YÖK başkanına suç duyurusu

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, rektörlerin türban yasağına dayanak olan mahkeme kararlarını görmezden gelebileceklerini savunan YÖK’ün yeni başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan hakkında 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılması için suç duyurusunda bulundu.

Ankara Başsavcılığı Basın Suçlarını Soruşturma Bürosu, Milliyet gazetesinde 18 Aralık 2007’de yayınlanan “YÖK Reisi” başlıklı yazıdaki iddiaları ihbar kabul ederek Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan hakkında inceleme başlattı.

Prof. Ahmet Mumcu’nun notu

Sözkonusu yazıda Prof. Dr. Ahmet Mumcu, Prof. Dr. Özcan’ın türban konusundaki “Bunlar üniversitenin dışında konmuş yasaklardır. Mahkemelerle ilgilidir. Bu bakış meselesidir. Öyle bir kural olabilir. Ama siz onu önemli görmeyebilirsiniz, bir sürü insanı rahat ettirirsiniz” sözleriyle suç işlediği görüşüne yer verdi. Başsavcılık Basın Bürosu, Prof. Dr. Özcan’ın bu sözlerle “görevi kötüye kullandığı” sonucuna ulaştı.

Memur Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Abbas Özden, Yükseköğretim Yasası’na göre YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan hakkındaki ilk soruşturmanın, Milli Eğitim Bakanı’nın başkanlığındaki bir toplantıda, YÖK üyelerinden teşkil edilecek en az üç kişilik bir kurulca yapılacağını belirterek, “görevsizlik” kararı verdi.

Bakan Çelik ve 3 YÖK üyesi

Başsavcılık, Özcan hakkında dava açmaya yetkisi olmadığı için gerekli iznin verilmesi amacıyla dosyayı Milli Eğitim Bakanlığına gönderdi. Milli Eğitim Bakanlığı’nda Bakan ve üç YÖK üyesinden oluşacak kurul dava açılmasına karar verirse YÖK Başkanı Özcan, Türk Ceza Kanunu’nun “görevi kötüye kullanmak” suçunun düzenlendiği 257. maddesine göre 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanacak.

Prof. Mumcu gündeme getirmişti

Prof. Ahmet Mumcu yaptığı açıklamada, YÖK Başkanı Prof. Yusuf Ziya Özcan’ın türban yasağıyla ilgili açıklamasında şunları söylemişti:

’Sayın YÖK Reisi iki suç işledi...

1. Anayasa Mahkemesi kararına uyulmayacağını açık sayılacak biçimde belirtti. Bu ağır bir suçtur.

2. AKP’nin yaptırdığı son anayasa değişikliği sonucu AİHS ile AİHM kararları iç hukukun üstündedir. Savcılarımızın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına da aykırı davranan Sayın YÖK Başkanı hakkında bu konuda derhal soruşturma başlatmaları gerekir.

Prof. Mumcu’nun tepkisine neden olan YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ın açıklaması ise şöyleydi:

“Bunlar üniversitenin dışında konmuş yasaklardır. Mahkemelerle ilgilidir. Bu bakış meselesidir. Öyle bir kural olabilir. Ama siz onu önemli görmeyebilirsiniz, bir sürü insanı rahat ettirirsiniz.”

Yeni YÖK Başkanı’nın bu açıklamaları birçok çevre tarafından rektörleri Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarını uygulamamaya davet etmek olarak yorumlanmıştı. Birçok rektör mahkeme kararlarına aykırı davranamayacaklarını açıklamış, Türkiye Barolar Birliği gibi birçok örgüt de YÖK Bakanı’nın sözlerini protesto etmişti. Bir bildiri yayınlayan Barolar Birliği “mahkeme kararlarının sadece mahkemeleri değil, öncelikle muhataplarını ve bütün kurumları ile tüm toplumu ilgilendirdiğini, hiçbir kişi, kurum ya da kuruluşun mahkeme kararlarını önemli görmeyebilme şansı olmadığını” açıklamıştı.

Hukukun üstünlüğü, evet evet hukukun üstünlüğü... ;)

Milli Eğitim Bakanlığı yargılamaya izin vermiyor
şimdi ne olacak peki ?

Dedim ya Sayın Sürücü, hukukun üstünlüğü, saygınız yok mu yoksa?..

TERSTEN DÜŞÜNELİM ;

YÜKSEK ÖGRETIM KANUNU

Kanun Numarasi : 2547
Kabul Tarihi : 04.11.1981
R. Gazete Tarihi : 06.11.1981
R. Gazete Sayisi : 17506

Ek Madde 17 - (Ek: 25/10/l990 - 3670/12 md.) Yürürlükteki kanunlara aykiri olmamak kaydi ile; yüksekögretim kurumlarinda KILIK VE KIYAFET SERBESTTİR.


Kanun böyle diyor,
YÖK BAŞKANI DA KANUNU UYGULUYORUM DEDİ. PEKİ NE OLACAK.

Türkiyenin de taraf olduğu anlaşmalar gereği tersten de düzdende amuda kalkarakta düşünseniz sonuç değişmez. AİHM kararı iç hukukun üzerindedir.