Cep telefonu mesajları ile ihanet tespiti ve boşanma talebi.

Eşim ile 18 yılldır evliyiz. 12 yaşında çocuğumuz var. 6 yıl önce kendisinin başka bir erkek ile gönül bağı kurduğunu telefon mesajlarından ve gece aranmalarından tespit ettim. Bu tarihten sonra kendisi ile aramızda yaşamış olduğumuz kavgalar sonucu yataklarımızı ayırdık ve ilişkiye girmedik. Çocuğumuzun etkilenmemesi için bunu bu şekilde sürdürmeye karar aldık. Fakat son zamanda kendisinin aynı kişi ile halen ilişkisini sürdürdüğünü ve hatta cinsel birleşme olduğunu düşündürecek mesajlarını okudum. Kendisine boşanma davası açtım ve her 2 cep (kendisinin ve görüştüğü kişinin) telefonun mahkemede delil olarak kayıtların çıkartılması için başvuruda bulundum.
Sormak istediğim.
1.Bu kayıtlar boşanmak için delil sayılır mı?
2.Kendisi mahmekeye gelmeyeceğini belirtti. Bu konuda nasıl bir yasal işlem uygulanır.
3.Çocuğumun sağlığı için halen aynı evde yaşamayı sürdürmeye düşünüyorum. Kendisi vardıyalı çalıştığı için evde pek görüşmüyoruz. Fakat mahkemeden kendisinden evi terketmesi konusunda talepte bulunursam bu konuda mahkemenin yaptırımı olur mu?
4.Şahit olarak bu kişiyi ben çağırırsam mahkemeye gelmesi zorun lu mu acaba?
Cevaplarınız için teşekkür ederim.

Sözettiğiniz kayıtlar delil olarak kullanılabilir.Çünkü burada,özel hayatın gizliliği prensibini ortadan kaldıran,daha üstün bir özel yarar sözkonusu.
Davalının mahkemeye gelmemesi halinde,yokluğunda karar verilir.
Tanıklar, usülüne uygun biçimde mahkemeye davet edildikleri taktirde bundan çekinemezler.

selin hanım cevap için teşekkür ederim.
bu kişiyi derken eşimin beraber olduğu kişiyi kastettim.
haliyle ikna yolu ile onun buraya geleceğini sanmıyorum, eşimde onu şahit olarak göstereceğine inanmıyorum. Bu yüzden mahkeme kararı ile şahit olarak getirtilebilirmi acaba?

Kimi kastettiğinizin farkındayım.Yanıt buna yönelikti.

Alıntı:

---

c_selin rumuzlu üyeden alıntı

Kimi kastettiğinizin farkındayım.Yanıt buna yönelikti.

---

peki o zaman ben anlamadım
usule uygun bir şekil derken neyi kastettiniz?

HUMK ilgili maddeleri aşağıdadır.

Madde 253 - Yukardaki maddelerde gösterilen hükümler mahfuz kalmak şartiyle şahadet için çağrılan herkes gelmeğe mecburdur. Meşru sebep olmaksızın davete icabet etmiyen şahit on beş liraya kadar cezayi nakdiye mahküm edilir ve gelmemesi mahkemenin talikını mucip olmuş ise talikten mütevellit masarifi muhakeme ile de mahküm edilebilir.

Hakim gelmiyen şahidin kuvvei cebriye ile ihzar edilmesine dahi karar verebilir.

Madde 254 - Şahidin davada menfaati bulunmak gibi şahadetin doğruluğunda şüpheyi mucip esbap mevcut olursa, bunu iki taraftan her biri iddia ve ispat edebilir.

Madde 255 - Şahitler tahkikat hakimi tarafından istima olunur. Hasta veya malül olmasından dolayı mahkemeye gelemiyen şahidi hakim ikametgahında dinler.

Şahidin istimaı sırasında mühim bir sebebe binaen hakim tarafından hilafına karar verilmiş olmadıkça iki taraf hazır bulunabilir.


Şahidinizi bu kişi olarak seçmeniz size faydadan çok zarar getirebilir. İşlemlerinizi avukatınız vasıtasıyla yapmanız ve direkt olarak avukatınızın yönlendirmesi ile hareket etmenizde fayda vardır. Delillerinizi muhafaza ettikten sonra münazaalı bir hususun kalacağı ve bu kişinin dinlenilmesi gereği tartışılır.

Sn. Emrah Yavuzcan Bey ilk önce teşekkür ederim detaylı açıklama için.
Haklısınız onu ben şahit yapmam bana zarar verecektir. Bir de avukat tutacak imkanım olmadığı için kendi kendime yürütmeyi düşünüyorum bu mahkeme sürecini.
Bir şey daha soracam. Telefon şirketlerinden alınacak olan kayıtlar bizlere teslim ediliyor mu yoksa sadece hakim mi inceliyor acaba?

Mahkemenin talebi halinde, şirket tarafından mahkemeye sunulacak kayıtları inceleme fırsatınız olabilir.

Davanızın avukat tarafından yürütülmesi, muhtemel hak kayıplarınızı engelleyecektir.

Teşekkür eder. İyi günler dilerim. Sanırım bu işin altında kalkabilirim.

lütfen bunu iyice inceleyin avukat hanımlar ve beyler bu konuda herkes ayrı telden çalıyor doğrusu birşey anlamadım ve benim gibi birçok kişinin de ikilemde olduğunu düşünüyor lütfen okuyup inceleyip cevap verrebilirmisiniz aşağıdaki olay bir arkadaşın başından geçmiş ve aldatmayı ispat için telefon döküm bilgilerini istemiş ve olaylar aşağıdaki şekilde gelişmiş.

lütfen ben avukatların bu konuyu incelemelerini ve düşüncelerini bekliyorum.
pes doğrusu birçok avukat nedense bu konuda tecrübesiz ben burdan bunnu çıkarıyorum yada böle bir davayı pratikte yaşamamışlar.





merhabalar...boşa yormayalım kendimizi..size daha yeni olan bir olayı anlatayım..
bende eşimin başkası ile olan GSM mesajlarını e-maillerini yakaladım. mahkemeye verdim. boşanma davası devam ediyor. Mahkemeden gsm operatörlerinden her ikisine ait telefon görüşme kayıtlarını (içerik değil sadece tarih saat kontör bilgileri), her ikisine ait GSM Telefonu baz istasyon irtibat bilgilerini, Türk Telekomdan ev ve iş tellerinden görüşme bilgilerini (yine içerik değil sadece tarih saat kontör bilgileri) istedik. Telekomünikasyon Kurumuna müzekkere yazıldı, gelen cevap ancak ağır ceza ve benzeri suçlarda bu tür bilgiler verilebiliyormuş, aile mahkemelerine bu bilgiler verilemiyormuş.
yani artık telekomünikasyon kurumuna yapılıyor bu talepler, ve artık unutun haberleşme trafiğimesaj detayları görüşme ayrıntıları falan alamıyorsunuz.
önerim eşinizle ilgili şüpheniz varsa ne yapın edin sizina dınıza kayıtlı faturalı bir hattı kullanmasını sağlayın. en azındna fatura detayını kişisel olarak istersinizde delil olur. (ben öyle yaptım)
e-mail falanda hak getire o bilgilerede ulaşamıyorsunuz, ben gibi yapın bilgisayarına (artık kaç tane varsa) keylogger lar yükleyin. hiç olmazxsa bazı bilgilere kendiniz ulaşın.
böylece ne yapmış olacaksınız. kendi delilinizi kendiniz toplayacaksınız. özel hayata dair deliller ancak özel hayatın içinden çekilip alınabilir değilmi, ses cihazı ile dinleme yapsanız aile mahkemesinde lehinize delil ( o da hakimin takdirinde) diğer mahkemelerde aleyhinize delil (tazminat ödetirler), fotoğraf çekseniz, telefon dinleseniz, e-mailine girseniz, bilgisayarına müdahale etseniz yine aile mahkemesinde lehinize delil ( o da hakimin takdirinde) diğer mahkemelerde aleyhinize delil (tazminat ödetirler),
bir başkası.. oldu ya yakaladınız sadakatsizliğini, hesap sordunuz, bunu neden yaptın bu ne terbiyesizlik vs. dediniz, hatta o sinirle o size sizde ona vurdunuz (1 er tokat) sonra yine o hırsla karakola adli tıp a ve mahkemeye düştünüz, efendim aldatma sadakatsizlikmiş suç değil kusurmuş o nedenle tahrik altında sinirlendim bağırdım hatta vurdum diyemezsiniz.. zira tahrik yok.. eee suçu birde eşe karşı işliyorsunuz ya cezanız % 50 artıyor.. başıma geldi biliyorum. karşılıklı 1 er tokat ve hakaretin bedeli 3000 + 1500 YTL..oda iyi halden falan yıtıyorsunuz.
şimdi sevgili hukukçu arkadaşlar...elimizi vijdanımıza koyalım düşünelim.. sadakatsizlik suç değil, aldatma suç değil kusur, zina suç değil kusur. dolayısı ile hiç bir cezai yaptırımı yok, erkek yada kadın sadakatsizlik, aldatma, zina olgusunu ispatlamak istiyor araştırılması gereken alanı gösteriyor ama yasa hayır ordan bilgi olmaz burdan delil gelmez diyerek önünüzü kapatıyor, haklı olduğunuz konuda birde iftira attı iddiası ile tazminat ödüyorsunuz, yetmiyor bir dünya da para cezası.. sizce adalet tecelli ediyormu...
insanların kendi adalat mekanizmalarını uygulamalarının yanlış olduğunu bağırıyoruz. töre cinayetlerine karşı çıkıyoruz..sorarım size..
kadın yada erkek, aldatacak, sadakatsizlik yapacak, yuvayı dağıtacak, parayı malı mülkü çocukları perişan edecek hatta kadınsa nafaka alacak..sonra bu iffetsiz hayatı korkusu olmadan yaptırımı olmadan devam ettirecek.. adalat nerede sizce... söylermisiniz aldatılan sadakatsizliğe uğrayan kişi hakkını hangi kapıda arayacak.. kime başvuracak.. sizce İlah-i adalatimi bekleyecek yoksa adaleti kendi bildiği şekildemi tecelli ettirecek....buyrun işte size 100 puanlık uzman sorusu.. yada tez konusu..

--------------------------------------------------------------------------------
Konu dardayım tarafından (03-04-2008 Saat 19:26:13 ) de değiştirilmiştir.. Sebep: valla imla hataları vardı abi...