar belirtilmemiş olmasına rağmen)maddi tutarı belirten bir dilekçe ile maddi miktar da tekrar talep edilebilir mi"

Burada bir ifade çelişkisi yok mu?

Bildiğimiz kadarıyla tam yargı tazminat davaları, kişi haklarını ihlal eden idari eylem tarihinden itibaren 1 yıl içinde ihlali yapan idareye karşı açılmalıdır. Bu dava açılırken istenen tazminatın cinsi (maddi ve/veya manevi) belirlenmelidir.

Yazınızdan benim anladığım, açtığınız tazminat davasında sadece manevi tazminat istemişsiniz. İdarenin haksız eylem tarihinden itibaren eğer 1 yıllık süre geçmemiş ise, maddi tazminatı ayrı bir dava açarak isteyebilirsiniz. Eğer bu 1 yıllık süre geçmiş ise bu hakkınızın kaybolduğunu düşünüyorum.

Mahkemenin ise talebi aşarak maddi ve manevi tazminata birlikte karar vermesi mümkün olmasa gerek.
Sorunuzu daha açık yazar ve mahkemece bir karar verildiyse onu da aktarırsanız daha net sonuçlara ulaşabiliriz sanırım.

Ben soruyu şu şekilde anlamamıştım: Bir hak kaybı var (görevden alınma veya görev değişikliği) bu işlemin olduğu tarihten itibaren alınması gereken maaş (veya maaş farkları) ile birlikte miktarı belirlenmiş manevi tazminat istenmiş olduğunu düşünmüştüm. Sayın Fırat Bey'in dediği gibi, soruyu açarsanız daha iyi olacak.

İlginiz için teşekkür ediyorum ve,göreve geç başlatılması nedeniyle açılan tam yargı davasında...
a).Maddi olarak göreve başlatılmadığı süreler içerisinde ki aylık maaş parasal hak ve özlük haklarının hesaplanarak verilmesine,
b).Manevi kayıplar için 2.5milyarTL nin ödenmesine ,
karar verilmesi talep edilmiş yani maddi olarak şu kadar miktar belirtilmemiş ama manevi miktar belirtilmiş,
Davalının savunmasının bir bölümünü tarafıma bildirmek için idare mahkemesi tarafından 2 ay önce bir yazı gönderildi.
Yazıda, '' ...tarihli açmış olduğunuz davada [u]maddi ve manevi kayıplarınız </u> [u]için 2.5 milyar talep ettiğiniz </u> davanın mahkememizce görülmeye devam edilmesine hükmedilmiştir.''deniyor.,(yani maddi hesaplanmasını talep etmişken mahkeme maddi ve manevi diyerek beraber kabul etmiş)bu yazı ya karşı dava halen sonuçlanmadığı için tekrar bir dilekçe yazarak maddi kayıplarım için örneğin 3 milyar ve manevi kayıplar içinse 2.5 milyar istediğimi belirten bir dilekçe mahkemeye sunmam doğru olur mu?
Cümleler aynen yazılarda olduğu gibidir.Kaygım maddi miktar yazmadığım için maddi tazminata hükmedilmezmi?yada maddi manevi 2.5 milyar olarak mı hükmedilir?(göreve başladığımdan bu yana 1 yılı geçti)

Merhaba, son cevabınızı geç gördük herhalde!
Ben yine aynı görüşteyim. Sizin ne kadar maddi tazminat istediğinizi belirtmenize gerek yok; özlük haklarınız belirli olduğu için söz konusu tarihte göreve başlamanıza karar verilirse, o tarihten karar gününe kadar almanız gereken maaşınız da net olarak belirlenebilecek bir rakam zaten. Mahkemece gönderilen yazının cümle düşüklüğünden kaynaklanan bir anlam kaybı olduğunu düşünüyorum. Karar verilirken dikkate alınacak kriter, dava dilekçesindeki talepleriniz olacaktır. Hoşçakalın