Re: Kayınvalidemle iki görümcem kızlığımı plastik muzla bozdu
Ceza Kanunu'nun birden fazla hükmünün ihlali sözkonusu.
Re: Kayınvalidemle iki görümcem kızlığımı plastik muzla bozdu
Eski bir içtihat olmasına rağmen paylaşmak istedim.
T.C.
YARGITAY
5. CEZA DAİRESİ
E. 1990/1429
K. 1990/2913
T. 24.5.1990
� KIZLIK BOZMA ( Parmakla Kızlık Bozma Eyleminin Irza Geçme Fiili Dışında Şehevi Duyguların Tatminine Yönelik Irz ve Namusa Tasaddi Niteliğinin Olması )
� ZORLA ALIKOYMAK ( Parmakla Kızlık Bozma Suçunun Irz ve Namusa Tasaddi Niteliğinde Olması )
� IRZA TASADDİ ( Zorla Kaçırılıp Parmakla Kızlık Bozma Eylemi )
765/m.416
ÖZET : Parmakla kızlık bozma eylemi ırza geçme fiili dışında şehevi duyguların tatminine yönelik hoyratça ırz ve namusa tasaddi niteliğindedir.
DAVA : 1972 doğumlu ......., `ı zorla alıkoymaktan, mayubiyetini müstelzim şekilde ırzına geçmekten sanık ........, alıkoyma suçuna katılmaktan sanık ......., `ın yapılan yargılamaları sonunda; TCK. nun 64, 430/1, 416/1, 418/2, 59, 71, 2253 sayılı kanunun 12/2, 38. maddeleri gereğince sanık A.`ın oniki sene onbir ay ağır hapis, E.`in iki sene bir ay hapis cezasıyla mahkumiyetlerine, A. hakkında 31, 33.maddelerin tatbikine, E.`in cezasının teciline dair .... Ağır Ceza Mahkemesi`nden verilen 16.2.1990 gün ve 1988/175 Esas, 1990/13 Karar sayılı hükmün süresi içinde duruşmalı olarak Sanıklar tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle,
KARAR : Yapılan yargılamaya, toplanan kanıtlara, hükmün dayandığı gerekçe ve takdire göre, sanıklar vekilinin kaçırıp alıkoymak suçuna ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle sanıklar A. ve E.`in mağdureyi kaçırıp alıkoymak suçundan mahkumiyetlerine dair usul ve yasaya uygun olarak kurulan hüküm bölümünün tebliğname ve mütalaa gibi ONANMASlNA,
Sanık A. vekilinin ırza geçmek suçuna dair temyizine gelince;
Sair itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdure aşamalarda değişmeyen anlatımlarında sanığın parmağı ile kızlığını bozduğunu iddia etmiş sanık başlangıçta parmakla kızlığını bozduğunu savunmuş, mağdurenin babası F. kızının sanık A.`ın parmağı ile kızlığını bozduğunu kendisine söylediğini belirtmiş olmasına ve bu anlatımlar dışında başka bir kanıt bulunmamasına göre, suçun lehe bir kabulle ırza geçme fiili dışında şehevi duyguların tatminine yönelik hoyratça ırz ve namusa tasaddi niteliğinde olduğu, TCK. nun 416/2, 418. maddeleri ile mahkumiyet hükmü kurulması, gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükme varılması,
Yasaya aykırı temyiz itirazları ile sanıklar vekilinin duruşmalı inceleme sırasındaki savunmalar bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün mütalaa gibi BOZULMASlNA, oybirliğiyle karar verilerek Yargıtay C.Savcılarından Ü.Ö. hazır olduğu halde sanıklar vekilinin gıyabında tefhim olundu.
Re: Kayınvalidemle iki görümcem kızlığımı plastik muzla bozdu
Konuyla ilgili farklı bir içtihat:
T.C.
YARGITAY
5. CEZA DAİRESİ
E. 2004/8607
K. 2005/243
T. 8.2.2005
� KIZLIK BOZMA ( Teselsül Etmeyeceği Gözetilmeden TCK. Md. 418/2'nin 80. Maddeye Teşmili İle Md.417'nin, 416/1, 80, 418/2. Maddelerinden Sonra Uygulanması Gerektiği )
� TESELSÜL EDEMEYECEK SUÇ ( Kızlık Bozma - Sanığa Fazla Ceza Tayininin Kanuna Aykırılığı )
� FAZLA CEZA TAYİNİ ( Kızlık Bozmanın Teselsül Etmeyeceği Gözetilmeden TCK. Md. 418/2'nin 80. Maddeye Teşmili İle Md.417'nin, 416/1, 80, 418/2. Maddelerinden Sonra Uygulanması Gerektiği )
765/m.71, 80, 416/1, 417, 418/2
ÖZET : Kızlık bozmanın teselsül etmeyeceği gözetilmeden TCK.nun 418/2. maddesinin 80. maddeye teşmili ile 417. maddesinin, 416/1, 80, 418/2. maddelerinden sonra uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle sanığa fazla ceza tayini, Kanuna aykırıdır.
DAVA : Zorla kaçırıp alıkoyma ve ırza geçme suçlarından sanıklar M. K., Ç. A. ve O. O.nün yapılan yargılanmaları sonunda; mahkumiyetlerine dair A. 7. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 10.6.2004 gün ve 2004/163 Esas, 2004/181 Karar sayılı hüküm sanık Ö. Ö. yönünden re'sen de temyize tabi olduğu gibi süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi müdahil vekili, sanıklar M. ve Ç. A. vekilleri taraflarından istenilmiş sanık M. yönünden incelemenin duruşmalı yapılması talep edilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle 2.2.2005 Çarşamba saat 14.00 duruşma günü tayin olunarak sanık vekiline davetiye gönderilmişti.
KARAR : Belli günde Hakimler duruşma salonunda toplanarak Yargıtay C. Savcılarından M. R. K hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekaletnameye dayanarak sanık adına gelen Av. S. E. huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık hakkında ( DURUŞMALI ) inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi. Sanık vekili temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün ( BOZULMASINI ) istedi.
Yargıtay C. Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık vekili savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşma 16.2.2005 Çarşamba saat 14.00'e bırakılmıştı.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenip gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Sanıklar M. ve Ç. hakkında TCK.nun 417. maddesinin 80. maddeden sonra uygulanması gerektiğinin ve tüm sanıklar hakkında iki ayrı suçtan verilen ve aynı neviden olan hapis cezalarının TCK.nun 71. maddesi uyarınca içtima ettirilmesinin gözetilmemesi sonuca etkili olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, hükümlerin dayandığı gerekçe ve takdire göre müdahil vekili ile sanık ç. ve M. vekilinin temyiz itirazlarıyla, sanık M. vekilinin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmalarının reddiyle, sanıklar M. K., Ç. A ve Ö. Ö. haklarında kurulan zorla kaçırıp alıkoyma suçu ile sanıklar M. ve Ç. hakkında ırza geçme suçundan kurulan hükümlerin tebliğname ve mütalaa gibi ( ONANMASINA ),
Sanık Ö. Ö. hakkında ırza geçme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise;
Kızlık bozmanın teselsül etmeyeceği gözetilmeden TCK.nun 418/2. maddesinin 80. maddeye teşmili ile 417. maddesinin, 416/1, 80, 418/2. maddelerinden sonra uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
SONUÇ : Kanuna aykırı, müdahil vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı CMUKnun 321. maddesi uyarınca ( BOZULMASINA ), 8.2.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
https://www.hukuki.net/ictihat/905-105_cgk.asp linkinden, E. 1990/5-105 - K. 1990/128 - T. 14.5.1990 sayı ve tarihli Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun içtihatına ulaşılabilir.
Re: Kayınvalidemle iki görümcem kızlığımı plastik muzla bozdu
Alıntı:
c_selin rumuzlu üyeden alıntı
Ceza Kanunu'nun birden fazla hükmünün ihlali sözkonusu.
Selin hanım yorumunuzu merak etmekteyim. Açıklayabilir misiniz?
Re: Kayınvalidemle iki görümcem kızlığımı plastik muzla bozdu
Kasten yaralama,tehdit,hakaret ve cinsel saldırı suçları sözkonusu.Hatta mağdur eş olduğu için,nitelikli hallerin varlığından da sözedilebilir.