Kürditan Airlines Erbil -İstanbul

Olur mu, olmaz mı?" derken Kürdistan Havayolları Erbil-İstanbul seferlerine başlıyor.Edindiğim bilgilere göre Tayyip Erdoğan Hükümeti ile Mesut Barzani arasındaki anlaşma gereği seferler sessiz sedasız 20 Kasım 2004`te başlayacak.Bir kırmızı çizgimiz daha delik deşik...

Hükümet kanadından hiç kimse bunu açıklamıyor ama bu anlaşma gereği Irak`ta çalışmalar hız kazanmış durumda.
Yapımına bir süre önce başlanan ve Türk müteahitlerin bitirdiği Erbil Havaalanı`nda son hazırlıklar yapılıyor.
Kule`ye son cihazlar takılıyor.

Kürt kaynaklara göre AKP hükümeti Kürdistan Airlines yazılmasına izin vermiş

Erbil`e inen Türk ve yabancıların pasaportuna da ırak mühürü değil "Hukumeti Hariri`y Kurdistan" yazılı damga vurulacak Yani, üzerinde "Kürdistan Bölgesi Hükümeti" yazan gümrük damgası...
Şimdilerde bu damga pasaporta vurulmuyor.

İsrail vizesi gibi ayrı bir kağıda vuruluyor, çıkarken bu kağıda el konuluyor.

Hani onurlu Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri bunları kabul etmiyordu...


et son front etait mu comme une place vide entre deux armees

Yapılan hainlikten başka nedir ki?

en iyiyi bulmak için çalışırken, iyiyi kaybetmeyin...

Ey Türk gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evladı!
İşte; bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur


Türk milleti hainleri affetmez ama hainlerin kim olduklarını henüz anlayamadı...