Alıntı:
zeytin35 rumuzlu üyeden alıntı
96 senesin okul servisiyle trafik kazası geçirdim.Kalçam kırıldı ,ameliyat oldum, 4 ay yattım ,dikiş izlerim, ağrılarım ,acı anılarım var vs.Bu olayda kim suçlu olursa olsun ben mağdurdum ama ne sigortadan ne de şöförlerden tek kuruş alamadık.Acaba şimdi mahkemeye versem zaman aşımına uğramış mıdır?Kaza olduğu zaman ben 15 yaşındaydım 3 sene zaman aşımı durmamış mıdır?Bana yardımcı olursanız çok memnun olurum şimdiden teşşekürler.
Alıntı:
Karayolları Trafik Kanunu
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: ORTAK HÜKÜMLER
ZAMANAŞIMI:
Madde 109 - Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.
Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.
Zamanaşımı, tazminat yükümlüsüne karşı kesilirse, sigortacıya karşı da kesilmiş olur. Sigortacı bakımından kesilen zamanaşımı, tazminat yükümlüsü bakımından da kesilmiş sayılır.
Motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.
Diğer hususlarda, genel hükümler uygulanır
Olayın üzerinden 10 yıldan fazla süre geçtiği için tazminat davası açma hakkınız kalmamıştır.
Alıntı:
TAKSİRLE YARALAMA
TCK Madde 89 - (1) Taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,
b) Vücudunda kemik kırılmasına,
c) Konuşmasında sürekli zorluğa,
d) Yüzünde sabit ize,
e) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,
f) Gebe bir kadının çocuğunun vaktinden önce doğmasına,
Neden olmuşsa, birinci fıkraya göre belirlenen ceza, yarısı oranında artırılır.
(3) Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,
c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,
d) Yüzünün sürekli değişikliğine,
e) Gebe bir kadının çocuğunun düşmesine,
Neden olmuşsa, birinci fıkraya göre belirlenen ceza, bir kat artırılır.
(4) Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması hâlinde, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(5) (Değişik fıkra: 06/12/2006 - 5560 S.K.5.md) Taksirle yaralama suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır. Ancak, birinci fıkra kapsamına giren yaralama hariç, suçun bilinçli taksirle işlenmesi halinde şikâyet aranmaz.
Ceza davası da açamazsınız çünkü taksirle yaralamanın bilinçli taksirle yapıldığını dahi kabul etsek dava zamanaşımı süresi olan 8 yılın çoktan geçirilmiş olduğunu görmekteyiz.