İade Temyiz Tazminat Ötesi

Merhabalar,
Nisan 2007 tarihinde elime geçen bir savunma talebi yazısı vesilesi ile sitenizle tanıştım. O andan itibaren de bir çok faydasını gördüm ve sitenizin ve forumunuzun gerçektende kişisel gelişime kaynak olduğunu ve insanların hukuksal sorunlarının nasıl çözüleceğini vede kişisel haklarını nasıl kazanacakları konusunda eşsiz bir kaynak olduğu düşüncesindeyim. Emeği geçen herksese teşekkürler.

Şimdi ise üstadların cevaplarını bekliyorum .

2000 yılında başladığım işime işverenim tarafından 2007 yılının mayıs ayında son verildi. Kıdem tazminatı ihbar tazminatı vs. alacaklarımı şirketten aldım . İbraname imzaladım, şehr koyarak bütün yasal haklarım saklı kalmak koşulu ile yazarak imza attım belgelere. İş veren sıfatındaki kısım amirimle son görüşmemde işime performansım nedeniyle son verildiği bilgisini aldım ve ibranamede de bu şekilde yazıyordu. Hiç bir şekilde itiraz etmeden gerekli işlemleri yaptım ve şirketten ayrıldım. Şirket merkezi ile çalıştığım birim farklı şehirlerde olduğundan kendi çalıştığım ilde işe iade davası açtım ve 03.03.2008 tarihinde bu davayı kazandım. Yerel mahkeme 4+5 ay brüt maaş tazminatı hükmüne karar verdi.
İş mahkemesine dava açtıktan sonra işveren karşı dilekçesinde performans düşüklüğünü ispatı için mahkemeye sunmuş olduğu performans takip kartlarının
-ki bu kartlar bize eğitimlerde şirketin iso9000 - 2000 belgeleri ile ilişkili olduğundan formalite olarak doldurtulduğu söylenen- ve altlarına hedef - süreç - sonuç kısımlarının bulunduğu ve 4 ayda bir imzalanması gereken yerleri tek seferde imzaladığımızı mahkemede tanık olarak olarak dinlettiğim iş arkadaşlarım tarafından da beyan edilmiştir. Sonuçta belgenin usülsüz olduğu ortada olmaktadır. Mahkemenin Gerekçeli kararı henüz elimde olmadığından kararın nasıl yazıldığını bilmiyorum, yine işveren dilekçesinde benim geçimsiz biri olduğumu tartışmalara girdiğimi ve müşterilerle kavga ettiğimi beyan etmiş ve şirketin bu yüzden ceza yediğini belirtmiştir.
Çalışma sürem içerisinde böyle bir olay gelişmemiş vede böyle bir olayla ilgili değil savunmamın alınması bilgi istenmesi konusunda da hiç bir belge kayıt vs. yoktur.
İşveren beni mahkemeye karşı sorunlu biri olarak göstermek amacıyla şirketin aracını vs. usulsüz kullandığımı bile belirtmiştir. ama böyle bir olay yoktur, tutanak kayıt yoktur, doğruluğu yoktur, Ve benim fesih sebebim sadece performans olduğu halde bunlar davalının dilekçesinde yazmaktadır.

bu konuyla ilgili 2 sorum var .

1) ibranemeye şehr koyduğum durumda iş yerinden almadığım fazla mesailerimin ödenmesi konusunda nasıl bir yol izleyebilirim ? daha önce hiç bir şekilde fazla mesai talep etmedim ve ödenmedi. Fazla çalışmalar müşteri ve benim aramda süre saat de yazılı olan belgelerde mevcuttur ve bu belgeler 2000 yılında günümüze gelmektedir. Belgelerin niteliği konusuna gelince işverenim bu belgeler aracılığı ile müşteriden ücret talep ettiğinden dolayı geçerli bir belgedir. En azından kendi düşüncem bu yönde çünkü faturalar bu belgelere göre düzenlenmektedir.

Ek mesai alabilirmiyim ?

2) Şahsım hakkında mahkemeye sunduğu dilekçelerinde benim hiç bir şekilde kabul etmeyeceğim suçlamalar bulunmaktadır. işe iade davasını kazanmış olmam durumunda bile davanın konusu işe iade ve fesih sebebi performans olmasına rağmen bunlar konusunda manevi tazminat davası sonucu çıkarabilirmiyim ? bu konuyla ilişkili bir yargıtay kararı örneği varmıdır ?
Mahkeme süresinde bu dilekçedeki ifadelerin beni ruhsal olarak yıprattığını düşünmekteyim. Ve bu benim işe iade davamdan benim için daha önemli hale gelmektedir.

Çoğulukta olduğu gibi benimde işten uzaklaştırılma sebebim gerçektende performans değildir.
Mart 2007 tarihinde rahatsızlığımdan dolayı 15 gün rapor aldım .ve raporlu sürede hastanede tedavi gördüm. bu sürenin ilk günü işveren tarafından birim amirim beni telefonla arayarak raporlu olduğum sürede işlerin çok yoğun olduğunu çalışmamı istedi ben ise hastanede tedavi göreceğimden dolayı bunun mümkün olmadığını söyledim .
tedavim bitmeden bir kaç gün öncesinde şirketin bana iş yapmam için zimmetlediği araç ben raporlu olduğumdan kullanılmak üzere başka bir personel tarafından kayıtsız ve geçici sadece iş görmek amacıyla kayıtsız olarak alındı. (araç şirket tarafından kiralanmış ancak kiralama şirketi şahsıma zimmetlemiştir) rapor sona erdiğinde yine yöneticimle konuşup aracı alıp iş başı yapmak istediğimde araç verilmeyeceğini bir süre böyle araçsız çalışacağımı beyan etti. Şirkette böyle bir uygulama yok tu. ve ben bunun bir kötüniyet hazırlığı dönemi olduğunu tahmin ediyordum. ve tahminimde yanılmadım. 1 ay içerisinde yine yukarıda söylediğim gibi binbir türlü asılsız iddalarla dolu bir savunma talebi yazısı aldım. Ve talebe yasal süresince cevap verdim. tabi benim cevap vermemden sonra da işime son verildi.

sorularım ve konunun özü yukarıda yazdıklarımdan ibarettir.

Uzun mesajı okumak için vakit ayırdığınız için vede cevaplarınız için teşekkürler...