Yönetim gaspı

40 daireli bir apartmanda yapılan yıllık olağan genel kurul toplantısında;yeni yönetici seçim süreci kargaşa yüzünden yarım kalmıştır ve eski yönetim kurulu hariç herkes odayı terk etmiştir.

2 hafta sonra dağıtılan tutanakta "..seçim olmaksızın Divan Başkanı tarafından,filanca kişilerden yönetim kurulu atanmıştır.." gibi bir ibare görülmüştür. İmza divan başkanı ve katip.

Takip eden süreçte yapılan sözlü ve yazılı "seçim olmadığı için yapılan usülsüzlüktür!" ihtarlarını yeni yönetim kurulu dikkate almamıştır ve kendi kendine göreve başlamıştır. Yeni dönem aidat miktarı bile kat Malikleri Kurulu tarafından oylanmadan uygulamay konmuştur.

1- Bu yönetim kurulu yasalmıdır?
2- Seçilmemiş bu kişilerin kendilerini yönetim kurulu belirleyerek yaptıkları bu usulsüzlüğün cezai bir yaptırımı varmıdır?
3- Yönetici atanması davası açarsam ve kazanırsam ayrıca bu kişilere kanunun üstünlüğü gücünü ve herkesin saygılı olması gerektiği gerçeğini nasıl tattırabilirim?

Saygılar

Herkez kaçmış ve kargaşa yaşanmışssa, kalan kişi adedi ne olursa olsun bunların arasından yönetici veya yönetim kurulu seçilir, yönetim oluşturulur.
Demekki divan başkanı toplantıyı değerlendirdi, kargaşa ve kaçma olayını deftere veya herhangi bir kağıda belgelemiş olmalı...

Seçilen yönetici veya yönetim kurulu bütçe yapıp aidat belirler, bu aidatı sadece yönetim kurulu üyeleri onaylar.Bütçe Maliklere sunulur ve maliklerin haklı itirazı varsa bunu yönetime yazılı olarak belirtir fakat, çok haklı olmaları lazım.Örneğin yönetim bahçeye yüzme havuzu yaptırmak istiyor ve bunu maliklerin onayı olmadan yaptırıyorsa buna engel olabilirsiniz. Elektirk, su tamir vs giderler hakkında yapacağınız itirazlar haklı sayılmaz.

Sizin bahsettiğiniz sebeplerden mahkeme açarsanız zaten ilk danıştğınız avukat sizin "farklı" bilgilerinizi size anlatacaktır. Bu durumda karşı tarafa yaratmak istediğiniz pozisyonla siz karşılaşabilirsiniz...

Herkezin kaçmasına rağmen hala birileri orayı yönetmek istiyorsa bu insanlara saygı duymak lazım.
SEVGİ VE SAYGILARIMLA...

Belloman; yanıtın için teşekkür ederim ancak daha hukuki bir izahata ihityacım var...
Birincisi tutanakta "..seçim olmaksızın...atanmıştır." diye bir ibare var. K.M.K'na göre seçim olması gerekiyormuş.. Geride kalanların tümü biri hariç yeni yönetim kurulu adayları ve hepsi yeni yönetim kurulu atanmış! seçim yok! bu adilmi?

İkincisi oylama sürecinde kargaşayı çıkaran,kişiler zaten eski yönetim Kurulu ve Yeni yönetim kurulu adayları..yani aynı kişiler seçim sürecinde kaybedeceklerini anlayınca kargaşa kasıtlı çıkarıldı. Biri 13 yıldır başkanlığı bırakmak istemeyen bir diğeri ise 5 yıldır muhasebeyi bırakmak istemeyen kişiler...kendi kendilerini yeni yönetim yazdırmışlar..

Nerden baksanız hukuksuzluk, usulsüzlük!

Yanıt verebilecek konunun uzmanlarına şimdiden teşekkürler!

Sizin gibi düşünenler veya sadece siz " seçim olmaksızın zorla sürekli yönetimde görevliler, seçim yapılmasına engel oluyorlar " konulu bir dava açmanız lazım. Bu nedenle avukata başvurmanız lazım. Avukata vekalet verdikten sonra sizin hakkınızı avukat arayacaktır.
Bu eylemi yapmadığınız sürece sadece kendi kendinize veya aranızda şikayet etmiş olursunuz.
iyi günler...

50 daireli bir apartmanda yapılan yıllık olağan genel kurul toplantısında toplam 4 adayın tek tek oylanması sürecinde kaybedeceğini anlayan eski yönetim kurulu kargaşa çıkartmış ve katılan herkes odayı terk etmiştir. Odada sadece Divan Başkanı, katibi ve 4 aday (2 eski+2 yeni)kalmıştır.

16 gün sonra dağıtılan toplantı tutanağında Divan başkanı ve katip imzalı özetle şu ifade görülüyor; "herkes dağıldığından seçim olmaksızın....toplam 4 adaydan olusan yeni yönetim kurulunun atanmasına divan başkanınca karar verildi..."

Bu kişiler kendilerini resmen yeni yönetim kurulu ilan etmiş ve yapılan sözlü itirazları kaale almamıştır. K.M.K'nuna göre Divan başkanının böyle bir yetkisi yok, ayrıca salt çoğunlukla seçimin yapılmış olması gerekiyor ve resmen bu bir usulsüzlük gibi görünüyor.

Kanunsuz olarak bu kişilerin apartmanın banka hesaplarını elde tutmasının, ve usulsüzlük yapmış olmasının Ceza kanununda bir karşılğı olup olmadığını bilmek istiyorum..varsa dava nasıl ve nerede açılabilir? sonuç muhtemelen ne olabilir?

Saygılar