Avrasya’nın, Türk aleminin Nevruz toyu kutlu olsun, Nevruz gülleri geleceğe umutlar taşısın.
Printable View
Avrasya’nın, Türk aleminin Nevruz toyu kutlu olsun, Nevruz gülleri geleceğe umutlar taşısın.
Yazık çok yazık. Haberleri okudukça, meydanlardaki kalabalığı ve söylemlerimi gördükçe insa dahada karamsarlığa kapılıyor. Ülkenin derdi bir değilki
DTP kalkışması!
Nevruz’u bahane eden DTP’nin Van, Hakkari ve Siirt’te düzenlediği gösteriler ayaklanmaya dönüştü. Ortalığı savaş alanına çeviren PKK yandaşları, polisi taşladı
DTP’nin Siirt, Van ve Hakkari’de düzenlediği Nevruz gösterileri kalkışmaya sahne oldu. Kadınları ön saflarda olduğu gösterilerde, PKK propagandası yapıldı, bölücü sloganlar atıldı, güvenlik güçleri taş yağmuruna tutuldu. DTP’nin Nevruz etkinliklerini dün yapmak istemesi, Van ve Hakkari’yi karıştırdı. Van Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan DTP binası önünde toplanan, aralarında DTP Van Milletvekilleri Özdal Üçer, Fatma Kurtulan, Bostaniçi Beldesi Belediye Başkanı Gülcihan Şimşek’in de bulunduğu yaklaşık 3 bin kişi, ’Nevruz ateşi’nin yakılmasıyla birlikte, zafer işaretleri yaparak PKK ve bölücübaşı Abdullah Öcalan lehine sloganlar atmaya başladı. Bunun üzerine devreye giren güvenlik güçleri, DTP’lilerin dağılmasını istedi. Polisi taşlayarak ara sokaklara dağılan gruba polis cop, biber gazı ve basınçlı suyla müdahale etti. Atılan taşlar nedeniyle yaralanan polisler, kendilerini korumak için sık sık havaya ateş açmak zorunda kaldı.
Barikatlar kuruldu
PKK yandaşları, gruplar halinde kentin çeşitli noktalarına dağılırken, barikatlar kurup ateş yaktı. Göstericiler, birçok iş yeri ve kurumun camını kırdı. 2’si polis, 65 kişinin yaralandığı olaylarda aralarında DTP İl Başkanı Abdurrahman Doğar’ın da bulunduğu 130 kişi gözaltına alındı. Yaralanan bir polisin durumunun ağır olduğu bildirildi. Van Valisi Özdemir Çakacak, “Biz etkinliğin 21 Martta yapılması için izin verdik. Ancak huzur bozmak isteyen bazı kişiler, yasa dışı yollara başvurdular” dedi.
Hakkari de karıştı
Hakkari’deki Nevruz kutlamaları da olaylı geçti. Altay Caddesi üzerindeki DTP binası önünde ve Bulvar Caddesi’nde toplanan terör örgütü yandaşları, ateş yakarak, yola barikat kurdu. PKK lehine slogan atan gruba, polis müdahale etti. Havaya uyarı ateşi açan ve gaz bombası kullanan güvenlik güçlerine, göstericiler taşla karşılık verdi. Ara sokaklara dağılırken çok sayıda iş yerinin camını kıran göstericiler taşkınlıklarına devam etti. Olaylarda 12 kişi yaralanırken, 45 göstericisi gözaltına alındı. Kentte dükanların büyük oranda kapalı olduğu da dikkat çekti
Siirt’te 3 polis yaralı
Mersin’de de, izinsiz gösteri yapmak isteyen gruplar, terör örgütü lehine slogan atarak, çevredeki ev ve iş yerlerine zarar verdi. Polisi taşlayan göstericilerden 10’u gözaltına alındı. Siirt’te DTP İl Başkanlığının, Nevruz’u bahane ederek yaptığı gösterilerde 3 polis memuru yaralandı. Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde dün de devam eden bölücü gösterilerde 19 kişi gözaltına alındı.
Sakık elini yaktı
Öte yandan, DTP Muş İl Başkanlığı tarafından düzenlenen nevruz kutlamalarına katılan DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Nevruz ateşini yaktığı sırada eli yandı. Bu arada, Iğdır Emniyet Müdürlüğü, suçu ve suçluyu övdüğü iddiasıyla DTP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
‘Apo Abla’ tezahüratı
Şanlıurfa’da yapılan Nevruz kutlamalarına terörist başı Abdullah Öcalan’ın ablası Fatma Öcalan damgasını vurdu. Bir koruma ordusu ile tören alanına gelen ve “Apo Abla” sloganlarıyla karşılanan Fatma Öcalan, elini öpmek isteyenler tarafından eziliyordu. Öcalan, yaşanan izdihamdan etrafında oluşturulan kordon ile kurtulabildi.
Emniyet Müdürü DTP’lilerin elini sıkmadı
DTP Diyarbakır Milletvekilleri Akın Birdal, Aysel Tuğluk, Siirt Milletvekili Osman Özçelik ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile Siirt Emniyet Müdürü Cuma Ali Aydın arasında ’Nevruz kutlamalarına izin verilmesi’ konusunda tartışma yaşandı. Daha sonra Emniyet Müdürü Cuma Ali Aydın’ın, yanına gelip kendisi ile tokalaşmak isteyen DTP’li Milletvekilleri ile tokalaşmayı reddetmesi üzerine sözlü tartışma yaşandı. Milletvekillerinin “Bizimle neden selamlaşmıyorsunuz. Elimizi uzattık ters tepme hakkınız yok” demesi üzerine, Emniyet Müdürü Cuma Ali Aydın, “Ben terör örgütüne terör örgütü demeyenlerin, çocuk katilerine terör örgütü demeyenlerin elini sıkmam” diye konuştu. (İHA)
Gerçekten usandım, hatta tiksindim bu işlerden. Her parti bir AYRICALIK peşinde ve hepsi kendine aslında HEPİMİZ için kutsal ve çok değerli simgelere yapışmış. Hatta AKP çok akıllı bir taktikle HEPSİ benim diyor...
CHP Atatürk benim, MHP Türk'lük benim, AKP din benim (ayrıca diğerleri de benim diyor), DEP de çıkıp NEVRUZ benim diyor.
Hadi bakalım rahat bırakın şu değerlerimizi, oynamayın ZATEN benimsediğimiz değerlerle, malzeme etmeyin onları YETER artık, 1789 Fransız ihtilali ile bitti bu işler, siz hala aynı yerdesiniz. Matbaa 500 sene geç geldi diye dövündünüz ama demokrasiyi de 500 sene bekleyecek miyiz?
‘Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi’nin okulunda yaşananlar!
VATAN bir süre önce Gaziosmanpaşa Özel Şefkat Koleji’ndeki türban skandalını fotoğraflamıştı. Kılık Kıyafet Yönetmeliği’ndeki açık yasağa rağmen, okuldaki kız öğrencilerin büyük bir kısmı derslere türbanla giriyordu.
Milli Eğitim müfettişleri soruşturma başlattı ve “Okulda yönetmeliğe aykırı bir durum olmadığı”na karar verdi!
Belgeyse belge, fotoğrafsa fotoğraf!
Ama Bakanlık bir türlü inanmadı (!) bu duruma...
Ve her nedendir bilinmez, okul yönetimini aklayıp dosyayı rafa kaldırdı!
***
Yasa-yönetmelik takmama hali, sadece bu okulla sınırlı kalsa iyi...
Şimdi yazacaklarım İstanbul’un göbeğindeki Etiler Hasan Âli Yücel İlköğretim Okulu’nda yaşandı...
Hani şu Can Yücel’in babası, “çağın en güzel gözlü maarif müfettişi”, ülkemizin gelmiş geçmiş en başarılı Milli Eğitim Bakanı’nın adını taşıyan okulda!
Öğrenciler, 21 Mart Cuma günü üçüncü dersteydiler ki sirenler çalmaya başladı. Büyük sınıflara gidenler Müdür Bey’in talimatıyla zemin kattaki koridorda toplandı. Küçükler ise sınıflarında ayağa kalkarak, dışarıdaki törene katılmak zorunda bırakıldı.
Mikrofondaki bir ses önce tüm öğrencileri saygı duruşuna davet etti, ardından bayrak törenine ve İstiklal Marşı’na geçildi.
Bunlar bitince bir öğretmen “günün anlam ve önemi hakkında” konuşmaya başladı...
Nevruz Bayramı’nı kutluyorlardı!
Dikkat edin:
Nevruz hakkında öğrencilere bilgi vermek değildi amaç; okulun Güneydoğulu Müdürü bunun yerine “resmi bir törenle kutlama” yı uygun bulmuştu!
Bir-iki öğretmen bu duruma itiraz edecek oldu ama fırçayı yedi!
Sonra ne mi oldu?
Çocuklar birkaç ders daha yapıp, hafta sonu tatili nedeniyle bir kez daha İstiklal Marşı’nı okuyup evlerine dağıldı!
***
Nevruz bir şenlik... Bir coşku...
Asla “resmi bayram” değil!
Ama bunu takan kim?
Müdür Bey kral ya; öyle istemiş canı...
Varsın başka hiçbir okulda böyle bir tören olmasınmış; o yaparmış!
***
Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin Çelik...
Sorumluluğunuzda bulunan okullar; şu ya da bu grupların baskısıyla tamamen kontrolünüzden çıktı...
Çocuklarımız yasa-yönetmelik takmayan tarikatların, siyasetçi müdürlerin ellerinde oyuncak haline geldi!
Tamam; ne yaparsanız yapın, “çağın en güzel gözlü maarif müfettişi”nin koltuğunu dolduramazsınız...
Ama en azından bu ülkenin yasalarının, yönetmeliklerinin uygulanmasını sağlayabilirsiniz!
Çünkü bu, sizin bir numaralı göreviniz!
25/MART/2008 Vatan M. Mutlu
Türk alemi uyanın artık
Benim bildiğim kadarı ile, şeriata rağmen İranda bu bayrama ayrılan izin günü kurban ve ramazan bayramına ayrılan izin gününden üç kat daha fazla. Ve asya ile ilgiisi yok farslıların. Bunu geçmişlerindeki zerdüştlük kültürü ve benzeri şeylerle açıklayanlarda var, ancak kafama takılan iranlılar neden ergenekon bayramına bu kadar önem versinler? Bu konuda beni aydınlatırsanız sevinirim, şimdiden heppinize teşekkürler...
sorunun yanıtı; iranda yaşayan 35 milyon dan fazla türkmen nufusunda.
yüzyıllardır iranda; pers nufsundan çok daha fazla türkmen yaşadı halada yaşıyor.
Bu bahar, doğayla birlikte milletim de uyanır inşallah...
Geçte olsa herkesin nevruz'u kutlu olsun